Bölüm 201: #####

avatar
4668 14

The Dark King - Bölüm 201: #####


Bölüm

 

Dean Haksızlığa Uğramıştı

 

**********************************************************************

 

Vick'in götürüldüğünü görünce Alex ve Abel'in yüzü çirkinleşti. İki gündür tüm bağlantılarını kullanarak sonucu değiştirmeye çalışmışlardı ama bir işe yaramamıştı.



Abel kendine geldi ve vücudu titremeye başladı. Başını çevirip Alex'e baktı, "Baba merak etme. Ben bunu halledeceğim. En kısa sürede onu kefaletle çıkartırız."



Alex oturdu. Sanki bir anda 10 yaş almıştı. Yavaşça başını salladı ve kısık bir sesle konuştu, "İmkansız. Bir diyakozu öldürmekle suçlandı. Kefaletle çıkamaz. Adliye onu mümkün olduğunca kısa sürede idam etmeye çalışacaktır."



Abel, Alex'in dediklerini duyunca yumruklarını sıktı. Oğlunu özenle yetiştirmiş ve büyütmüştü. Onu Milan ailesinin başına geçirmeyi planlıyordu ama şimdi çocuk hapse düşmüştü. Vick'den ayrı kalmaya nasıl dayanacaktı ki?



Yaşlı diyakoz tokmağını masaya vurdu, "Milan ailesinin Longshan Yakutunun çalınmasıyla ilgili olan ikinci davayı açıyorum. Dean Bey lütfen öne çıkın!"



Alex ve Abel tam gitmeye hazırlanıyordu ki, diyakozun dediklerini duyunca durdular. Longshan Yakutunun çalınması mı? Ailelerin hazinesi ne zaman çalındı, nasıl oluyordu da o bilmiyordu?



"Longshan Yakutu çalındı mı?" Alex kendini tutamadı ve Abel'e sordu.



Abel başını salladı, "Hayır..." Aniden aklına yıllar önce olan olay geldi. Olayı neredeyse unutmuştu. O sırada, yüzünde bir gülümsemeyle Dudian sakin bir şekilde sanık koltuğuna geçti. Sanki büyük bir balodaymış gibi davranıyordu.



"Bu o mu?" Dudian'in görünce Alex şaşkına dönmüştü. Çocuk onda iyi bir etki bırakmıştı. Abel'e baktı, "Bu çocuk neden burada, neler oluyor?"



Abel fısıldayarak konuştu, "3 yıl önce Burong ailesi ve bizim ailemiz arasında bir evlilik bağı kurulacaktı ama onların kızı evliliği reddetti. Sonradan Rudolph'un kızının sivil bir avcı çocuğa aşık olduğunu öğrendik. Rudolph kızını üzmek istemiyordu ama onları da ayırmak istiyordu. Bizden çocuğun Longshan Yakutunu çalmış gibi davranmamızı istedi. Biz de Diyakoz Huey'e biraz para verdik ve çocuğu Dikenli Çiçek Hapishanesine attırdık, ardındansa onu idam listesine koydurduk."



Alex uzun zamandır ailenin işlerine karışmıyordu bu yüzden detayları pek bilmiyordu, "Eeee, Rudolp'un kızı neden evlenmedi? Yoksa size inanmadı mı?"



Abel iç çekti, "İnandı. Hatta inanması için Diyakoz Huey'e para verip onu davanın yargıcı yaptırdık. Diyakozun itibarı o zamanlarda yüksekti bu yüzden hiç kimse şüphelenmedi. Sadece kızının inatçı olmasını beklememiştim. Hiç kimse onu ikna edemedi ve sonunda evlenmeyip bir hakim olmak istediğini söyledi."



Alex açıklamasını duyunca dedi ki, "Bu sadece bir bahane! Lakin Rudolph'un kızının bu şekilde tavır alması da garip. Zaten ailemize layık değil." Alex başını çevirip oğluna baktı, "Bu arada sen çocuğu kefaletle çıkardıklarını mı söyledin? Bizim içeri tıktığımız birini dışarı çıkartacak göt kimde var? Scott Konsorsiyumu mu yapmış?"



Abel başını salladı ve kısık bir sesle konuştu, "Bizim konsorsiyumdan Ryan ailesi."



Alex şaşırmıştı, "Bir zamanlar güçlülerdi ama şimdi çöküşteler. Hala derslerini almadıklarına şaşırdım. Daha yaraları iyileşmedi ama pençelerini çıkarıyorlar, ha?"



Diyakoz Dudian'e baktı, "İtiraz nedenin ve kanıtların nedir?"



Dudian diyakoza baktı, "Milan ailesinin Longshan Yakutunu çaldığımı söylediler. Bildiğim kadarıyla mücevher Milan ailesinin şövalyelerinin sıkı koruması altında. Üstelik, o zamanlarda acemi bir avcıydım ve duvarın dışına bir göreve yollanmıştım. Duvara döndüğümde alınan tıbbi kayıtlar duruyor. Yakutun benim evimde bulunduğu söylenmiş. Nasıl oluyor da duvarın dışındayken yakutu çalıyorum ve evime götürüyorum?"



Yaşlı cevap verdi, "Haklısın, bir bakalım." Yanındaki şövalyeye eliyle işaret etti, "Dava hakkında yapılan soruşturma belgelerini getir."



Şövalye başını salladı ve gitti. Bir süre sonra bir yığın belgeyle içeri girdi.



Yaşlı diyakoz gözlüğünü takıp belgelere göz gezdirmeye başladı, "Duvardan döndüğünde gözaltı merkezine götürüldüğün doğru. Üstelik, seninle eğitim gören kişiler duvarın dışına yollandığını söylemiş."



Abel'in yüzü çirkinleşti ve hemen ayağa kalktı, "Sayın yargıç, duvarın dışında olması yakutu çalmadığı anlamına gelmez. Yakut evinde bulundu ve kanıt doğrulandı!"



Yaşlı adam ona baktı, "Yani, yakutu duvarın dışındayken çaldı, ha?"



Abel şaşırmıştı.



Dudian alay eder gibi gülümsedi, "Ailenizin yakutunu çaldığımı söylüyorsunuz. O zamanlarda sadece acemi bir avcıydım. Nasıl oluyor da sıkıca korunan bir yakutu çalabiliyorum? Üstelik, beni duvara gitmeden önce gazetelerde Longshan Yakutu hakkında hiçbir haber yoktu. En azından gazetenin köşesinde bir haber olurdu! Eğer diyakoz bey çeşitli haber ajanslarının arşivlerine bakarsa Milan ailesinin yakutu hakkında hiçbir kanıtın olmadığını görebilir."



Abel'in yüzü hafiften değişti. O zamanlarda Dudian'in hiçbir şey yapmayacağını düşünüp pek bir şey yapmamışlardı çünkü Dudian'e duruşmaya gitme şansı vermemeyi planlıyorlardı.

 

Yıllar geçtikçe bu olayı unutmuşlardı. Ama şimdi Dudian serbest kalmıştı ve artık üç yıl önceki açıkları kapatmak zordu. Dudian'in dediği gibi ufak bir araştırma yapan herkes o günün gazetelerinde yakut hakkında hiçbir haber olmadığını bilirdi.



"Yakutu geç bulduk." diye karşılık verdi Abel.



Dudian alay eder gibi gülümsedi, "Buldunuz ha? Bulmanız ne kadar sürdü? Hadi duvarın dışında kaldığım süreyi yok sayalım, peki kontrol bölgesinde kaldığım 7 gün ne olacak?"



Abel'in yüzü yavaştan soluyordu. Dudian'le ilk defa yüz yüze gelmişti. Normalde çocuk kağıt üzerinde sıradan biri gibi gözüküyordu ama şimdi önündeki çocuk biraz garipti.



"Ne zaman olduğunu unuttum ama fazla sürmemiş olmalı." Dudian kayıtlardaki zaman aralığını kendi niyetine kullanmasın diye tam olarak bir zaman belirtmemişti.



"Sen unutmuş olabilirsin ama bazıları hatırlıyor." Dudian alay eder gibi gülümsedi, "Yakutu evimde bulduğunuzu söylediniz! Beni sorgulamadan veya yargılamadan doğrudan Dikenli Çiçek Hapishanesine gönderdiniz!"



Abel adliyenin bulacağı açıklar olduğunu biliyordu.



"Dava çoktan kapanmış ve diyakoz seni suçlu bulmuştu. Saçmalamayı kes!" Abel pes etmedi ve Dudian'i kötü biri gibi göstermeye çalıştı.



Dudian, Abel'in suçu adliyeye yıkmak istediğini fark etti. Yüzünde buz gibi bir ifadeyle cevap verdi, "Diyakoz sizin gösterdiğiniz kanıtlara göre davaya kanaat getirdi! Lakin siz tüm kanıtları değiştirerek beni suçlu olarak gösterdiniz!"



Yaşlı diyakoz, Dudian'in bunun yargının hatası olduğunu söyleyeceğini düşünmüştü ama bunları diyeceği aklına bile gelmemişti. Onaylar gibi başını salladı. Yaşlı adam Dudian'e iftira atıldığını biliyordu. Acemi bir avcının Longshan Yakutunu çalamayacağını biliyordu.



"Bu davayı tekrar inceleyeceğiz! Aynı zamanda senin için de adil bir karar vereceğiz." dedi yaşlı diyakoz.



Abel hiçbir şey demedi. Önceki dava yüzünden karşı çıkmaya devam ederse bir şeyleri açığa vereceğini biliyordu.



"Diyakoz biz çoktan olayı araştırdık." O sırada salonda Michelle'in sesi yankılandı. Yanında yüzü yaralı adalet şövalyesiyle beraber mahkeme salonuna geri dönmüşlerdi, "Bu davada gerçekten de bir bit yeniği var. Diyakoz Huey davaya şahsen bakmamış. Diyakoz Huey öğrencilerine güvendiği için davayı onlara vermiş ve güveni tam olduğu için belgeleri okumadan damgalamış."



Yaşlı diyakozun yüzü çirkinleşti, "Korkarım ki bir yanlış anlaşılma olmalı. Diyakoz Huey iş konusunda her zaman sıkı ve ciddi olmuştur!"



Michelle tam ağzını açıp bir şey diyecekti ki, yanındaki şövalye onun kıyafetini çekti ve gözüyle işaret etti.



Michelle ne demek istediğini anlamıştı, "Haklısınız diyakoz. Bunun olmasının asıl nedeni, Milan ailesinin sahte kanıt gösterip diğerlerine iftira atmasıdır.



Yaşlı diyakoz Abel'e baktı, "Bir açıklama bekliyorum."



Abel böylesi küçük bir davaya, bir adalet şövalyesinin karışmasını beklememişti. Bu sefer hiçbir şeyin üstünü örtemeyeceğini biliyordu, "Yanlış anlaşılma gerçek olabilir. Dean Bey'e haksızlık ettik. Gerçekten de özür dilerim."



Dudian'in ona buz gibi bakış attı, "Özür dilemenin yaşadığım her şeyi çözeceğine inanıyor musun?"



Yaşlı diyakoz duygulanmıştı. Dikkatlice Abel'e baktı, "Bu davayı baştan sona inceleyeceğim. Kararı başka bir gün vereceğiz ama her şeyden önce Milan ailesi Dean Bey'e bir tazminat ödemek zorunda."



Dudian'in yüzü çirkinleşti.  Görünüşe göre adliye davayı tam olarak araştırmak istemiyordu. Milan ailesinin soylu bir aile olduğunu biliyordu. Diyakoz Huey'in suikastıyla bu dava tamamen farklıydı. O sadece küçük bir adamdı, neden onun için böyle bir aileye karşı çıkacaklardı ki?



Dudian sessizleşti.



Adil ve dürüstmüş!



Böyle olacağı belliydi! İşi yine kendi halletmek zorunda kalacaktı!






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44353 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr