Bölüm 635: Gölge Dansçısı Madalyonu

avatar
1657 65

Rebirth of the Thief Who Roamed the World - Bölüm 635: Gölge Dansçısı Madalyonu


Bölüm 635: Gölge Dansçısı Madalyonu

 

 

Nie Yan Hırsız Derneğine doğru yola çıktı, kimliğini bir pelerinle gizlemişti. Kalor'un sokaklarında gezerken etrafı izliyordu. Oyuncular son olaylardan, fiyatlardan konuşuyordu, büyük bir şehirdeki o tanıdık canlılık hissi Nie Yan'ın içini doldurmuştu. Eve dönmüştü!

 

Nie Yan her ne kadar kendini bir pelerinle gizlemiş olsa da omzunun üzerindeki Kalenna çok dikkat çekiyordu. Bu konuda kendini biraz çaresiz hissediyordu. Kalenna'nın sürekli yanında olmasıyla artık dikkat çekmeden ilerlemesi mümkün değildi.

 

Nie Yan aklındaki bu faydasız düşünceleri bir kenara itti. Şu anda İnanç içerisindeki tek Usta Sınıf oyuncu kendisiydi. Bundan birkaç hafta sonra Niuren Birliğinden de çok sayıda kişi sınıf geliştirme görevlerini tamamlamış olacaktı ve yine zirveye yerleşeceklerdi.

 

Nie Yan yumrukları sıktı, gözlerinde hırs vardı. Güneş, Dünyanın Kralı ve Xie Yao'nun sınıf geliştirmesi tamamlandıktan sonra Zümrüt İmparatorluğunun tek hakimi olma yolunda ilerleyeceklerdi! Bu hedef tamamlandıktan sonra ise Atlas İmparatorluğu hedefine yöneleceklerdi!

 

Caddedeki oyuncuların hepsi de Nie Yan'ın olduğu tarafa bakarak omzundaki varlık hakkında dedikodulara başlamışlardı.

 

Nie Yan etraftan gelen bakışları umursamadı ve Hırsız Derneğine girdi. Girişte duran NPC, 20'li yaşlarındaydı, ismi Nia'ydı. Kadınsı bir çekiciliği vardı, üzerinde bir deri zırh vardı.

 

Girişte, danışmada bekleyen kadın kafasını kaldırıp Nie Yan'ı görünce şaşırdı. Derhal kendini toparladı ve şaşkınlık halinden çıkarak konuştu, "Efendi Nirvana Alevi, Hırsız Derneğine hoş geldiniz. Yaşlı Fallon sizi bekliyor. Lütfen beni takip edin."

 

"Pekâlâ." Nie Yan başıyla onayladı. Hırsız Derneğinin kendisini beklediğinden haberi yoktu. Bu durum Nie Yan'ı iş fazlalığından kurtarmıştı.

 

Nie Yan önündeki Nia'yı takip etmeye başladı, bir toplantı salonuna girdiler. Odanın merkezinde dikdörtgen yapılı, etrafı sandalyelerle çevrili bir masa vardı.

 

"İsminizi kayıtlarımıza geçireceğiz. Siz Hırsız Derneği içerisinde, Gölge Dansçısı olan 67. kişisiniz, oyuncular arasından ise ilk kişisiniz. Yaşlı Fallon birazdan ödülünüzü vermek için burada olacak." dedi Nia isimli görevli. Ardından bir kitap çıkararak Nie Yan'ın kaydını gerçekleştirdi.

 

Nie Yan kitabın içeriğine baktı. Kitapta Hırsız Derneğinin tarihi boyunca Gölge Dansçısı olabilmiş kişilerin isimleri kayıtlıydı. Nie Yan hariç, diğerlerinin hepsi NPC'ydi. İsmi listenin en altına yazılmıştı.

 

"Hırsız Derneğinin bir Gölge Dansçısı olarak, bazı ayrıcalıklara sahip olacaksınız. Bunun yanı sıra, isminiz dernekteki bütün Hırsızlar tarafından bilinecek..." dedi Nia. Nie Yan'a, içerisinde çeşitli kurallar olan bir kitapçık verdi. Bu kitapçık Modern Ortak dilde yazılmıştı.

 

Nie Yan kitabın içeriğine hızlıca bir göz attı. Bir Gölge Dansçısı olmasından dolayı Hırsız Derneği kendisine çok fazla kısıtlama koymamıştı, sadece temel bazı kurallara uyması bekleniyordu. Örneğin, dernek herhangi bir tehlikeyle karşı karşıya kalırsa Nie Yan yardım etmek zorundaydı. Fakat elbette artılar, eksilerden fazlaydı. Günlük 3,000 altın elde edecekti, Hırsız Derneğinin her şubesinde saygıyla ağırlanacaktı, üstelik belki de en önemlisi olarak, dernekten paralı asker kiralayabilecekti. Kiralayabileceği askerler arasında Gölge Dansçıları bile vardı. Fakat elbette bu askerler nadir bulunan cinstendi. Çoğu paralı asker Yüce Hırsız sınıfındandı.

 

Nie Yan bildirim çubuğunu kontrol etti. Bütün Hırsızlar bir bildirim almıştı.

 

Nirvana Alevi, oyuncular arasında Gölge Dansçısı olan ilk kişi oldu.

 

Bildirim kısa ve basitti, fakat oyuncuların arasında sanki bir bomba gibi düşmüştü. Nie Yan'ın Gölge Dansçısı olduğu haberi bir orman yangını gibi anında her tarafa yayıldı.

 

Niuren Birliğinin oyuncuları da bildirimi almışlardı. Birliğin sohbet sayfası canlanmıştı.

 

Patron Gölge Dansçısı mı olmuş?

 

Patron gerçekten de yenilmez birisi!

 

Bu harika bir şey! Bütün oyunda, Usta Sınıf olabilen ilk işi bizim patron!

 

...

 

Herkes bu konuyu konuşuyordu. Hepsi de Gölge Dansçısının becerilerinin nasıl gözüktüğünü merak ediyordu, Nie Yan'ın yeni savaş güçlerini sergilemesini dört gözle bekliyorlardı. Fakat, Nie Yan kendini nadiren halk arasında gösteriyordu, buna birlik üyeleri de dahildi. Bundan dolayı şu anda birliktekilerin yapması gereken tek şey beklemekti.

 

Nie Yan birliğin sohbet sayfasına baktıktan sonra gülümsedi. Berrak Dansçı geliştirmesini yapması elbette Niuren Birliği oyuncuları tarafından sevinçle karşılanmıştı. Birlik üyelerine nerede ve ne zaman olduğu fark etmeksizin hep en üst pozisyonda olacaklarını ispatlamıştı.

 

Nie Yan toplantı salonunda sabırlı şekilde bekledi. Bir süre sonra içeriye bir NPC girdi. Bu kişi Hırsız Derneğinden Yaşlı Fallondu. Gri saçları vardı, ihtiyar görünümlüydü ve gözleri enerji doluydu.

 

"Merhaba, Efendi Nirvana Alevi. Ben Yaşlı Fallon. Gölge Dansçısı olmanızı tebrik ederim. İşte, hak ettiğiniz madalyon burada. Lütfen bunu kabul edin." Fallon konuşurken mavi renkli kristal bir madalyonu Nie Yan'a uzattı. Parlak ve saydam yapılı olan bu madalyonun köşeleri mor ve altın renkli kaplanmıştı, etrafında ise ayrıntılı süsler kazınmıştı.

 

Nie Yan madalyonu kabul etti.

 

Gölge Dansçısı Onur Madalyonu (Efsanevi)

Özellikler: Hüner +%50, Hareket Hızı +%200, Rüzgar Adımı Becerisine +5 Seviye, Gelişmiş Görünmezlik Etkisi

Yansıma (Pasif): Oluşturduğu bir sahte yansıma görüntüsüyle rakiplerin zihnini karıştırır. Koşarken bir saldırıdan kaçınma olasılığı %70

Kısıtlamalar: Nirvana Alevi

Not: Bırakılamaz, yok edilemez ve takas edilemez.

 

"Ha?! Bu özellikler beklediğimden de güzelmiş." Nie Yan şaşırmıştı. Önceki zaman diliminde bir Gölge Dansçısı bu madalyonun özelliklerini forumlarda paylaşmıştı. Paylaşılan özelliklerde sadece Hüner +%30, Hareket Hızı +%100 vardı ve Yansıma becerisi ise saldırıdan kaçınma olasılığı olarak %50 veriyordu. Dahası, paylaşılan o madalyon Alt Efsanevi kademeydi.

 

Nie Yan önceki hayatında madalyonu ilk gördüğünde olağanüstü derecede kıskanç hissetmişti ve bunun gerçekten de bir Alt Efsanevi kademe eşyaya göre gücünün çok fazla olduğunu düşünmüştü. O zamanlar tek hedefi bir Gölge Dansçısı olarak bu madalyonu elde etmek olmuştu. Fakat elbette o vakit yeterliliklere ve gerekliliklere sahip değildi, bundan dolayı bir ömür pişmanlık içinde geçmişti.

 

Nie Yan bu hayatta elde ettiği madalyonun önceki hayatta gördüğü madalyon özelliklerinden daha iyi olacağını tahmin etmemişti. Bu durum kendisi için bir sürpriz olmuştu.

 

Bu, muhtemelen Gölge Dansçısı olan ilk oyuncu olmasından dolayı gerçekleşen bir şeydi.

 

Nie Yan Gölge Dansçısı Madalyonunu kuşandı. Statülerini kontrol ettiğinde Hüner ve Hareket Hızının gözle görülür şekilde arttığını ve Rüzgar Adımı seviyesinin 8'den 13'e yükseldiğini gördü. Rüzgar Adımının etkileri çok etkileyiciydi, neredeyse Seviye 16 Gölge Valsinin etkilerini geçecek olmuştu.

 

Yaşlı Fallon daha sonra Nie Yan'a Hırsız Derneğinin tarihi hakkında bir şeyler anlatmaya başladı. Uzun yıllar evvel kurulduğundan bu yana çok sayıda Hırsızın kendilerine katıldığını, zamanla bazılarının Gölge Dansçısı alemine geçiş yaptığını anlattı. Şimdi Zümrüt ve Atlas İmparatorluklarında 300'ün üzerinde şubeleri vardı ve Sekiz Hırsız ve Çalıkuşunun Şarkısı gibi nice efsanelerin doğuşuna şahit olmuşlardı.

 

Nie Yan Fallon'la konuşmasını kayıt altına almıştı. İleride bu kayıt işe yarayabilirdi.

 

Nie Yan ve Yaşlı Fallon birbirlerine veda ettikten sonra Nie Yan Hırsız Derneğinden ayrıldı. Caddenin ortasında dururken bir şey test etmek istedi. Rüzgar Adımı! Bir anda görüntüsü bulanıklaştı ve kalabalığın arasında 500 metreden fazla olacak şekilde kaşla göz arasında ilerledi.

 

Nie Yan'ın yanından geçtiği oyuncular bir rüzgarın etkisinde kalmış gibi hissetmişlerdi. Etraflarına şüpheli şekilde baktıktan sonra bir şey fark edemediler ve işlerine devam ettiler.

 

Nie Yan ise etrafındaki binaların sanki bir anda arkasına ışınlanmış gibi hissetmişti. Bu yüksek hız hissiyatı oldukça heyecan vericiydi.

 

Nie Yan kaslarını esnetti. İşte Gölge Dansçısı olmak bu demekti, Hız'la bütünleşmekti!

 

Sihirbazların Gölge Dansçılarından korkmasının asıl sebebi işte bu olağanüstü hızdı. Çoğu zaman tepki vermeye bile vakit bulamadan ölüyorlardı.

 

Usta Sınıflar arasında, Sihirbazlar en yüksek hasarı veren sınıftı ve baskın oldukları alan saldırıydı; Cengaverler ve Kılıç Azizleri ise savunmanın ve gücün temsilcileriydi; Gölge Dansçılarının şöhreti hızlarından geliyordu; Muhafızlar dengeli savaşın öncüleriydi ve güç konusunu kavramak onların işiydi; Baş Piskoposlar ise şifanın temsilcileriydiler.

 

Gölge Dansçıları çok yüksek hızlarda hareket edebildikleri için uzaktan hasar vuran sınıfların baş belası haline gelmişlerdi.

 

"Sanırım bu hissin bağımlısı olacağım," dedi Nie Yan, mırıldanırken bir yandan da Kalor'un sokakları arasında deli gibi koşuyordu.

 

Aradan sadece iki dakika geçtiğinde Nie Yan Niuren Birliğinin birlik ofisine gelmişti bile.

 

Nie Yan Cripps Kalesine ışınlandı. Burası önceki haline göre daha kalabalıktı. Niuren Birliğinin sürekli artışta olan nüfuzu sayesinde bu bölgede çok sayıda iş alanı açılmış ve kalabalığa da etkisi bulunmuştu. Caddelerde sayısız oyuncu sağa sola koşturuyordu.

 

Nie Yan pelerinini çıkardı ve karargaha doğru ilerledi.

 

Nie Yan'ın geldiğini gören Niuren Birliği oyuncuları şaşkındı. Gözlerini ovuşturarak onu karşılamak için hareketlendiler. "Patron, geldin demek!”

 

Nie Yan kendisine selam veren herkese gülümseyerek kafasını salladı.

 

Önüne çıkan oyuncular sağa-sola çekilerek kendisine yol açıyordu. Etrafında büyük bir kalabalık oluşmuştu, sanki bir nehir ikiye yarılmış gibi bir manzara vardı.

 

Nie Yan'ın geri döndüğü haberi kısa sürede yayıldı, Cripps Kalesinde büyük bir sarsıntıya sebep oldu bu haber.

 

"Patron geldi!"

 

"Sınıf geliştirme görevinden geri geldi!"

 

Haber çabuk yayıldı. Karargahtaki oyuncular Nie Yan'ın geri döndüğünü duyunca derhal dışarı çıkarak onu karşılamaya gitti.

 

Nie Yan etrafındaki oyunculara baktı. Niuren Birliğinin hızlı gelişim göstermiş olması oyuncu sayısının üç katına çıkmasına sebep olmuştu. Karşısında çok sayıda tanımadığı yüz vardı.

 

Oyuncuların çoğu daha evvel Nie Yan'la karşılaşmamıştı bile. Fakat, onun geri döndüğünü duyduklarında kendileri bile heyecanlanmıştı.

 

Zümrüt İmparatorluğunda büyük efsaneler vardı, fakat Nie Yan şüphesiz aralarındaki en meşhur olandı. Gerek savaşlarda gösterdiği dahiyane performanslar ve zaferler olsun, gerekse Gölge Dansçısı olan ilk oyuncu olması olsun, yaptığı her icraat tüm dünyayı sarsacak nitelikteydi.

 

Etraftakiler Nie Yan'ın ekipmanlarına baktığında başlarının döndüğünü hissettiler. Dört parça Efsanevi Kademe ekipmanı vardı, en kötü ekipman parçası bile Alt Efsanevi Kademeydi. Elbette en çok dikkat çeken eşyası Zenard'ın Kılıcıydı. Ayrıca omzundaki Savaş Meleği ve sahip olduğu Altın Ejderha ile Kara Kanat Ejderhası da eşsizdi.

 

Bu tarz ekipmanlar sıradan oyuncuların erişebileceği şeyler değildi. Bunların hayalini kurmaya bile cesaret edemezlerdi. Nie Yan'ın üzerindeki herhangi bir ekipman parçası muhtemelen ortamdaki herhangi bir oyuncunun sahip olduğu tüm ekipmanlardan daha pahalıydı!

 

Nie Yan etrafında gittikçe daha da büyük bir kalabalık oluştuğunu görünce garip bir gülümseme yaptı. Kendini halk arasında gösterdiğinde böylesine büyük bir heyecanla karşılanacağını tahmin edememişti.

 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44344 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr