Çeviri: Deantrbl Düzenleme: LordVioleGrace

“İşbirliğinizi takdir ediyorum.” dedi Tang Ye, siyah takım elbiseli erkekleri bardan çıkarmaya başladığında.

Augustine korku ve öfke ile doluydu, bir gün onlara geri dönecekti!

"Sizi lanet Asyalılar! Hepinizi bir gün cehenneme göndereceğim!"

Sözlerini bitirdiği an, Tang Ye'den hafif bir hareket tespit edildi. Kılıcını kıpkırmızı etti ve göz açıp kapayıncaya kadar kesip çıkardı.

"Ah!" Augustine hala ne olduğunu bilmiyordu. Kesiği bulması elini sol kulağına koymasına kadar oldu.

“Bay Augustine, kulakların sizin için aksesuardan başka bir şey olmadığı anlaşılıyor.” dedi Tang Ye sonra bardan dışarı çıktı ve çığlık atarak Augustine'i ve bir yığın cesedi bıraktı.

...

Philadelphia'da bir otelde.

Metin mesajlaşması yaptıktan sonra Ning Xi rahatsız oldu.

En son attığından sonra başka mesaj gelmemişti.

Her zaman manipüle ve korkmak gerçekten çok kötü bir histi!

Bu sefer şanslıydı, ama bir dahaki sefere daha korkunç düşmanlar olursa?

Pencereden Lu Tingxiao'ya baktı ve sadece burada oturup bir şey yapamayacağını düşündü.

Lu Tingxiao, astını raporunu dinlemeye odaklanmıştı ama aniden başını kaldırdı ve Ning Xi'ye baktı.

Ning Xi düz bir şekilde oturdu ve itaatkâr davrandı. Daha sonra bir kağıt aldı ve bir kalemle birkaç kelime yazdı: [Patron, tuvalete gidebilir miyim? Evet ise, kaleminizi alabilirsiniz.]

Yazmayı bitirdikten sonra kağıdı Lu Tingxiao'ya gösterdi.

Lu Tingxiao kağıdın kızının elinde olduğunu fark edip üzerine yazılanları gördükten sonra gülümsedi.

Onun astları şaşkına dönmüşlerdi ve bir süreliğine durdular.

Lu Tingxiao yavaşça masanın üzerindeki kalemi aldı ve astına "Devam" diye hatırlatmadan önce pozunu değiştirdi.

Ning Xi, cevabını aldıktan hemen sonra kaçtı. İlkokul günlerinde tuvalete gitmek için öğretmenden izin alması gerektiğinde geri döndüğünü hissetti…

Toplantı gecenin sonlarında ertelendi.

Shi Xiao, odadan ayrılırken Cheng Feng ile konuşuyordu, hala olanlarla ilgili biraz gerçeküstü hissediyordu. Dedi ki, "Öyleyse, Patron zaten Hong Zhenhao'nun sorunları olduğunu biliyordu ama onun olmasına izin verdi, ve o da başı çeken kişiyi çekmek için Philadelphia'ya geldi."

Cheng Feng başını salladı, "Evet, ama sonuç beklediğimizden farklıydı. Philadelphia'da ortaya çıkan düşman, bizim düşündüğümüz kişi değildi. Bunun yerine başka bir grup insandı. Planlarımız ertelendi ... eğer Ning Xi'nin aniden ortaya çıkması olmasaydı , muhtemelen o kadar uzun süre orada asılı kalmazdınız, ve korkarım ki şimdi benimle konuşamazdınız… ”

Shi Xiao'nun yüzü kırmızılaşmıştı, "Gerçekten orada ölsem bile bu benim hatam ... Bu kadının hayatımı kurtarması konusunda çok etkilendim ve şükrediyorum!"

Her şey patronun planında olmasına rağmen, hala utanıyordu.

Patron onu defalarca dikkatsizce hatırlatmamaya ve harekete geçmeden önce doğru bir şekilde düşünebildiğini söyledi. Ancak Hong Zhenhao'ya çok kolay bir şekilde güvenmişti.