Bölüm 234: Tuoba Ailesi Reisi

avatar
4346 37

Rebirth of the Thief Who Roamed the World - Bölüm 234: Tuoba Ailesi Reisi


 

Nie Yan hazır Kalordayken eksiklerini giderip Yıldızlı Gece İksir Dükkanından işine yarayacağını düşündüğü bütün iksirleri aldı. Normalde oyuncuların ihtiyatla kullanacağı eşyalarla dolmuştu çantası.

 

Yıldızlı Gece İksir Dükkanından çıkıp Mücevher Ustasına, biraz önce +5’e yükselttiği Köprücü Setine Savunma Mücevherleri yuvalatmaya gitti.

 

Son hazırlıklarını tamamlamış halde transfer noktasının yolunu tutmuştu ki İzmaritten bir çağrı aldı.Bugün için loncadaki bütün kardeşlerime benim adıma teşekkür eder misin? Yardımınız olmasaydı Solgun Yaprak Alacakaranlık Ormana gömülecekti. O zaman kendim patrona açıklayamazdım.

 

Nie Yan güldü.Teşekkürü hak edenlere zaten teşekkür ettin.

 

Sessiz sedasız Solgun Yaprakla birlikte loncadan ayrılmam biraz kaba ve profesyonelliğe aykırıydı. İlgilenmem gereken bazı işlerim olduğundan bugün geri dönemeyeceğiz. Ancak en geç yarın Niuren Birliğine geri döneceğimizin sözünü verebilirim.

 

Sorun değil. Eminim loncadaki herkes gelişinizi sevinçle karşılayacaktır. Loncanın kapıları size her daim açık.Nie Yan İzmaritin fazla resmi konuşmasını garip bulsa da üzerinde düşünecek bir şey yoktu. Fırtınayı atlattıktan sonraki Solgun Yaprak, Niuren Birliğine asla ihanet etmezdi.

 

Bir süre daha İzmaritle konuştuktan sonra çağrıyı sonlandırdılar. Transfer noktasına varınca Sonya Kasabasına ışınlandı. Oradan da kuzeye yöneldi.

 

Soluk bir ışık Sonya Mehtap Korusunu aydınlatıyordu. İnsanların kontrolünde olan bu bölgede önceden beyaz elfler hüküm sürüyordu. Eski sakinleri uzun zaman önce bölgeyi terk etmiş olmalarına rağmen medeniyetlerinin izleri dikkatli gözler tarafından tespit edilebiliyordu. Burası artık Mehtap Ayısı gibi Seviye 35 yabani hayvanların evi olmuştu.

 

Mehtap Korusunu saran büyü enerjisi dışarıya göre çok daha yoğundu. Bu yüzden bölgede kasılan Büyücülerin büyü güçlerinde %30’luk bir artış yaşanıyordu. Elbette bu artış sayesinde bölgedeki yaratıklar da güçlü büyü kabiliyetlerine sahip olmuşlardı. Seviye 35 oyuncular arasında bile burada kasılmayı göze alabilecekler yalnızca zirvede olan sıra dışı oyunculardı.

 

Büyük savaşlar atlatan Nie Yan, ekipman kalitesinin önemini çok iyi anlıyordu. Köprücü Seti ve Keskin Kenar iş görürdü, ama geri kalan ekipmanları ihtiyaçlarını karşılayamayacak hale gelmişti. Niuren Birliğinin lideri olarak en üst kalite ekipmanlar giymiyor olması imajını kötü etkilerdi.

 

Lâkin oyun sonlarına doğru bile zor bulunan tanrısal ekipmanları bir araya getirmek kolay değildi.

 

Adım adım ilerleyeceğiz…

 

İlk adım Düzen Kitabının I. Cildini tamamlamaktı.

 

Koruya girdiğinde ağaçlar arasında dolaşan Mehtap Ayılarıyla karşılaştı. Kendilerini kutsayabildikleri için bu yaratıklarla uğraşmak baş ağrıtabilirdi. Birkaçıyla birden aynı anda ilgilenebilecek gücü olsa da zaman kaybetmemeyi tercih ederdi.

 

Kamuflajı etkinleştirip Mehtap Korusunun merkezine doğru yola çıktı.

 

Yol boyunca korunun çeşitli yerlerinde büyülü bitkilerle karşılaştı, fakat ne yazık ki Toplayıcı becerisi yeteri kadar gelişmediğinden bitkileri izlemekle yetinebilirdi.

 

Mehtap Ayılarını birer birer geçiyordu. Bembeyaz kürkleri olan bu ayıların göğüslerindeki masmavi parlayan ay ve yıldız şekilleri, ayılara kendilerine has bir görünüm kazandırıyordu. Doğuştan gelen sağlam ve iri yapıları ile tek bakışta güçlerini belli ediyorlardı.

 

Mehtap Ayısı: Seviye 35
Sağlık: 2.200/2.200

 

Mehtap Ayısının elindeki en etkili araç Sismik Çarpmaydı. Rakibi geri iterek sersemletmeye yarıyordu. Çok az Savaşçı yanlarında Rahip olmadan karşılarına çıkabilirdi.

 

Nie Yan beyaz elflerden kalan eski patikaları izleyerek korunun içlerine giriyordu. Erdem Bölümünün çağrısını hissediyordu sanki. Tabii bu onun kafasında kurguladığı bir şeydi. Yine de ilk cildin son bölümüne yaklaşmanın verdiği heyecanı inkar edemezdi.

 

 

Kutsal İnanç Katedrali, Kalor sakinlerinin tapınma için tercih ettikleri bir yerdi.

 

Savaş Tanrısının Doktrini Seti içindeki İzmarit katedralin girişine vardı. Kapıdan içeri adımını attığında salonda bulunan oyuncuları gözleriyle taramaya başladı. Nihayet bakışları bir kişide sabitlendi. Üzeri işlemeli beyaz cübbeler giyen bu kişi, ellilerinde bir adamdı. Yüzünde yıllanmışlığın izleri olmasına rağmen son derece sağlıklı ve hayat doluydu.

 

“Patron.” dedi İzmarit. Aralarındaki kontrat gereğince onun gibi gururlu biri bile başını eğmek zorunda kalıyordu.

 

Bu adam Tuoba Ailesinin başındaki efsanevi figürdü. Tuoba Aile Hanedanlığını kurarak aileyi tek başına zirveye taşımıştı.

 

“Güzel, zamanında geldin. Duyduğuma göre Solgun Yapraktaki herkesi alıp Mavi Düşen Gökyüzüyle savaşa girmişsin. Yaptığı işin sonuçlarını biliyor musun?” Tuoba Hongye’nin asil sesi öfkesinin izlerini yansıtıyordu.

 

“Biliyorum.”

 

“Öyleyse söyle bana, neden böyle bir şey yaptın?”

 

“Yapmak zorunda olduğum için! Solgun Yapraktaki kardeşlerimin iyiliği için! Gerçi olayların bu şekilde sonuçlanması beklentilerimin dışındaydı.”

 

“Solgun Yaprağın bir iş olduğunu unutma. Tek amacı para kazanmak olan bir kurumun sağda solda düşman kovalamakla ne işi var?” Bütün astları arasında karşısında kararlılıkla konuşabilen tek kişi İzmaritti. Onun kararlı duruşu Tuoba Hongye’yi sinir ediyordu.

 

“Haklısınız, Solgun Yaprağın tek amacı para kazanmak. Fakat oradaki insanlar makine gibi size para getiremezler! Solgun Yaprak üyelerinin sorumluluklarını yerine getirdiklerinde serbest kalacaklarını hatırlatmama gerek yoktur herhalde?”

 

“Hah! Tavrın Solgun Yaprağı olumsuz etkileyecek. Sahip olduğum bir organizasyonu yönetmek doğal hakkımdır. Hazır Niuren Birliğinden ayrılmışken geri dönmekle falan uğraşmayın. Cao Xu Yüzyıl Mali Grubuyla bir anlaşma imzaladım. Solgun Yaprak anlaşma süresi boyunca Muzaffer Dönüşte hizmet verecek.” Tuoba Hongye ne kadar uğraştıysa da İzmaritin gururlu yapısını ehlileştirememişti.

 

“Anlamadım? Niuren Birliğiyle halihazırda geçerli olan bir kontratımız var. Şartları yerine getirmezsek cezaya mahkum edileceğiz!” İzmarit şaşkındı. Tuoba Hongye gerçekten de Niuren Birliğine ihanet edip Muzaffer Dönüşe katılmalarını mı istiyordu? Böyle bir şeye asla izin veremezdi!

 

“Cao Xu Yüzyıl Mali Grubu ceza bedelini ödemeye hazır. Yarın ilk işin Solgun Yaprağı alıp Muzaffer Dönüşe katılmak olacak. Bu konu Tuoba Ailesinin çıkarlarını doğrudan ilgilendiriyor.” Tuoba Hongye açık kapı bırakmıyordu.

 

“Ne Niuren Birliğinden ayrılırım, ne de Muzaffer Dönüşe katılırım! Bugün bizi kurtaran Niuren Birliğiydi! Ben asla dostlarımı yarı yolda bırakmam!” İzmarit buraya gelirken Tuoba Hongye’nin öfkesiyle yüzleşmeye hazırdı, ama Muzaffer Dönüşe katılmalarını isteyeceği aklının ucundan geçmemişti. Hazırlıksız yakalanmıştı.

 

“Emirlerime karşı mı geliyorsun? Haddini bil!” İzmarit Tuoba Ailesine hizmet eden sayısız çalışandan yalnızca bir tanesiydi. Bu tonla konuşacak cüreti kendinde nasıl buluyordu?!

 

“Kesin bir şekilde söyleyebilirim ki Solgun Yapraktan ayrılacak olsam bile dostlarıma ihanet etmem!” İzmarit diretiyordu. Niuren Birliğini terk edip Muzaffer Dönüşe katılsaydı utancından başını kaldıramazdı.

 

“Kontratına göre on yıllık süre içinde Solgun Yaprağı terk edersen sözleşme fesih bedeli olarak 50 milyon ödemen gerekiyor. Geçen beş yılda canını dişine takarak biriktirdiği para da aşağı yukarı o kadar olmalı. Ama gözden kaçırdığın bir kısım var. Tuoba Ailesinin koruması olmadan kimin adına çalışabileceğini hiç düşündün mü?” Solgun Yaprağın Muzaffer Dönüşe katılması Tuoba Ailesi ve Cao Xu Yüzyıl Mali Grubu arasındaki ilişkiler için son derece önemliydi. İzmarit istese de emre karşı gelemezdi!

 

“Madem öyle, Solgun Yapraktan ayrılıyorum. Şu andan itibaren organizasyonla olan bütün bağlarımı kopardım! 50 milyonluk bedeli de ödeyeceğim. Tuoba Hongye, elimdeki son lokmayı da alsan arkadaşlarıma ihanet etmem!”

 

“Seni nankör piç! Defol git! Gözüm görmesin seni!” İzmaritin Solgun Yaprak olmadan hayatını sürdürebileceğine inanmıyordu.

 

İzmarit Tuoba Hongye’nin sonu gelmez hakaretlerine kulak tıkayıp kapıya yöneldi. “Hatırlatmana gerek yok. Üzerimdeki Savaş Tanrısının Doktrini Setini de Solgun Yaprağa iade edeceğim!”

 

Kutsal İnanç Katedralinden çıkınca başını kaldırıp gökyüzüne baktı. Yüzünde içten gelen çocuksu bir gülümseme vardı. Nicedir bağlandığı zincirlerinden kurtulmak ne de güzeldi! Altı yıllık birikimlerini kaybetse bile… özgürlük için bu bedeli ödemesi gerekiyordu. Serbest çalışma fikrine şimdiden sıcak bakıyordu.

 

Solgun Yaprakta bırakacağı kardeşlerinin başarılı kariyerlere sahip olmaları en büyük dileğiydi.

 

Solgun Yaprak grup sohbetine baktı. Kardeşleri bugünün olaylarını hararetle tartışıyorlardı. Niuren Birliğine dönecekleri günü iple çekiyorlardı.

 

Kara haber vererek sevinçlerine engel olmak istemese de son hadiseden herkesi haberdar etmek zorundaydı.Herkesten özür dilerim… Solgun Yaprak Niuren Birliğine dönmeyecek. Tuoba Hongye’nin kararına göre organizasyon yarından itibaren Muzaffer Dönüşün bir parçası olacak!

 

İzmaritin sözleriyle herkes yıldırım çarpmışa döndü. Kırk yıl düşünseler akıllarına gelmeyecek bir haber almışlardı.

 

Patron! Muzaffer Dönüşe katılmak nereden çıktı? Böyle bir şeyi nasıl yaparız?

 

Doğru! Niuren Birliğindeki kardeşlerimizin yüzlerine nasıl bakarız?

 

Bütün Solgun Yaprak üyeleri hoşnutsuzluklarını dile getiriyordu.

 

Tuoba Ailesi, Cao Xu Yüzyıl Mali Grubuyla ortaklık kurmuş. Şartlarda biri de Solgun Yaprağın Muzaffer Dönüşe katılmasıymış. Ben hiçbir kardeşimi yüz üstü bırakmam. Niuren Birliğindeki kardeşlerim de dahil! Bu yüzden Solgun Yapraktan ayrılmaya karar verdim. Bu benim size vedamdır. Hepinize iyi bir gelecek temenni ediyorum.Solgun Yaprak üyeleri sert bir tokat yemiş gibilerdi. Duyduklarından sonra kimseden çıt çıkmıyordu.

 

Soğuk Zirve sessizliği bozan ilk kişi oldu.Patron! Aklını mı kaçırdın! Fesih bedeli ne olacak? 50 milyon altı yıldır biriktirdiği tüm parayı kaybetmen anlamına geliyor!

 

Altı üstü biraz para ödeyeceğim. Korkacak ne var? Elim ayağım tuttuğu sürece karnımı doyurabilirim.İzmarit durumunu gülerek benimsemişti. Geriye bakamayacağını, yalnızca ilerlemesi gerektiğini kabullenmişti. 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44344 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr