Bölüm 578: Ölüm Kalım Raporu

avatar
2189 31

Release That Witch - Bölüm 578: Ölüm Kalım Raporu




Çevirmen: Lodos

Yorko'nun hayatı son zamanlarda çok rahattı.


Şafak Kralı hala toparlanmaya çalıştığı için Prens Roland da onu unutmuş gibi görünüyordu. Bu komşu ülkeden gelen büyükelçiyi bir tek soylular görmezden gelmiyordu.


Abartılı ziyafetlere katılıyor, onu özel kulüplere ve genelevlere götüren Denise ile çeşitli zevk âlemlerine akıyordu. Bu başkentteki bol ve eşsiz lezzetleri Gökhisar’da asla bulamazdı.


Ve bu hayatı yaşayabilmesi yalnızca ‘Wimbledon Büyükelçisi’ unvanından dolayı mümkün olmuştu.


Rütbesi bir Kont ile eşdeğer olsa da bazı yönlerden bir Kont’tan daha fazla avantaja sahipti. Kont, yalnızca kendi bölgesinde istediklerini yapabilirdi. Ancak bir büyükelçi diğer krallıklardaki üst seviye soyluların eğlencelerini de tadabilirdi.


Bu sayede statünün ne kadar önemli olduğunu ve ne gibi faydalar sağladığını öğrenmişti Yorko.


Majesteleri tarafından kendisine atanan koruma Hill Fawkes da acayip bir insandı.


Yorko ne zaman yeni bir kişi ile tanışsa; Hill, sonraki üç gecelik süre içerisinde o kişinin yatak odasına sızar ve Yorko’yu o kişinin statüsü, çıkarları ve kim olduğu hakkında bilgilendirirdi. Eğer Yorko’nun tanıştığı kişi büyük biri ise hayatıyla ilgili (hobileri de dâhil olmak üzere) her şey öğrenilebilirdi. Hill’in yardımı sayesinde Yorko topluma daha rahat bir şekilde karışabiliyordu.


Ayrıca Hill'in yaptığı ayarlamalar, Yorko’nun köle satın alma planında sağlam ilerlemeler kaydetmesini de sağlamıştı.


Denise ile yatakta geçirdikleri harika bir geceden sonra bu planından Denise’e bahsetmişti Yorko. Denise de hemen kabul etmişti. Mevcut karavan, bir köle ticareti rotası kurmak için kullanılacaktı. Köleleri başka köle tüccarlarından alarak Gökhisar’a nakledecek orada da tekrardan satacaktı. Ama işin aslında o kölelere kimlikler verilecek ve satılık mallar olarak bakılmayacaklardı.


Ama tüccarlar her zaman tüccarlardı. Yani rahat ve zevk zamanlarında bile fiyatta pazarlık yaparlardı. Her ne kadar Denise bir komisyon istemese de Yorko, tüm ulaşım masraflarını karşılamak zorundaydı. İşgücü maliyetleri, yemek masrafları, araç ücretleri ve diğer bütün harcamalar hesaba katıldığında; kuruluşun, istenen kara ulaşması için köle başına 10 gümüş harcanması gerekiyordu.


Hill ona bu görevi verdiğinde kendisinden emin bir şekilde kabul etmiş ve yetenekli insanların köle olarak eriyip gitmelerine izin vermemeye karar vermişti Yorko… Bu tavrı, hiç şüphe yoktu ki, Denise’i ona daha çok bağlanmasına sebep olmuştu. Kısa pazarlıkları hallettikten sonra bir başka tutkulu oynaşma için yatağa geri dönmüşlerdi.


Devamındaki günlerde Yorko, Hill’i işe dâhil olan diğer taraflarla pazarlık yapmaya göndermişti. Bu sayede böyle önemsiz işlerle ilgilenmek zorunda kalmamıştı.


Kısa bir süre sonra bir önceki gün 25 kişiden oluşan ilk köle grubunun satın alındığı haberini duymuş ve Majesteleri’nin verdiği ödül olan 125 gümüşü kazandığını fark etmişti.


“Yalnızca yatakta yata yata para kazanabileceğim başka bir iş var mı?” diye düşündü içinden: “Büyükelçilik harika!”


Tam o gün eğlenmek için nereye gideceğini düşünüyordu ki kapıyı çalan hizmetçi odaya girdi: “Luoxi Ailesi’nin en büyük oğlu Lord Otto, sizinle görüşmek istiyor Ekselansları…”


“Otto Luoxi?” diye düşünen Yorko bu isme aşinaydı. Luoxiler’in; Şafak Krallığı’nın Kral Şehri’ndeki üç güçlü aileden birisi olduğunu ve güç bakımından kraliyet ailesi olan Moyalar’dan hemen sonra geldiklerini biliyordu. Denise onu bu üç aileden, özellikle de Quinnler’den, kadınlara göz koymaması gerektiği konusunda uyarmıştı. Büyükelçi olması bile paçayı kurtarmasını sağlayamazdı.


Yorko yaşadığı ilişkilerde çok dikkatli davrandığı için Otto’nun buraya o sebeple gelmediğini düşünüyordu: “Belki de beni bir ziyafete davet etmeye gelmiştir…” diye düşündü.


“İçeri al.”


Çalışma odasına genç bir adam girmişti. Önce etrafa iyice bir bakmış, sonra da kendisine ayrılan sandalyeye oturmadan önce inisiyatif alarak odadaki pencereleri kapatmıştı.


Yüz ifadesi biraz endişeli görünüyordu. Gözlerinin altındaki koyu halkalardan önceki gece geç saatlere kadar ayakta olduğu ve neredeyse hiç uyumadığı anlaşılabiliyordu.


Yorko, zevk uğruna kişinin canlılığını tamamen harcaması fikrine karşıydı. Ona göre cinsel zevk, her iki partneri de mutlu ve sağlıklı hale getirmeli, yani faydalı bir iş yapmalıydı. Ama yatakta tüm enerjiyi tüketmek uzun vadede insanın fiziksel potansiyeline zarar verebilirdi. Prens Appen, bunun apaçık bir örneği idi. Öylesine soluk bir benzi vardı ki eğer alışkanlıklarını değiştirmezse 30 yaşına bastığında cinsel zevk arayabilecek durumda olmayabilirdi.


Genç adam uzun bir süre bir şey söylemedi. Bu Yorko’yu şaşırtmıştı. Çok nezaketsiz bir davranıştı. Özellikle de o güçlü üç aileden gelince… Bir süre bekleyen Yorko nihayet sessizliği bozmaya karar vermişti: “Hoş geldiniz! Siz Lord Otto Luoxi olmalısınız. Acaba hangi sebeple burada…”


“Majesteleri Roland Wimbledon ile iletişime geçebilirsiniz, değil mi?” diye aniden patlamıştı genç adam: “Onun için önemli bir raporum var.”


“Ha?” diyen Yorko şaşırmıştı: “Ne raporu?”


“Hepsi burada yazılı…” diyen Otto bir mektup çıkardı. Yorko'nun önüne koydu ve üstüne de on kraliyet altını bıraktı: “Bu para da ödül için… Lütfen bu mektubun kralınıza ulaştığından emin olun… Bu bilgi, Gökhisar Krallığı’nın hayatta kalmasıyla alakalı!”


Yorko soğuk bir nefes verdi. İçinden: “Gökhisar Krallığı’nın hayatta kalması mı? Biraz abartıyor olmalı…” diye geçirdi. Otto’nun parıldayan gözlerle kendisine baktığını fark edince de aklını toplayarak: “Merak etmeyin. Dediğinizi yapacağım ve bu mektubu Majesteleri’ne teslim edeceğim.” dedi.


“Mümkün olan en kısa sürede lütfen…” diye Yorko'yu tekrar tekrar uyaran Otto, ayağa kalkarak ayrıldı. Endişeli tavırlarından anlaşılıyordu yalan söylemediği…


Yorko aceleyle on kraliyet altınını cebine attı. Mektuba ise hiç dokunmadı bile… Bu meselenin büyük bir dikkatle halledilmesi gerektiğinin farkındaydı. Bu yüzden önce Hill’e danışması en iyisi olacaktı.


...


Gece olup Hill Fawkes yatak odasına geldiğinde Yorko o gün olanları anlattı.


Yorko'nun hikâyesini dinleyen Hill, bir süre düşündükten sonra küçük bir bıçak çıkardı ve mektubu temiz bir şekilde açtı.


“Ne yapıyorsun!” diye şok içinde haykırdı Yorko: “Majesteleri’nin bir mektubunu açmak ağır bir suçtur!”


“Şşş…” diyen Hill, eliyle sessiz olması için bir işaret yaptı: “Eğer içindeki bilgi söylenildiği kadar önemliyse bu mektubu teslim etmek için geleneksel yöntemleri kullanmamız büyük hata olur. Şafak Şehri’nden Batı Bölgesi’ne bir habercinin varması en az bir ay sürer. Yolda tehlikeli durumlar da yaşanabilir. Çok riskli yani…”


“Bunun mektubu açmakla ne ilgisi var?”


“Bendeki gri şahinleri hatırlıyor musun? Onlar, en hızlı kuryeler… İki ila üç gün içinde Şafak Şehri’ne ulaşabilirler.” diye açıkladı Hill: “Şafak Şehri’nde mektubu başka bir şahine verecekler. Ve mektup, bir hafta içerisinde ulaşmış olacak Majesteleri’ne… Ancak bu kadar büyük bir zarf taşıyamazlar. Mektubu okuduktan sonra ben kendim gizli bir mektup olarak tekrar yazacağım.”


“Gri şahinler da haberci güvercinler gibi mektup gönderebilirler mi?” diye soran Yorko, şaşırmıştı: “Ben onları avlanmak için yetiştirdiğini düşünüyordum.”


“Güvercinlerden çok daha akıllılar.” diyen Hill, mektubu açmıştı. Çok geçmemişti ki yüzünü kasvet bürümüştü: “Kim böyle bir şeyin olabileceğini…”


“Ne yazıyor?”


“Gerçekten bilmek istiyor musun?” diye soran Hill, başını çevirdi.


“Neyse, boş ver.” diyen Yorko iki kez öksürdü: “Bu gece iyi uyuyabilmeyi tercih ederim.”


“Akıllıca bir seçim.” diye onayladı Hill: “Ayrıca, Otto Luoxi'nin sizin yanınıza geldiğini de kimseye söylemeyin. Saraydaki tüm ziyafetler şimdilik iptal edilmeli ya da ertelenmeli aynı zamanda…” diyen Hill, bir an duraksadıktan sonra: “Çünkü başları büyük belada…” dedi.


烦了."



...

Şu Yorko’nun bazı dengesiz hareketleri var gibi ama aynı zamanda fena da iş çıkarmıyor gibi… Siz ne dersiniz?

Bu arada Hill’in mektubu açarak şifreli bir mektuba geçirmesi de çok zekice bir hareket… Bakalım bu haber Roland’a ne zaman ulaşacak ve Roland devamında ne yapacak?

Takipte kalın! Yorumlarınızı bizimle paylaşmayı ve serimizi beğenmeyi de unutmayın lütfen! Görüşmek üzere!









Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44344 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr