Bölüm 73:

avatar
690 4

Medeniyetin Yükselişi - Bölüm 73:


Cüneyt salondakilerin içinden arka sıralarda bulunan Coşkun’un hareketlerini sürekli olarak takip ediyordu. Açıkçası onun da bu gençten beklentileri vardı, sonuçta onun ‘eğitimini’ ve ‘kozmik tekniğini’ hızlı bir şekilde kavrayıp başarılı olan bir deha idi. 



Her ne kadar prestijli bir üniversitede olmasa da prestijli bir üniversitede okumak açıkçası bir kıstas değildi.  



Ancak şunu da söylemek gerekliydi ki sınav sisteminde yüksek puan alan insanlar içinden kaliteli bir yeteneğin ve yüksek zekaya sahip bireylerin çıkması pozitif bir karelasyondaydı.  



Ancak bazı şartlar ve durumlarda üstü kapanmış ve gün yüzüne çıkmayı bekleyen yetenekler her zaman vardı.  



Coşkun’un durumu da bu yöndeydi. 



Kafasıyla onaylayıp Coşkuna söz verdikten sonra ayağa kalkan Coşkun “Cüneyt bey, burada bulunan iş arkadaşlarım ve yöneticiler, benim bahsetmek istediğim konu biraz farklı bu nedenle biraz zaman alabilir, şimdiden özür diliyorum” dedi ve sorun değil ifadesini görünce, 



“Öncelikle olaya tarihsel yaklaşma taraftarıyım. Türk milleti, millet bilinci oluşmadan önce klanlar halinde yeşil düzlük denilen Çin’in batısında yer alan yüksek rakımlı yerlerde yaşayan kabilelerdi. Zamanla ileri görüşlü liderler sayesinde topluluklar bir araya gelerek çeşitli devletler kurmuştu. Ancak kurulan devletleri incelediğimizde farklı noktalar ile karşılaşıyoruz” 



“Mesela ilk ordu sistemini ve birlik sistemini Türk’ler keşfetmiş ve yapılandırma yapmış olsalar da göçebe yaşam tarzları nedeniyle ekonomileri fazla kırılgandı. İlk zamanlarda yaşanan kıtlık, suya erişimin zayıf olması ve ticaretin eksikliği, zamanla kurulan Türk devletlerinin ekonomik yapısını fetihlere, yağmalara ve çeşitli savaşlara bağlamıştır.” 



“Bu noktada herhangi bir eleştiri yapmak bana düşmez, sonuçta o dönemdeki medeniyetlerin neredeyse tamamı bunu birincil gelir olarak kullanmaktaydı. Fakat zaman ilerlediğinde elde edilen savaş gelirleri ile büyüyen toprakların orantısız olması nedeniyle devlet yönetimleri doğu ve batı olmak üzere ikiye ayrılmış, bu ayrım sonucunda bile elde edilen gelirlerin büyük kısmı esas yönetim devleti olan doğu tarafına kaymıştır” 



“Bu durum zamanla halklar arasında ayrıma yol açmış, en nihayetinde çıkan iç savaşlar nedeniyle ülkeleri bölünmüş ve yeni devletler kurulmuştu.” 



“Ayrılan küçük devletler, o dönemlerde çevrede şekillenen büyük topluluklar karşısında güçsüz düşmüş ve Moğol devleti buyruğu altına girmişti. Uzun zaman Asya kıtasını karıştıran Moğol istilasının içinde Türk birliklerinin rolünün büyük olduğu söylenebilir.” 



“Ancak Moğol devleti de her ne kadar o dönemde güçlü bir yapılanma olsalar da temel olarak geçmiş Türk devletlerinin yönetim şekline benzer bir şekilde olduklarından dağılmışlar ve Türk devletleri yine başına buyruk kalmışlardı.” 



“Başına buyruk kalan Türklerin bir kısmı göçler yapmış ve en nihayetinde Anadolu’ya kadar gelen Türklerin de aralarında bulunduğu boylar olmuştu. İçlerinden bazıları Simla din’inini seçtikten sonra Selçuklu Devletini kurmuşlar, yerleşik hayata geçmişlerdi. Fakat Orta Asya’da bulunan kabileler de Timur gibi ileri görüşlü liderler sayesinde birleşip yeni bir düzen kurmuşlardı” 



“Fakat her ne olursa olsun temel aynıydı ve Simla dinini kabul eden Türkler’de bir mutasyon sonucu ‘devletçilik’ anlayışı oluşmaya başladı. Ekonominin gelişmesi için kervansaraylar kuruldu, ticaret desteklendi, devletsel yapılanmalar, istihbarat ve polis teşkilatı gibi bir çok kurum kuruldu. Fakat Orta Asya’daki Türkler eski huyları olan savaşlar, fetihler, yağmalar ile dönen ekonomik yapısını değiştirmediler ve her ne kadar liderleri yaşarken büyük devletler kursalar da tarih sahnesinden zamanla silindiler.” 



“Bu noktada Anadoluda yaşayan Türkler, o dönemin getirdiği milliyetçilik akımının etkisi olmayışı nedeniyle bir çok uluslu bir yapıya büründüler. Fakat en nihayetinde yine kendi içindeki farklı ulusların milliyetçilikleri ve kışkırtmaları neticesinde bu devletler de yıkılmaya yüz tutmuştu.” 



“Ardından gelen Osmanlı devleti ise tam manası ile esas fetih mekanını batı olarak nitelendirmiş ve sürekli olarak batıya yatırım yapmıştı. Bu nedenden ötürü Anadolu’da kalan topraklar yüzlerce yıllığına toprak ağaları, derebeyler gibi kişilerin kontrolüne girmiş, uzun süre bu şekilde olması neticesinde kişilerin devlete olan bağı zayıflamıştı” 



“Bunun üzerine gelişen çağa ve bilime önem verilmemesi eklenince çağdan geri kalınmış ve en nihayetinde tarih sahnesinde bir büyük hükümdarlık iken küçülüp silinmiştir."



 

“Bu noktada benim vardığım esas nokta milletimize veya bu coğrafyada yaşayan halkın biat kültüründen gelmiş olmasıdır. Kişiler bir lidere biat ettikleri sürece rahattılar ve istediklerini yapabiliyorlardı. Lakin Cumhuriyet kurulup topraklar köylülere verilmesi geldiğinde bu yavaşça kırılmaya başlandı.” 



“Ancak yine de biatçı kültür halen etkisini devam ettirmekte, bu nedenle ister dine inananlar olsun, ister sağcısı olsun, ister solcusu olsun, isterse ateist yada deist olsunlar biat edecek bir kişi, kurum yada ortak payda bulmaktalar. Buna kendilerini ‘entel’ olarak tanımlayan yada jön olarak tanımlayan insanlar da dahildir.” 



“Bütün bunların yanında insanların akıllarında ‘her şeyi devlet yapsın’ fikri oturmuş, bu nedenle özel sektörün gelişebilmesi için sağlıklı ortam tam manası ile oluşmamıştır. Bunun içine çeşitli kişi ve grupların ortak çıkarları da girdiğinde içinden çıkılması oldukça güç bir sistem oluşmakta” 



“Fakat her ne kadar durum böyle olsa da özellikle Y kuşağının son bireyleri ile Z kuşağının bireyleri ile başlayan bir ‘ortak dünya görüşü’ fikri oluşmuş, ekonomiden tutunda en basit yönetim şekilleri dahil olmak üzere kişilerin bir küreselleşme yoluna girdiği söylenebilir” 



“Yaptığım araştırmalarda yeni gelen nesillerin eskileri gibi ideolojileri olmadığı gözler önüne gelmiştir. Bu durum bizim için dinamik bir yapı oluştursa da biatçı kültürden gelen eski nesillerin sayısı epey fazladır. Bu nedenle GSHM’yi 10’a katlasanız bile bazıları tarafından benimsenmeyeceğimiz aşikardır.” 



“Benim önerim bunu biraz sert önlemler ile değiştirmek olacaktır. Burada kast ettiğim sert önlemlerden birine örnek verecek olursak örneğin var olan adalet kurallarının uygulanması ile başlayabiliriz. Vergi afları, ceza indirimleri, iyi hal, devleti dolandırma gibi cezaların keskin kurallar ile uygulanmaya başlanması, bunlar olurken de vatandaşın her hakkının tam korunması ve onları güvende hissetmesi sağlanılmalıdır.” 



“Ekonomi eğer sağlam temellere oturur ise ve güven ortamı oluşursa, küçük bir hamle ile istenilen ivmelenme yakalanabilir.” 



“Ancak şu unutulmamalıdır ki devletimiz sadece içten değil dıştan da sürekli olarak baskı altında duruyor. Bu nedenle gerekli jeo-politik güce erişilmeden bu işleri tamamlamamız oldukça zor. Üstelik şunu da unutmamak gerekir ki ABD’nin bizim sınırlarımız içinde bulunan üslerinde nükleer başlıklı silahlar bulunuyor, bunların neredeyse tamamı güvenlik ihlali teşkil etmekte” 



“Şimdilik söyleyeceklerim bu kadar, teşekkürler” dedi ve yerine oturdu. 



Cüneyt ise onaylar şekilde başını oynattı. Gerçekten de Coşkun’un söyledikleri tarihsel anlamda doğruydu.  



Mesela tarih derslerinde her zaman duyardınız, şu devlet şurayı aldı.  



İçinizden vay be deseniz de az düşünüldüğünde neden oraları alıyordun? Oradaki mimariyi, ekonomiyi, adaleti ve asayişi sağlayabiliyor muydun?  



Yada Rönesans neden İtalya’dan çıkmıştı? 



Aslında biraz araştırıldığında aydınlanma fikrinin genellikle belirli ortamlarda ortaya çıktığını görebilirdin. 



Mesela antik Yunan’da cumhuriyet vardı ve insanlar fikirlerini özgür bir şekilde söyleyebiliyorlardı. Ancak ne zaman bazı kişilerin fikirlerini susturmaya çalışsan, çok geçmeden antik Yunan’da görülen o felsefi ilerlemenin durduğuna şahit olurdun. 

Sokrates’in söyledikleri nedeniyle idam edilmesi, Platon’un bir tarikat kurmasının ya da Arşimet’in pi sayısını hesaplamak için çıkardığı geometri’nin aşağılanması ve daha niceleri... 



Zaman acı bir şekilde gösterdi ki Yunan’daki o gelişmiş fikirler 1000 yıl sonra tekrar gün yüzüne çıktı ve en nihateyinde Rönesans’ı tetikledi.



 

Ancak bizim coğrafyada bu halen tetiklenmemişti! 



Bölüm Sonu 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44402 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr