Bölüm 65: Zıtlıkların Birliği, Kara Delik ve Beyaz Delik

avatar
474 8

Kötü Adamın Hayatta Kalma Rehberi - Bölüm 65: Zıtlıkların Birliği, Kara Delik ve Beyaz Delik


‘Pozitif ve negatif zıtlıklar birleştiğinde Zıtlıkların Birliği ortaya çıkar, nihai dönüşüm başlar.’

 

Kayra kendi iradesini kavrarken dünyaya farklı bir açıdan bakıyormuş gibi hissetti. Önceden anlam veremediği pek çok şeyi sezgileri aracılığı ile şimdi anlayabiliyordu. Bunu kelimelere nasıl dökeceğini bilmiyordu. Tıpkı denizin içinde bulunmak gibiydi. Suyu hissediyordu ama onun teni ile temas ettiği zamanki hissi tarif edemezdi.

 

 Binlerce parçaya bölünmüş iradesini birleştirdi ve ilk zıtlığını oluşturdu.

 

Bunun ne olması gerektiğini uzun süredir düşünüyordu ve sonunda karar vermişti. Aklındaki cismi oluşturmak için iradesini destekleyecek enerjiye ihtiyacı vardı. Bu yüzden Ruh Gücü’nü kullanmaya karar verdi.

 

Sadakat Damarı başta olmak üzere pek çok damarı ruh dalgalanmaları oluşturdu. Ruhu çok hızlı bir şekilde büyürken Ruh Enerjisi devasa miktarlara çıktı. Sadece saniyeler içerisinde bir leğen olan Ruh Enerjisi devasa bir okyanusa dönüşmüştü.

 

Aradaki fark devasaydı. Kayra sadece yedi aydır bu anı bekliyordu. Hazırlıklarını çok önceden yapmış, iradesini kavrarken irade gücünü kullanmış ve vücudunda gizlenen pek çok damarı açmıştı. Damarlarda sürekli enerji oluşması adına Mana Kalbi konseptinden esinlendiği Ruh Denizi’ni oluşturmuş ve Sadakat Damarı dahil olmak üzere on yedi farklı ruh damarına yerleştirmişti.

 

Üretilen enerji miktarı ilk başlarda çok minimal olsa da sonunda beklenen an gelmişti. Ruh Denizlerinden yükselen astronomik miktardaki Ruh Enerjisi, Kayra’nın zihninde imgelenen Kırmızı Güneşi besledi ve büyüttü.

 

Kırmızı Güneşin yarı çapı 2318 güneşe eş değer hale gelince büyüme duruldu ve bu sefer garip bir şey yaşandı. Ruh Enerjisi atomlar gibi davranarak birbirlerini itmeye başladılar, enerji miktarı arttıkça kontrolden çıkan Ruh Enerjisi bir noktadan sonra itiş gücüne dayanamadı ve kütleçekiminin itiş gücüne fazla üstün olmasıyla Kırmızı Güneş patladı.

 

Parçalar her yana saçıldı ve Kayra’nın tüm vücudu bir anda balon gibi patladı. Ancak Bengütaş sayesinde ölmek yerine et parçaları arasında yaşamını sürdürmeye devam etti. Patlamanın gücü o kadar fazlaydı ki her şey Kayra’nın zihninde olsa da gerçekliğe dokunmuştu.

 

Kayra ruhunun parçalanmaya başladığını fark etti. Devasa miktarlarda acı çekmeye başlasa da kendini zorlayarak Kırmızı Güneşin artıklarını toplamaya çalıştı. Burada yaptığı ufak bir hata tüm çabalarının boşa gitmesine neden olurdu.

 

Dikkatini bu sürece verdi ve etrafa saçılan Ruh Enerjisi parçacıklarını manipüle ederek yeni bir yıldız oluşmasını engelledi.

 

Boom!

 

Başka bir patlama da Kayra’nın zihninden geldi.

 

Ruhu artık çektiği acıya dayanamadığından bir cam gibi çatlamaya başlamıştı.

 

Kayra yine de pes etmedi. Tüm süreci titizlikle yönetti ve canına susamışçasına umarsızca devam etti. Ruhu parçalanınca ölmese de ‘Kayra’ diye bir varlık artık dünya da olmayacaktı. Kayra başarısız olmaktansa yok olmayı yeğlediği için devam etmekte sıkıntı göremiyordu.

 

Kararını verdikten sonra kendini daha da zorladı. Ruh Denizi artık parçalandığını için Ruh Enerjisi üretemiyordu, elindeki ile yetinmeliydi.

 

Bir süre sonra…

 

Vooo~

 

Oluşan nebulanın ortasında karanlıktan bile karanlık bir nokta bulunuyordu. Nebuladaki yıldız tozları karanlık noktanın içerisine çekilirken dağılmış yumurta sarısına benziyordu.

 

Negatif zıtlık, Kara Delik tamamlanmıştı.

 

Bundan sonrası daha basitti.

 

Gerçek yasaları taklit etmesi gerektiğinden devasa miktarlarda Ruh Enerjisi harcamıştı ama Kara Delik’in karşıtı için o kadar uğraşması gerekmiyordu. Planları arasında tamamlaması en kolay oydu. Herhangi bir fizik yasası ya da atomların hareketini kopyalamasına gerek yoktu.

 

Sadece anti-çekim kuvveti oluşturmalıydı.

 

Bir ay sonra.

 

Boom!

 

Başka bir patlama ile Kara Delik’in çok uzağında tam zıttı bir Beyaz Delik oluştu. Kara Delik’in yuttuğu yıldız parçacıkları buradan çıkması gerekiyordu ama bunun için gerekli olan bağlaç daha yaratılmamıştı.

 

Beyaz Delik oluşturmaktan sonra en kolayı bir Solucan Deliği oluşturmaktı. Onu bir kapı, tünel olarak görünce Ruh Enerjisi ile kopyalamak çok zor olmamıştı. Sadece üç ayda Kara Delik ile Beyaz Delik’i bağlayan bir Solucan Deliği oluşturmuştu.

 

Zıtlıkların Birliği.

 

Kara Delik ve Beyaz Delik.

 

Nihai dönüşümü tamamlamak içinse Solucan Deliği.

 

Kayra Zıtlıkların Birliği’ni tamamladıktan sonra meditasyon durumundan uyandı ve kendini çok önceden kestiği çürümüş deri parçasının üzerinde, tüm hareket kabiliyetini yitirmiş bir şekilde buldu. Tereddüt etmeden iradesini hareketlendirdi.

 

Aynı garip kuvvet bu sefer süzüldü, tüm vücudunu kaplayarak bir insan şeklini aldı. İnsan şeklinin en ortasında küçük bir beyin parçası bulunuyordu.

 

Kayra sadece beyninden ufak bir parça kalmasına rağmen düşünce kabiliyetini ve acı hissiyatını kaybetmemiş olmasını anlamadı. Neyse, çokta önemli değildi zaten.

 

Tüm parçaları bulduğu sürece hepsini toparlaması çok sürmezdi.

 

“İradeni kavradın.”

 

Yaşlı adam aynı yerinde ifadesizce Kayra’ya bakıyordu. Gözlerindeki kayıtsızlık bir an bile değişmemişti. Dünyadaki hiçbir şey onu ilgilendirecek kadar önemli değilmiş gibi umursamazdı.

 

“Evet, kavradım.”

 

Kayra da aynı şekildeydi. Hâlâ yoğun bir acı çekmesine rağmen sessizce katlanıyordu. Artık bir bedeni yoktu, ufak bir et parçasından ibaretti. Yarattığı irade kuklası ise sadece temel motor kabiliyetlerini sergileyebilirdi.

 

“İlk önce bedenini bir araya getirelim.”

 

Yaşlı adam bunu söyledikten sonra bastonunu yere vurdu.

 

Tok!

 

Hemen ardından odanın dört bir yanına saçılmış on binlerce vücut, organ, kemik ve doku parçası toparlanarak Kayra’nın bir vücut yaratmaya başladılar. Kayra da irade kuklasının gücünü birden kaybettiğini fark etti.

 

Her şey bir ateşin kağıdı yakması gibi solarken sona kalan et parçası da vücuda yerleşti. Tüm bunlar çok kısa sürelerde gerçekleşen eylemlerdi. Bir göz kırpma süresinde yaşlı adamın önünde yepyeni bir Kayra ortaya çıkmıştı.

 

Bu sefer tüm uzuvları yerindeydi. Tabii kendi isteği ile söktüğü gözleri, kestiği kulak, burun ve dili, soyduğu derisi ortada yoktu.

 

Kayra vücudundaki ruh gücünün yok olduğunu fark edince iradesini kullanarak vücudundaki Ruh Damarlarını zorla açtı. On yedi damar birden açılırken, Kayra Ruh Denizlerini tekrardan oluşturma sürecine girdi.

 

Ruh Denizleri kendi oluşturduğu bir şeydi. Sezgileri neticesinde yasaları manipüle ediyor, tıpkı bir yazılımcının kod yazması gibi gücü yazabiliyordu. Ancak bu çok komplike bir şeydi. Kayra dahi bu prensibi yaratmak uğruna yıllarca düşünmüştü.

 

On yedi Ruh Denizi’ni yaratması bir ay daha sürdü.

 

En sonunda yaşlı adam sıkılmış olacak ki bastonu ile Kayra’nın vücudunu dürttü.

 

“Şimdi beni dikkatlice dinle.”

 

Kayra birden Ruh Gücü’nü ona odakladı.

 

“Çoktan bir Takımyıldızı seni havarisi yaptı ve onun sayesinde ölmek yerine benimle karşılaştın. Buna kader diyebiliriz. İlk başta senden hiçbir umudum olmasa da seni seçen kişinin İç Kemiren Karanlık olduğunu öğrendikten sonra her şey değişti.”

 

“İç Kemiren Karanlık’ın kim olduğu konusunda bilgilenmene gerek yok. Şu anda önemli olan onun otoritesi olan İç Kemirici Karanlık.”

 

“Bengütaş nedeni ile bizim için ölüm hayalden başka bir şey değil, bunu en iyi bilenlerden biri sensin. Ne yaparsak yapalım asla ölmeyeceğiz, bu karanlık ve loş ortamda milyonlarca yıl esir kalacağız. En sonunda her şeyi boş verip ölmeyi her şeyden çok isteyene kadar.”

 

Kayra Ruh Gücü’nü geliştirdikten sonra kalitesi ciddi oranda artmıştı. Bu yüzden sadece cisimleri değil, yaşlı adamın mimiğindeki hareketlenmeleri bile algılayabiliyordu. Üstelik ruh frekansını okumayı öğrendiği için duygularını da hissedebiliyordu.

 

Yaşlı adamsa…

 

Heyecanlıydı?

 

Kayra onun ne kadar ölmek istediğini anlayamazdı. Sonuçta burada kaldığı on yedi sene boyunca sürekli acı çekmiş, kendini defalarca öldürmek istese de bir fırsatı olunca yaşama tutunmak istemişti. Her şeye karşı çok öfkeli, nefret dolu ve acımasızdı.

 

Yaşlı adamın tüm duyguları ve hisleri körelmişti. Bir buçuk milyon yıldır Bengütaş’ın altında oturuyor, ölmenin hayallerini kuruyordu. İlk başta Kayra gibi olsa da zaman geçtikçe her şeye karşı kayıtsız olmuştu.

 

Şüphesiz çektiği acılar Kayra’nınkinin çok üzerindeydi.

 

Halüsinasyonlardan kurtulmak için gözlerini, vesveselerden kurtulmak içinse kulaklarını kesmişti. İğrenç tat ve kokulardan sıyrılmak adına burnu ve dilini tereddüt etmeden yok etmişti. Hepsi çok büyük işkencelerdi.

 

Bu acıyı tarif etmek kelimelerle birlikte imkansızdı.

 

 ---

Sanırım bazı arkadaşlar f5 yapıyor. Son iki-üç bölümün okunması çoktan yüzü geçti ki bu f5 yapıldığının bir göstergesi. Bu son derece kötü hissettirdiğinden yapmamasını rica edeceğim. Tabii, yapmak isterse tek bir bölüme yapmasın lütfen. 


Daha önce de çok bot yedik ve sahtekar gibi hissettiriyor. 


İlginiz ve alakanız için teşekkürler.






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44522 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr