Bölüm 331 : Kuruluş Kadrosunda Yenilmez

avatar
4872 19

A Will Eternal - Bölüm 331 : Kuruluş Kadrosunda Yenilmez


Çevirmen : Clumsy 

 

Nehre Meydan Okuyan Tarikat ve Gök Nehir Kortu arasında yükselen dövüş ruhu Cennetkarışı Nehrinde hüküm sürmekteydi. Havayı gümbürdemeler dolduruyor, tüm yetişimcilerin gözlerinde uğursuz ışıltılar görülüyordu!

 

Acınası çığlıklar işitilirken göğü büyü teknikleri aydınlatıyordu. Nehre Meydan Okuyan Tarikat başpapazları ve Altın Öz yetişimcileri avantajlı olsa da Gök Nehir Kortunun suikast teknikleri büyük bir engel doğuruyordu. Bu teknikler karşısında en ufak bir hata ölüme yol açabilirdi.

 

Gök Nehir Kortu Yıldızlı Gök Dao Polarite Tarikatı tarafından cezalandırıldığında en üst seviye ve orta seviye güçler konusunda ciddi kayıplar verilse de düşük seviyeli yetişimciler pek etkilenmemişti.

 

Cennetkarışı Nehrindeki çarpışma son derece şiddetliydi. Nehre Meydan Okuyan Tarikatın dört grubu Aşağı Sahalarda böyle bir tecrübe tattığı için büyük çaplı savaşlara aşinaydı. Gök Nehir Kortunun eşsiz savaş taktikleri başlangıçta biraz şaşırtmış olsa da savaşın çıkmaza girmesi çok sürmemişti.

 

Nehre Meydan Okuyan Tarikat için durum iyiydi. Tek ihtiyaçları başpapaz ve Altın Öz yetişimcilerinin galibiyeti elde etmesiydi, kalan düşmanlar rahatlıkla ezilebilirdi!

 

Yoğun sesler işitiliyordu ve zamanında Nehre Meydan Okuyan Tarikata yardım sözü veren tarikatlarla klanlar savaş alanında pek görünmese de hatırı sayılır bir destekte bulunup herkes kadar sert dövüşüyordu.

 

Çıkmaz devam ederken sayısız Seçilmiş öne çıkıyordu. Mesela Shangguan Tianyou bir büyü formasyonu cismini kontrol etmiş, saldığı kılıç qi’si ile bir kılıç ağı oluşturarak savaş alanında göz kamaştırıcı bir manzara doğurmuştu.

 

Yine Hayalet Diş pek ağzını açmasa da fazlasıyla kışkırtıcı saldırılar gerçekleştiriyordu. Onun içerisinde bulunduğu büyü formasyonu da kendisi gibiydi, bolca hayalet qi’si içeriyordu. Kapkara hayalet elleri Gök Nehir Kortu düşmanlarına ölümcül bir şiddet saçıyordu.  

 

Sonra Hou Yunfei, Gongsun Yun, Song Que, Xuemei, Usta Tanrı-Kahin, Jia Lie, Song Junwan, üç kan efendisi ve ulu kıdemliler gibi daha niceleri vardı. Herkes tüm gücüyle saldırıp savaş alanında harika şovlar sergiliyordu.

 

Dokuz Ada gibi Engin Akım grubu üyeleri de aynı şekildeydi. İyileşti iyileşeli vaktini Bai Xiaochun’dan kaçınmak için harcayan bu genç, sonunda öfkesini dışa vurmak için savaşı fırsat bilmişti.

 

Bir de az sayıda Hap Akımı grubu çırağı vardı. Sıra dışı güzellikteki Chen Manyao orduyu yönetme konusunda fazlasıyla yetenekliydi. Üç ila beş kişilik gruplar halindeki yetişimciler onun önderliğinde zehirli gaz salıyor veya yoldaşlarını iyileştirici güçlerle destekliyordu.

 

Hatta Nehre Meydan Okuyan Tarikatın bu çıkmazdan faydalanabilmesinin ana sebebi Hap Akımı grubu denilebilirdi.

 

Chen Manyao’nun emirleriyle Hap Akımı grubu yetişimcileri tam bir düzen içerisinde hareket ediyor, savaş alanında belirgin bir yetenek sergileniyordu.

 

Art arda emirler sıralayan Chen Manyao’nun gözlerinde garip ışıltılar yer alıyordu. Savaş alanının üzerinde parlayan bir yıldıza dönüşmüş ve bu yüzden Gök Nehir Kortunun en önemli ikinci hedefi olmuştu.

 

Tabii en çok dikkat çeken ve birinci hedef olan kişi Kan Atasından çıkıp bir dev cisimlenmesi doğuran, kan qi’sinden kılıç yapan Bai Xiaochun’du!

 

Bai Xiaochun’un bakışlarının Kan Atasınınkiyle aynı oluşu devin kontrolündeki kişinin o olduğunu herkesin anlamasını sağlıyordu!

 

Tabii ki Gök Nehir Kortu Aşağı Sahalar yetişim dünyasının işlerine karışamıyor olsa da bilgi toplayabiliyordu ve Aşağı Sahalar tarikatlarını birleştiren kişinin kim olduğu da bilgileri dahilindeydi.

 

Bu yüzden Xiaochun ortaya çıkar çıkmaz tüm Gök Nehir Kortu kuvvetlerinin bakışları ona çevrilmiş ve bir suikastçı dalgası harekete geçmişti. Aynı zamanda pek çok küçük gök incir ağacı da delilik dolu ifadelerle ona doğru ilerlemeye başlamıştı.

 

Bai Xiaochun’un gözleri kırmızı ışıltılar taşıyordu. An itibariyle yeniden Luochen Dağlarına veya Düşmüş Kılıç Uçurumuna dönmüş gibiydi. Engin Akım Tarikatı şehri dışındaki mücadele de olabilirdi. Başını arkaya atarak kükredi ve kan qi’sini etrafında kabartarak alandaki Kan Akımı grubunun savaş gücünü arttırdı.

 

Karayağız da Bai Xiaochun’un enerjisini hissetmiş ve bir kükreyiş eşliğinde savaş yaratıklarını dalgalar halinde Gök Nehir Kortu güçlerine sıçratmıştı.

 

Bir de arıtılmış cesetler, gargoyle’lar ve kuklalar vardı. Göz kamaştırıcı bir manzara eşliğinde sayısız çarpışma ve patlama gerçekleşiyordu.

 

Bai Xiaochun kan kılıcını yaklaşmakta olan bir ağaca savurdu. Bu esnada patlayıcı bir ses işitilmişti: “Geber!!”

 

Sesin bir kaynağı yok gibiydi. Eşzamanlı olarak sekiz Kuruluş kadrosu yetişimcisi havada maddeleşti. Her biri soğukkanlı suikastçılardı ve hiçbiri Bai Xiaochun’a en güçlü saldırılarını salarken bir an olsun duraksamamıştı.

 

Bai Xiaochun gözleri ışıldayarak kılıç saldırısını takip etti. Ağaç iki parçaya ayrılırken enerjisi patlak verdi ve ardında devasa bir figür şekillendi. Göz açıp kapayıncaya dek kristal netliğine erişen bu şok edici figür Ölmeyen Asura Bedeniydi!

 

Ölmeyen asura ve büyü formasyonu cisimleşişinin birleşimiyle sekiz Kuruluş Kadrosu yetişimcisinin buluştuğu anda yaşanan tek şey Kuruluş Kadrosu yetişimcilerinin ağız dolusu kan kusuşu oldu. Suratlarına inanamaz bir ifade ve dehşet yerleşmişti.

 

“Bu imkansız!!”

 

“Ne biçim bir beden bu? Böyle bir şeyin var olduğuna inanamıyorum!!”

 

“Lanet olsun! Resmen Kuruluş Kadrosu aşamasında yenilmez!!”

 

Sekiz yetişimci öylesine şaşırmıştı ki kan ve qi’leri kaosa sürüklenmişti. Bai Xiaochun’a bir hayalet gibi baktıktan sonraysa tam hızla kaçmakta bir an olsun tereddüt etmediler.

 

“Kuruluş Kadrosunda yenilmez mi?” diyen Bai Xiaochun en ufak bir yara almamıştı. Kan kılıcını bırakıp yeni bir büyü hareketi gerçekleştirerek doğurduğu kan qi’siyle küçük kan kılıçlarından bir bulut oluşturdu ve şiddetli bir rüzgar şeklinde savurdu.

 

Sekiz Kuruluş Kadrosu yetişimcisinin fazla uzaklaşacak vakti olmamıştı. Kan kılıcı formasyonunun ulaşmasıyla et ve kanları kesildi, kemikleri un ufak oldu. Rüzgar geçişini tamamladığındaysa sekizinden de en ufak bir iz kalmamıştı.

 

Bunu gören diğer Gök Nehir Kortu yetişimcilerinin nefesi kesilmişti. Bai Xiaochun ise gözlerinde soğuk ışıklar titreşerek savaş alanına bakmaktaydı. Suikastçıların elinden ölümü tadan Nehre Meydan Okuyan Tarikat yetişimcilerini gördüğünde gözlerinde parlayan bir nefretle ağaçları bir kenara bırakarak etraftaki suikastçıların peşine takıldı.

 

Gittiği her noktada gök gürültüsünü andıran patlamalar işitiliyordu. Suikastçıların yöntemleriyse Asura Bedeninin gücünü alan Bai Xiaochun’a hiçbir zarar veremiyordu.

 

Suikastçılar tir tir titremeye ve saklanmaya başlamıştı. Hiçbiri Bai Xiaochun’a yaklaşmaya cesaret edemiyordu. Bai Xiaochun onları avlamaya devam edecekken arkasında öfkeli bir kükreyiş işitti ve öncekilerin iki katı uzunluğundaki bir ağaçla karşılaştı.

 

Ağacın gözlerine tuhaf bir ışıltı yerleşmişti, bedeniyse kesik kafalarla süslenmişti. Bu kafaların bir kısmının Ruh Akımı çıraklarına ait oluşunu görmek Xiaochun’un öldürücü aurasına tavan yaptırdı.

 

Ansızın ağacın gövdesinde bir surat belirdi. Zehir saçan gözleri delilikle dolu olan bu genç adam suratı Bai Xiaochun’a dönerek şöyle dedi: “Kuruluş Kadrosunda yenilmez mi? Rakipsiz mi? Beş para etmez Aşağı Sahalar serserisi. Sana yenilmezliğin ne demek olduğunu göstereceğim. Sana yenilmez bir Kuruluş Kadrosu bedeni nasıl olurmuş öğreteceğim!”

 

Yaklaşan ağaca tedirgin bir bakış atan Bai Xiaochun mırıldandı. “Bir Gök Nehir Kortu Seçilmişi mi? Ne zaman böyle delirmiş görünen birine denk gelsem onları kendine getirmem gerektiğini hissediyorum…”

 

Bu sözlerin ardından hiç tereddüt etmeden Dağ Sarsan Darbeyi saldı!

 

Dağ Sarsan Darbenin her belirişinde enerjisi daha da yükseliyordu!

 

Darbenin salınışıyla ardında ikinci bir asura belirdi ve ilkiyle birleşimi sonrasında gücü iyice yükseldi!

 

Öylesine hızlanmıştı ki ağaca tepki verecek vakit tanımamıştı. Ardışık imgelerden farksız bir şekilde ve bir dağ misali ağaca doğru ilerliyordu.

 

Bunu koca bir patlama takip etti ve alandaki herkesin soluğu kesildi. Ağaç ise kan dondurucu bir çığlık atarak ipi kesilmiş uçurtma misali uçurulduktan sonra nehir kıyısındaki zemine yapıştı.

 

O noktada sesi kesilmişti.

 

Bai Xiaochun ise gururla, “Tek bir darbe bile alamıyoruz, değil mi?” dedi. Formasyonun sekiz üyesi buruk gülümsemelerle karşılık verdi, durumun başından beri kontrol altında olduğunu biliyorlardı. Sahiden de Kuruluş Kadrosu aşamasında Dağ Sarsan Darbeyi kaldırabileceklerin sayısı çok azdı.

 

#Bizimki birazcık şımarmış olabilir. Bu şımarmanın bedeli acı olmaz inşallah diye ümit ediyorum...
Ve bu gücü sergilerken henüz tam olarak delirmiş değil, eğer sevdiği birini kaybettiğini görürse o zaman içindeki esas deli ortaya çıkar ve neler yapabileceğini herkes görür. 
Böyle bir şeyin yaşanıp yaşanmayacağını merak ediyorsanız okumaya devam!






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44263 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr