Bölüm 700 : İlerleyebilirim!

avatar
3344 30

A Will Eternal - Bölüm 700 : İlerleyebilirim!


Çevirmen : Clumsy 

 

Sayısız bıçaktan oluşan altın bir kasırga Bai Xiaochun’a yaklaşmaktaydı. Fakat defansı şok edici bir seviyeye ulaşmıştı ve bir sürü ruh güçlendirilmiş hazineye sahipti. Söz konusu savaşmak olduğunda tam bir canavara dönüştüğü söylenemese de bu kasırga onu durdurmaya yetmezdi.

 


Büyü sembolleri çatırdama sesleri eşliğinde kendisine çarpmış fakat sonucunda pek bir şey yaşanmamıştı. Sonra da göz açıp kapayıncaya dek Gongsun Yi’ye ulaşarak yumruğunu savurdu!

 


Ancak henüz yumruğu inemeden Gongsun Yi’nin gözlerindeki altın ışıltıyla birlikte büyü sembolleri geri dönerek kocaman bir duvara dönüştü.

 


Gürültülü bir patlamanın ardından Bai Xiaochun yerinde duraksadı. Altın duvar titredi, üzerinde çatlaklar oluştu fakat yıkılmadı. Arkasındaki Gongsun Yi ise koca bir ağız dolusu kan kustuktan sonra Bai Xiaochun’a doğru bir adım attı.

 


“Elinden gelen bu mu, Bai Hao?!”
diye kükredi. Lakin içten içe şoktaydı; yetişim basamağı inanılmaz bir baskı altındaydı ve Bai Hao’nun bu kadar güçlü olma sebebini tam olarak bilemese de tuhaf bir büyü tekniğinin etkisi altında olduğuna inanmıştı.

 


Fakat şu anda bunu düşünmeye ayıracak vakit yoktu. İçerisindeki istikrarsızlıkları bastırmak için şahlanan savaşçı ruhundan faydalanarak iki elli bir büyü gerçekleştirdi ve parmağını Bai Xiaochun’a doğru salladı. Ardından altın duvar yeniden 100,000 büyü sembolüne çevrildi ve sonra da altın bir anka kuşu şeklini alarak delici bir çığlık eşliğinde Xiaochun’a atıldı.

 

“Bu Genç Şampiyon Kralın ilahi kabiliyeti bir harikaymış. Herhalde Savaş Şampiyonu Kralı vermiştir… Bende hiç Ruhun Başlangıç Aşaması tekniği yok, güçlü tekniklerim de bir sürü ruhsal güç istiyor. Aksi takdirde bu Genç Şampiyon Kralı rahatlıkla ezip geçebilirdim.” Soğuk bir homurdanma eşliğinde Gongsun Yi’nin yetişim basamağını tarttığında onun Ruhun Başlangıcının büyük çemberini aştığını, Deva Alemine yarı yarıya girdiğini görmüştü.

 


Tabii aradaki açığı kapamak kolay iş değildi; doğru fırsatı bulmalı, sağlam bir çaba sarf etmeliydi. Bai Xiaochun, altın anka kuşu üzerine çullanırken uzanarak havayı kavradı, on altı kat ruh güçlendirme geçirmiş siyah mızrağını çağırdı. Ve hiç tereddüt etmeden kuşa sapladı!  

 

Mızrağı yeri göğü sarsıcı bir güçle savuruşu sonik patlamalar doğurmuştu. Kuşa sapladığındaysa inanılmaz bir patlama gerçekleşti ve sonucunda oluşan şok dalgaları Gongsun Yi’yi aksi istikamete fırlattı.

 


Ardından Bai Xiaochun bir kez daha harekete geçti ve kayan bir yıldız misali yoluna çıkan her şeyi ezip geçerek Gongsun Yi’ye yöneldi.




En sonunda 300 metre ötede durabilen Gongsun Yi, ağzından sızan kanları durduramıyordu. Ama Bai Xiaochun’a baktığı anda gözlerindeki savaşma arzusu iyice yoğunlaştı ve bu şekilde bağıra bağıra hücuma geçti.

 


“Ben Genç Şampiyon Kralım. Sana nasıl yenilebilirim ki!?”
Kıpkırmızı gözlerle ellerini önüne uzatarak 100,000 büyü sembolüne altın bir savaş baltası şekli aldırdı. Sonra da baltayı kavradı ve şiddetle Bai Xiaochun’a fırlattı.

 


Ortalık gümbürtüler eşliğinde sallanırken Bai Xiaochun baltayı yok ederek 100,000 büyü sembolünü katman katman dağıtmaya başladı. Sarsılmış olsa da hiç yavaşlamamış ve siyah bir ışık huzmesi şeklinde Gongsun Yi’ye doğru ilerlemeyi kesmemişti!

 


Bu sırada Gongsun Yi, geri tepiş yüzünden tepetaklak olmuş, kan kusmaya başlamıştı. Fakat boğazından acı bir kahkaha yükselse de savaşma arzusu hiç eksilmemişti. Ölmekten hiç korkmuyor gibi görünerek iki elli bir büyü hareketiyle tüm büyü sembollerini geri çekti, göz kamaştırıcı ışıklarla sembollerin önüne ışınlanmasını sağlayarak altın rengi uzun bir asa yarattı!

 


Ardından asayı kavradı ve hem yetişim basamağı hem de etkileyici beden kuvvetine başvurarak tüm gücüyle altın bir kasırga misali Bai Xiaochun’a doğru savurdu.

 


“Bu Gongsun Yi’nin ilahi kabiliyeti bayağı iyiymiş!” diye düşünen Bai Xiaochun şoktaydı. Bir yandan da 100,000 büyü sembolü olayını birazcık kıskanmıştı. Tabii bunun Savaş Şampiyonu Kralına ait bir gizli büyü olduğu ve onunla bağlantısız kişiler tarafından kullanılamayacağı ortadaydı. Altın asa dağları devirici, denizleri kurutucu bir güçle alçalmaktaydı. Bu sırada Bai Xiaochun saldırısını yarıda keserek mızrağını önüne aldı ve hem yetişim basamağı hem de beden gücüyle geri çekildi.

 


BOOOOOOOOOMMM!

 


Gerçekleşen çarpışma öncekilerin tamamen ötesindeydi. Gongsun Yi’nin ağzından şelale misali kanlar akmıştı fakat hala savaşma arzusundan deliye dönmüş gibi bir hali vardı. Aldığı yaraların hiçbir önemi yoktu, savaşmaya devam ediyor, geri çekilmeyi reddediyordu.

 


Bu sefer de büyü sembollerini asa şeklinden çıkartıp yüz ayrı büyülü nesneye çevirdi!

 


Kılıçlar, mızraklar, kargılar, baltalar, kancalar derken her tür silah mevcuttu. Ve içlerinde tek bir defansif nesne dahi yoktu. Her biri yoğun, öldürücü bir aura saçıyordu ve Gongsun Yi elini sallayarak hepsini Bai Xiaochun’a fırlatmıştı.

 


“Kozlarını kullan, Bai Hao. Bu savaşta ya ben öleceğim ya da sen öleceksin!”

 


Bai Xiaochun’un ifadesi değişti. Bu Gongsun Yi yoğun bir savaşma arzusuna ve tuhaf bir ilahi kabiliyete sahipti. Ölmekten korkuyor gibi de görünmüyordu. Tüm bunlar Xiaochun’u derinlemesine sarsmıştı.

 


En sonunda Yaban Arazilerin gerçek seçilmişlerinin nasıl olduğunu anlamaya başlıyordu. Tabii ki rahatlıkla yakaladığı diğer seçilmişler sayılmazdı.

 


Ama Gongsun Yi ve hatta Zhou Hong, kusurlarına rağmen savaşta deliye dönmüş, tam bir gaddarlık sergilemişti. Bu da Bai Xiaochun’un Yıldızlı Gök Dao Polarite Tarikatında pek sık görmediği bir şeydi.

 


“Benim dengim değil ama yine de teslim olmuyor. Şimdi düşündüm de gerçekten beni bir bileği taşı olarak kullanıyor, ölümle yaşam arasındaki o ince noktada kendisini güçlendiriyor…” Bai Xiaochun’un gözlerine bir takdir ışıltısı yerleşmiş, rakibine saygı duymadan edememişti. Gongsun Yi ve yüz büyülü nesnesi yaklaşırkense derin bir nefes alarak elini salladı, siyah mızrağı ortadan kaldırdı.

 


Büyülü nesne kullanmaktan vazgeçme kararı almıştı. Orada öylece dikilirken aurası ufalıyor, bedeninden çatırdama sesleri yükseliyordu. Enerjisi ve ruhu da bu ufalışa katılıyordu.

 


Ardından sağ elinde korkunç dalgalanmalar yayan siyah bir anafor belirdi. Aynı zamanda imparatorluk cüppesi ve tacı kuşanmış olan fazlasıyla dominant, gölgemsi bir figür açığa çıktı. Gözlerindeki ifadeye bakılırsa dünyadaki her şeyi hor gördüğü barizdi.

 

“Ölümle yaşam arasında aydınlanma kazanmaya çalışıyorsun, öyle mi? Peki, sana o şansı vereceğim!” Bai Xiaochun ne kadar da çarpıcı cümleler kurdum diye düşünerek kendisiyle gurur duyuyordu. Bu sırada sağ elini sıkarak aurasını istikrarlı hale getirdi ve Gongsun Yi’ye doğru yumruğunu savurdu!

 


Tüm gücünü kullanmadı, aşağı yukarı yüzde elli ile yetindi. Ama buna rağmen gök solgunlaşmış, alandaki sisler çalkalanmıştı. Elinin etrafındaki siyah anaforsa bir karadeliğe dönüşerek doğruca Gongsun Yi’ye atılmıştı!

 


Aynı anda arkasındaki gölgemsi imparatorun gözleri değişime uğradı ve hem yumruk hem de anaforla kaynaşarak dominant bir hava doğurdu. İşte bu, Bai Xiaochun’un kozuydu…

 


Ölmeyen İmparator Yumruğu!

 

GÜÜÜÜÜÜMMMMM!

 


Yumruk dünyadaki her şeyi yavaşlatmış, tüm gözler ona odaklanmış ve adeta var olan tek şey halini almıştı!

 


Delici bir çığlık atan Gongsun Yi kan kırmızı gözlerle yaklaşmakta olan yumruğu ve karadeliği izlemekteydi. Ardından iki elini önünde sallayarak, “Savaş Şampiyonu Günü!” diye bağırdı. Sesi gök gürültüsü misali yankılanırken de yüz büyülü nesnesi Bai Xiaochun’un Ölmeyen İmparator Yumruğuna doğru hızlandı.  

 


İkili temas eder etmez tüm büyülü nesneler dağıldı, her biri en ufak bir direnç gösteremeden karadeliğe çekildi. Ve karadelik yutmak istercesine Gongsun Yi’ye doğru ilerlemeye başladı. Genç adamın içi yaklaşan ölümcül kriz hissiyle fena halde dolmuş, kalbi ve zihni adeta devasa dalgalarla boğulmuştu.

 


Lakin bu dramatik ölüm kalım anına rağmen Gongsun Yi’nin savaşçı ruhu gücünü yitirmemişti. Tam tersine, güçlenmişti! İşte bu sayede bedeninden gümbürtü ve çatırdama sesleri yükselmeye başladı.

 


İçinde bir nevi pranga aşılmış gibiydi; korkunç bir enerji bir anda kendisini göstermişti.

 


Üzerinde beliren sayısız bulut hızlıca şekil almaktaydı. Aldıkları şekilse, Gongsun Yi’nin suratıydı!

 


Kısacık bir an sürmüş olsa da buna eşlik eden yoğun enerji, az önce bir yetişim basamağı ilerlemesi gerçekleştirdiğinin kanıtıydı!!

 


Deva Alemine yarı yarıya girmişti!!

 

#Bizimki gerçekten de bileği taşı görevini mükemmel bir şekilde yerine getiriyor, adamı deva alemine yarı yarıya soktu. Ama devalarla bile çarpışabildiği için bu aşamadaki birini rahatlıkla yenebilir diye düşünüyorum. E öyleyse yenelim de şuradan bir çıkalım, malum çantamız doldu da taşıyor... Okumaya devam!






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44344 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr