Bölüm 157 : Karşılık Verme

avatar
6107 24

A Will Eternal - Bölüm 157 : Karşılık Verme


Çevirmen : Clumsy 

 

Bai Xiaochun’un gözleri delici ışıklarla parıldıyor ama kalbi küt küt atıyordu. Kuruluş Kadrosu teşebbüsünün müdahalesiz gerçekleşmeyeceğini başından beri biliyordu. Bir an önce yedinci ve sekizinci Gelgit Akışlarını sonlandırmadığı takdirde kendisini öldürmeye çalışacakları kesindi.

 

“Song Que. Dokuz Ada. Fang Lin. Hepiniz aşağılıksınız!

 

“Sizin enerjinizi çalmıyorum ama buna rağmen beni durdurmak için yoldaşlarınızı göndermeyi deniyorsunuz, öyle mi?!

 

“Kuruluş Kadrosuna erişmemi bir bekleyin, o zaman ne kadar harika olduğumu göreceksiniz!” Bu sözlerle dişlerini sıkarak kalbindeki nefreti geçici olarak bastırdı. Derin bir kriz anında olduğundan haberdardı, en ufak bir dikkatsizliğin sonu facia olabilirdi. Kendisine yaklaşan kişiler onu Kuruluş Kadrosuna erişmekten men etmekle kalmayacak, onu öldürüp ruhsal denizlerindeki enerjiyi de çalmaya çalışacaktı.

 

Bu ölüm tehdidi nedeniyle yüzüne gaddar, delirmiş bir ifade yerleşmişti. Ansızın Luochen Klanı tarafından kovalandığı o dağa dönmüştü adeta.

 

Üzerindeki gölde gümbürdeme sesleri yankılanırken üç tarikatın düzinelerce çırağı da yaklaşmayı sürdürmekteydi. Ancak onlar ölümsüz mağarasına yaklaşırken Bai Xiaochun da bin kağıt tılsımının iki yüzden fazlasını mağaranın girişinde aktive etmekle meşguldü.

 

Düzinelerce metre kalınlıkta devasa bir kalkan oluşmuş, gölün iyice kabarmasına yol açmıştı. Gelen çırakların önüyse parıldayan kalkanlar tarafından tamamen kesilmişti.

 

“O defansif tılsımların her biri fazlasıyla pahalı. Bai Xiaochun son defans hattına düşmüş olmalı. O kalkanları yok ederseniz mağaraya girebiliriz!”

 

“Bai Xiaochun’u öldürün ve içindeki dünya sicimi enerjisinin dünyamıza dönmesini sağlayın. Sonunda Kuruluş Kadrosu için bir şansımız olacak!”

 

Alana varan düzinelerce çırak, kalkanlara karşı güçlü ve gaddar saldırılarını sergilemeye başlamıştı. Kalkanlar tek tek çarpılarak dağılmaktaydı.

 

Bai Xiaochun derin bir nefes aldı. Yedinci ve sekizinci vorteksleri dönmeyi sürdürüyor, cennet ve dünya gümbürdeme sesleriyle doluyor, bolca enerji Bai Xiaochun’a akın ediyordu.

 

İki yüz kâğıt tılsımın hemen hemen yarısı yok edilmişken Hap Akımı Tarikatının Fang Lin’i, vorteksindeki baskıya rağmen kendi Gelgit Akışını tamamladı. Ve hiç tereddüt etmeden yedinciye geçti.

 

Ardından Dokuz Ada geldi.

 

Sonra da Song Que. Çok geçmeden her biri yedinci Gelgit Akışının ortasına ulaşmıştı.

 

Bai Xiaochun’dan yirmi saat sonra işe koyulan Hayalet Diş ise altıncı Gelgit Akışını yarılamak üzereydi.

 

Yine de her birinin toplamı ancak Bai Xiaochun’un çektiği enerjiye denk olabiliyordu.

 

Sonuç olarak Düşmüş Kılıç Dünyasındaki dünya sicimi enerjisi hızla azalıyor, üç tarikatın çırakları giderek daha tedirgin bir hal alıyordu. Bu da Bai Xiaochun’u öldürmeye çalışanların sayısını arttırıyordu. Sonuçta toplam enerji hemen hemen yarı yarıya azalmıştı ve durumu tersine çevirmenin tek yolu Bai Xiaochun’u öldürmekti.

 

Saldırmak için gelen çıraklar giderek çoğalıyordu. Bu noktada göl yok edilmiş, Bai Xiaochun’un defansif kalkanları neredeyse sona ermişti. Yüze yakın çırak alanda toplanmıştı ve hepsi de giderek heyecanlanmaktaydı.

 

“Hadi. Son bir patlama kalkanları yok edecektir!”

 

“Acele edin. Bai Xiaochun’un kalkanları tükenmek üzere!”

 

Ancak çırakların gözlerinde umut titreşirken Bai Xiaochun dört yüz kağıt tılsımı daha tetikledi.

 

Ve yüzlerce metre kalınlıktaki kalkanlar göz kamaştırıcı bir manzara sağlayarak saldıran çırakların şaşkınlık çığlıkları atmasına yol açtı.

 

“Lanet olsun! Daha çok kalkanı mı varmış!?!?”

 

“Bai Xiaochun’un kaç kağıt tılsımı var?!”

 

“Buna inanmayı reddediyorum! Bunun kesinlikle son defans hattı olması lazım!”

 

Patlamalar ardı ardına yankılanıyor, yaklaşık yüz çırak kanlı gözlerle ve büyüyen öldürme güdüleriyle saldırıyordu. Kalkanlar ardı ardına kırılırken Bai Xiaochun da vortekslerini daha sert bir şekilde itiyor, deliler gibi enerji çekiyordu.

 

“Daha hızlı.” diye bağırdı. “Daha hızlı olmalıyım!” Zaman geçmeye devam ediyordu, çok geçmeden dört yüz kağıt tılsım da yüze indirgenmişti.

 

Bu noktada tıslama sesleri işitilmeye başlandı, yedinci vorteks tam bir Gelgit Akışına dönüştü ve yedinci ruhsal deniz de Bai Xiaochun’un dantian alanındaki yerini aldı.

 

Bai Xiaochun uçsuz bucaksız ruhsal denizindeki gücü açıkça sezebiliyordu. Sekizinci vorteks de daha bir hızlanmıştı.

 

Bu esnada Fang Lin titreyerek yedinci Gelgit Akışını tamamladı. Ancak sekizinciye geçme kapasitesine sahip değildi, hatta onu yakından inceleyenler yedinci Gelgit Akışının bile tamamlanmamış olduğunu fark edebilirdi.

 

Bai Xiaochun dünyadaki dünya sicimi enerjisinin yarısının kontrolünü elinde tutmaktaydı ve Fang Lin diğerleri kadar iyi hazırlanmamıştı. Düşük seviye Gelgit Akışları fazla enerji gerektirmiyordu lakin yedincide diğerleriyle yarışamamış, tamamen tükenmişti.

 

“Bai Xiaochun!!” Gözleri öldürme güdüsüyle dolup taşsa da kısmen tamamlayabildiği yedinci ruhsal deniziyle Kuruluş Kadrosunu sonlandırmaktan başka çaresi yoktu.

 

Fang Lin’in üzerindeki vorteks silinirken çekilen enerji miktarı azalmış, Düşmüş Kılıç Dünyasındaki gerginlik bir nebze rahatlamıştı.

 

Çok geçmeden Song Que ve Dokuz Ada da yedinci Gelgit Akışlarının sonuna ulaştı. Ve büyük güçlüklere rağmen hiçbir tereddütleri olmadan gizli büyülerinin güçleriyle sekizinci Gelgit Akışlarına giriştiler.

 

Tüm dünyayı gümbürdemeler doldururken üzerleri istikrarsız vortekslerle hareketlendi.

 

İkisinin sekizinci Gelgit Akışı da her an çuvallayabilir gibi görünüyordu. Belli ki dünyadaki enerji miktarı bu vorteksleri sürdürebilmek için yetersizdi.

 

Ancak ikisi de daha uzun süre direnebilmek adına sıkı bir mücadele vermekteydi!

 

“Kesinlikle sekiz Gelgit Akışına ulaşabilirim!” diye kükredi Dokuz Ada.

 

“Benim hedefim sekiz değil, dokuz!” diyen Song Que ise kanlı gözleriyle iki elli bir büyü hareketi gerçekleştirerek göğsünü soldurdu. Eşzamanlı olarak sekizinci vortekse acayip bir güç gönderdi ve neticede vorteks iyice ivmelendi.

 

Song Que’nin vorteksindeki ivmelenme Dokuz Adanınkinde inanılmaz bir baskı doğurmuştu. Dokuz Ada titrerken vorteksi yavaşça kurumaktaydı.

 

“Hala umut var!” Dokuz Ada dilinin ucunu ısırdı ve bir ağız dolusu kan kusarak büyülü bir sembol yarattı. Bu esnada büyü sembolleri zinciri tarafından kuşatıldı ve göz kamaştırıcı ışıklar saçan zincir, içerisindeki anaforun hızlanmasını sağladı. Çok geçmeden Song Que’ye yetişmişti.

 

Ancak bu noktada Hayalet Diş de yedinci Gelgit Akışını tamamlayarak sekizinciye başlamıştı. Bu durum halihazırda istikrarsız olan Dokuz Adanın çaresizlik dolu bir şekilde haykırmasına yol açtı.

 

Bir an sonraysa Dokuz Adanın vorteksi titreşti ve duraksadı.

 

“Hayıırr!!” diye kükreyen Dokuz Adanın gözleri delilikle parıldıyordu. Ancak yapabileceği hiçbir şey yoktu. Sekizinci Gelgit Akışı başarısız olmuştu.

 

Onun ve Fang Lin’in enerji çekişini sonlandırışıyla Düşmüş Kılıç Dünyasındaki baskı iyice azalmıştı. İki vorteksin eksilişi Song Que’nin sekizinci Gelgit Akışının da stabilize olmasını sağlamıştı.

 

Tabii Hayalet Diş de dur durak bilmeden ilerleyerek önündekilere yetişme hususunda daha iyi bir şans elde etmişti. Başarısızlığın eşiğinde olsa da direniyordu ve esas soru, direnmeyi ne kadar sürdürebileceğiydi.

 

Tabii ki Bai Xiaochun da bu durumun ekmeğini yemiş, daha hızlı ilerlemeye başlamıştı.

 

Göz kamaştırıcı bir manzara eşliğinde üç kişi sekizinci Gelgit Akışını yürütmekteydi: Bai Xiaochun, Song Que ve Hayalet Diş!

 

İki kişinin sonu ise başarısızlık olmuştu: Fang Lin ve Dokuz Ada!

 

Shangguan Tianyou, Beihan Lie, Zhao Rou ve Xu Xiaoshan ise ikinci dalgaya aitti. İlk dalganın çırakları fazlasıyla enerji çektiği için onların hızları belirgin ölçüde düşüktü. Hepsi de dördüncü Gelgit Akışına yeni başlamıştı.

 

Hou Yunfei ve diğer Seçilmişlerin oluşturduğu üçüncü dalga ise ikinci Gelgit Akışına başlamış durumdaydı. Hou Yunfei için içsel yeteneği ve beklentileri gereği tek Gelgit Akışına sahip olmak bile hatırı sayılır bir başarıydı.

 

Bu noktada kalan çırakların kristallerini oluşturmayı tamamlamak gibi bir umudu kalmamıştı, haliyle tek bir Gelgit Akışı dahi elde etmeleri mümkün olmayacaktı.

 

Çaresizlik öldürme güdülerini yükseltmiş, bakışları sekizinci Gelgit Akışındaki çırakların vortekslerine odaklanmıştı.

 

“Hayalet Diş sekizinciye yeni başladı ve tam olarak stabilize edemedi. Çok enerjisi var ama Song Que ve Bai Xiaochun’a denk olamaz!”

 

“Song Que aşırı ünlü ve şok edici bir öldürücü aurası var. Ayrıca Kan Akımı Tarikatından birini kışkırtmak asla iyi bir fikir olamaz. Hem muhtemelen o da Bai Xiaochun kadar enerjiye sahip değildir...”

 

“Bai Xiaochun çoktan bir sürü kişi tarafından kuşatıldı. Biz de bunu fırsat bilip onu öldürmeyi deneyebiliriz. Eğer ölürse dünya sicimi enerjisi dünyaya geri döner!” Durumu analiz eden çırakların çoğu hedef olarak Bai Xiaochun’u seçmişti.

 

Bu esnada Fang Lin Kuruluş Kadrosu statüsünü sonlandırarak ruhsal denizlerini katılaştırdı. Ve gümbürdeme sesleri eşliğinde havalanarak Kuruluş Kadrosunun ezici baskısını yaymaya başladı.

 

Etrafında kudretli bir rüzgâr esiyor, saçları savruluyordu. Arkasındaysa Cennet-Dünya Kazanı imgesi belirmekteydi. Tüm Qi Yoğunlaşma yetişimcilerinin fazlasıyla ötesine geçtiği barizdi.

 

Kuruluş Kadrosuna erişen ilk kişi o olmuş ve an itibariyle Düşmüş Kılıç Dünyasının en güçlü ismi halini almıştı!

 

“Ben yedi Gelgit Akışına sahip olmuşken geri kalanlar sekizinciyi tamamlamayı hayal etmese iyi ederler!” Gözleri öldürme güdüsüyle titreşerek Song Que, Hayalet Diş ve Bai Xiaochun’un bulundukları yönlere baktı. Ve hemen ardından yıldırım hızıyla Bai Xiaochun’un bulunduğu noktaya yöneldi.

 

“Önce seni öldürüp enerjini emeceğim. Belki bu şekilde sekiz Gelgit Akışına erişebilirim!!”

 

Gelgit Akışı gücüyle Dünya Sicimi Kuruluş Kadrosuna ulaşılırken ilk sekiz Gelgit Akışında bir müdahaleyle karşılaşıp Kuruluş Kadrosuna erkenden ulaştırılmak mümkündü. Böyle bir durumda Dao Kuruluşu tamamlanmadığı için kişinin, müdahale sonrasında fazla vakit geçmedikçe devam edebilme şansı olurdu. Ancak bunun için bolca enerji toplamak gerekirdi ki bu da normal şartlarda başarılması zor bir işti.

 

Dokuzuncu Gelgit Akışı başladıktan sonraysa kişi ya bunu tamamlamayı seçer ya da bunu denerken ölürdü.

 

#Bizimkine saldırmaya gelenlerin sayısı giderek artıyor. Şimdi bir de taze Kuruluş Kadrosu yetişimcisi eklendi. Bakalım tılsımlar ne kadar direnecek... Gelgit savaşlarının bir sonraki bölümünde görüşmek üzere 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44344 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr