Çevirmen: RassNt

Editör: Alphonse

Wang Lin'in vücudu yıldırımla doldu ve sessizlik içinde patırtı sesleri duyuldu. Wang Lin bir süre sessizce düşündükten sonra yürüdü. Yıkılmış taş meydanda yürürken ezilme sesleri yükseldi.

Meydandan dışarı adım attığı anda bütün katılımcılar bir adım geri çekildi. Hepsi de Wang Lin'e korku dolu gözlerle baktı.

Bir anlık sessizlikten sonra çevredeki yetişimciler aralarında konuşmaya başladılar. Bu durum herkesin beklentisinin ötesindeydi. Xu Mu herkesin zihninde unutulmaz bir etki bırakmıştı.

"İnsan imtihanında Russell ile dövüştü. Yeryüzü imtihanında yıldırım ruhunu yuttu. Bu sıradan bir yetişimcinin yapabileceği bir şey değil. Acaba gök imtihanında neler yapacak!"

"Şeytan Efendi Xu Mu! O gerçekten güçlü. Bugün bütün söylentilere ikna oldum!"

"Bu adam kesinlikle hafife alınacak biri değil. Onu kızdırmamak en iyisi. Kesinlikle yarışmada ilk üç sırada yer alacaktır!"

Bazı yaşlı canavarların da gözleri ışıldadı. Wang Lin'e bakarken gözlerinde bir parça övgü ifadesi vardı. Yüce Gök Yıldız Sistemi'nin böyle küçük yetişimcilere ihtiyacı vardı!

Özellikle Xiang ailesinin atası başını aşağı yukarı salladı. Wang Lin'e baktıkça onu daha da çok sevmeye başladı. Yıldırım Semavi Tapınağı'nın kaybını pek umursamadı. Sadece Xu Mu'yu kendi klanının üyelerinden biriymiş gibi düşündü, o habis bir aura hissi barındırıyordu!

Gökyüzündeki elçiler ne diyeceğini bilemedi ve artık davula vurmayı bıraktılar. Onlara göre eğer Xu Mu inatçı olsaydı davula parçalanana kadar vursalar bile bir anlamı olmayacaktı. Birbirlerine baktılar ve buruk bir gülümseme yüzlerini kapladı. Fakat Wang Lin'e bakışlarında kıskançlık değil bir nebze saygı vardı.

Wang Lin tüm bunlara gözünü yumdu.  Meydandan ayrıldıktan sonra Usta Alevkıvılcımı'na doğru ellerini kenetledi, "Küçük, bir hata yaptı. Umarım kıdemli bunu hoş görebilir." Sözleri tıpkı büyüğü Qing Shui gibiydi. Semavi Lord Qing Shui bu sözleri duyunca yüzünde bir gülümseme belirdi.

Usta Alevkıvılcımı gülümsedi, "Zararı yok. Bir yıldırım gölünden ve yıldırım ruhu klonunda bir küçüğün güçlenmesi için vazgeçmeye değer. Yok olan yıldırım gölü konusunda sadece Birlik Yıldız Sistemi'ne karşı olan savaşta askeri katkı vermen yeterli olacaktır!" Bununla birlikte sağ işaret parmağını kaldırdı. Bununla birlikte dünya adeta sarsıldı ve sonsuz bir has enerji toplandı. Has enerji aniden bir rüne dönüştü.

Bu rün canlılıkla doluydu. Wang Lin'in göz bebekleri büzüldü. Bu ründe bir has enerji kaynağı izi hissedebiliyordu!

Çok az olsa da bu rünü sonsuz güçle doldurmuştu!

Usta Alevkıvılcımı parmağını salladı ve rün meydana doğru uçtu. Rün aşağı indiğinde has enerji dağıldı. Has enerji kaynağı zerresi de meydana gitti. Çevredeki yetişimcilerin şaşkın bağırışları eşliğinde çatlayan meydan sanki zaman tersine dönmüş gibi yeniden yapılanmaya başladı.

Küle dönen ve yok olan taşlar bile boşlukta tekrar oluştu ve meydan bir kez daha eskisi gibi oldu.

Tüm bunlar bir anda gerçekleşti. Tüm meydan normale döndü, tek fark artık yıldırım yoktu.

Wang Lin tüm bunları izlerken adeta aydınlanma yaşadı.

"Sırada üç imtihanın sonuncusu gök imtihanı var!" Usta Alevkıvılcımı Li Yunzi'ye döndü, "Yoldaş yetişimci Li Yun, lütfen!"

Li Yunzi sağ elini kaldırdı ve boşluğa doğru uzandı. Bir çatlak ortaya çıktı ve içinden soğuk hava akıntısı fışkırdı. Ardından Li Yunzi çatlağa doğru uzandı ve bir tomar çıkardı.

Bu tomar eskiydi ve antik bir aura yayıyordu.

Li Yunzi tomarı aldıktan sonra onu havaya attı. Havada tomar siyah bir parıltı yayarak yavaşça açıldı ve içindeki şey ortaya çıktı.

Tomarda sadece tek bir kelime vardı!

"Savaş!"

Bu tek kelime inanılmaz bir öldürme isteği barındırıyordu. Ona dikkatli bakınca kendilerini asura savaş alanında gibi hissedeceklerdi!

"Zhan ailesinin hazinesi, Savaş Tomarı!"

"Yüce Gök Yıldız Sistemi'nin 10 hazinesinden biri, Savaş Tomarı. Normalde sadece Zhan ailesi üyelerinin onu görmeye izni var ama bu sefer ufkumu genişletecek!"

"Bu o hazine! Söylentilere göre Zhan ailesi normalde Zhan ismine sahip değildi ama sonra ataları şans eseri bu hazineyi buldu. Onu büyük zorluklarla yetiştirdikten sonra isimlerini Zhan olarak değiştirdiler ve Yüce Gök Yıldız Sistemi'nin savaş klanı oldular!"

Konuşma sesleri yükseldi. Li Yunzi'nin gözleri sakindi, "Bu yaşlı adam gök imtihanında görevli olacak!" Sakin bir sesle sağ elini salladı.

Nazik bir rüzgar esti. Onlarca insan hemen hiç direnç gösteremeden uçtu. Aktarım dizisine gittiler ve ortadan kayboldular.

Gönderilen kişiler ikinci imtihanı geçemeyenlerdi. Şimdi geriye sadece 147 kişi kalmıştı!

"Gök imtihanı, bu yaşlı adamın Savaş Tomarını 10 saniyede kavramaktan oluşuyor. 10 saniye sonra gözlerinizi açmanıza gerek kalmayacak, ben sizin uygun olup olmadığınızı anlayacağım!" Li Yunzi'nin sözleri çevredeki yetişimcilerin kafasını karıştırdı. Fakat onun prestijini düşünerek herkes sustu.

Li Yunzi Zhan Konglie'ye baktı ve yavaşça konuştu, "Zhan Konglie, ilk sen gel!"

"Atamız nasıl emrederse!" Zhan Konglie derin bir nefes aldı ve yeni oluşturulan meydana adım attı. Hareketsiz Savaş Tomarına baktı ve sanki tomar tarafından tamamen özümsenmiş gibi garip bir transa girdi!

Wang Lin Zhan Konglie'ye baktı ve bir an sonra ifadesi ciddileşti. Sekiz saniye sonra Zhan Konglie'nin ilahi hissi ikiye bölünerek bir kısmı Savaş Tomarı ile kaynaştı.

Tam o anda Usta Alevkıvılcımı'nın gösterdiğinden 100 kat daha zayıf bir has enerji kaynağı zerresi Savaş Tomarından çıktı. Fakat 10. saniyede Zhan Konglie'nin vücudu son derece zayıf has enerji kaynağı zerresi ile uyum sağlayamadığı için zerre yerle bir oldu.

Sıradan yetişimcilerin bunu fark etmesi çok zordu. Eğer Wang Lin Göğe Başkaldıran Boncuk'ta üçüncü adımı görmemiş olsaydı bu sırrı fark edemeyecekti. Fakat gördüğü şey kalbinde büyük bir dalgalanma yarattı!

Wang Lin'in nefesi kesildi. "Bu Savaş Tomarı has enerji kaynağı barındırıyor!"

Li Yunzi'nin sesi duyuldu, "Zhan Konglie, geçtin!"

Bunun ardından Zhan Konglie hemen gizemli halden uyandı. Uyandığı anda vücudu terle kaplandı ve yüzü soldu. Ardından birkaç kez derin nefes aldı. Son derece zayıftı, sanki biraz önce büyük bir savaş vermiş gibiydi. Birkaç adım geri attıktan sonra Li Yunzi'yi selamladı ve meydandan ayrıldı.

Çevredeki bazı yetişimciler, özellikle yarışmaya dahil olanlar gerçek sırrı görebilmişti. Hepsinin de Zhan Konglie'nin imtihanı kolayca geçmesiyle ilgili çeşitli tahminleri vardı.

Bunun ardından başka birisi meydana girdi ve Savaş Tomarına baktı. Fakat bunun ardından gelen bir düzine kadar insan arasından sekiz tanesi Li Yunzi tarafından aktarım dizisine yollandı.

Sonuç olarak çevredeki yetişimciler daha da gerildi. Li Yunzi'nin nasıl değerlendirme yaptığını tam olarak anlayamıyorlardı!

Wang Lin izledikçe daha da ciddileşti. Elenen bütün yetişimciler ilahi hislerini bölerek savaş tomarına gönderebilmişti. Sanki savaş tomarının kendi ruhu vardı ve kişinin ilahi hissini kabul edip etmeme konusunda kendi karar veriyordu.

Li Yunzi bu karar doğrultusunda o kişinin geçip geçmediğini belirliyordu. Geçenlerin hepsi Zhan Konglie gibiydi. İlahi hislerini bölmüşlerdi ve bir kısmı Savaş Tomarına girerek has enerji kaynağı zerresinin ortaya çıkmasına neden olmuşlardı. Fakat kimse o has enerji kaynağını vücudunun içinde tutamamıştı.

Wang Lin'in fark ettiği başka bir nokta daha vardı: geçmeyi başaran yetişimciler Savaş Tomarı ile dokuz ya da onuncu saniyede ancak Savaş Tomarı ile kaynaşabiliyordu.

Zhan Konglie gibi sekizinci saniyede bunu başaran azdı.

Xu Ting'in gözleri ışıldadı. Bazı ipuçları yakalamış gibiydi ama emin değildi. Biraz düşündükten sonra hemen ileri doğru yürüdü. Meydana adım attı ve Savaş Tomarına baktı.

Li Yunzi Xu Ting'e baktı. Bu küçük onu etkilemişti. O anda başıyla onayladı ve konuşmadı.

Xu Ting ciddi bir ifadeyle tomara baktı ve gizemli bir bakış ortaya çıktı. Kaşlarının arasında siyah gaz oluştu ve dönmeye başladı.

Beşinci saniyede ilahi hissi bölündü ve Savaş Tomarı tarafından özümsendi.

Wang Lin'in göz bebekleri büzüldü ve düşündü, "Beş saniye! Bu adam benim karşılaştığım şanslı fırsatlara sahip değildi ama yine de o transa beş saniyede girebildi. Yeteneği gerçekten inanılmaz!"

Li Yunzi'nin gözleri ışıldadı. O anda Xu Ting'e ciddi gözlerle bakarak fark ettirmeden başını salladı. Zhan ailesinde beş saniyede bu transa girebilenlerin sayısı onu aşmıyordu. Birçoğu bu transa beş saniyede girebilmek için Savaş Tomarıyla uzun süre yetişim yapmıştı.

Zhan ailesinde ilk denemesinde bu kadar hızlı şekilde transa girebilenlerin sayısı ise üçtü!

"Bu çocuk sıradan değil!" Li Yunzi'nin gözlerinde nadiren görülen bir övgü ifadesi belirdi.

Sadece o değildi, dua hasırlarında oturan yaşlı canavarlar da Zhan ailesinin hazinesinin sırrı görmüştü. Onun içinde garip bir kuvvet vardı ve transa ne kadar hızlı girersen mirasın o kadar fazlasını kabul edebilirdin.

Fakat aralarında çok azı bu gücün yoğun bir çabayla bulmaya çalıştıkları üçüncü adımın anahtarı olduğunu biliyordu!

Usta Alevkıvılcımı'nın gözlerinde gizemli bir ışık belirdi. Savaş Tomarına değil Xu Ting'e baktı. Düşündü, "Bu adamın yeteneği..."

10 saniye sonra Xu Ting aniden uyandı. O anda Wang Lin'in gözlerinde belirsiz bir parlama oldu. Savaş Tomarının has enerji kaynağı zerresinin Xu Ting'in vücuduna girdiğini ve ardından çok ufak bir kısmının Xu Ting'in içinde kaldığını görmüştü.

Bu keşif Wang Lin'in zihnini titretti. Bu has enerji kaynağı zerresinin ne rol oynadığını çok net biliyordu. Xu Ting şimdi farkında olmayabilirdi ama ikinci adımı zirvesine ulaştığında ona hayal edilemez bir etkisi olacaktı!

"Dong Lin Gezegeni'nden Xu Ting bana karşı açık bir düşmanlık sergiledi. Yaşamaya devam edemez!" Wang Lin'in ifadesi sakindi ama kalbinde öldürme isteği belirdi.

Xu Ting ona karşı birden fazla kez öldürme isteği göstermişti. Wang Lin'in sahip olduğu karakterde birisi Xu Ting'in o has enerji kaynağı zerresiyle yaşamasına izin veremezdi.

"Xu Ting, geçtin!" Li Yunzi onun ismini aklına kazıdı ve başıyla onayladı. Biraz düşündükten sonra konuştu, "Toplamda üç Savaş Tomarı var. Birlik Yıldız Sistemi geçidi açıldığında beni bulup ikinci tomara bakma izni alabilirsin!"

Bunu dedikten sonra çevredeki yetişimciler kıskançlık hissetti ama bunu göstermediler. Xu Ting Li Yunzi'ye baktı. Sahip olduğu kibre rağmen saygıyla konuştu, "Teşekkürler Kıdemli Lin Yunzi."

Zhan Konglie ile içten içe bozuldu. Aile içinde bile sadece yaklaşık on kişi ikinci tomarı görme iznine sahipti. Üçüncü tomarı ise sadece aile lideri ve iki büyük görmüştü, dördüncü kişi yoktu.

Xu Ting başıyla onayladı ve saygıyla geri çekildi. Wang Lin'e kasvetli gözlerle baktı.

Wang Lin de ona soğuk bir ifadeyle karşılık verdi. Ardından ayağını kaldırdı ve meydana doğru yürüdü. Normalde teste girecek sıradaki kişi Zhao Yido isimli biriydi. Ama meydana girmeye hazırlanırken Wang Lin'in hareket ettiğini gördü. Hemen geri çekildi ve utanmış bir ifade takındı.

Bu kişi aynı zamanda Russell tarafından aşağı çağırılan Wang Lin ile Russell arasındaki ilk savaştan sonra Wang Lin'in elbise kolunu sallamasıyla savrulan kişiydi.

O anda içten içe talihine küfretti ve hızla geri çekildi.

Wang Lin'in meydana gelişi hemen herkesin dikkatini topladı. Ne de olsa bu semavi ünvan yarışmasında Wang Lin'in ismi herkesi sarsmıştı. İnsan imtihanında Russell ile dövüşmüş ve ikinci imtihanda yıldırım ruhunu yutmuştu. Herkes onun üçüncü imtihandaki performansını merak ediyordu!

Çok büyük bir beklenti vardı, bazı yetişim ailesi ataları bile pür dikkat kesilmişti. Artık sadece ismi değil görünüşü de hafızalara kazınmıştı.

Onların dışında Yüce Gök Yıldız Sistemi'nin üst tabakasını oluşturan dua hasırlarındaki yaşlı canavarlar olayı gülümseyerek izliyordu.

Sadece Kan Tanrısının yüzü asıktı. Biraz düşündükten sonra o da bakışlarını Wang Lin'e çevirdi.

Usta Alevkıvılcımı içten içe gülümsedi. Wang Lin onun başını ağrıtıyordu. Ne olursa olsun bu küçük onunla kader bağına sahipti ve Wang Lin'in Qing Shui ile ilişkisini de ekleyince onu baskılamak iyi olmazdı. Wang Lin Yıldırım Semavi Tapınağı'na ilk iki imtihanda kayıp yaşatmıştı. Fakat gök imtihanından Li Yunzi sorumluydu, o yüzden ne tür bir kaza olursa olsun sadece Li Yunzi etkilenecekti.

O anda Wang Lin'e beklentiyle baktı.

Wang Lin meydana adım attı. Li Yunzi'ye doğru ellerini kenetledi ve havadaki savaş tomarına baktı!