Bölüm 461 : Karaya Çıkış

avatar
4543 18

A Will Eternal - Bölüm 461 : Karaya Çıkış


Çevirmen : Clumsy 

 

“Yaban Araziler tamamen verimsiz, bu yüzden vahşiler topladıkları ruhların gücünü özümsüyorlar. Tabii ki ruhsal enerjiye de açlar, bu yüzden araziye giren yetişimcileri yakalamaya ve kanlarını içerek güçlerini özümsemeye çalışıyorlar. Bu barbarlar antik çağlardan bu yana düşmanlarımız ve ruhsal enerji için oldum olası Cennetkarışı Denizine yaklaşmaya çalışıyorlar. Bizim görevimiz de onları dışarıda tutmak.” Zhao Tianjiao Bai Xiaochun’un suratının ansızın renksizleşişi karşısında biraz şaşırmış ama üzerine pek düşünmemişti.

 

“İşte Yıldızlı Gök Dao Polarite Tarikatı bu yüzden, vahşileri ve kinci ruhları dışarıda tutmak için Cennetkarışı Denizi ve Büyük Set arasına üç şehir kurdu!”

 

Bai Xiaochun’un genel tanıtımdan fazlasına ihtiyaç duyduğunu düşünerek devam etti: “Birkaç gün içerisinde karaya çıkacak ve ilk şehre varacağız. Orası Doğu Denizi Şehri ve güçlü bir ruhsal enerjiye sahip. Doğal olarak Büyük Setin arkasındaki en güvenli arazi.

 

“Doğu Denizi Şehrinden uzaklaştıkça ruhsal enerji güçsüzleşiyor. İkinci şehir, büyük bir asker gücünün konuşlandığı Dünya Şehri. Büyük Set yolundaki bir transfer noktası olarak değerlendirilebilir ama aynı zamanda önemli bir de defans hattı.”

 

Bai Xiaochun bu noktada diri diri yenme düşüncesinin dehşetini bastırmış ve Zhao Tianjiao’nun sunduğu yeni detayları dikkatle dinlemeye başlamıştı.

 

“Dünya Şehrinin ötesinde ruhsal enerji Büyük Sete ulaşana dek daha da güçsüzleşiyor. O noktada da Büyük Set Şehri isimli üçüncü şehir yer alıyor. Orada Yıldızlı Gök Dao Polarite Tarikatının en ürpertici, en cesur yetişimcileri bulunuyor. Bu kişilerin her birine ölüm tanrısı gözüyle bakılabilir. Ben bile onlardan birini kışkırtmaya cesaret edemem.” Büyük Set Şehrinden bahseder bahsetmez Zhao Tianjiao’nun gözleri saygı ve tutkuyla ışıldamıştı.

 

“O yetişimciler Çelik Damarlılar Salonu denilen bir ordu oluşturuyor. Onlar Büyük Setin gerçek savunucuları ve mütemadiyen Yaban Arazilerin vahşileriyle savaş halindeler. Tabii ki zayiat oranı çok yüksek.

 

“Duyduğuma göre Çelik Damarlılar Salonu beş alaya ayrılıyormuş. Bunlardan birinin kaptanlığına erişebilen kişi tarikata dönünce çok ünleniyor. Neticede bu kişi devaları bile bastıran Çelik Damarlılar Salonunun desteğini ardına almış demektir. Çünkü Çelik Damarlılar Salonu… bizzat yarı tanrı başpapaz tarafından denetlenen tek salon!”

 

Bai Xiaochun işittikleri karşısında başını sallayıp duruyor, Çelik Damarlılar Salonu ismi ne kadar da etkileyici diye düşünmeden edemiyordu.

 

“Bana gelince,” diye devam etti Zhao Tianjiao, “ilk hedefim Yaban Arazilere bir göz atmak, belki biraz tecrübe edinirim ve sonra… Çelik Damarlılar Salonuna katılacağım. Ardından etkileyici askeri katkılarda bulunup albaylığa yükseleceğim!”

 

“Ha?” diyen Bai Xiaochun Zhao Tianjiao’ya şaşkın şaşkın bakakaldı. Nedense Zhao Tianjiao bile isteye ölüme kafa tutuyor gibiydi…

 

Zhao Tianjiao bir kez daha Bai Xiaochun’u omzundan kavradı ve samimi bakışlarla devam etti: “Bir devanın atanacağı tek yer Büyük Set Şehri. Aslında bu yolculuğun gerçekleşme amaçlarından biri de Ustamın oradaki Kıdemli Zhou’nun nöbetini devralacak olması. Ustam önümüzdeki yüz yıl boyunca oradaki tüm işgalleri bastırmak adına Büyük Set Şehrinde görevli olacak!”

 

Zhao Tianjiao Bai Xiaochun’dan yaşça büyük olsa da son olaylar Xiaochun’u çok yakın bir dost olarak görmesini sağlamıştı. Pek arkadaşı yoktu ve dost bildiği kişiyle ömür boyu kardeş kalırdı.

 

“Xiaochun, benim için deva ruhu almak ikinci planda. Esas amacım Çelik Damarlılar Salonuna girebilmek. Ama sen farklısın. Senin o deva ruhlarından biri için sıkı bir mücadele vermen lazım.

 

“Unutma, Yaban Arazilerde pek çok ruh var. Cennetkarışı arazilerinde ölen her canlı ruhu yok edilmedikçe oraya varıyor. Yeraltı Nehri aracılığıyla Yaban Arazilere geliyorlar ki Yaban Arazilerin ölümü ve cehennemi temsil etme sebebi de bu!”

 

Bu noktada Zhao Tianjiao’nun sesi o kadar alçalmıştı ki yabancıların işitmemesi gereken gizli meselelerden bahsettiği alenen ortadaydı. Yine de Bai Xiaochun’un yanlış yola sapacağı endişesiyle işleri biraz daha netleştirmekte karar kılmıştı. “Orada yıllardır ruh biriktiği için içlerinde deva ruhlarının da olduğu kesin. Ne yazık ki sadece birkaç bin yılda bir görünüyorlar ve anka kuşu kadar nadirler. Ustamın hesaplamalarına göre tüm Yaban Arazilerde yer alan deva ruhlarının toplamı muhtemelen iki elle sayılabilecek düzeyde! Deva ruhu kullanarak Cennet-Daosu Ruhun Başlangıcına erişebilenlerse daha da nadir. Yalnızca tek kişi oldu, o da İlah.”

 

Bai Xiaochun Yaban Arazilerdeki deva ruhu sayısını çoktandır merak ediyordu, haliyle bu yeni bilgi onu bir hayli sarsmıştı. Şimdiden iki deva ruhuna sahip olduğu için acaba… efsanevi Cennet-Daosu Ruhun Başlangıcına ulaşmam mümkün mü diye merak ediyordu.

 

Fakat Zhao Tianjiao’nun sözleri sonrasında bunun fazla zor bir görev olduğunu fark etmişti. Çantasındaki iki deva ruhunun değeri hayallerinin de ötesinde olmalıydı.

 

Deva ruhlarını düşünmek de aklına onları veren kişileri getirmişti. Biri Başpapaz Frijit Tarikattan gelmişti, diğeriyse… Du Lingfei’den!

 

“Yani Cennet-Daosu yolunu kovalamayı denememelisin. Bu bir rüya, asla gerçekliğe kavuşamayacak bir fantezi. Deva yaratığı ruhlarını hedeflemelisin. Nadir olsalar da deva ruhlarına nazaran çok daha fazlalar. Ustamın hesaplamalarına göre Yaban Arazilerdeki deva yaratığı ruhu sayısı elli civarı, tabii hiç kimse tamamen emin olamaz.” Zhao Tianjiao birkaç uyarı ve hatırlatma daha gerçekleştirdikten sonra Bai Xiaochun’u giderek yaklaşan karayı izler halde bir başına bıraktı.

 

“Geldik sayılır… On yıl! On yıl boyunca ne yapacağım?” diyen Bai Xiaochun iç çekti.

 

Üç günün göz açıp kapayıncaya dek geçişiyle gemi karaya yaklaşışını sürdürmüştü. Bir öğle vakti hemen hemen tüm yetişimciler spontane bir şekilde ana güvertede toplanmaya başladı.

 

O noktadan okyanusla buluşan ve bir kısmı devasa bir liman olan muazzam, yeşil şehri görmek mümkündü.

 

Alanı büyü formasyonlarının gücü ve büyü sembollerinin titreyişleri doldurmuştu. Limanda bolca yetişimci beklemekteydi.

 

Gemi bu noktada yavaşlamaya başladı, iki saatin sonundaysa gemidekilerin limandakileri çıplak gözle görebileceği kadar yaklaşmıştı.

 

Gümbürdemelerle birlikte savaş gemisi limana aşağı yukarı beş kilometre kalınca yavaşça durdu. Ve kalabalık bir Öz Formasyon grubunun takip ettiği ciddi suratlı sekiz Ruhun Başlangıç Aşaması yetişimcisi onları karşılamak adına şehirden uçarak geldi.

 

“Selamlar, Kıdemli Chen!”

 

“Lütfen tebriklerimizi kabul edin, Kıdemli Chen!”

 

Dalga dalga sesler eşliğinde Chen Hetian ve beş Ruhun Başlangıç uzmanı da açığa çıkmıştı. Selamları başlarını sallayarak yanıtlayan topluluk şehre doğru uçmaya başladı.

 

Bazı formalitelerin ardından Bai Xiaochun ve diğer yüzlerce Yıldızlı Gök Dao Polarite Tarikatı çırağı da Doğu Denizi Şehrine giriş yapmak için Cennetkarışı Denizindeki beş kilometreyi aşmaya başladı.

 

Yol boyunca şehirdeki Öz Formasyon yetişimcileri tarafından süzülüyorlardı ve hiç kimse küçümsemesini gizleme teşebbüsünde bulunmuyordu. Onların çaylaklara bakan tecrübeli eski kurtlar olduğu ortadaydı.

 

Bai Xiaochun da bu fırsatı değerlendirerek Doğu Denizi Şehrinin Öz Formasyon uzmanlarını incelemekteydi. Çok geçmeden fark ettiği üzere Öz Formasyon Başlangıcındakiler de dahil olmak üzere, istisnasız her biri yoğun öldürücü auralara sahipti. Bunlar öldürmeye yabancı olmayan, gözlerinde dahi kan kırmızı izler taşıyan insanlardı.

 

Bai Xiaochun’un işittiği kadarıyla o kırmızı izler bolca kinci ruh öldürmekten kaynaklıydı. Bir doğa kanununun eseri olan bu izlerin bir zararı yoktu. Üstelik insanı oldukça tehdit edici gösteriyorlardı.

 

Çok geçmeden şehre varılmış ama beklenmedik bir şekilde onları karşılayan hiç kimse olmamıştı. Yine de Öz Formasyonun büyük çemberindeki bir Doğu Denizi Şehri yetişimcisi herkese birer komuta madalyonu uzattı.

 

“Tarikat mevkiine hoş geldiniz. Bu sizin tek kimlik belirleme cihazınız, bu yüzden kaybetmeyin! Bunsuz Yaban Arazilere gidip Büyük Sete geri dönmeye çalışırsanız girişte reddedilirsiniz. Çok dikkatli olun.

 

“Herhangi biriniz için resmi bir ayarlama yok. Bu on yıl sürecek bir sınav. Bu süreçte en az üç defa Yaban Arazilere geçmek zorundasınız. Bu çıkışların kaydını tutturmayı unutmayın. Gerekliliği karşılayamadan on yılı doldurursanız tarikata dönmenize izin verilmeyecek.

 

“Son olarak, sizlere kendinize iyi bakmanızı hatırlatmak isterim. Unutmayın… Doğu Denizi Şehrinde yalnızca tek gün kalma izniniz var. Bunu aştığınız her gün için sınav süreniz bir ay uzatılacak. Doğu Denizi Şehrinden ayrıldıktan sonra ruhsal güç kullanımınızı kontrol etmek konusunda çok dikkatli olun.” Adam bu sözlerle arkasını dönerek şehir içerisinde uzaklaştı.

 

Bai Xiaochun şimdiden çok tedirgindi. Aslında bu yabancı Doğu Denizi Şehri gözüne çok hoş görünmüş, on yıllık periyodun mümkün olduğunca çok kısmını burada geçirmeyi planlamış ama bunu yapamayacağını öğrenmişti.

 

Bu sırada Yıldızlı Gök Dao Polarite Tarikatı Süperstarlarının bakışları birbirine çevrilmişti. Belli ki herkesin bu yabancı konumda kendine has plan ve hedefleri vardı, çünkü kısa bir an içerisinde hepsi dağılarak farklı noktalara yönelmişti.

 

#Eveet, aldığımız son bilgilerle birlikte karaya varmış bulunmaktayız. Artık önümüzde on yıllık bir macera var. Bizimkinin en az üç defa Yaban Arazilere girmesi gerekiyor. Orada da deva ve deva yaratığı ruhu arayacak. Bunların sayılarınınsa pek az olduğunu öğrendik. Buna rağmen başarılı olabilir mi acaba? Ben bizim kaplumbağanın şansına güveniyorum ve devam ediyorum, bir sonraki bölümde görüşmek üzere!

 

 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44246 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr