Bölüm 73: Ağır Silah Testi

avatar
3693 14

Release That Witch - Bölüm 73: Ağır Silah Testi


 

 Çevirmen: Lodos

Sınır Kasabası’nın batısı, Chishui nehri yakınında.

 

Kar, at arabasının bir adım dahi ilerlemesine izin vermiyordu. Bir grup arabayı top sahasına sürüklemek için yarım gün harcamıştı.

 

Prens’in her seferinde tamamen yeni ve farklı bir fikirle ortaya çıkmasına alışan Carter: “Bu nedir?” diye sordu. “Bu sadece biraz daha büyük bir silah mı?”

 

Hemen hemen evet, haklısın. diye onayladı Roland. Topun açısını tam olarak ayarlayabilsin diye topun çıkarılmasını bizzat yönetmişti. Açıyı zemine paralel olarak ayarlamıştı. Hedef de bir kar yığını idi.

 

Topların ve silahların temel prensipleri aynıydı. Bu yüzden topa silahın daha büyük versiyonu demek pek de yanlış olmazdı. Test için kullanılan top on iki poundluk ağır demir bir toptu. Kurşunları ateşlemeden önce, bölmeye barutun ve demir topun yüklenmesi gerekiyordu. Roland at arabasına referans olarak da, eski tarih kitaplarında görülen topların tasarımlarını örnek almıştı. Ama dayanıklılıklarını artırmak için marangozlara çoğunlukla kullanılan odun parçaları yerine demir parçalar koymasını ve böyle devam ederek birçok parçayı değiştirmesini söylemişti.

 

Top için kullanılacak arabayı üretmek, topun kendisini üretmek kadar çok zaman alıyordu. Üç yetenekli marangozun bu arabayı bitirmeleri bir hafta sürmüştü. Büyük zaman tüketen asıl kısım yarı insan boyunda çapa sahip tekerlekleri üretmekti.

 

İlk olarak marangozların eşit uzunlukta dört kare çubuk üretmeleri gerekiyordu. Daha sonra bu çubuklar bükülüp şekil verilecek kıvama gelene dek kadar ateşte pişirilirdi. Ardından artıkları soymak için bıçak kullanıyorlardı. En sonda ise tekerleklere bir dış kaplama yapılıyordu. Sadece bu tekerleklerin yapım süreci tek başına dört günden fazla sürüyordu.

 

Dolayısıyla Roland’ın gözünde bu el yapımı toplar ve arabalar, çok özel bir yerdeydi. Şimdi ise deneme için dışardaydılar. Roland çoktan bütün özel ayarlamaları halletmişti.

 

Baş şövalye Carter ve askeriye komutanı Demir Balta her zaman olduğu gibi onun yanındalardı. Ayrıca, kişisel muhafızlarının yanı sıra askerlerden de yirmi kişi istihkam eri yahut gözlemci olarak görev yapıyorlardı. Cadılar konusunda da yanında Bülbül ve Şimşek vardı. Nana sayesinde, cadılara karşı olan ön yargıları önemli ölçüde azalmıştı. Askerin gözünde, burada Prens’ten sonraki en önemli kişi Nana’ydı.

 

İlk önce topun namlusunu temizlemeliyiz.”

 

Roland, top imalatı sırasında sürekli aklında bir şeyler üretiyordu. Fakat şu an sanki boş bir sayfa gibi aklında hiçbir şey yoktu. Filmlerde gördüğü çeşitli top atışlarını düşünüyordu.

 

Şimşek göğsü kabara kabar bir bez alıp tomu temizlemeye başlamıştı. Onun sözleşmesi diğer cadılardan farklı idi. Roland yeni yaptığı tüm buluşlarında onun kişisel olarak çalışabilmesine izin verecekti. Şimşek de başka bir ödeme veya ücret almadan yeteneklerini en iyi şekilde ona yardım etmek için kullanma konusunda gönüllü olacaktı..

 

Roland parasından tasarruf etmek zorunda olduğundan Şimşek’in şartlarını hızlıca kabul etmişti. Ama gizli bir projesi olduğu zaman aynı şekilde onu da gizlice çalıştırmalıydı. Zihninde tam olarak anlayamadığı ve yalnızca uygulanmayı bekleyen birçok fikir vardı. Ama şimdilik dikkatini dağıtmamalı ve önündeki meseleye odaklanmalıydı.

 

Bez ile her yeri köşe bucak silen Şimşek’in -kurallar ve prosedür böyle olduğundan dolayı- bir kez daha silmesi gerekiyordu. Başka bir bez aldı ve her yer tamamen temizlenene kadar silmeye devam etti.

 

Roland muhafızlara ve askerlere dönerek:Herkes gördü mü?” diye sordu. Top testi de aslında bir tatbikattı. Silahların üretimini artırabilirse, askerler piyade haline gelecek mızraklar da silahla yer değiştirecekti. Ama yine de iki tip sıcak silahı kullanabilecek kadar iyi olana dek pek çok eğitim almaları gerekecekti.

 

Herkesin başını salladığını gördüğünde Şimşek’e devam etmesini söyledi.

 

Küçük kız önce çantasını açtı ve barutla dolu cep boy kağıt kutuyu çıkardı. Top ağzına doldurmak için top doldurma çubuğunu kullandı. Daha sonra demir bir top aldı ve namluya itmek için bir kez daha top doldurma çubuğunu kullandı. Sonra top namlusunun arka ucundan bir kurşun tel çıkardı ve küçük deliğin içine giren bir karton kullandı. Böylece, yükleme hazırlığı tamamlanmıştı.

 

Kazaları önlemek için herkes topun on beş metre uzağında duruyordu. Topa en yakın olan Şimşek idi. Topun kıvılcımlarını ilk gören kişiydi. Göz açıp kapayıncaya kadar top namludan çoktan çıkmıştı.

 

Sonra yüksek sesle bir kükreme duydular. Namludan yüksek bir hızda fışkıran hava yerdeki karı bile havaya savurmuştu.

 

Teorik olarak on iki poundluk topun etki aralığı bir kilometreydi. Herhangi bir yiv olmadan bile top düz bir çizgide uçuyordu.

 

Demir top yüz metre uzaklıktaki zırha vurduğunda çıkan sesi herkes duymuştu. Demir topun hızı zemine her vurduğunda öyle çok da azalmıyordu. Aksine tekrar sekiyor ve daha fazla karı etrafa saçıyordu.

 

Duman temizlendikten sonra Roland, Carter ve Demir Balta ile beraber doğrudan hedefi incelemek için gittiler. Zırhın yanına yaklaştıklarında topun zırhın ön kısmı ile temas ettiğini ve merkezde avuç içi boyutunda delik açmış olduğunu fark ettiler. Topun hızı hala sıfıra inmemişti, bir yüz metre daha ilerlemişti. Zemine düştükten sonra bile içinde bulunan inanılmaz miktarda enerjiyi kanıtlarcasına yuvarlanmaya devam etmişti.

 

Carter: “Ne kadar korkunç bir temas kapasitesi!” diyerek hayretini gizleyememişti. Düşmanlar gruplar halinde geldiklerinde ne olacağını önceden tahmin edebiliyordu. Toplarla düşmanları vurmak tüm savaş alanında bir kaos yaratacaktı.

 

Demir Balta dua etmeye başlamıştı. Ona göre Roland,Toprak Ana’nın bir elçisi olmalıydı. Tanrı’nın elçisi hariç dünyaya kim böylesine korkunç bir güç getirebilirdi? Barutun kimyasını çoktan incelemişti. Sıradan malzemelerden yapılıyordu ama tutturulması gereken çok hassas bir ayar vardı. Alev ise Toprak Ana’nın öfkesinin hem cisimleşmiş bir haliydi hem de en güçlü silahıydı. En azından güneydeki halkın düşünceleri bunlardı. Volkanik püskürmelerle bitmek bilmeyen turuncu alevleri görünce, dua etmek dışında bir şey yapmazlardı.

 

Testin sonucu, Roland’ın klasik on iki poundluk bir toptan beklediği şeyle neredeyse aynıydı. Bu topun en çok parladığı dönemler ABD iç savaşı yahut Napolyon dönemleri idi.

 

Daha sonra güç seviyelerini test etmek amacıyla topu farklı miktarlarda barutla doldurmuştu. Bu yaptıklarının topun hasar görmesine neden olabileceğini bilse de bu testleri yapması gerekiyordu.

 

Üç farklı miktarda barutla atış yapıldıktan sonra bile topta herhangi bir bozulma belirtisi yoktu. Anlaşılan, topu yapmak için kullandıkları çeliğin kalitesi mükemmeldi. Sonunda Roland normalde kullanılacak toz miktarının test sırasında kullanılan miktarın 1.2 katı olmasına karar vermişti. Daha sonra testler bir topçu seçebilmek amacıyla devam etmişti.

 

“Majesteleri, bu gerçekten çok güçlü bir silah ama çok ağır. Bir çukura düşecek olursak, daha fazla ilerleyemeyiz.” Carter, yeni silah ile ilgili sorunları net bir şekilde görüp eleştiriyordu: Ve her atıştan sonra namlu ıslak bir bezle temizlenmeli, daha sonra yeniden doldurulmalı. Barut, top mermisi ve topun kendisini taşımak… Korkarım ki yalnız bir topu kullanmak için bile beş-altı kişiye ihtiyacımız olacak.”

 

“Haklısın, ama buna değecek! İki ila üç topu kullanabileceğimiz sürece, Dük’ü... Hayır, yani demek istediğim şeytani canavarları örneğin; dev kaplumbağa gibi olan artık duvarı kıramayacak.” diyen Roland öksürdü. Bu çok yakındı. On iki poundluk topun dezavantajlarını ise denizcilikle çözmeyi planlıyordu. Buhar motorunun yardımıyla sıradan bir tekneyi buharlı bir tekneye dönüştürebilirdi. Kürek, teknelerin en ilkel yöntemi olmasına rağmen karmaşık ve hantal bir sistem idi.

 

Bu yüzden tekneyi modernize etmek yerine, iki direkli bir yelkenli almıştı. Wendy’nin yardımıyla, topları Dük’ün birliklerinin arkasına yerleştirebilirdi. Bununla her iki taraftan düşmana saldırabilecek ve Dük’ün güçlerini kolayca ve etkin bir şekilde yok edebilecekti.

 

 

 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 43991 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr