Library of Heaven's Path - Bölüm:164 O Hayvan

---

Bölüm:164 O Hayvan

 

Çeviri ve Düzenleme: Gin

 

 

"Ne oldu, artık istemiyor musun?"

 

Ortamdaki sessizliği fark eden Zhang Xuan bakışlarını kıza çevirdi.

 

"Yanlış anladınız..."

 

Huang Yu aceleyle elini salladı.

 

"Öyleyse sorun yok. Hemen çizmeye başlarım..."

 

Zhang Xuan daha fazla oyalanmadı. Hemen bir başka boş tuval alıp fırçalarını eline aldı ve mürekkebe batırarak çizmeye başladı. Kısa bir süre sonra, bir başka resim daha şekillenmişti.

 

Bu kez resim avluyu anlatmamıştı. Çimenlerin üzerindeki vahşi bir geyik resmedilmişti. Şu anda bir yandan çevresini kolaçan ederken bir yandan da otluyordu. Resmin her yerinde yaban çiçekleri vardı ve tamamlandığı anda sayısız arı yüzeyine hücum ederek vızıldamaya başlamıştı. Daha sonra vahşi geyik hayat bularak resimden dışarı atlamış, ardından yavaşça yok olmuştu.

 

"Bir bir başka beşinci seviye resim!"

 

"Bu..."

 

Usta Yuanyu ve diğerleri şoktan konuşamıyordu.

 

Büyük ustalar bile beşinci seviye resimleri tamamlayabilmek için benzersiz bir emek ve enerji harcarken, bu herif onları çöp adam çizer gibi tamamlayıveriyordu. Dahası, hiç dinlenmeden ardı ardına iki tane çizmişti...

 

Bu kadar inanılmaz olmana gerek var mı?

 

Bu kadar kibirli olmalı mısın?

 

Dünya mı değişmişti yoksa beşinci seviye resimleri kolayca çizebilecek kadar yetenekli miydi?

 

"Siz ikiniz de ister misiniz? Resim başına iki milyon..."

 

Karşı tarafın yaptıklarının şokundan kurtulamayan iki ihtiyar Büyük usta Zhang'in beklentiyle onlara baktığını gördüler.

 

Onun için, beşinci seviye resimler yapmak basit bir meseleydi. Aynı zamanda paraya ihtiyacı vardı ve resim yapmak bir usta hoca gibi davranmaktan çok daha kolaydı.

 

Ne de olsa, gizli kimliği açığa çıkacak olursa ölene kadar dayak yiyebilirdi...

 

"Biz... biz de alabilir miyiz?" Yuanyu ve Lu Chen salyalarını yuttular.

 

"Parasını ödediğiniz sürece..." Zhang Xuan yanıtladı.

 

"..."

 

İki ihtiyar sendelediler.

 

Burada beşinci seviye resimlerden bahsediliyordu! O kadar değerlilerdi ki, tüm başkentte bile bulamazdınız. Sadece para için böyle rastgele şekilde resim yaptığını düşününce...

 

Pu!

 

Büyük usta ressamların parayı ellerinin kiri olarak gördüklerini kim söylemişti...

 

Çık ortaya, bakalım seni gebertene kadar dövüyor muyum...

 

Uzun sayılmayacak bir sürenin sonunda Zhang Xuan iki resim daha yapmıştı ve onlar da beşinci seviyedeydiler. İki ihtiyar o kadar heyecanlanmıştı ki gözlerinden yaşlar süzülüyordu.

 

Sonunda böylesine değerli resimleri elde edebilmişlerdi... Dahası, her biri kendi resmini almıştı...

 

Böyle bir şeyin mümkün olabileceğini asla hayal edemezlerdi.

 

 

Huang Yu ve Bai Xun Mürekkep Gün Güzelini artık istemediklerine göre sınava devam etmenin de bir anlamı yoktu. Dahası, Zhang Xuan'in sebep olduğu tantana o kadar büyüktü ki iki usta sınava olan bütün ilgilerini yitirmişti.

 

"Usta Zhang, iki milyon altını en kısa sürede hazırlayıp size göndereceğim!"

 

"Yarın akademiye getiririm!"

 

Yuanyu ve Lu Chen zengin adamlardı ve iki milyonu kolayca çıkarabilirlerdi. Ancak Huang Yu ve Bai Xun üzerlerinde o kadar para yoktu. Ancak konumları gereği daha sonra ödemeyi reddetme ihtimalleri yoktu.

 

Elindeki dört milyon değerindeki banknotlara bakan Zhang Xuan keyifliydi.

 

Başlangıçta, buraya gelme sebebi minnet borcunu ödemekti. Rüyalarında bile bu kadar kar yapıp geri döneceğini hayal edemezdi.

 

Huang Yu ve Bai Xun'un borçlarını da ekleyince tek seferde toplam sekiz milyon altın kazanmıştı!

 

Ling Tianyu'nun karısını tedavi ettiği için bir milyon, Du Miaoxuan, Wang Chong, Eczacı Chen Xiao ve Luo Chong'un her birinden de ortalama üç milyon almıştı... Bu durumda toplamda çoktan yirmi milyon altın kazanmıştı!

 

İhtiyacı olan yirmi üç milyona ulaşmasına az kalmıştı.

 

"Harika!"

 

Zhang Xuan yumruklarını heyecanla sıktı.

 

Başlangıçta yirmi milyon kazanmasının birkaç yıl süreceğini düşünmüştü. Ancak şimdi, görünüşe göre o kadar büyütülecek bir mesele değildi...

 

Eğer bu düşüncelerini bir başkası duyabilseydi, o anda yüzüne kan püskürtürdü.

 

Kahretsin, neden geberip gitmiyorsun...

 

"Kardeş Zhang Xuan, yüzümü kızartarak sana kardeşim diyeceğim. İmparator Shen Zhui bu gece geri dönecek ve ona bir ulak yollayarak durumu bildirdim. Yarın krallığın Kitap Koleksiyon Mahzenine girme iznini alacaksın!"

 

Lu Chen satın aldığı resmi dikkatle bir kenara koyarak konuşmuştu.

 

"Yarın Kitap Koleksiyon Mahzenine girebilir miyim? Harika!"

 

Zhang Xuan hoşnut bir ifadeyle başını salladı.

 

Daha önce Lu Malikanesine gelmesinin nedeni 6-Dan Dövüşçü kılavuzları bulabilmekti. Eğer krallığın Kitap Koleksiyon Mahzenine girebilirse, 6-Dan Dövüşçü Semanın Yolu İlahi Sanat kılavuzunun tamamlanmış nüshasını kesinlikle derleyebilirdi. Belki de... 7-Dan bir gelişim tekniği bile geliştirebilirdi!

 

7-Dan dövüşçü Tongxuan aleminde, meridyenleriniz birbiriyle tamamen bağlanır ve zhenqinizin tüm vücudunuzda özgürce dolaşmasına imkan sağlardı. Nefesiniz engin göklerle hizalanarak dövüş gücününüz birkaç kat artmasına neden olurdu. Böyle bir güce ulaşırsa, Zhang Xuan akademiden ayrılacak olsa bile gidip göremeyeceği hiçbir yer kalmayacaktı ve daha yüksek mevkilere yükselebilirdi.

 

Huang Yu ve Bai Xun'un artık sınava girmelerine gerek kalmamıştı ve Yuanyu ve Lu Chen kendi 5. seviye resimlerine kavuşmuşlardı. Her birinin arzuları yerine gelmişti ve bu yüzden, Zhang Xuan orada daha fazla oyalanmadan herkesle vedalaştı.

 

Lu Malikanesinden ayrıldığında güneş çoktan batmıştı.

 

Öğlen buraya geldiğinden beri, tüm gün boyu meşguldü.

 

Ancak buna değmişti. Semavi Yolun Kütüphanesi 【Semavi Yolun Resim Sanatı】 kılavuzunu derlemiş ve resim konusunda hiçbir şey bilmeyen onu, bir usta ressam olan Lu Chen'den daha geride olmayan bir ressama dönüştürmüştü. Bu meslek Dokuz Yolun yalnızca orta sıralarında bulunsa da, ressamlar yine de ayrıcalıklı bir konumda bulunurlardı.

 

Bu, geleneklerin ve sosyal değerlerin büyük değer gördüğü Tianxuan Krallığında daha da geçerliydi. Gerçek yeteneklere sahip ressamlar kolayca saygı uyandırırdı.

 

Tabi ki Zhang Xuan için şu anki en önemli nokta para kazanabiliyor olmasıydı. Malikanesinde oturup başkalarının kapısına gelmesini beklemektense, tek bir yolculuk ona sekiz milyon altın kazandırmıştı. Bu büyük bir talih kuşu sayılırdı.

 

Malikaneye döndüğünde Sun Qiang hemen ileri atılarak onu karşıladı.

 

"Bugün gelen kimse oldu mu?" Zhang Xuan sordu.

 

"Büyük efendiye yanıt olarak, siz gittikten sonra gelen kimse olmadı!"

 

"Hm!" Zhang Xuan başıyla onayladı.

 

Görünüşe göre üç milyonluk giriş ücreti pek çok kişiyi korkutmuştu. Ancak bu da iyi bir şeydi. En azından pek çok dertten kurtulmuş oluyordu. Her şekilde, haplar için gerekli paranın neredeyse tamamını toplamıştı, bu yüzden artık eskisi kadar endişe duymuyordu.

 

Odasına dönen Zhang Xuan eğitime devam etmedi. Semavi Yolun Resim Sanatı kılavuzu ona sağlam bir temel sağlasa da, ardı ardına dört tane 5. seviye resim yapmak onu tahmin edemeyeceği kadar yormuştu. Uzanan Zhang Xuan kısa süre sonra uyuyakaldı.

 

…………

 

Lu Malikanesi.

 

Usta Yuanyu, Zhang Xuan ve Bai Xun, Zhang Xuan vedalaştıktan sonra dağılmamışlardı.

 

"Görünüşe göre usta hoca Yang Xuan'ı ziyaret etmek için çok geç oldu..." Dışarıdaki batan güneşi gören Lu Chen konuşmuştu.

 

Güneş battıktan sonra birilerini rahatsız etmek saygısızlıktı. Başka biri olsa durum kabul edilebilirdi, ancak Usta Lu Chen ve Usta Yuanyu özel bir konumdalardı. Karşı tarafın bir usta hoca olduğundan bahsetmeye gerek bile yoktu. Onlar bile adama karşı en ufak saygısızlık göstermeye cesaret edemezlerdi.

 

"Sorun değil, onu yarın ziyaret etsek de geç kalmış olmayız!" Usta Yuanyu karşılık verdi.

 

Lu Chen başıyla onayladı. Zhang Xuan'in bıraktığı resme bir bakış daha attı. Şu ana kadar hala olanlara inanamamıştı. "Başlangıçta Kardeş Zhang'ın yalnızca resim konusunda tutkulu ve yetenekli bir genç olduğunu düşünmüştüm. Bu yüzden onu sınayarak çırağım olarak kabul etmeyi düşünüyordum. Onun bir büyük usta ressam olacağını asla tahmin edemezdim..."

 

Bu noktaya kadar konuşup, başını acı bir tebessümle sallamıştı.

 

Eğer bir büyük usta ressamı çırağı olarak almaya niyetlendiği duyulursa, kesinlikle alay konusu olurdu.

 

"Böyle genç bir yaşta bir büyük usta ressam olabildiğine göre, nereden geldiğini merak ediyorum." Usta Yuanyu sordu.

 

Resim gelişim seviyesini arttırmaktan daha zor bir sanattı. Zhang Xuan yetmiş ya da seksenlerinde olsa, beşinci seviye resimler yapabilmesi onları belki şaşırtırdı ancak kabul etmesi imkansız olmazdı. Ancak daha yirmisinde bile olmayan birinin bu seviyede resimler yapabilmesi, ellerinde olmadan derin düşüncelere dalmalarına neden oluyordu.

 

Bu durumun iki makul açıklaması olabilirdi. İlki, o kadar üstün yeteneklere sahipti ki, diğerlerinin ona hayran bakışlar atmaktan başka çaresi yoktu. Ya da, arka planda onu yönlendiren müthiş bir usta hoca olmalıydı.

 

Yuanyu bu iki olasılıktan ikincisine daha çok inanıyordu.

 

"Detaylardan emin değilim. Huang Yu ve Bai Xun, siz ikiniz Hongtian Akademisinde bulundunuz, bu yüzden Kardeş Zhang hakkında daha çok şey biliyor olmalısınız. Neden bize geçmişinden biraz bahsetmiyorsunuz?" Lu Chen bakışlarını ikiliye çevirdi.

 

"Birkaç şey biliyorum... Ama korkarım bunları söylersem bana inanmayacaksınız ve... Biraz öfkelenebilirsiniz..."

 

Huang Yu garip bir ifadeyle karşılık verdi.

 

"Öfkelenebilir miyim? Neden böyle bir konuda öfkeleneyim ki? Endişelenme, anlat hadi!" Usta Lu Chen'in kafası karışmıştı.

 

Zhang Xuan'in Hongtian Akademisinde bir hoca olarak yaptıklarına inanmayacağı ya da öfkeleneceği bir durum olamazdı.

 

Resim konusunda çok yetenekli bir genç olarak, pek çok çırağın etrafına toplandığı popüler bir figür olması kesindi.

 

"Pekala, o halde anlatayım. Muallim Zhang... Hongtian Akademisinin en ünlü işe yaramaz hocasıdır. Başkaları sıklıkla ona hakaret eder..." Huang Yu Zhang Xuan'in meselelerini anlatmaya başladı.

 

"Öğretmen Yeterlilik Sınavından sıfır puan mı aldı? Bir öğrencinin gelişim aleminin kontrolden çıkmasına mı neden oldu? Nasıl... Bu nasıl mümkün olabilir?"

 

Yuanyu ve Lu Chen'in gözleri kocaman açılmıştı.

 

Şaka mı yapıyorsun? Beşinci seviye resimler yapan bir büyük usta ressam nasıl... işe yaramazın biri olabilirdi?

 

Neden bu kadar inanılması güç bir hikaye dinliyorlardı?

 

"Eğitim Bürosu onu bilerek baskılıyor olmalı..." Huang Yu Aydınlanmış Zihin Duruşmasında gördüklerini anlatmaya devam etti.

 

"Lanet olsun! Shang Chen'i daha önce gördüm ve onun tarafsız bir adam olduğunu düşünmüştüm. Bu kadar utanmaz biri olacağını nereden bilebilirdim.

 

"Xiao Yu, sen bir asistan usta hoca değil misin? Ayrıca baban Hocalar Loncasının lideri. Bu yüz karasına dersini vermelisin!"

 

Kıdemli Shang Chen'in 'taraflı' davranışlarını ve 'icraatlarını' duyan Yuanyu ve Lu Chen neredeyse öfkeden patlayacaklardı.

 

Zhang Xuan'in yeteneklerine bizzat şahit olmuşlardı. Böyle becerikli birinin işe yaramaz olması mümkün müydü? Hata Zhang Xuan'in olmadığına göre, Kıdemli Shang Chen gölgelerden olayı yönlendirmiş olmalıydı.

 

Hongtian Akademisinde böyle bir hocanın olmasına izin verilebilir miydi?

 

"Bu mesele beni gerçekten de kızdırdı... Görünüşe göre Müdür Hong'la bu konuyu bizzat konuşup okuluna çeki düzen vermesini söylemeliyim." Usta Lu Chen öfkeyle homurdandı.

 

"Imm... Aslında... Öfkelenebileceğinizi söylediğimde, bu konuyu kastetmiyordum."

 

Karşı tarafın sözlerini duyan Huang Yu kafasını kaşıdı.

 

"Bu konu değil miydi? Yoksa Kardeş Zhang başka adaletsiz cezalara da mı maruz kaldı?"

 

Lu Chen bakışlarını bir kez daha ona çevirdi.

 

Kendisini malikanesine kapatıp dışarıdaki meselelerle nadiren ilgilense de, yalnızca imparatorun vasisi ve usta ressam kimliğini kullanarak birisine haddini bildirmek isterse, Hongtian Akademisinin müdürü bile bu konuda çaresiz kalırdı.

 

"Mesele bu değil... Birisi Usta Zhang'e Hoca Değerlendirmesinde meydan okudu ve bu birkaç gün sonra gerçekleşecek..."

 

Huang Yu konuşmadan önce bir an tereddüt etti.

 

"Meydan okuma mı? Hoca Değerlendirmesi mi?"

 

Huang Yu'nun sözleri Lu Chen'in kafasını karıştırmıştı.

 

"Ben Hoca Değerlendirmesinin ne olduğunu duymuştum. Bu öğrenciler arasındaki bir karşılaşma olsa da, hocaların onur ve itibarı söz konusu. Ona meydan okuyan kim? Eğer Kardeş Zhang'in gerçek yeteneklerinden haberdar olsaydı, büyük ihtimalle buna cesaret edemezdi!" Usta Yuanyu kıkırdadı.

 

"Durum tam olarak bu olmayabilir. Usta Zhang'e meydan okuyan kişi... Hongtian Akademisinde inanılmaz derecede ünlü bir hoca. Gerçek bir yıldız. Dahası, himayesinde sayısız öğrenci var ve Giriş Sınavında ilk üç yüze giren çaylakların iki yüzden fazlası onun himayesine girdi!" Huang Yu'nun sözleri yavaşça yumuşayarak sonunda bir mırıltı halini almıştı.

 

"Bu hocanın adı ne?"

 

Lu Chen'in nefes alış verişi hızlanmıştı.

 

"Öhöm öhöm, o Usta Lu'nun oğlu... Muallim Lu Xun!"

 

Huang Yu bir anlık tereddütten sonra karşılık verdi.

 

"O hayvan... Lanet olsun!" Usta Lu Chen'in vücudu sarsıldı. Ardından öfkeyle uludu.