Bölüm 52: Aile Meseleleri

avatar
5222 7

Wu Dong Qian Kun - Bölüm 52: Aile Meseleleri


 

Çeviren: Mavimsigrii

Düzenleyen: GayFish

 

“Ha!”

Ormanlığın geniş ve boş alanında vahşi bir kaplan gibi hareket eden bir figür vardı. Kollarını savurdu ve koyu mavi bir Yuan Gücü ortaya çıktı, Yin Enerjisi parçaları yerdeki yaprakların buz tutmasına sebep oluyordu.

“Güm güm güm!”

Siluet çevik bir hareketle ileri atıldı ve önünde duran devasa ağaca bir yumruk indirdi. Kuvvetli bir güç dalgası ağacı anında paramparça etti. Kökünden ayrılmış ve havaya savrulmuştu. Etrafa toprak saçarak koca bir güm sesiyle yeri boyladı.

“Lin Dong-ge her zaman en iyisidir!”

Ağacın kökünden kopup gittiğini gören açık renkli giysiler kuşanmış genç kızın tatlı sesi ormanda yankılandı.

Lin Dong kıkırdadı ve yumruklarını geri çekti. Av’ın üzerinden yaklaşık bir ay kadar zaman geçmişti. Bu zaman içinde çok sıkı çalışmış ve Taş Tılsım sayesinde elde ittiği iksir ilaçlarını kullanarak Dünyevi Yuan Gücünün ilk aşamasını başarıyla geçmiş ve ortanca aşamasına ulaşmıştı. Ayrıca Dan Tian’ında bulunan Yin Enerjisi, Qing Tan’ın vücudundan emdiği Yin Enerjisi miktarı sayesinde daha da yoğunlaşmış ve hazin bir hale gelmişti.

Lin Dong’un hesaplarına göre, şuan da Dünyevi Yuan gücünün ortanca aşamasında olsa bile, özümsediği Yin Enerjisi miktarı sayesinde ortanca aşamadan kolayca son aşamaya atlayabilirdi.

Dahası, Qingyuan Sanatı öğrenmekle geçen yarım ay içinde, 5 damar yolunu açmıştı bile. Bu sayede, Yuan Enerjisini çok daha iyi emebiliyordu artık.

Genele bakılacak olursa, eğitimle geçen şu yarım ay oldukça bereketli olmuştu.

“Huu!”

Lin Dong kenarda duran havluya uzandı ve yüzündeki terleri sildi. Sonra ormana doğru bir ıslık çaldı ve cevap olarak yüksek bir kaplan kükremesi duyuldu. Birkaç dakika sonra çalıların arasından koşarak gelen alev kırmızı renkte bir gölge Lin Dong’un önünde belirdi.

Tabi ki bu Alev Topuydu. Şu kısacık iki hafta içinde büyüklüğünü ikiye katlamıştı. Ayakta dururken Lin Dong’un beline ulaşabiliyordu. Ağzında sivri dişler de çıkmaya başlamıştı. Alev Topu, Alev Pitonu Kaplanlarının sahip olduğu sıra dışı havaya bürünmeye çok yakındı.

Alev Topunun ağzında olduğu pek de belli olmayan bazı hayvan parçaları ve kan izleri vardı. Alev Topu Şeytani bir yaratıktı sonuçta, vahşi hayvanların sahip olduğu içgüdülere sahipti ve et yeme ihtiyacı duyuyordu. Karnı acıktığı zaman ormana dalar ve yırtıcı hayvanları avlardı.

Alev Topu’nun şuanda sahip olduğu güç Eğitimli Bedenin 8. Seviyesinde olan kullanıcılarla boy ölçüşmeye yetecek derecedeydi. Sahip olduğu güç yalnızca Şeytani Bir yaratık olmasından kaynaklanmıyordu, Lin Dong’un onu besleyiş tarzı da çok önemli bir rol oynuyordu.

“Alev Topu var ya sen cidden de yaramasın ha. Her defasında kendini pisliğe buluyorsun yahu!” Qing Tan, Alev Topu’nu görünce yalancıktan onu azarladı ve sert bir kumaşla ağzının kenarındaki kan izlerini temizledi.

Lin Dong ise kenarda durmuş gülüyordu. Alev Topu’nun başını okşadı ve koskoca bedenine baktı. Alev Topu gerçekten de çok hızlı büyüyordu. Taş Tılsımının yardımı olsa da bu kadar çabuk olgunlaşmasını beklememişti.

“Belki de Taş Tılsımın Alev Topu’na karşı özel bir tepkide bulunmasının sebebi budur. Alev Topu diğer Alev Pitonu Kaplanlarından biraz daha farklı sanki…”

“Aa doğru ya. Lin Dong-ge babam eve döndü ve seninle konuşmak istiyor…” Lin Dong düşünceleri arasında kaybolmuştu ki Qing Tan düşüncelerini böldü.

“Öyle mi? Babam döndü ha?”

Bu sözleri duyan Lin Dong keyiflenmişti. Başını salladı ve bir ıslık tutturdu, eve dönüş yolunda Alev Topu’nu da yanından ayırmadı.

Lin Dong odaya girince 2 haftadır görüşmediği babası Lin Xiao’yu gördü. Babası onu görünce, genelde ciddi olan yüz ifade yumuşayıverdi ve gülümsedi. Lin Xiao, Lin Dong’a oturması için başıyla işaret verdi ve genci şöyle bir süzdükten sonra sordu:

“Qingyuan Sanatında kaç damar yolu açtın bakalım?”

“3 tane.” Lin Dong cevap verirken başını kaşıdı. Lin Xiao geçmişten ders çıkarıp oğlunun kaydettiği aşamayı hemen sorar olmuştu. Ama Lin Dong babasına çoktan 5 damar yolu açtığını söyleyemezdi çünkü bunu açıklaması tam bir işkence olurdu.

Lin Dong’un sözlerini duyan Lin Xiao buruk bir gülümseme takındı ve öyle dedi: “Kendim ettim kendim buldum sanırım ha…”

Gençliğinde iç damar yollarından 4 tanesini açmak için tam 3 ay çalışmıştı oysa Lin Dong 2 haftalık zaman diliminde 3 tanesini açmıştı bile. Kendisiyle oğlunu karşılaştırmayı bırakmalıydı artık.

“Heh heh...” Lin Dong kıkırdadı ve Alev Topu’nun başını okşadı. Alev Topu’da sessizce Lin Dong’un yanında duruyordu, karnının üzerine uzanmıştı. Lin Dong birden babasına baktı ve sordu: “Baba son zamanlarda neler olup bitiyor? Yakın zamanlarda malikaneyi ziyarete gittim ama Lin Zhentin ve diğerleri pek de mutlu görünmüyorlardı”

Lin Dong bu konuyu açınca Lin Xiao’nun yüzündeki gülümseme soluverdi. Bir iç çektikten sonra nihayet cevapladı: “O pezevenkler yok mu, malikaneyi 2 hafta içinde teslim edeceklerini söylemişlerdi ama 2 hafta çoktan uçup geçti, bunlardan tık yok. Ne zaman birini göndersek bizi başlarından atıp çekiliyorlar.”

“Anlaşma yüzlerce insanın şahitliğinde yapıldı. Lei ailesi sözünden dönmeye cesaret edemez öyle değil mi?” Lin Dong kaşlarını çatmıştı. Anlaşmadan cayacak olsalar Lei ailesinin şanı lekelenirdi. Bu onlar için minik bir mesele değildi.

“Anlaşmayı bozduklarını söylemediler sadece yokuşa sürüyorlar işte...” Lin Xiao konuşurken dişlerini sıkıyordu. Çelik Koru Malikanesinde üretilen Çelik Korular, Lei ailesi için büyük önem taşıyordu. Eğer malikane Lin ailesinin eline geçerse büyük bir kazanç olurdu doğrusu. Ama ağızlarını açmış beklerlerken, ekmek aslanın ağzındaydı işte. Lei ailesinin bu üstünlüğe sahip olması çok can yakıcıydı.

Lin Dong, “Büyükbabam ve diğerleri ne yapmayı planlıyorlar peki?” diye sordu.

Lin Xiao cevapladı: “Büyükbaban birkaç adam alıp yarın Çelik Koru Malikanesine gitmemi emretti bile. Hala teslim etmeye istekli değillerse, tek yapabileceğimiz zorla almak olur. Neyse işte, bize yamuk yapan onlar.”

Bu sözleri duyan Lin Dong’un tüyleri diken diken olmuştu adeta. Büyükbaba ve diğerlerinin daha fazla dayanacak sabırları kalmamıştı anlaşılan. Bu sefer başarılı olsalar da olmasalar da Lei ailesine savaş açmışlardı artık. Bu durum Lei ailesi için çok özel bir önem taşıyordu.

“Baba izin ver yarın ben de geleyim.” Lin Dong biraz tereddüt etse de kendini yüreklendirdi ve soruverdi.

“Sen daha bir çocuksun… Bu meselelere pek karışmasan…” Lin Xiao şaşırmıştı ama cümlesini tamamlayan Lin Dong’un Dünyevi Yuan Gücüne ulaştığını hatırladı. Koskoca Lin ailesinde bile bu çok büyük bir başarı sayılırdı. Bu yüzden tereddüt etti ve söylemek üzere olduğu kelimeler boğazında düğümleniverdi.

“Baba merak etmesene sen. Kendi başımın çaresine bakabilirim. Er ya da geç bu tür şeylerle başa çıkmak zorunda kalacağım zaten. Ee sonuçta ben de Lin ailesinin bir ferdiyim. Bir Dünyevi Yuan Kullanıcısını böyle göz ardı etme baba.”

Lin Xiao istemeye istemeye gülümsedi ve Lin Dong’a dikti gözlerini. Kendi kendine mırıldandıktan sonra gülümseyerek başını salladı ve: “Peki madem. Yarın benimle gelebilirsin ama düşüncesizce hareketler yapma sakın. Kendine dikkat etmeye odaklan tamam mı?”

“Tamam! Gidip hazırlık yapayım, yarın birlikte çıkarız!”

Lin Xiao’nun kabul ettiğini gören Lin Dong sevinçten havalara uçuyordu, aniden ayağa kalktı ve odasına koştu. Alev Topu da ayağa kalkıp peşine takıldı.

Bir insana bir kaplana bakan Lin Xiao hafifçe gülümsedi. Birden gülümsemesi soldu ve buz kesti.

“Lei ailesi çok uzun yıllardır Lin ailesine zorbalık etme çabasında. Bedelini ödemelerinin vakti geldi artık!”

 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44344 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr