Çevirmen : Clumsy 

“Yeraltı Nehri suyu…” Bai Xiaochun tam olarak ne tipte bir su kullanıldığını bilmese de tek bir damlasının dahi fazlasıyla pahalı olduğunu görebiliyordu. Belli ki yetişimciler için çok faydalı bir şeydi.

“Belki de yetişimcilerin Yeraltı Nehri suyunu isteyişiyle… Yaban Arazilerin ruh yetişimcilerinin Cennetkarışı Nehri suyunu istemesi aynı sebeptendir?” Bai Xiaochun Büyük Sete geleli pek olmasa da Yaban Arazilerde Cennetkarışı Nehri suyunun son derece değerli olduğunu işitmişti.

Bu yüzden pek çok kişi sudan gizlice Yaban Arazilere çıkartarak ruh yetişimcileriyle ticaretini yapıyordu. Kati surette yasaklanmış olmasına rağmen bu ticaretin yapılmasını engellemek imkansızdı.

Büyük Set Şehrinde bile karaborsa mevcuttu. Fakat Bai Xiaochun’un ilgisini çekmiyordu.

Onun ilgisini çeken şey Ruhun Başlangıç Haplarıydı!

Listede çabucak Ruhun Başlangıç Haplarını buldu ve fiyatını görür görmez soluğunun kesilmesine engel olamadı. Öncesinde sağlam bir savaş kredisi biriktirdiğini düşünüyordu. Fakat bu şeylerin pahalılığını görmek kendisini gerçekten kötü hissettirmişti.

“Ruhun Başlangıç Hapları milyonlarca savaş kredisi gerektiriyor…” Üzgün bir şekilde mor komuta madalyonuna baktıktan sonra iç çekti. Sonuçta Ruhun Başlangıç Haplarının Ruhun Başlangıcına geçmek dışında kullanım alanları da vardı. Kişinin yetişim basamağını arttırma işlevinden ötürü Öz Formasyonun büyük çemberine ilerlemek için de kullanılıyordu.

Bunun sebebi Ruhun Başlangıç Haplarının yetişimi ilerletme yolunun temel olarak tıbbi malzemelerin sağladığı gücü kullanmaktan geçişiydi. O malzemelerin bir kısmıysa bilhassa Ruhun Başlangıcını oluşturmak amaçlıydı. An itibariyle Bai Xiaochun’un esas ilgisini çeken şey, o hapların sağlayabileceği ekstra güçtü.

“Bir hap… Muhtemelen tek bir Ruhun Başlangıç Hapıyla Altın Özün büyük çemberine ulaşabilirim!” Ancak o an için bir Ruhun Başlangıç Hapı alma fikrini bir kenara atmak zorundaydı. Bunun yerine Öz Formasyon aşamalarında faydalı yüksek kalite tıbbi haplar ve ihtiyacı olan bazı büyülü nesneler aldıktan sonra orayı terk etti.

Konutuna döndükten sonra da etrafı güzelce mühürleyip kaplumbağa tavasını çıkartarak hem satın aldığı şeylere hem de çantasındaki bazı nesnelere altı kat ruh güçlendirme uyguladı.

İşi bitince de nesnelerin üzerindeki dizaynlara tereddütlü bir şekilde bakmaya başladı.

“Sadece iki set yedi renkli, bir set de sekiz renkli alev yakıtım var… Bai Lin bana o kadarını verebildi.” Yıldızlı Gök Dao Polarite Tarikatındayken farklı seviyelerde çok renkli alevlere erişmeye çalışmış ama başarılı olamamıştı. O noktada yedi renkli yakıtı bulmanın mümkün olduğunu ama iş sekiz renkliye gelince son derece nadir bulunduklarını öğrenmişti.

Muhtemelen Bai Lin için de yalnızca bir set bulabileceği kadar zor bir görev olmuştu.

Bir müddet düşünen Bai Xiaochun çantasından bir yeşim kutu çıkartarak içeriğini inceledi. İçerisinde tamamen sıradan görünen tırnak ebadında bir taş mevcuttu. Fakat taştan salınan ufacık bir miktardan şok edici bir güç hissi alabiliyordu.

O taş, sekiz renkli alev yakıtından başka bir şey değildi!

Taşı bir süre dikkatle inceledikten sonra yeşim kutunun kapağını dikkatlice kapatarak kafasını salladı.

“Bu sekiz renkli alev yakıtını saklamam gerekiyor,” diye düşünüyordu, “sadece gerçekten güzel bir nesne üzerinde kullanabilirim.” Bu düşünceyle yakıtı kaldırdıktan sonra güçlendirdiği tıbbi hapları tüketmeye başladı.

Bu esnada içerisinde ruhsal güç hareketleniyor, frijit qi sicimleri Altın Özünde toplanıyordu.

Bir ay daha geride kaldı.

Bai Xiaochun’un yetişim basamağı güçlendikçe ilaç yapması daha da kolaylaşıyordu. Başarılı bir şekilde Ruh Yaklaştırma Hapları üretiyordu ve sonuçtan pek memnun olmasa da her üretim ilkinden daha gelişmiş oluyordu.

Çok geçmeden tatmin edici bir Ruh Yaklaştırma Hapı üreteceğinden emindi. Ayrıca hapı Bai Lin’e sunmadan önce hatırı sayılır bir ilerleme sunana dek beklemekte karar kılmıştı.

Artık Büyük Set Şehrindeki hayatından gayet memnundu. Hem herkesten saygı görüyor hem de durmaksızın duvardan fırlatılan hap fırınlarının düşmanların arasında patlayışıyla savaş kredisi her gün artıyordu.

Patlayan fırınlar Deri Yüzücülerin en ölümcül silahlarından biri, Yaban Arazi ruh büyücüleri içinse büyük bir baskı kaynağı haline gelmişti.

Büyük çaplı bir saldırı olmasa Yabaniler çoktan geri çekilmiş olurdu. Lakin Bai Xiaochun fırınlarının yıkıcı etkisine bizzat tanık olmaya her çıkışında mücadelenin daha da yoğunlaştığını hissedebiliyordu.

Bu noktada saldırıya katılan vahşi kabilesi sayısı bir değildi… tam altıydı. Önceleri savaş alanında 10,000 civarı vahşi varken bu sayı şu anda 80,000 civarıydı. Böyle büyük çaplı bir savaş yaşanmayalı yıllar olmuştu.

Vahşi devler kükreyip hücum ettikçe yer gök şiddetle sarsılıyordu.

Üstelik… her geçen gün daha çok ruh yetişimcisi mücadeleye katılıyordu. Beş lejyonun yetişimcileri de onları çok ciddiye alıyor ve sık sık en güçlü uzmanlarını karşılarına çıkartıyordu.

Fakat ruh yetişimcileri kalabalık dev gruplarının koruması altında olduğu için bir kısmı başarıyla alt edilse de hiçbiri sert bir mücadele sunmadan gitmiyordu.

İki taraf da zayiat verse de durum Yaban Araziler için daha kötüydü. Sonuçta beş lejyonun kendilerini koruyacak bir Büyük Seti vardı ve en önemlisi, patlayan hap fırınları pek çoğu zekadan yoksun kinci ruhlar arasında kıyamet kopartıyordu.

Fırınlar olmasaydı yok edilme korkusu taşımayan kinci ruhlar beş lejyon için büyük bir sorun doğururdu.

Bu noktada Büyük Set Şehri güçleri arasında Bai Xiaochun adını işitmeyen kişi sayısı neredeyse sıfırdı. Ayrıca… bu isim Büyük Setin dışında da yayılmıştı. Vahşi kabilelerinin pek çoğu onun kim olduğundan ve kinci ruhlara karşı bu kadar işe yarayan büyülü nesnelerin bizzat onun tarafından yaratıldığından haberdardı!

Hatta ismi çoktan Yaban Arazi İnfaz Listesine eklenmiş ve ilk 100e girmişti!

O listede onun yukarısında kalanlar Yabanilerin derinden nefret ettiği inanılmaz ünlü bireylerdi.

Tabii Bai Xiaochun’un savaşın seyrini tamamen değiştirdiği söylenemezdi. Birkaç patlayan fırın böyle bir şey yapamazdı. Fakat… savaşın durumuna etki etmiş ve bu etki gün geçtikçe büyümeye başlamıştı!

Ayrıca vahşi kabilesi şefleri ve ruh büyücülerinin hepsi ondan nefret ediyor ve intikam almak istiyordu!

Şefler kabilelerindeki kayıpların yasını tutuyordu, daima gururlu ve üstün olan ruh büyücüleriyse zamanlarının neredeyse hepsini kinci ruhları kontrol altında tutmaya harcamak zorundaydı.

Genel olarak ruhları kontrol etmek momentumlarını yönlendirmeyle gerçekleşiyordu. Sonuçta doğruca Yeraltı Nehrinden çıkartılan ruhlar özellikle gaddardı. Fakat şimdi… patlayan fırınlar ruhları kontrol edilmesi çok zor kılmıştı. Bir kısmı kaçmaya çalışıyor, bir kısmı da kendilerini kontrol edenlerle mücadele etmeyi deniyordu.

An itibariyle 1,000i aşkın siyah taşla dolu uçsuz bucaksız bir arazide bir toplantı düzenlenmekteydi.

Süzülen siyah sunaktaki siyah cüppeli yaşlı adam, on figürle çevrelenmişti. Bu figürlerin her biri gri cüppeleri ve yaydıkları korkunç dalgalanmalarla ruh büyücüleri olduklarını açık ediyorlardı!

İçlerinden yaşlı bir adam rahatsız edici bir sesle konuşuyordu.

“Yüce temsilcim, bu şekilde devam edemeyiz. Durumu çözecek bir şeyler yapmak zorundayız!!”

Ruh büyücülerinin yanı sıra her biri fazlasıyla kadim görünen on dev de sunaktaydı. Onlar diğer devlerden daha iri ve çok daha zekiydi. Bir tanesi siyah cüppeli yaşlı adama bakarak yavaşça şöyle dedi: “Katılıyorum, yüce temsilci. Böyle devam ederse kabilemizin savaşçıları ruhların sunduğu korumayı yitirecek. O koruma olmadan da duvardaki yetişimcilere denk olamayız! Yüce temsilci, lütfen ilahi kabiliyetlerinizi kullanarak bu faciaya bir son verin!”

Ruh büyücülerinin ve kabile şeflerinin söylediklerini bir müddet düşünen yaşlı adam uğursuz bir sesle karşılık verdi: “Belirlenen zamandan önce haddinden fazla ruh gücü ziyan edemeyiz…

“Fakat endişe etmeyin. Çoktan bazı hazırlıklar yaptım ve artık hamle yapma zamanının geldiğini düşünüyorum. Yarın savaş alanına dikkatinizi verin. Bai Xiaochun’un hap fırınlarını maziye gömeceğim!”

#Acaba bu Yabanilerin belirlenen zamanı ne için? Ve bizimkinin fırınlarını maziye gömmek için nasıl bir yöntem düşünmüşler? Bu soruların cevabını merakla bekliyorum. İçimden bir ses de bizimki listede ilk 100den daha da yukarılara çıkar yakında diyor 
Hadi okumaya devam!