Bölüm 88 :

avatar
552 3

Medeniyetin Yükselişi - Bölüm 88 :


“İyi akşamlar Turgut amca nasılsın?” 



“Oo, Cüneyt, iyiyim sen nasılsın nasıl gidiyor işler?”  



“Ben de iyiyim Turgut amca, müsaitsen bir görüşmek isterim?” 



“Müsaitim elbette ama Cüneyt, Ayşe ile birlikte Göcek’teki yazlığımda tatildeyim, nasıl görüşeceğiz?”  



“Sorun değil Turgut amca, sen adresi bana yolla, ben 2 saate kalmadan gelebilirim”  



“Kendini havalimanlarında yorma Cüneyt, ertesi gün görüşebiliriz?” 



“Turgut amca, havalimanıyla işim yok, kendi hava aracım var, onunla geleceğim, sorun olmaz” dedi Cüneyt rahatlatma açısından. 



“O, gençler kariyerlerinde gayet başarılı... Bizim oğlan senin olduğunun onda biri olsa Tanrıdan başka bir dileğim kalmaz Cüneyt. Tamam o zaman ben adresi gönderiyorum” 



Daha sonra telefona gelen adresi gören Cüneyt, Muğla’nın Fethiye ilçesinde bulunan bir yer gördü.  



Gariptir burası kukla1 görevindeki isme yakın bir yerdi. 



“Asena, kişisel hava aracımı hazırla, gidiyoruz” 



“Anlaşıldı,  lider. Kişisel aracınız kullanıma hazırdır, isterseniz bu adrese gelebilir”  



“Gelsin” 



Vakit akşam saatiydi ve Eylül ayından dolayı artık havalar erken kararmaya başlamıştı. Fakat tatil yörelerinde geceleri 2-3'e kadar hayat deva mediyordu. 



Cüneyt’in kullandığı hava aracı ise kukla görevlerinde kullanılan araçlardan biraz daha farklıydı. Daha çok kullanıcı rahatlığına önem veren bir modeldi. Bu nedenle şekli, diğer kukla drone’lerinden farklıydı ve uçuş performansı daha hızlıydı. 



5 dakika geçmeden bir hava akımı ve hafif bir uğultuyla gelen kişisel hava aracına, terasından binerek gözden kayboldu. 



*** 



Turgut bey ise eşi Ayşe hanım ile yazlık villasında bahçede kurduğu çardakta oturarak sohbet ediyordu. 



İşten güçten elini çektiğinden bu yana geçirdiği en rahat günleriydi denebilirdi.


  

Şöyle bir bakınca, 40 yıla yakın bir zamandır çabalayarak geçirdiği ömürden kendisine ve eşine ayırdığı 1 yılı yoktu. Bu onda büyük pişmanlığa neden olmuştu.  



Geçenlerde geçirdiği bir rahatsızlık sonucu özel dokturunun tavsiyesi üzerine tam teşekküllü bir özel hastanede tüm vücut kontrolü yapan Turgut bey, kansere yakalandığını öğrendi.  



Akciğerlerindeki kötü huylu tümör, zannedilenin aksine ilk evrelerde de dahi olsa kişiyi ölüme kadar götürürdü. 



Kanserlerin bir çok türü olsa da genel itibariyle agresif kanserlere kötü huylu kanser denir, bu hastalık ne yaparsan yap vücuttan atılmazdı. 



Doktoru ona 3 yıllık bir ömür biçmişti ama bu yoğun bir çalışmayla daha da kısalabilen bir süreçti. 

Eğer ameliyat olur ve ciğerlerinden tümörü aldırabilseydi, doktora göre %30 ihtimal ile en fazla 5 yıl yaşardı. 



Bunu duyduğunda Turgut beyin kafasında şimşekler çakmış, kendinden geçmişti. 



Daha sonra kendine gelen Turgut bey, ömründe yaşadıkları ve yaptıklarının muhasebesini yapmış, en nihayetinde ailesine gerektiği kadar önem vermediğini anlamıştı. 



Buna dışarıdan gelen tehditler de eklenince, artık iş dünyasında durmanın pek iyi olmadığı kanaatine varmıştı. 



Cüneyt ile yaptığı akşam yemeğindeki tavsiyesi ise açıkçası pek te önemli değildi onun için. 

Parasını nakit olarak çevirmiş, yüklü bir servet ile iş dünyasından ayrılmıştı. Oğlu Alper’in de kendisi gibi hayatını mahvetmesini istemiyordu. 



Açıkçası oğlu Alper’de öyle gereksiz veya yeteneksiz birisi de değildi. Evde olup biteni bilen ve aklı başında bir iş adamıydı. 



Babasının zorluklarını bildiğinden ötürü sektörde onu harcayacaklarını da biliyordu. Bu nedenle dışarıdan her ne kadar öyle görünmese de babasının şirketi satma döneminde pek zorluk çıkarmamıştı. 



Tabi bu dönemde ortaya çıkan kurtlar olmuş, şirketin içindeki onlarca çalışan rengini belli etmişti.  

“Cüneyt mi geliyor bey” 



“Evet, nasıl geleceğini bilmiyorum ama söylediğine göre 1.30 saatten burada olurmuş” dedi Turgut bey, kendisinin hastalığını evde bilen tek kişi oğlu Alper’di. Diğerleri sadece onun ailesiyle vakit geçirmek istediğini zannediyordu. 



“Cüneyt iyi bir genç.” dedi Ayşe hanım. Açıkçası kocasını 40 yılın üzerinde tanıyordu ve bir şeylerin ters gittiğini biliyordu. Fakat yine de ağzını açıp bir şeyler söylemedi. 



“Aslı ile evlenseler, torun sevsem hiç te fena olmaz.. Sigh..” dedi Turgut bey. Bu noktada birazcık duygulanmıştı. Daha çocuklarının mürivetini görmeden dünyadan ayrılacağını düşünmek, onda büyük umutsuzluk oluşturuyordu.  



“Aslı her ne kadar pek yüz vermese de Cüneyt ile epey iyi geçiniyor beyim, onlara biraz zaman ver, zamane gençleri çabucak evlenmiyorlar” dedi Ayşe hanım. Fakat o da bilmiyordu ki söylediği cümlenin sonucunda Turgut bey daha da üzülüyordu. Onun şu anda sahip olmadığı tek şeyi zamanı idi.  



“Her şey kısmet..”  



*** 



1 saat 25 dakika süreçte Cüneyt’in aracı çok hızlı bir şekilde alçak irtifadan uçarak Muğlaya varmıştı. Bu süreçte Cüneyt ise gözlerini kapamış dinleniyordu. 



“Muğla’ya ulaşıldı, lider” dedi Asena. 



Gözlerini açan Cüneyt, pencerelerden dışarı baktı ve şehrin ışıklarını uzaktan gördü. 



 

Coğrafi olarak Türkiye’nin batısında, Akdeniz’e yakın bir yerde olan Muğla’nın Kayseri’den kuş uçuşu mesafesi 720 kilometreydi. Bu mesafeyi uçaklar düşük hızlarda giderek 3 saatin üzerinde kat ediyorlardı. 



Fakat Cüneyt’in özel yapım hava aracının park, kalkış ve iniş için özel kurallara uymasına gerek yoktu. Sol yanına Toros dağlarını alan Cüneyt, olabildiğince hızlı bir şekilde, gözden uzak bir şekilde istenilen konuma geldi. 



Turgut beyin verdiği adreste pek fazla ışıklandırma yoktu. Şehirleşme yoktu da denebilirdi. Daha çok zenginlerin yazlık villalarının bulunduğu bu yer, tatil için bulunmaz bir nimetti. Hele ki Eylül aylarında yaşanan serin hava, tatili daha da güzelleştiriyordu. 



Hava aracını kontrolüne alan Cüneyt, gayet başarılı bir uçuşun ardından villanın bahçesine iniş yaptı. 



Onun bu şekilde geldiğini gören Turgut bey ve Ayşe hanım da halen dışarıdaydılar ve sanki uzaylılar gelmiş gibi korkmuşlardı. 



Fakat Cüneyt’in hava aracında dışarıdan baktığında belli olan bir pervaneler vardı ve büyük bir drone’yi andırıyordu. Dolayısı ile gelen aygıtı görünce o kadar da paniklemediler.  



Üstelik arkasında bulunan kapı açılmış ve Cüneyt hava aracından da inmişti.



 

“İyi akşamlar Turgut amca, Ayşe teyze, rahatsız etmedim umuyorum” 



“Haha, Cüneyt, bu aygıtlardan nerden aldın? Çok güzel bir şeye benziyor hahaha” dedi Turgut bey. 



“Cüneyt, gel otur ayakta kalma” Ayşe hanım taktiksel bir geri çekilim yaparak Cüneyt’e yer gösterip ortadan kayboldu. 



“Turgut amca nasılsın?” 



“İyiyim sağolasın Cüneyt, seni sormalı, işler nasıl gidiyor?” 



“Ben de uğraşıyorum, seni soracaktım Turgut amca, bir sorun mu var? İşten güçten elini kolunu çekmeye başladın? Benim tavsiyeme uyduğunu düşündüm bir anda?”  



“Yoruldum Cüneyt, artık eskisi gibi iş ortamı yok, bir avuç insan kurtluk peşinde koşuyor. Yıllardır harcadığım emek, zaman ve kaybettiğim onca şeye değmez artık. Kalan zamanımda emekliliğimi düşünüyorum”  



“Haklısın Turgut amca, ortalık berbat gibi. Fakat seni temin ederim, bundan sonra işler değişecek” dedi Cüneyt. 



“Değişse bile artık iş hayatına dönmek gibi bir düşüncem yok, bundan sonra gençlerin önünü açmak lazım” dedi Turgut bey. 



“Turgut amca, her ne kadar seni tanımasam da tanıştığım kişilerin davranışlarını iyi bilirim, bence senin işten çekilme fikrinin sebebi sadece bu değil?” 



“Oo, ne diyorsun?” 



“Muhtemelen sağlık sorunlarından dolayı emeklilik düşünüyorsun Turgut amca?”



 

Turgut bey ile Cüneyt, çardakta havuza karşı yan yana otururken konuşuyorlardı ve yanlarında kimse yoktu. Bu nedenle erkek erkeğe bir konuşma da denilebilirdi.  



Cüneyt’in ona böyle söylemesinden sonra şaşıran ve sürpriz yaşayan Turgut bey, çok fazla kaçınmadı ve “Haklısın, doktora göre vaktim olabildiğince kısıtlı, bu zamanımı işe giderek heba etmek istemiyorum. Ailemle vakit geçirip en azından mutlu bir şekilde gitmek isterim” dedi ve bir iç çekti. 



“Kanser mi?” 



“Evet” 



Uzun süre durduktan sonra Cüneyt, sonunda bir karara vardı ve “Turgut amca, biliyorum söylemesi biraz garip gelecek ama bu hastalığın bir tedavisi var, üstelik ömürünüzü de hiç etkilemeyecek bir yöntem ile” dedi. 



 

Bölüm Sonu 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44402 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr