Bölüm 216: Yine Aynı Toplantı

avatar
2018 27

Lord Of Mysteries - Bölüm 216: Yine Aynı Toplantı


Çevirmen: Dnightshade

 

Klein, Backlund’daki ilk sabahında, soğuk ve nemli bir güne uyandı, yoğun sis görüş netliği üzerinde olumsuz etki yapıyordu. Kahvaltısı, bir litre ucuz çay ve iki tane ucuz yağlı tosttan ibaretti. 

 

Bütün sabah yapacak işleri vardı, ancak önce Cherwood Bölgesi’nde bulunan Backlund Bülteni binasına gitmiş, aylık 30 pound, gazeteye ufak bir ilan vermişti.

 

Salı gününden itibaren, Backlund Bülteni’nin sadık okuyucuları yedinci ya da sekizinci sayfanın bir köşesinde, Klein’ın verdiği ufak ilanı görecekti.

 

Sherlock Moriarty. Çeşitli türde özel araştırmalarda usta. Makul fiyatlar ve güvenlik ilkelerine sıkı bağlılık. Cherwood Bölgesi 15 Minsk Sokağı’nda ikamet ediyor.

 

Klein’ın Tussock Times ya da Backlund Günlük Bülteni gibi büyük gazeteleri seçmemesinin sebebi, bu tarz gazetelerin Loen Krallığı’nın tamamında okurlara sahip olmasıydı, onun işi ise şimdilik yalnızca Backlund’la sınırlıydı. Dahası, çok fazla ün kazanmak istemiyordu.

 

Bu nedenle, yerel okuyucuları olan ve ilan ücretleri çok da pahalı olmayan Backlund Bülteni ilk seçeneği olmuştu.

 

 

Backlund Bülteni binasından ayrıldıktan sonra haritasının yardımıyla bitki tozları, gümüş parçalar, çiçekler, mücevherler ve aksesuarlar alabileceği yerleri buldu. Yapacağı ritüellere önceden hazırlık yapıyordu. Maneviyat içermeyen nesneler doğal olarak sıradan mağazalarda bulunabiliyordu. Tabii hepsi aynı çatı altında değildi, Klein’ın farklı mağazaları tek tek gezmesi gerekiyordu.

 

Bunun için bir beş pound daha harcamıştı. Böylece bankadan çektiği 200 pounddan geriye yalnızca 92 pound kaldı.

 

“Para su gibi gidiyor…” Klein yakınlardaki bir kafeteryaya girip 8 penilik bir karabiberli biftek sipariş etti.

 

Öğlen birde de Minsk Sokağı’ndaki evine dönüp aldığı malzemelerle, maneviyat duvarı oluşturmak için gerekli olan Kutsal Gece Tozu’nu hazırladı.

 

Gerçek bir gümüş ritüel hançeri alana kadar elinde olan tek yöntem buydu. Bu kısıtlamadan ancak Dizi 7’ye geçtiğinde kurtulabileceğine inanıyordu.

 

Oh… Bayan Adalet, Bay Asılan Adam ve Güneş henüz bu hafta için izin talebi göndermedi. Bu hafta toplantı vaktinde yapılacak… Asılan Adam ne gibi sürprizlerle gelecek çok merak ediyorum… Klein yatağında arkasına yaslanıp durumunu değerlendirmeye başladı.

 

Ona göre, özel dedektiflik hem para hem de eylemleri açısından uygun bir meslekti. Her sosyal statüden insanla tanışmasına ve yavaş yavaş Backlund’daki Beyonder çevrelerini keşfetmesine olanak tanıyacaktı. Böylece Gizli Düzen’le ilgili ipuçları da bulabilecekti.

 

Tabii eğer şansı yaver giderse, bir Beyonder çevresinden Dizi 7 iksirinin adını öğrenip gerekli malzemeleri ve formülü de alabilirdi.

 

Ince Zangwill’e gelince… Klein şimdilik onun peşine düşme meselesini bir kenara koymuştu. Hatta ondan kaçınması bile gerekiyordu. Ancak şaş kaza, kendisini ifşa etmeden düşmanının konumunu bulursa, Evernight Tanrıçası Kilisesi’ne anonim bir mektup göndermeyi de zihninin bir köşesine not etmişti.

 

Özel dedektiflik maaşıyla en fazla orta sınıf bir yaşam standardı sağlanabilir. İksir formülleri ve Beyonder malzemeleri almak için yeterli param olmayacak, bu nedenle ya Bayan Adalet’le olan işlerimi geliştirmeli, ya da bankada kalan 100 pound ile idare etmeliyim… 

 

Evet, şu anda kalan 92 pounda dokunmamalıyım. Belki bir süre hiç para kazanamayacağım…. Bu düşünce eşliğinde Klein aniden ayağa kalktı. Birinci kata inip gündüz aldığı gazeteleri karıştırmaya başladı.

 

Bu gazetelerde genellikle icat edilen ve yatırım gerektiren şeylerin haberleri de olurdu.

 

Klein, Dünya’dayken edindiği bilgileri ve bu çağ hakkındaki bilgisi sayesinde dikkatli bir şekilde projeleri gözden geçirdi. Ne yazık ki bugünün gazetesinde bulunan projelerin hiçbiri güvenilir değildi.

 

Üçe çeyrek kala odasına dönüp kapıyı kilitledi, perdeleri çekti ve Kutsal Gece Tozu’nu kullanarak bir maneviyat duvarı oluşturdu.

 

Saat yönünün tersine dört adım atarak gri sisin üstündeki dünyaya ulaştı. Aptal’a ait olan yüksek sırtlı sandalyeye oturup maneviyatıyla Güneş’i temsil eden kızıl yıldıza dokundu.

 

Bu, hayatımda değişmemiş olan çok az şeyden biri… Bu düşünce buruk bir şekilde iç çekmesine neden olmuştu.

 

 

 

 

Gümüş Şehri’n dışındaki alanda, grimsi-siyah, neredeyse çökmüş bir kulede.

 

Bir devriye ekibinin dokuz üyesi, ateş başında toplanmış son birkaç gündür yaşadıkları şeyler hakkında konuşuyorlardı.

 

Bu sırada ekibin birkaç üyesi de, karanlıktan gelebilecek olası tehlikelere karşı etrafı koruyordu.

 

Gümüş Şehir Beyonderlarının çoğu, daima temkinli olunması gerektiğini zor yoldan, kan dökerek öğrenmişlerdi.

 

“Hiçbir zaman gardını düşürme. Karanlıktaki canavarlar hemen arkanda olabilir!”

 

Yıldırım sıklığının oldukça düşük olduğu gecelerde, ateşi canlı, ışıkları parlak tutmak önemliydi. Hiç ışık kaynağı olmadığında neler olacağı belli olmazdı – burada yaşayan kimse, mutlak karanlıkta korkunç şeyler olmayacağından emin olamazdı çünkü gerçeklik, pek çok kez hayal güçlerinin sınırlarını genişletmeyi başarmıştı.

 

Derrick Berg, sessiz ve sakin bir şekilde ekip arkadaşlarının daha önce karşılaştıkları bir canavarı anlatışını dinliyordu. Söz konusu canavar, tüm bedeni gözlerle kaplı insansı bir yaratıktı.

 

Devriye ekibi, canavarı öldürebilmek için ağır bir bedel ödemiş, ikisi ağır olacak şekilde beş kişi yaralanmıştı.

 

O anda aniden Derrick’in görüşü bulanıklaştı, kalın, gri bir sis tabakası kendisini sarmış gibi hissediyordu.

 

Ölçülemeyecek kadar uzak bir yerde, gri sisin derinliklerinde, eski, yüksek sırtlı bir sandalyede oturan bulanık bir figür ona bakıyordu.

 

“Toplantı için hazırlan.”

 

Aptal’ın sesi Derrick’in kulaklarında yankılandı, ancak ekip arkadaşları herhangi bir tuhaflık fark etmemişti.

 

Derrick on saniye kadar etrafını kolaçan ettikten sonra ateşin kenarına yaklaşıp, uyuyacakmış gibi yıkık duvarlardan birine yaslandı.

 

Altı üyelik konsey üyelerinin ve Kıdemli Lovia’nın Bay Aptal’ın varlığını keşfedemediğini fark ettiğinden beri, bir hata yapıp kendi kendini ifşa etmediği sürece, diğer insanların gözü önünde gri sisin üstündeki Tarot Kulübü toplantısına katılabileceğini anlamıştı.

 

 

 

 

Backlund, İmpaparatoriçe Bölgesi.

 

Audrey, dinlenmek istediğini söyleyerek ailesinden izin isteyip odasına döndü.

 

Heyecanını bastırmayı başarmıştı, odanın içinde bir ileri bir geri volta atmak yerine sessizce yatağına oturmuş Bay Aptal’ın çağrısını bekliyordu.

 

Babam, sunulan yasa tasarısı konusunda Parlamento Üyeleri’yle görüşüyor, Beyonder koruma da sürekli peşimde değil. Ah, Tanrıçaya şükürler olsun; sonunda hayatım normale döndü! İki hafta geçti, Bay Asılan Adam Gökkuşağı Semenderi’nin hipofiz bezini hazırlamış olmalı… Çok yakında Dizi 8’e geçeceğim! Audrey’nin gözleri parlıyordu.

 

Ona göre bu, alacağı otuz bin poundluk ödülden çok daha heyecan vericiydi.

 

Kısa süre sonra, aşina olduğu o hayali kızıl dalganın yükselip kendisini yuttuğunu gördü.

 

 

 

 

Antik görünümlü bir yelkenlide.

 

Alger Wilson, kaptan kabininin kapısını kilitlemiş, sekstant ve gemi jurnallerinin arkasına oturmuştu. Önündeki bir yığın kağıtta yazanları hafızasına kazımaya çalışıyordu.

 

Araştırmalarını tamamladıktan ve üst kademeler tarafından ödüllendirildikten sonra, gizlice kopyaladığı Roselle günlük sayfalarıyla, huzurlu bir şekilde Backlund kaosunu terk etmişti.

 

Denizci iksirini sindirdikten sonra normal bir şekilde ilerleyebileceğim. Sağladığım katkılar, iksiri ve malzemeleri almamda kolaylık sağlayacak… Ancak bu, ‘rol yapma yönteminden’ haberdar olduğum gerçeğini açığa çıkaracak. Bunun avantajları olduğu gibi dezavantajları da var… Aniden dikkati dağılan Alger huzursuz bir şekilde başını salladı.

 

O anda Aptal’ın çağrısını hissetti. Bu çağrı, zihninde bir anda Kasırga Qilangos’un hızla çürüyen cesedinin canlanmasına neden olmuştu.

 

İçgüdüsel bir şekilde başını eğip kızıl dalganın kendisini yutmasına izin verdi.

 

 

 

 

Gri sisin üstünde, bir devin evini andıran sarayın içinde.

 

Ruh Görüsünü aktif hale getirmiş olan Klein, mevcut durumlarını doğrulamak için Güneş, Adalet ve Asılan Adam’ı dikkatle inceledi.

 

Audrey tam neşeli bir şekilde diğer üyeleri selamlayacaktı ki, Asılan Adam’ın yüzündeki heyecanı fark etti. Anladığı kadarıyla Alger ona ilk kendisinin konuşmak istediğini işaret ediyordu.

 

“Bay Aptal, Roselle’in günlüğünden 19 sayfa elde edebildim.

 

Ayrıca, Qilangos’tan kurtulmama yardımcı olması için hayranınızı gönderdiğiniz için teşekkür ederim. Bu günlük sayfaları da bunun karşılığıdır!”

 

19 sayfa mı? Fena değil… Klein, hayran konusu hakkında yorum yapmak istemiyordu, bu nedenle hafifçe gülümsemekle yetindi.

 

“Adil takas ilkelerine uygun.”

 

Tam da Bay Aptal’dan beklendiği gibi… ‘O’nun için, mistik bir nesneye sahip bir Korsan Amiral bir hiç yalnızca… Görünüşe göre ödülü alacağımdan bahsetmeme gerek yok… Bay Aptal’ın kaç tane Yüksek Dizi Beyonder hayranı var çok merak ediyorum doğrusu… Audrey hala heyecanla sırasını bekliyordu.

 

Bay Aptal’ın bu cevabını duyan Alger mütevazi bir şekilde devam etti, “Şimdilik hafızamın sınırı altı sayfa. Bu nedenle sayfaların geri kalan kısmını bir sonraki toplantılara bırakmamı mazur görürsünüz umarım.”

 

“Sorun değil.” Kalın sis tabakasının ardındaki Klein hafifçe başını salladı.

 

Asılan Adam’ın önünde beliren sayfalara bakan Güneş, içeriği çok merak etmişti. Önceki deneyimlerinden, Bay Aptal’ın ilgisini çekebilecek şeylerin muhakkak çok gizemli şeyler olması gerektiğini anlamıştı.

 

Adalet’e bakıp onun yüzünde herhangi bir merak belirtisi görmediğinde o da sessizliğini korumayı tercih etti.

 

Altı günlük sayfası, kısa süre içinde eksiksiz bir şekilde Klein’ın elinde belirmişti.

 

Audrey ve diğerleri bu tarz durumlara zaten alışkın olduklarından, sessizce Aptal’ın bitirmesini beklemeleri gerektiğini biliyorlardı.

 

 

Klein vakit kaybetmeden ilk sayfadan başladı:

 

“16 Aralık. Fırtınaya sıkışıp karanlıkta kaybolan zavallı adamla sonunda iletişime geçebildim.”

 

Sonunda, sonunda diğer sayfalarda bahsedilen şeylerin devamı olan bir içerik… Klein keyifle yeniden sayfalara odaklandı:

 

“Kendisine Bay Kapı diyor, bana karmaşık ve zor bir ritüel öğretmeye çalıştı. Gerçek dünyaya dönmesine yardım etmem karşılığında üç dileğimi yerine getireceğini söyledi.

 

Beni aptal mı sanıyor? İki yaşamım boyunca toplam altmış yıldan uzun yaşadım. Şeytani tanrıların ve iblislerin her zaman kullandığı manipülasyon tekniklerini anlamayacağımı mı sanıyor?

 

Ancak kabul etmeliyim ki, tarif ettiği Dördüncü Çağ tarihi oldukça ilginçti.”






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44250 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr