Bölüm 70: Sonsuz Acı Sanrısı (1)

avatar
416 6

Kötü Adamın Hayatta Kalma Rehberi - Bölüm 70: Sonsuz Acı Sanrısı (1)


Annesinin kucağı Lucas için tüm sorunlardan kurtulabileceği tek yerdi. Onun kucağındayken dünyanın tüm kötülüklerinden uzaklaşmış gibi hisseder, her daim huzur bulurdu: onun için cennetten farksızdı.

 

Güzel ve zarif olan kadın çocuğuna şefkatle bakarken bir ters lale gibi mazlum gözüküyordu.

 

Manzara birden değişti.

 

Tablodan çıkmış gibi duran manzara yerini cehennemi aratmayan bir manzara ile değiştirdi. Bu sefer karşısında milyonlarca insanın öldüğü kaotik bir savaş alanı vardı. Acı, nefret ve keder cisimleşmek üzereydi.

 

Manzara tekrardan değişti.

 

Bu sefer Lucas kötü bir Tanrı’nın eline düşmüş ve onun Simya deneği olarak uzun yıllar işkence görmüştü. Üzerinde ağza alınmayacak deneyler gerçekleştirilmişti. Her biri öyle acı vericiydi ki Lucas birçok defa kendini öldürmeye çalışmıştı.

 

Önündeki manzara yine değişti.

 

Hoşlandığı kıza elleriyle yaptığı güzel bir totem oymasını hediye ederken kızın ona attığı korku dolu bakışları görüyordu. Kızın yüzündeki renk birden çekilirken gözleri korkuyla küçülmüştü. Hemen ardından eliyle Lucas’ı itip anne babasının olduğu yere doğru koşmuştu.

 

Koşarken ‘Anne, canavar!’ diye bağırıyordu.

 

Ve bunlara benzeyen pek çok acı manzara…

 

Her biri öncekinden trajik ve acıyla dolu.

 

Lucas’ın anıları bittikten sonra Kayra’nın Kefaret Mühürleri ile çektiği acılara gelmişti sıra.

 

Lezzet Laneti, Rüya Laneti, Mana Laneti, Rayiha Laneti, Ağırlık Laneti gibi acımasız işkenceler birbirini takip ederek Kayra’nın ruhunu parçalara ayırdı.

 

Sadece birkaç saniyelik süreçte Kayra’nın ruhu binlerce defa parçalanıp yeniden oluştu.

 

En sonunda, hiçbir şey olmadı.

 

Sadece acı vardı.

 

Öncekilerinden kuvvetli, artık acı olmaktan çıkmış bir acı.

 

Kayra’nın ruhu olgunlaşıyordu.

 

---

 

Evelyn durgun göle bakarken gelecekteki planlarını düzene sokuyordu. Ne zaman kendini kötü hissetse geldiği bir yer olduğu için bu sefer yanına korumalarını almamıştı.

 

“Neler olacak acaba?”

 

Üzerinde uzun mavi bir elbise vardı. Ortaçağ aristokratlarının geniş etekli balo elbiselerine benziyordu. Ancak içerisinde iğnelerden kılkanat hançerlerine kadar çok sayıda hançerle zehir bulunuyordu.

 

Çoraplarını çıkardı ve krem kadar pürüzsüz gözüken ayaklarını suya soktu. Su soğuktu, bu yüzden bir anlıkta olsa irkildi.

 

Her şey gün geçtikçe daha da kötüleşiyordu.

 

Briache Ailesi, Muhterem İblis ile anlaşma yapma kılıfı altında onları tuzağa çekme niyetindeydi. Böylece Stella Lordu’nun ayağına batan en büyük diken samanların arasından ortaya çıkacaktı. Bu sırada ise Stella Lordu onların üzerine basabilecekti.

 

Tabii Muhterem İblis’in Briache ile Stella arasındaki anlaşmadan haberi yoktu. Hem Briacheler hem de Stella bu işi üstün bir gizlilikle yönetmeyi amaçlıyordu.

 

Evelyn, Stella’nın Muhterem İblis’e neden bu kadar saplantılı olduğunu anlamıyordu. Muhterem İblis potansiyel bir süper güç olsa da şu anda karanlık köşelerde saklanıp kafasını göstermeye cüret edemeyen köstebeklerden ibaretlerdi.

 

Briacheler ise bu konuda onlara yardım edip iyi niyetlerini göstermek istiyordu.

 

Evelyn iç çekti.

 

Şu anda onu izleyen birisi olmasa da buradan ayrıldıktan hemen sonra bakışların ona döneceğine emindi. Stella Lordu’nun Kader Kraliçesi ile evliliğinden sonra gerçekleşecek olan düğününe daha aylar olsa da bu zaman onun için çok kısaydı.

 

‘Evden mi kaçsam?’

 

Son çaresi olarak gördüğü bu plan yakında tek çaresi olacak gibiydi.

 

‘Hayır, evliliğe çoktan karar verildi. Bu işten kurtulmanın tek yolu babamın, Stella Lordu’nun ya da benim ölmem.’

 

Sıkıntı tekrardan onu bastı. Uzun süredir nefes alamıyormuş gibi daralmıştı. Ciğerleri büyüyüp küçülürken gözlerini kısarak gölün üzerine baktı.

 

Gözleri birden büyüdü.

 

Truurururu!

 

Elips şeklinde bir portal gölün üzerinde belirdikten hemen sonra içinden bir şey suya düştü.

 

Blop!

 

Evelyn ilk başta ne olduğunu anlamasa da düşen şeyin bir insan bedeni olduğunu anlaması çok sürmedi. Tereddüdü birden içinden gelen bir ses yüzünden kırıldı ve zaman kaybetmeden göle atladı.

 

Otuz saniye sonra gölün içerisinden sarı saçlı genç bir adam çıkardı.

 

Genç adamın teni onunkinden bile daha solgun gözüküyordu. Altuni saçları kulak memesine değiyordu. Vücudu en değerli hazineden bile daha değerliymişçesine kutsal bir aura ile kaplıydı.

 

Evelyn’in nefesi hızlandı.

 

Genç adam öyle ahım şahım yakışıklı olmasa da ona bakmak içinin huzurla dolmasına neden oluyordu. En azından böyle oldukça huzur verici bir görünüşe sahipti.

 

Genç adamın nabzını kontrol etti.

 

Bir an sonra rahat bir nefes aldı.

 

Nabzı ortalama bir insandan daha yavaş olsa da atıyordu.

 

Evelyn yardım edip etmemesi gerektiğini bilemiyordu.

 

Çocukluğundan beri bazı erkekler tarafından çok sayıda tacize uğramıştı. Bunların her birinden kurtulmak için kendi gücüne güvenmişti. Bu sırada kendi yönünü fark etmiş ve ayartma tekniklerinde ustalaşmıştı.

 

Ayrıca gelişip kendine özgü bir enerji, Cazibe Enerjisi’ni yaratmıştı.

 

Şimdiyse başkasının hayatına karar verebilirdi.

 

En azından öyle düşünüyordu.

 

Genç adam yakut kırmızısı gözlerini açıncaya kadar.

 

Sadece bir saniyeliğine.

 

Evelyn genç adamla sadece bir saniye gözgöze gelmiş olmasına rağmen ruhu korkuyla çığlık attı. En büyük düşmanı ile karşılaşmış gibiydi. Evelyn öyle çok korktu ki az kalsın genç adama saldıracaktı.

 

Bu hissiyat geldiği gibi gitti. Genç adamın yakut gözleri cam gibi parlıyor, kirden ve kötülükten uzak gözüküyordu.

 

Evelyn bunun ayartma durumundaki hipnoz durumu olduğunu biliyordu. Ayartma yeteneklerine maruz kalan kişiler en sevdiği rüyaları görür ve içerisinde kaybolup giderlerdi.

 

Bu gençte aynıydı.

 

Onun cazibe enerjisine aldanmıştı.

 

Evelyn iç çekti ve genç adamı sırtlandı.

 

Şimdilik evine götürüp ona bakacaktı. Ardından onu korkutan şeyin ne olduğunu öğrenmek için genç adama işkence edecekti. Eğer onu korkutabilecek bir güce sahipse bunu neden diğerleri için de yapamasındı ki?

 

Evelyn eline bir hazine geçtiğini düşünerekten genç adamı sırtladı.

 

 

 ----

Dertler peşi sıra geliyor Ruhumu eline geçiriyor Peşi sıra geliyor dertler Boynum eğilir çektiğim dertten

Nınınını


Dört gündür bölüm yoktu. Bunun çok sayıda sebebi var ama ne siz bunu duymak istiyorsunuz, ne de ben anlatmak.

Neyse bölüm kısa çünkü tıkandım.

Bu kadar.






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44539 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr