Çevirmen: Starshollow

Editör: Mariposa 

Zheng'in tekrar Yüzüklerin Efendisi'ne girmesinden bu yana 10 gün geçti.  Takımla yaptığı tartışmanın ardından, rafine Qi biriktirmek, Kaplan Ruhu'nu ve sekiz bayrağı kullanmada pratik yapmak, Isengard'ın altındaki sihirli itemleri ve runik kelimeleri aramak zorundaydı,

Sadece onun bildiği bir görev daha vardı... Kendi Kalp Şeytanı.

Bir sonraki seviyeye geçmek için Kalp Şeytanı'nın üstesinden gelmesi gerekiyordu. Kendisi ve klonu arasında duran şey buydu. Transformers'ta Kalp Şeytanı'nından Xuan'ın yardımı sayesinde çıktı ama bu problemi yok etmedi. Zheng dördüncü aşamanın başlangıç ve orta seviyesi arasında sıkışmıştı. DNA'sı üzerinde kontrol sağladı, fakat onları değiştiremedi. Genlerde bulunan gücü hissedebiliyordu ama onları kullanamıyordu. Bu berbat bir histi.

Zheng gözleri kapalı bir şekilde bir ağacın tepesine oturdu. Vücudunun içindeki genleri hissediyordu. İnsan genleri ve üç adet tamamlanmamış gen kümesi vardı. İlki vampir genleriydi. Bunlar insan genleri üzerine düzenlenmişti ve ona kan enerjisi üretme yeteneği veriyordu. İkinci küme ejderha genleriydi. Tamamen farklı bir genetik modelinden geliyordu. Ancak, birçok parçası eksik olduğu için etkisi sadece fiziksel bedenini ve rejenerasyon hızını arttırıyordu. Zheng genleri üzerinde aşırı sınırlı bir kontrol kazanmıştı. Genlerinin bir kısmını izole edebiliyordu ve ardından kullanımlarına sunmak için onlara enerji sağlıyordu.

Göz korkutucu genlerin üçüncüsü ise bedeninin içinde saklanmıştı. Korkutucuydu çünkü genleri enerjiyle doldurdukça, dışarıya yayılıyorlardı, izolasyonu aracılığıyla nüfuz edip diğer genleri tüketiyorlardı. Bu gen dizisi vücudunu güçlendirmekten enerji kullanımına kadar her bakımdan son derece güçlüydü. Zheng'in vücudundaki diğer genlerin krallarıydı.

Bu genler belki eski şeytanın genleriydi.

Zheng iç çekerek gözlerini açtı. Birkaç kez bir kere daha Kalp Şeytanı'nın durumuna girmek istemişti. Ancak, her seferinde geri çekilmişti. Özgürlük hissi hafızasının derinliklerine kazılmıştı. Sadece hatırlayarak bile kendini özgürlüğün içinde kaybedebilirdi. Eğer duruma dikkatsizce girseydi, bir daha asla gerçekliğe dönemeyebilirdi.

Zheng bir fırsata ihtiyacı olduğunu fark etti.

Kilitsiz modun ileriki aşamasına her ulaştığında ya da süper bir güç elde ettiğinde, duyguları değişken bir duruma giriyordu. Yaşama arzusu ve koruma arzusu, duygularını sınıra itiyordu. Hiçbir yardım almadan Kalp Şeytanı'nın üstesinden gelecek öz güveni yoktu.

Yine de, pozisyonu bunu yapmaya müsaade etmedi. Xuan ve HongLu'nun analizi beş filmin içinde Şeytan Takımı'yla karşılaşacaklarını öngörüyordu. Yalnızca bir öngörüydü fakat bir ihtimal vardı. Şeytan Takımı'yla karşılaşacak olurlarsa, o... Hazırlıklı mıydı?

"Gerçekten hazırlıklı mıyım?" Zheng acı bir şekilde kendisine gülümsedi. Ölümcül Deney'den beri sürekli olarak gelişmeye ve takımını canlandırmaya çalışıyordu. Klonuyla yüzleşebileceği noktaya ulaşana kadar büyümeye. Yine de, gücüyle birlikte içinde bir korku hissi büyüdü.

İlk savaştıklarında, takımını canlandırmaya başladığında, klonunun dehşetini fark etmedi. Klonunun ondan güçlü olduğu tek yer zihniydi. Güçlü. Ama asıl soru... Ne kadar güçlü?

Zheng daha da güçlendikçe, klonunun gücünü daha da fark edip daha da korkuyordu... Ama korku iyi bir şeydi. Bu korkunun doruğa ulaştığı an klonuyla savaşabileceği andı! Fakat Zheng henüz bu noktayı fark etmemişti. Klonunu her hatırladığında korkunun DNA'sından yükseldiğini hissederdi. Bu onun gelişmesinin bir işareti olabilirdi.

Rafine Qi, Zheng'in bu on gün içinde kazandığı tek şey değildi. Sonunda Isengard'a yönelmeye başladı. Seyehat Uçan Kaykay'ın üzerinde iki gün sürdü. Kazı alanından çok uzakta olmayan bir pazar kuruluydu. İnsanların sayısı orayı küçük bir kasaba gibi göstermişti.

Isengard'da kalan tek kişi Gandalf'tı. İçinde oturacağı başka bir kule inşa etmeyi planlıyordu. Kule için en uygun yer tabi ki de kazı alanının tepesiydi. Temeli çoktan atılmıştı. Yeni kule iki kuleye eşdeğer güç içerebilirdi.

"Yerin üstüne ve altına uzanan bir kule, türünün ilk örneği olacak." Gandalf heyecanla söyledi.

Kazı uzun zaman önce işçilerin kulenin tepesine ulaşmasıyla bitmişti. . Gandalf daha fazla kazdırmadı. Kule, içeriye adım atan herkesin öldürülmeye hazır olmasını gerektiren büyük bir güce sahipti.

"Büyücüsü olmayan bir kule hala tehlikeli bir yerdir. Büyülü kısıtlamalar ve koruyucular mekanı korur." Gandalf elinde asasıyla kuleye girdi. Zheng takip eden tek kişiydi.

"Büyücüler yalnızca arayanlar olmalıdır. Bizler dünyada meydana gelen olguları, büyüyü, medeniyetleri, tarihi ve ırkları araştırırız. Sorumluluğumuz gerçeği aramak ve bu bilgiyi düzenlemektir. Büyü bu süreçte bir araçtır." Gandalf, Zheng'e söyledi.

(Bu bir bilim insanı değil mi? Yüzüklerin Efendisi'ndeki büyücüler bilim insanları gibi konuşuyor.)

Gandalf devam etti, "Büyücü kuleleri deney yaptığımız ve bu olguları sonuca bağladığımız yerlerdir. Bulguları ya bir yere yazarız ya da kullanımda uygularız. Böyle yerlerde hazine aramak gerçekçi değildir. Büyücüler zengindirler, lakin bu zenginlik bilgi ve sihirli maddeler halindedir. Altın bakımından pek bir şeyimiz olmaz."

Zheng güldü, "Benim de altın eksiğim yok zaten. Aradığım şey büyülü itemler ve maddeler.  Ah, bir de bilgili ve deneyimli bir büyücü tabii. Ayrıca yazılı kaynağı da görmek isterim."

Zheng, runik kelime kombinasyonlarını enerji taşlarından ve maddelerden daha çok istiyordu, çünkü onları ele geçirdiğinde Xuan yeni itemlerle gelebilirdi.

İki kişi kuleye tepesinden girdiler. Dikkatlice indiler. Kulenin düşüşü sırasında birçok kat çökmüştü. Taşlar aşağıya inen yolu engelliyordu. Zheng, Kaplan Ruhu'yla yolları kolayca temizledi. Kılıcın sergilediği güç Gandalf'ı şok etti.

Kaplan Ruhu'nun gücü, biri onunla birlikte gelen yan etkiyi ve kısıtlamaları göz ardı edecek olsa üç büyülü silahın baya bir üstündeydi. Yetiştiricilerin silahıydı.

Adımları Kaplan Ruhu'nun yardımıyla hızlıydı. Çökmüş katları geçtikten sonra, büyülü kısıtlamalar yollarını engelledi. Gandalf, Zheng'e artık usta olmadıkları için bu kısıtlamaların yeterli zamanla kaldırılabileceğini söyledi. Zheng umutlanmadı ve Isengard'da kalmaya karar verdi. Zamanını Qi'yi rafine ederek, yeni yetenekler bulmaya çalışarak ve Kalp Şeytanı'nın üstesinden gelmeyi düşünerek geçirdi.

70 gün su gibi akıp geçti. Gandalf büyülü kısıtlamaların ilk katmanını kırdı. Zheng'in önüne bir yığın araştırma notu konuldu. Bu notlar karakterler gibi hiyerogliflerle yazılmıştı.