Bölüm 387: Göksel Çeyreğe Geçiş Planı

avatar
1950 1

Sovereign of the Three Realms - Bölüm 387: Göksel Çeyreğe Geçiş Planı


Ata kişiler belliki neler olup bittiğini açıklama niyetinde değildi. Zaten bir uygulayıcı bu kişilerin seviyesine ulaştığında alt kademedeki kişilerle fikir paylaşmaya tenezzül etmezdi.

 

Bu adamların yapacağı tek şey büyük resmi düşünerek hareket etmekti.

 

Alt kademelerindeki kişilerden bekledikleri tek şey mutlak boyun eğmeydi.

 

Jiang Chen Ata kişileri dinlediğinde kendisinin yapabileceği bir şey olmadığına kanaat getirdi. Hiçbir şey söylemeden kalabalıktan ayrıldı ve apartmanının yolunu tuttu.

 

Şu anda zamanın çok değerli olduğunun ve israf edilemeyecek olduğunun farkındaydı.

 

Jiang Chen birden yeryüzü çeyreğinin olduğu noktaya bakışlarını çevirdi: “Liu Wencai ve Şişman Lu, eğer kendinizi iyi hazırladıysanız bu döngü sizin son şansınız. Eğer bu döngünün sonunda hala göksel çeyreğe yükselmeye hazır değilseniz ileride elinize başka fırsat geçmeyecek.”

 

Üçüncü döngünün bitmesine yirmi-otuz gün kalmıştı.

 

Eğer yeryüzü çeyreğinin katılımcıları bu sürede ilk on kişi arasına giremezse göksel çeyreğe geçemezlerdi.

 

Seçmeler bir yıllık süreye indirildiğine göre dördüncü döngü son döngü olacaktı.

 

Jiang Chen apartmanına girdiğinde odak noktasını toparladı ve planlarını gözden geçirdi.

 

“Final maçları üç-dört ay sonra başlayacak. Göksel çeyreğin katılımcılarının bu süreçte deli gibi yetişim yapacağına adım gibi eminim.”

 

Bugünün beklenmedik haberleri Jiang Chen’in üzerine büyük bir baskı oluşturmuştu.

 

“Görünüşe göre planlarımı tekrar ayarlamalıyım. Sakin ve sabit hızlı gelişimimden vaz geçmeliyim.” Hızlı şekilde aklından birkaç plan geçirdi.

 

Şu anda en çok ihtiyacı olan şey yetişim seviyesini yükseltmekti, bunun için sınırsız ruh enerjisini hızlı şekilde absorbe etmeliydi, bu şekilde ruh okyanusunu güçlendirebilirdi.

 

Jiang Chen’in en çok eksiklik hissettiği konu ruh enerjisi kaynağıydı, bunun için Kıymetli Ağaç Topluluğuna girme planı yapmıştı.

 

Dört büyük topluluk arasından Kıymetli Ağaç Topluluğu en zengin kaynaklara sahip olandı, bu tam da Jiang Chen’in ihtiyaç duyduğu şeydi.

 

“Elit müritlere kıyasla, benim elimdeki kaynaklar çok yetersiz. Bu çeyrekteki yetişim çevresi oldukça güçlü olmasına rağmen, kaynaklara ulaşmakta hala yetersizim. Görünüşe göre bu iki eşyadan yararlanmalıyım…”

 

Jiang Chen depolama yüzüğünü karıştırdı ve iki adet kristal öz çıkardı, bu özler ruh enerjisi ile doluydu.

 

İkisi de kırmızı renkliydi ve parıldıyordu, ikisi de muhteşem birer mücevhere benziyordu.

 

Birisi daha büyüktü ve doğal olarak barındırdığı ruh enerjisi de daha fazlaydı. Bu elbette Alevli Kertenkelenin özüydü.

 

Diğeri ise daha küçüktü, bu Kuzgun Kralın özüydü.

 

“Bu özler göklerin ve yeryüzünün özünü içeriyor. Askeri Dao’nun meşhur ruh taşları antik zamanların ruh hayvanlarının kemiklerinden ve özlerinden oluşur, aradan zaman geçtikçe bu özler ruh taşlarına dönüşür. Elimdeki bu özler, ruh taşlarından çok daha etkili durumda.”

 

Jiang Chen bir süre düşündü ve Kuzgun Kralın özünü kullanmaya karar verdi.

 

“Kuzgun Kral ruh âleminin zirvesindeydi, bu durumda onun enerjisini özümsemek çok daha kolay olacaktır. Benim şu anki yetişim seviyemle Alevli Kertenkelenin enerjisini özümsemem elimdeki sürede çok zor olur.”

 

Jiang Chen bir süre düşündü ve açgözlü davranmadan, önce küçükten başlamaya karar verdi.

 

Alevli Kertenkelenin yetişim seviyesi aziz derecedeydi, elbette Kuzgun Kraldan çok daha güçlüydü fakat Jiang Chen üç-dört aylık süre içerisinde bunu özümseyemezdi.

 

Alevli Kertenkelenin özünü kaldırdı ve eline Kuzgun Kralın özünü alarak birkaç defa havaya salıp tuttu.

 

“Evet, kesinlikle bunu kullanmalıyım.”

 

Jiang Chen’in gözleri parıldıyordu, Kuzgun Kralın özü daha kolay olmasına rağmen yine de oldukça zorlanacağının farkındaydı.

 

Fakat yine de Alevli Kertenkelenin özünden daha az umudu vardı, Kuzgun Kralın özünü absorbe etmeye mecburdu.

 

Sonuçta kendisi sıradan bir uygulayıcı değildi, eğer sıradan bir uygulayıcı ruh âleminin zirvesindeki bir ruh hayvanının özünü absorbe etmeye kalkışırsa asıl hayvanın özü uygulayıcının vücudunu ele geçirirdi.

 

Fakat Jiang Chen bu işin geri tepmesini hesaplamıştı ve bunu engellemek için yöntemleri vardı, eski hayatındaki hatıraları buna yardımcı olacaktı.

 

“Kuzgun Kralın özü oldukça etkili bir ruh enerjisine sahip, eğer bu özü tamamıyla absorbe edersem altıncı seviyeye geçişi garantileyebilirim. Bakalım üç-dört ay içerisinde göksel dereceye yükselebilecek miyim?”

 

Jiang Chen’in hedefi yüksekti, hevesi de aynı derecede yüksekti.

 

Hedefi yedinci seviye ruh âlemine ulaşmaktı.

 

Altıncı seviyeye geçerse Lei Gangyang’ı yenme olasılığı yüzde elli oluyordu. Bu sürecin sonunda ise Long Juxue de göksel dereceye yükselmiş olurdu ve onu yenme şansı yüzde kırk oluyordu.

 

Fakat Jiang Chen göksel dereceye ulaşabilirse durum çok farklı olurdu.

 

Kendisiyle aynı seviyede olan rakibini rahatlıkla ezebilirdi.

 

Her ne kadar Long Juxue göklerin şanslı uygulayıcısı olsa da, üzerine bir de topluluğun kaynaklarından faydalanmış birisi olsa da, Jiang Chen aynı seviyede olduğu bir rakiple karşılaşınca kendine güveniyordu.

 

Sonuçta aynı seviyede oldukları zaman Long Juxue’nin avantajları sönük kalacaktı, bu durumda Jiang Chen’in yoğun askeri Dao bilgileri, eşsiz teknikleri on altı krallıkta görülmemiş potansiyeli üstün gelecekti.

 

“Üç-dört aylık süre… Yedinci seviye ruh âlemi…” Jiang Chen’in yüzünde kararlı bir ifade vardı: “Bu hedefe ulaşmak için elimden geleni yapacağım!”

 

Elbette olaylar tam da Jiang Chen’in tahmin ettiği yönde gelişmişti, seçmelerin süresi bir yıla indirildiğinden, göksel çeyreğin atmosferi tamamıyla değişmişti.

 

Puan toplama yarışında olan müritlerin hepsi apartmanlarına dönerek yetişim yapmaya başlamıştı.

 

Kimse puan toplamaya vakit harcamıyordu. Asıl hedef güç artırmaktı.

 

Güçlü olmak gerçek hedefti!

 

Sonuçta finaller puanlarla alakasızdı, askeri Dao gücüyle alakalıydı ve katılımcılar finalde tekme ve yumruklarla kazanacaklardı.

 

Bundan dolayı görev alanlarındaki katılımcı sayısı bir gecede oldukça azalmıştı. Elbette puanı az olan kişiler ellerinden geldiğince hızlı şekilde puan toplamaya başlamıştı.

 

Jiang Chen’in skoru şu anda ilk ona giriyordu ve yeri garantiydi, bundan dolayı sıralamayı düşünmesine gerek yoktu.

 

Fakat her ne kadar yetişimine yoğunlaşmış olsa da ilk sıralarda olmasının garantisini kaybetmemek için bazen görev başvurusunda bulunuyordu, bu şekilde sıralamada geri düşmeyecekti.

 

Üçüncü döngünün son yirmi-otuz günü bu şekilde geçti.

 

Bu döngünün sonunda göksel çeyreğin son on kişisine kalmış olanlar zalim şekilde elendi, yeryüzü çeyreğinin ilk on kişisi ise başarılı şekilde göksel çeyreğe yükselmişti.

 

Jiang Chen’i şaşırtan şey ise Liu Wencai’nin gerçekten de göksel çeyreğe yükselmiş olmasıydı, üstelik de yeryüzü çeyreğinin şampiyonu olarak gelmişti!

 

“Kardeş Kaya, sonunda yine karşılaşabildik!”

 

Liu Wencai’nin gözleri Jiang Chen’i gördüğünde kırmızıydı, duygularını gizlemekte zorlanıyordu.

 

Jiang Chen Liu Wencai’yi süzdü, son üç aydaki değişim gözle görülebiliyordu.

 

“İyi bir gidişat, görünüşe göre son üç ayda tembellik etmemişsin Liu Wencai. Bravo!”

 

Liu Wencai Jiang Chen’e çok büyük minnet duyuyordu. Bu başarısının tek sebebi olarak Kardeş Kaya’yı görüyordu. Eğer Kardeş Kaya’nın verdiği küçük şişe içerisindeki canavar kanı olmasaydı Liu Wencai’nin gelişimi bu kadar yüksek olmazdı.

 

Liu Wencai’nin yeryüzü çeyreğinde bir mucize yaşadığını söylemek yanlış olmazdı.

 

Bir yıldırım gibi bir anda parlamış ve yeryüzü çeyreğindeki rakiplerini elemişti, vahşi şekilde göksel çeyreğe ilerlemişti.

 

Yeryüzü çeyreğindeki en çok şaşırılan katılımcı Jiang Chen’di, sonrasında ise Liu Wencai geliyordu.

 

“Kardeş Kaya, senin sayende ben yeniden doğmuş gibi oldum ve sana minnettarım. Benim bu dönemdeki başarım Devasa Ruh Topluluğuna katılmış olmamdan değil, seninle tanışmış olmamdan geliyor. Ben nasıl etkili sözler söyleneceğini çok bilmem, fakat eğer Kardeş Kaya ileride benden bıçaktan dağlara ve alevden okyanuslara saldırmamı söylerse hiç düşünmeden yaparım!”

 

“Wencai, benim yaptığım tek şey senin içindeki potansiyeli ortaya çıkararak sana yolunu göstermekti. Başarının asıl sebebi senin içindeki gelişme arzusudur, sendeki gelişme arzusu on altı krallıkta görülmemiş derecede yüksekti. Ben üç aydır göksel çeyrekteyim ve potansiyel konusunda senden daha hevesli kimseyi göremedim. Seçmelerin bitmesine sadece üç ay kalmış olması yazık oldu, aksi takdirde sen yine aynı hızda gelişim göstererek buradaki müritleri alt ederdin.”

 

Jiang Chen bunları söylerken Liu Wencai’nin omzuna dokunarak onu cesaretlendirdi.

 

Elbette boş sözler söylemiyordu, Liu Wencai’nin potansiyelinden gerçekten etkilenmişti.

 

“Wencai, yol senin ayaklarının altında, sen hala vücudundaki potansiyelin tam anlamıyla ortaya çıkmadığına emin olabilirsin. Senin ne kadar potansiyelin olduğunu da bilmiyorum, fakat emin olduğum şey senin vücudundaki gücün henüz tam olarak ortaya çıkmamış olmasıdır.”

 

Liu Wencai bu sözler karşısında derin düşünceye daldı: “Kardeş Kaya…”

 

Jiang Chen ellerini ayırarak dışarı baktı: “Bir arkadaş geliyor, sizler birbirinizi tanıyıp kaynaşabilirsiniz.”

 

Jiang Chen konuşmasını bitirdiği anda Tang Hong’un metalik sesi yankılandı: “Patron, bugün sıralamaya göre yeni apartmanlara geçiyoruz. Buradaki apartmanını terk etmen lazım.”

 

Tang Hong geniş adımlarla Jiang Chen’in apartmanına ilerlerken burada bir başkasının daha olduğunu gördü. Kızıl saçlı kafasını esneterek sordu: “Patron, bu kim?”

 

“Yeryüzü çeyreğinin yeni şampiyonu, henüz bugün erken saatlerde geldi. İsmi Liu Wencai, benin yeryüzü çeyreğindeki kardeşlerimden birisi.”

 

Tang Hong Liu Wencai’yi süzdü, gülmeye başladı ve ileri adımladı, bir kavrama hareketi yaparak Liu Wencai’ye yaklaştı.

 

Liu Wencai şaşırmıştı, fakat kendisi de tokalaşmak için ilerledi, fakat tokalaşmak yerine karşısındakinin eline vurarak samimi bir karşılama yaptı, bu şekilde Tang Hong’un dengesiz momentumunu bozmak istedi.

 

İkilinin elleri havada çarpışınca ikisi de birkaç adım geriledi.

 

“Eh? Düşük çeyreklerdeki katılımcıların gücü bu kadar var mıymış?” Tang Hong kafasını salladı, gözlerine inanamıyordu.

 

Tang Hong çok açık sözlü birisiydi, karşısındaki kişi Jiang Chen’in arkadaşı olduğu için zaten küçümsememesi gerektiğini anlamıştı.

 

Tokalaşma hareketini sert yaparken aslında kötü bir niyet beslemiyordu, sadece karşısındaki kişiyi tartmak istemişti. Liu Wencai’nin şampiyonluk sıfatını dolduracak güce sahip olduğunu görünce ise sevinmişti.

 

“Haha! Patron! Bu adam kesinlikle senin kardeşin olmaya layık! Kendimi tanıtmama izin ver, benim adım Tang Hong, patronun göksel çeyrekteki yeni takipçisiyim.” Tang Hong bunu söylerken elini uzatmıştı.

 

Jiang Chen gülümseyerek Liu Wencai’ye döndü: “Bu arkadaş Tang Hong, oldukça açık sözlü birisidir ve benim kardeşimdir.”

 

Liu Wencai bunu duyunca sevindi ve elini uzattı: “Güzel hamle, kaliteli bir hamle!”

 

Tang Hong sırıtarak konuştu: “Senin gücün oldukça fazla, benim de kardeşim olmaya layık birisin.”

 

Liu Wencai aslında ortalamanın yukarısında bir boya sahipti fakat sadece Tang Hong’un omuzlarının seviyesindeydi. Karşısındaki açık sözlü ve vahşi adama bakarken Liu Wencai’nin ilk izlenimi iyi yöndeydi.

 

İkili ilk çarpışmadan sonra iyi anlaşmıştı ve sohbet ederek apartmana girdiler.






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44422 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr