Çevirmen: RassNt

Editör: Alphonse

Yao ailesi ve diğer yetişimciler peşine düştüğünden beri Wang Lin'in aklında Aya Bakan Yılan'ın gücünü kullanma fikri vardı. Aya Bakan Yılan çok güçlüydü ve Wang Lin'in zihninde derin bir iz bırakmıştı.

Eğer Aya Bakan Yılan öfkelenirse Yao ailesi ve diğer yetişim aileleri ne yapabilirdi?

Wang Lin Aya Bakan'ı uyandırma endişesi yaşamadan son derece hızlı hareket etti. Doğruca kemiğin olduğu yere gitti.

Çok geçmeden derinliklere indi ve yarım kemiği gördü. Wang Lin en başta tüm kemiği istemişti ama yarısından vazgeçmek zorunda kalmıştı.

Gözleri ışıldadı ve mırıldandı, "O zaman Açgözlü'nün değerli büyük ocağı bu Aya Bakan Yılan'ı tarafından yutulmuştu..."

Büyük ocağı düşününce Wang Lin'in kalbi hızlandı. Biraz düşündükten sonra onun Antik Tanrı Tu Si tarafından arıtılan ama tatmin olmadığı için rastgele attığı hazine olduğu konusunda %80 emin oldu.

Eğer başka zaman olsa Wang Lin büyü ocağı düşünmezdi. Ne de olsa Aya Bakan Yılan en basit tabirle dehşet vericiydi. O uyandığında felaket de beraberinde gelecekti.

Fakat şu an Aya Bakan Yılan'ın öfkesini boşalmasına yardımcı olacak birçok yetişimci dışarıda toplanmıştı, Wang Lin dişlerini sıktı ve seçimini yaptı.

Vücudu titreşti ve Aya Bakan Yılan'ı boyunca hareket etmeye devam etti ama ilahi hissini yaymadı. Wang Lin Aya Bakan Yılan'ın içinin güvenli olmadığını ve küçük Aya Bakan Yılanlarla dolu olduğunu biliyordu. Daha önce kemiği sökmeye çalıştığında küçük bir Aya Bakan Yılan'ına rastlamıştı ve ondan kaçmak için çaba harcamıştı.

O anda sayısız yetişimci gezegenin etrafında toplanmıştı. Bu yetişimciler Xu Mu'nun ne kadar pervasız olduğunu biliyordu. En başından beri yaşananlardan sonra bu düşünce onların kalplerine işlenmişti.

Eğer biraz dikkatsiz davranırlarsa ölebilirlerdi. Wang Lin'in gezegene girdiğini görünce ilk düşündükleri şey burada garip bir şey olduğuydu.

Ek olarak, Kuzey Bölgesi yetişimcileriyle konuştuktan sonra herkes bu gezegenin aslında gizemli bir canavar olduğunu öğrenmişti!

Yao ailesinden orta yaşlı bir adam alayla gülümseyerek Aya Bakan Yılan'a küçümseyici bir bakış attı. "Canavar olsa ne olur! Saldırı kabiliyeti bile yok, olsa bile hep birlikte saldırarak onu öldürebiliriz!"

Yao ailesinin kayıtlarında birçok vahşi canavar kayıtlıydı. Hatta bazıları bundan daha vahşiydi ama en sonunda semavilerin ortak saldırıları sonucunda öldürülmüşlerdi.

Ayrıca aile kayıtlarında bu canavarla ilgili hiçbir şey yoktu. Yani bu canavar bir tehdit değildi, aksi takdirde aile mirası kayıtlarda bahsedilirdi.

"Bu canavarı öldürmek zor değil!" Yao Yunhai bakışlarını çekti. O, Yao ailesinin üçüncü nesil üyelerinden biriydi. Yetişim seviyesi sadece zirve Maddi Yang aşamasında olsa da son derece kibirliydi. Onun gözünde Aya Bakan Yılan değersizdi.

Yao Bingyun Aya Bakan Yılan'ın yarattığı siyah sise baktı. Gözleri ışıldadı ve doğruca siyah sise doğru fırladı. Onun hamlesi öncülük etti. Onun peşinden güçlü olan yetişimciler de siyah sise gitti.

Yao Yunhai bunlardan biriydi. Uçan kılıcın üzerinde duruyordu ve siyah sise doğru uçtu.

Siyah sise doğru fırlayan yetişimcilerin sayısı giderek arttı. Birkaç kişi dışında herkesin gözleri ışıldadı. İlahi hislerini siyah sisin içine gönderdiler ve herhangi bir tehlike göremeyince içeri daldılar. Siyah sise girdikten sonra gördükleri şey sallanmakta olan sayısız dokunaçtı.

Bu sahne içeri giren insanların irkilmesine neden oldu. Fakat hemen sonra Wang Lin'i aramak için dağıldılar. Hatta bazıları Wang Lin'i aramak için gezegenin derinliklerine girdi.

Yao Bingyun zemine indi ve yere gömüldü. İçeri battığı anda kötü bir his yaşadı. Etrafındaki her şey son derece garip hissettirdi.

Bu hissiyat giderek güçlendi ve onun iliklerine kadar işledi.

"Bu ne tür bir canavar..."

Yere batan tek kişi o değildi, Yao Yunhai de yeraltına gitti. Dikkatsiz bir şekilde ilerledi ve peşinden birkaç yetişimci geldi.

Aya Bakan Yılan gezegenine bütün yetişimciler girmedi. Hala dışarıda gezegenin etrafını kuşatmış olan çok sayıda yetişimci vardı. Onların arasındaki Yao ailesi üyeleri ışıltılı gözlerle gezegene baktılar.

Çok sayıda yetişimcinin gezegene girmesiyle birlikte gezegende bir dalgalanma belirdi. Bu dalgalanma çok zayıftı, eğer dikkat etmezsen fark edemeyecektin. Hatta içerideki insanlar bile onu net bir şekilde hissedemediler, sadece baskının aniden biraz arttığını hissettiler.

Fakat bu dalgalanma o anda Aya Bakan Yılan'ın üzerinde hareket halinde olan Wang Lin'in aniden durmasına neden oldu. Yüzünde sert bir gülümseme belirdi ve mırıldandı, "Uyanma belirtileri var! Aya Bakan Yılan çok uzun süredir uyuyor, yani en ufak bir uyarıyla birlikte uyanacaktır... Ben de uyanmana yardım edeyim!"

Gözleri soğuyan Wang Lin Aya Bakan Yılan'ın kemiğinin üzerine doğru fırladı. Burası Aya Bakan Yılan'ın hassas bir noktasıydı. Eskinden, Aya Bakan Yılan'ı uyandırmamak için elinden geleni yapmıştı ama şimdi durum tam tersiydi.

İlerlerken yüz ifadesi değişti. Kafasını kaldırdı ve gözleri öldürme isteğiyle dolduktan sonra ilerlemeye devam etti.

Yao Yunhai aşağı doğru ilerlerken yüzünde kibirli bir ifadeyle pervasızca ilahi hissini dört bir yana yaydı. Fakat o anda aniden yüz ifadesinin değişmesine neden olan soğuk bir aura belirdi. Hemen durdu ve peşindeki birkaç yetişimci hızla ona yetişti.

Aniden bu yetişimcilerin arkasında bir çatlak belirdi ve içinden buz gibi bir aura taştı. İçeriden 1,000 adım uzunluğunda bir Aya Bakan Yılan yıldırım gibi dışarı fırladı. Dokunaçlarının hareket biçimi şok ediciydi.

Aya Bakan Yılan çok hızlıydı. Dışarı çıktığında daha kimse tepki bile veremeden yetişimcilerden birini yuttu, ardından başka birine doğru saldırdı. O yetişimci kan tükürdü ve gözleri dehşetle doldu. Vücudu ezilen yetişimcinin has ruhu dışarı çıktı.

Bu çok hızlı olmuştu. Yao Yunhai'nin göz bebekleri büzüldü ve tüyleri diken diken oldu. Hiç tereddüt etmeden geri çekildi ve elleriyle bir mühür oluşturarak büyü yaptı. Fakat tamamen odağını karşısındaki Aya Bakan Yılan'a verdiği sırada arkasında Wang Lin belirdi.

Wang Lin'in parmakları doğruca onun sırtına indi.

Yao Yunhai bunu fark ettiğinde çok geçti. Kararlı bir şekilde vücudundan vazgeçti ve has ruhu kaçmaya çalıştı. Fakat Wang Lin buna hazırlıklıydı. O anda sağ eli has enerjiyle dolmuştu ve ona doğru uzandı.

Yao Yunhai tam karşı koymaya çalışırken Karma Kırbacı savruldu ve Yao Yunhai'nin acıklı bir inilti koparmasına neden oldu. Wang Lin zaman kaybetmedi. Yaı Yunhai'nin vücudunu tekmeleyerek içine çok miktarda has enerji gönderdi.

Yao Yunhai'nin vücudu kanlı bir sise patladı ve Aya Bakan Yılan'ı biraz geri ittiren has enerji şok dalgası yarattı. Ardından Wang Lin bu kuvveti kullanarak ortadan kayboldu.