Bölüm 323: Sadece Nezaket

avatar
706 16

My House of Horrors - Bölüm 323: Sadece Nezaket


Bölüm 323: Sadece Nezaket

Çeviri: RassNt  


Ata binasının kapısı tekrar açıldı. Elindeki makastan kan damlıyordu ve elbisesinin rengiyle uyumluydu. Bunu görünce sepeti ata binasına gönderen köylü yere yığıldı. Kadın dayanmaya çalıştı ama yine de ağladı. Kimse ona yardıma gelmedi, kimse kafasını bile kaldırmaya cesaret edemedi.


Kırmızılı kadın ata binasından çıkarak tabutun yanında durdu. Sanki içindeki şeyle iletişim kuruyormuş gibi bir şeyler fısıldadı. Ardından köylülere dönerek konuştu.


İkinci sepeti tutan köylü çocuğunu vermeye gönülsüz bir şekilde başını sallıyordu. Kadının parmaklarını kaldırdı, geri sayımı bitmeden önce ikinci köylünün yanındaki köylüler sepeti sahibinden aldılar ve kırmızılı kadının önüne koydular.


Makası tutan eli sepeti kaldırdı. Etrafını saran kan kokusuyla birlikte bebek daha sert ağladı ama kimse bu olayı durdurmaya cesaret edemedi. Kadın ata binasına girdi ve kapı sertçe kapandı. Kimse içeride neler olduğunu bilmiyordu.


Tören devam etti. Bebek ağlama sesleri yükseldikçe Tabut Köyü daha da ürkütücü bir hal almaya başladı. Karanlıkta garip gözler açıldı.


Evde saklanan Chen Ge ve Yaşlı Wei de aynı problemle yüzleştiler. Nispeten sessiz olan avlu hareketlenmeye başladı. Toprak kımıldanmaya başladı. Kirişe bağlanmış kumaş parçaları rüzgarla dalgalandı. Bazılarında sanki çarpık suratlar gizleniyordu. Gölgeler pencerelere yansıdı ve sanki birisi yatağın altındaki ahşap çerçeveye vuruyormuş gibi garip sesler geldi.


Hayaletler uyanıyordu ve bütün köylülerin kalbi dehşetle sarıldı. Ata binasının eski kapısı açıldı ve ağlama sesi kesildi. Makastan kan damlıyordu ve elbise kırmızı olmasına rağmen üzerindeki kan lekeleri barizdi.


Bu ikinciydi. Chen Ge'nin gözü Ah Qing'in üzerindeydi. Adamın kolları titriyordu. Kadın tabutun yanında durdu. Tabuttan bir kadın kıkırtısı duyuldu, kırılamayan bir lanet gibiydi.


Makası tutan el havaya yükseldi. Kadın adeta kırmızı tabutun ne demeye çalıştığını anlıyor gibiydi. Üçüncü sepeti tutan köylüye döndü.


Yalnız, ıssız ve umutsuzca köylü sepeti kadının önüne koydu. Kadın üçüncü sepeti binaya götürdüğünde tören masası sallandı ve plakalar sanki daha fazla katlanamamış gibi yere düştü.


Kapı sertçe kapandı ve bebek sesi iyice şiddetlendikten sonra aniden kesildi. Kapıdan dışarı kan sızdı ve sanki yerin kendisi ağlıyormuşcasına köyün etrafında çeşitli sesler yankılandı.


Chen Ge'nin grubunun bulunduğu eski ev değişmeye başladı. Yatak odasındaki tabutlar gıcırdadı. Duvardaki resimlerde bulunan insanların gözleri açıldı ve ifadeleri acıyla burkuldu. Kadın hayalet köyde yaşayan insanlara işkence diyordu. Ölseler de bundan kurtulamamışlardı.


Kadın ata binasından üçüncü kez dışarı çıktı. Elbisesi kanlar içindeydi ve Chen Ge nihayet onun neden parlak kırmızı elbise giydiğini anladı. Her adımda arkasında kanlı bir ayak izi bıraktı. Kaıdn tabuta sordu ve aldığı cevap sadece bir kahkahaydı.


Bu sesi duyan Ah Qing'in bacakları nihayet çözüldü. Yere düştü ve dengesiz kolları bambu sepeti sıkıca tuttu. Kaıdn üç parmağını kaldırdı ve maske giyen diğer köylüler sepeti Ah Qing'den zorla aldılar. Geri sayım bitmeden önce sepet kadının eline geldi.


Ata binasının kapısı kapandı. Kimse kadının bebeklere ne yaptığını bilmiyordu ama köydeki bütün canların ağladığı kesindi. Köylülerin bağışlanma dilekleri gerçekleşmedi. Bütün bebekler ata binasına götürülmeden tabuttaki kahkaha dinmedi.


Kadının elbisesi tamamen ıslanmıştı. Makası bir kenara koydu ve köylülere tabutu açtırdı. Tabutun içinde sadece bir mücevher takımı vardı. Onlar muhtemelen Tabut Köyü'ne kaçırılırken üzerinde bulunan şeylerdi. Kadın mücevherleri teker teker giydi. Vücuduna onları ekledikçe aurası daha da soğudu ve hatta cildi beyazladı.


Bütün takıları taktıktan sonra kadın kalabalığa doğru yürüdü. Köylüler kaçındılar ve merkezde sadece bir oğlan ile bir kız kaldı. Oğlan inceydi ve etrafı ürkütücü şeyler dolu olmasına rağmen korku hissetmiyordu.


Kızın tepkisi oğlandan tamamen farklıydı. Vücudu titriyordu ve yeni doğmuş kedi yavrusu gibi acınası görünüyordu. Çocuklar Fan Yu ve Jiang Ling idi.


"Eve hoşgeldin, burada sana kimse zarar veremez." Kadın Jiang Ling'in kafasına dokundu. Onun elini tuttu ve köyün girişine doğru götürdü. Diğer köylüler de ellerinde beyaz fenerlerle takip ettiler. Kalabalık kısa süre içinde Fan Yu ve Jiang Ling ile birlikte köyün merkezinden ayrıldı.


Kadının ses tonuna bakılırsa Jiang Ling'e zarar vermek gibi bir arzusu yok. Fan Yu da Jiang Ling'i evine getirdi, o yüzden ona da zarar vermek için bir sebep yok.


Yin Yang Görüşü ile Fan Yu'nun vücudundaki yaraları görmüştü. Elbisesi dallar tarafından yırtılmıştı, kolları çizilmişti ve yüzünde sivrisinek ısırıkları vardı. Jiang Ling'i korumak için baya sıkıntı yaşamıştı.


Kadın Jiang Ling'e burada kimsenin zarar veremeyeceğini söyledi, yani Jiang Ling ve Fan Yu buraya kendilerini korumak için gelmiş olmalı. Chen Ge bunu başka bir bakış açısından düşündü. Jiujiang'da Jiang Ling'in ablasına kaçmasına sebep olacak kadar baskı oluşturabilecek tek grup muhtemelen hayalet hikayeleri toplumudur.


Köy hala değişiyordu. Chen Ge vakit kaybetmek istemedi. Bay Bai ve Yaşlı Wei'yi çağırarak ata binasına doğru gittiler. Kapıyı açtıklarında kan kokusu yüzlerine tokat gibi çarptı. Gördükleri sahneyle kaşları çatıldı.


"Kadın... o bebekleri...."


Chen Ge ata binasına girdi. Tören masası sanki uzun süredir temizlenmemiş gibi tozla kaplıydı. Plakalar yerdeydi. Bazıları çatlamıştı ama hiçbiri temizlenmemişti.


"Chen Ge, bu kan muhtemelen bebeklerden gelmedi." Yaşlı Wei yerdeki kana dokundu. "Kadın ata binasına girdiğinde elinde makas vardı. Eğer bir cinayet olsaydı dağılan kan böyle düzenli olmazdı."


"Diğer bir deyişle, bebekler güvende olabilir mi?" Chen Ge kanı takip etti ve en sonunda binanın bir yığın çöp bulunan köşesinde durdu. Çöpleri ayırdı ve bir yeraltı tüneli keşfetti.


"Siz burada kalın. Ben gidip bakacağım." Chen Ge teybi çalıştırdı ve tünele indi. Tünel üç metre genişlikteydi ve uzu ahşap kalaslarla kapatılmıştı. Chen Ge kalasları kenara itti ve kendini ata binasının yanındaki iki katlı binada buldu.


Burası Zhu kadınının evi değil mi?






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44352 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr