Bölüm 250: Ölümle Dans Alanında Fazlasıyla Deneyimli

avatar
1806 29

Lord Of Mysteries - Bölüm 250: Ölümle Dans Alanında Fazlasıyla Deneyimli


Çevirmen: Dnightshade

"Pekala." Klein ciddi bir ifadeyle başını salladı.

Çavuş Faxine gergin bir şekilde saçlarını karıştırak devam etti, "Başka düzenlemeler de söz konusu. Hepsini size ayrıntılı olarak açıklayacağım, karar size kalacak."

O sırada bakışları oturma odasına kaymıştı.

Klein kibar bir mimikle çavuşu içeri davet edip kapıyı kapattı.

"Planlarınız neler?" Ceketini hala çıkarmamıştı, elleri cebindeydi.

Faxine hafifçe öne eğilip ellerini birleştirdi, "O büyükelçinin damarına bastığının farkında olmalısın. Bu gece ya da yarın, senin için en tehlikeli zaman aralığı olacak.

Üst kademeler sana üç seçenek sundu. Birincisi, iki gün boyunca Kutsal Rüzgar Katedrali'nde kalman. Buhar ve Makinecilik Tanrısı'nın inananı olduğunu biliyorum, ancak Aziz Hierländ Katedrali çok uzak, oraya giderken bir sorun çıkabilir."

Klein hafifçe başını salladı, sessizce çavuşun devam etmesini bekliyordu.

Ancak aniden görüşü bulanıklaştı, zihninin uyuşmaya başladığını hissediyordu. Sanki etrafına kalın, camdan bir duvar örülmüş gibiydi.

 

 

 

 

Çavuş Faxine'in ağzını açıp kapatışının yavaşladığını gördü, kendi düşünceleri de bulanıklaşmıştı.

Bu his onun çok aşina olduğu bir histi. Antigonus ailesinin kuklası, Mühürlü Eser 2-049!

Gece Kuşu olduğu dönemlerde pek çok kez bu etkiyi deneyimlemişti, ancak o zamanlar Kaptan Dunn ve diğerleri onun bu etkiden kurtulmasına yardımcı olabiliyordu. Herkesin birbirindeki anormalliği fark edebilmesi için tüm ekip kol hareketleri yapıyordu!

Antigonus ailesi Kahin yoluna sahip... Bu kişi Antigonus ailesinin kuklasınınkine benzer bir yeteneğe sahip... Kahin yolunu takip eden Orta Dizi bir Beyonder... Tam da beklediğim gibi, bu o... Klein kendine geldi.

Çavuş Faxine'in yüzündeki kaslar gerilmeye başlamıştı. Çavuş, kısa süre içinde siyah saçlı, mavi gözlü bir adama dönüştü. Adamın yakışıklı bir yüzü ve kirli sakalları vardı.

Gülümseyerek şöyle dedi, "Yüksek Dizi Beyonder olmayan biri için baş etmesi en zor yeteneklerden biri..."

Adam konuşmaya devam ederken Klein, karşısındaki cumbalı pencerede kabarık kıyafetli kızı gördü.

Kız camdan süzülüp yavaşça onlara doğru yaklaşmaya başlamıştı; sarı saçları, narin ve solgun yüzü, normal bir insandan daha çok oyuncak bir bebek gibi görünmesine sebep oluyordu.

"Bu kadar güçlü bir koruma tutabileceğin hiç aklıma gelmezdi. Önceden yaptığım kehanet olmasa, şu anda burada ölebilirdim. Bunun için ne kadar ödedin? Bu arada, benim adım Rosago." Rosago gülümseyerek Klein'a bakmaya devam ediyordu, soru sormuş olsa da etkisi altına aldığı bu adamdan akıcı bir cevap beklediği yoktu.

O anda, aniden boğazının etrafında buz gibi bir esinti hissetti, tüyleri diken diken olmuştu.

Arkasında, görünmez bir insan ensesine üflüyor gibiydi!

Rosago gülerek elini kaldırıp parmaklarını şıklattı.

Pat!

Aniden arkasında alevler yükselmiş, kızın saydam gölgesi de alev alıp bir avuç küle dönüşmüştü.

Klein ise tüm bu olanları parça parça resimler olarak görebiliyordu.

Çünkü düşünceleri giderek daha da bulanıklaşıyordu.

Beni çoktan kontrolü altına aldı... neden doğrudan... öldürmüyor... Neden tüm kötü kahramanlar uzun monologlardan bu kadar hoşlanıyor... Hayır, bu adam aptal değil... Sohbeti uzatarak bir şey yapmaya çalışıyor... Klein düşünmeye, sorunu çözmeye çalışıyordu ancak düşünceleri inanılmaz derecede yavaşlamıştı.

Bu sırada bakışlarını Rosago'dan ayırmıyordu, ona ait her detayı hafızasına kazımaya çalışıyordu.

Sonunda, Rosago'nun gözlerinde bir figür belirdiğini gördü, sarı saçlı, mavi gözlü, simsiyah, gotik, kabarık elbiseli bir figür!

Ve şu anda, kadın hala Rosago'nun arkasındaydı. Cumbalı pencerenin yanından, kontrol edilen bir kukla gibi ona doğru yürüyordu.

Henüz onu tamamen kontrolü altına alamadı... Kız direnmeye, mücadele etmeye çalışıyor... Gizem dünyasında boğuşuyorlar... Bir şeyler yapmam lazım... Dengeyi sağlamam lazım... Klein sol yumruğunu sıkıp avucunun içindeki Kötü Söz tılsımını hissetti. Tılsım soğuk ve kaygandı.

O sırada, gardını indirmeme, ceketini çıkarmama kararından çok memnundu.

Ve şu anda, rakibini yaralamak için kendisini de yaralamak zorundaydı! Konuşmak için çabalıyor, gücünü toplamaya çalışıyordu.

Ses telleri çürümüş gibi hissediyor, boğazı güçlükle kıvranıyordu.

Ancak sonunda, ritimsiz bir şekilde de olsa haykırmayı başardı, "Kötü Söz!"

Sesi havada yankılanırken Klein avucunda korkunç bir acı hissetti, şu anda duyduğu hayali fısıltılar normal bir insanı delirtebilirdi.

Ancak bu onun alışık olduğu bir durumdu, bundan sonra atacağı adımları etkileyemezdi.

Maneviyatının büyük bir kısmını Kötü Söz tılsımına aktarması gerekiyordu, zaten bunun için bedeni üzerinde kontrol sahibi olmasına gerek yoktu.

Üç saniye içinde, Gerçek Yaratıcı'nın sesi duyulacak, yakındaki varlıkların kulaklarının içine dolacaktı!

“3!”

Bir anda uğultulu, hayali, şeytani fısıltılar yayıldı. Klein kafa derisinde karıncalanma hissediyordu, zihni o kadar hızlı hareket ediyordu ki damarları zonklamaya başlamıştı. Odaklanmakta güçlük çekiyordu.

Kahve sehpasının arkasındaki Rosago'nun yüzünde de dehşet dolu bir ifade vardı. Gözlerindeki kadın figürü hızla netleşirken yüzü şişti.

“2!”

Siyah elbiseli kadının hareketleri hızlanmıştı, ancak tam o anda acıyla kaşlarını çattı.

O sırada Klein, üzerindeki etkinin zayıfladığını hissetti, düşünceleri yeniden normal hızına dönüyor, eklemleri canlanıyordu!

Uzun zamandır bu tarz seslere, deliliğe ve acıya dayanıp deneyim kazandığında, Kötü Söz tılsımını hızla cebinden çıkarıp Rosago'ya fırlatabildi.

“1!”

Siyah tılsım hızla erimeye başladı. Rosago kendine yeni gelmiş, kenara doğru kaçmaya karar vermişti ki yoğun karanlıkla karşı karşıya kaldı, muazzam miktarda bilgi ve aşırı delilik içeren mırıltıları duymaya başlamıştı.

Hiçbir insan bu sesi tarif edemezdi. Rosago'nun başındaki tüm damarlar şişti, patlamak üzereymiş gibi görünüyorlardı.

Bedeni yere yığıldı, derisini tırmalayarak mücadele etmeye çalışıyordu.

Bu sırada Klein ve sarışın kadın da acıya direnememiş, yere yığılmışlardı. Üçü de trajik çığlıklar atıyor, bir matkap gibi beyinlerinin içini oyan bu acıya direnmeye çalışıyordu.

Gözleri kan çanağına dönmüş, burunlarından kan akıyordu. Dış dünyayı ne görebiliyor, ne de hissedebiliyorlardı.

Bunu ilk fark eden elbette deneyimli Klein olmuştu. Sendeleyerek ayağa kalktığında Rosago'nun kıyafetlerini ve derisini parçaladığını, etinin ve damarlarının göründüğünü fark etti.

Rosago, derisi yüzülmüş efsanevi bir canavara benziyordu. Acı içinde inlerken yerde yuvarlanmaya devam ediyordu, kontrolü kaybetmek üzere olduğu düşünülebilirdi.

Klein sonucun ne olacağını görmek için beklemedi, karşı tarafın tılsımdan faydalanmasından, Gerçek Yaratıcı'nın esiri olacağından korkuyordu.

Şeytani tanrının kesinlikle öfkelenmiş olması gerektiğini düşünüyordu.

Tabancasını çıkarıp hızla ayarladıktan sonra kahve sehpasının yanından geçip namluyu Rosago'nun başına dayadı.

Bang! Bang! Bang! Bang! Bang!

Arka arkaya beş el ateş ederken bakışlarını bir an bile düşmanından ayırmamış, Rosago'nun başının şişip iğrenç bir şekilde patlamasını izlemişti.

Kaptan, bana bunu öğrettiğin için teşekkür ederim... Klein nefes nefese tabancasını indirdi.

Önünde, Rosago'nun başsız cesedi birkaç kez seğirdikten sonra olduğu yere çöküp kaldı.

Siyah, gotik elbiseli kadının çığlıkları da ancak o zaman durabilmişti. Mücadele etmeyi, yuvarlanmayı bırakmıştı, ancak cildi artık çok daha saydam görünüyordu.

Rosago'nun etinin kıvrandığını gören Klein bir an bile tereddüt etmeden Ağıt Tılsımı'nı çıkardı.

Tılsımın sebep olduğu sakin atmosfer sayesinde ceset sonunda hareket etmeyi bırakmıştı.

Bu sahne Klein'a bir şey hatırlattı. Hemen başka bir tılsım çıkarıp fısıldadı, "Kızıl!"

Hızla maneviyatının bir kısmını aşıladığı tılsımı korumasına attı.

Uyku gücü yayılırken, hala Kötü Söz tılsımının kalan seslerinin etkisi altında olan kadın da sakince derin bir uykuya daldı.

Klein, emin olmak için bir Uyku Tılsımı daha attı, şimdi yapacaklarının kesintiye uğramasını istemiyordu.

Klein'ın Minsk Sokağı'ndaki evi yeniden huzura kavuşmuştu. Bu kez kırılan bir şey yoktu; yalnızca, mistik güçlü üç kişinin mücadelesinden ötürü zemin biraz aşınmıştı.

Klein önce Rosago'nun cesedine, sonra da uyuyan korumasına bakıp gülümsedi, "Sık sık ölümle dans etmek de güzel. En azından bağışıklık kazandım."

Rosago şu anda Gerçek Yaratıcı tarafından lekelendiğinden medyumluk ritüeli yapmaya çalışmayacaktı, şu anda onun ruhuyla iletişim kurmaya çalışmak intihar etmek demekti.

 

 

 

 

Ancak bu, Klein'ın başka seçenği olmadığı anlamına da gelmiyordu. Rosago'yu götürüp ritüeli gri sisin üstündeki dünyada yapmayı planlıyordu.

Ama ruh bedeninin şu anki seviyesiyle, Azik'in bakır düdüğünün sağladığı güçle bile taşınabilir bir kamerayı hareket ettirmeyi başaramamıştı! Bununla birlikte, medyumluk ritüelinin bedenle bir ilgisi yoktu, iletişim ruhla kuruluyordu!

Klein bir mum çıkarıp ritüeli hazırladıktan sonra kendisine çağrıda bulundu, böylece kısa sürede ruh beden durumuna girmişti.

Rosago'nun maneviyatının kalıntıları hala buradaydı, ayrıca Klein, korumasının fiziksel durumunun da biraz tuhaf olduğunu fark etmişti. Aslında kız Klein'a oldukça benzer bir durumdaydı, ancak aralarında çok büyük farklar da vardı.

Klein düşünmeyi bir kenara bırakıp Azik'in bakır düdüğünü eline aldı, sonra da Rosago'nun maneviyatına sarılı bir şekilde gri sisin üstündeki dünyaya geldi.

Gerekli ritüel malzemelerini hazırlayıp basit bir sunak kurduktan sonra hızla medyumluk ritüeline başladı.

Bu süreçte, herhangi bir dua etmeden doğrudan ruhla iletişim kurabildiğini fark edince şok olmuştu. Sanki, gerçek bir ruh medyumu olmuştu!

Oh... Bu, gri sisin üstündeki gizemli dünyada sahip olabildiğim bir özel güç mü? Klein bu konuyu daha sonra düşünmek üzere zihninin bir köşesine not edip kehanet ifadesini yazdı.

"Kahin yoluna ait iksir formülleri."






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44421 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr