Çevirmen: RassNt

Editör: Lord Viole Grace

Dünyada diğer kuvvetlerden daha güçlü bir inanç vardı! Bu dünyada hiçbir şeyin durduramayacağı bir çaba vardı!

Bu inancın adı "yaşama isteği" idi!

Bu çabanın adı "hayatta kalmak" idi!

Daha önce parçayı gördüklerinde hayatta kalma umudu ortaya çıkmıştı, şimdi ise aktarım dizisine hücum etmeleri hayatta kalmak içindi! Kelebeğin kozasından çıkışı gibi, o an onların hayatta kalıp kalmayacakları belli olacaktı!

Yaşama inancı ve hayatta kalma çabası, bütün yetişimcilerin çılgınca akın etmesine neden oldu.

Önceliği almak için Yükseliş yetişimcileri Maddi Yang yetişimcilere karşı gelme cesareti gösterdi. Aralarındaki aşılmaz uçurumu unutmuşlardı, eğer dışarıda olsalar ya da Semavi Alem yıkılmıyor olsaydı saygı gösterirlerdi.

Ama tüm bunlar hayatta kalma dürtüsünden önceydi.

Sadece tek bir Yükseliş yetişimcisi olsa sorun olmayacaktı. Fakat sayıları 10, 20, 50, 100 oldu... Ardından Maddi Yang yetişimcilerini bile korkutacak bir kuvvete dönüştüler.

Bir Maddi Yang yetişimcisinin yüzden fazla Yükseliş yetişimcisini öldürmesi zor olmasa da güçleri giderek ivme kazanıyordu! Bu yetişimcilerin ivmesi karşısında Yıldırım Semavi Tapınağı elçilerinin ifadesi büyük oranda değişti.

Özellikle bu yüzden fazla Yükseliş yetişimcisinin arasında gözleri kan çanağına dönmüş hayali Yin yetişimcileri de vardı. Onlar Yükseliş yetişimcilerinden çok daha güçlülerdi ve onların önderliğinde grubun gücü oldukça artıyordu.

Bu durum, Yıldırım Semavi Tapınağı elçilerinin ifadelerinin değişmesine neden oldu. Bu yetişimciler arasında iki tane Maddi Yang yetişimcisi vardı. O ikisi özellikle kendini iyi gizlemişti ve ışık örtüsüne girdiklerinde yetişim seviyelerini ortaya çıkardılar. Onların ortaya çıkışı, Yıldırım Semavi Tapınağı elçilerinin irkilmesine neden oldu.

Fakat onları asıl sıkıntıya sokan kişi Wang Lin idi!

Wang Lin de bir Maddi Yang yetişimcisi olsa da elçiler onun etrafındaki ölümcül aurayı hissedebiliyordu. Bu, kendisiyle aynı yetişim seviyesindeki birçok kişiyi öldürerek ortaya çıkan bir auraydı.

O çılgına dönmüş yetişimciler o halde bile Wang Lin'e saygıyla bakıyordu. Yükseliş yetişimcileri, Hayali Yin yetişimcileri ve iki Maddi Yang yetişimcisi buna dahildi.

Bu sahne, aktarım dizisinin dışındaki elçilerin irkilmelerine neden oldu!

"Öldür!" Akın eden yetişimcilerden birisi aniden bağırdı. Bu ateşleyici sözün ardından yetişimciler harekete geçti.

Öldür! Öldür! Öldür! Öldür!

Hava sayısız büyüyle doldu ve aktarım dizisinin bulunduğu parça büyü hazinelerle doldu. O anda büyülerin ve büyülü hazinelerin ışığı parçayı kapladı.

Çılgınca bir saldırı kontrolden çıktı.

"Öldür!" Neredeyse 100 tane uçan kılıcı kontrol eden bir Yükseliş yetişimcisi hiç tereddüt etmeden elçilerden birine doğru fırladı. Onun kükremesiyle birlikte kılıçlar da elçiye doğru yöneldi.

Onun yanındaki 14-15 tane daha gözü dönmüş Yükseliş yetişimcisi aynı anda saldırdı.

Diğer tarafta, bir Hayali Yin yetişimcisinin emri altında altı ya da yedi tane yetişimci güçlerini birleştirdiler ve bir elçiye saldırdılar.

"Öldür!"

Diğer tarafta, iki Maddi Yang yetişimcisi ayrıldılar ve her biri bir elçiye doğru gitti. Hiç tereddüt etmeden has büyülerini kullandılar. Onların arkasından ondan fazla Yükseliş yetişimcisi çıldırmış gibi büyülerini ve büyülü hazinelerini gönderdiler.

"Öldür!"

Xi Zifeng, iki Hayali Yin yetişimcisinin emri altında bir grup Yükseliş yetişimcisiyle birlikte başka bir elçiye karşı hücuma geçti. Aniden vahşi büyülü hazineler ve korkunç büyüler serbest bırakıldı.

Geriye kalan yetişimciler ise iki gruba bölündüler ve aktarım dizisinin dışında kalan son iki elçiye doğru gittiler. Saf ivme ve cani aura neredeyse bir fırtına oluşturmuştu!

Bir hayatta kalma fırtınası!

O anda hiç kimse Yıldırım Semavi Tapınağı'nın elçilerine karşı savaştıklarını umursamadı. Yıldırım Semavi Tapınağı'nın elçisi ise ne olmuş!?

Hayatta kalmak için dövüşen insanlar için Yıldırım Semavi Tapınağı'nın elçilerinin görkemi hiçbir şey ifade etmiyordu! Hiçbir etkisi yoktu!

Onları durdurmaya çalışan herkesi öldüreceklerdi! Eğer bir semavi yollarına çıkarsa onu öldüreceklerdi, eğer bir şeytan yollarını keserse onu da öldüreceklerdi!

Bütün yetişimciler adeta topluca çıldırmıştı! Yıldırım Semavi Tapınağı elçilerinden biri parmağını kaldırdı ve üzerine gelen bir Yükseliş yetişimcisinin kaşlarının arasına bastırdı. Yükseliş yetişimcisinin vücudu aniden titredikten sonra yıkıldı ve has ruhu dağıldı. Fakat ölmeden önce aceleyle elçinin kolunu ısırdı. Gözlerindeki kırmızılık, adam ölmüş olsa bile yine de elçinin zihninin sarsılmasına neden oldu.

"Öldür!"

Başka bir elçi eliyle mühür oluşturdu ve vücudunda toplanan has enerji aniden dışarı çıktı. Has enerjiyi e basit yöntemle kullanarak geniş çaplı bir saldırı yarattı. Bir anda birçok yetişimci kan tükürdü ve vücutları zayıfladı. Fakat kimse geri çekilmedi, hepsi de ilerlemeye çalıştı.

Hatta yaklaştığında basitçe savrulup giderek ağır yaralanan yetişimciler vardı. Parça boyunca gümbürtü sesleri yankılandı.

Trajik bir ortam vardı!

"Öldür!" Kükreme sesi birbirine girdi ve gökyüzünü kaplayan dalgalara dönüştü. O anda bu ses daha da yoğundu. Nefes kesiciydi.

Her bir yetişimcinin kalbine adeta hayatta kalma iradesi kazınmıştı ve aniden bu irade taşmıştı.

Sadece elçiler değil Wang Lin de bu duruma şaşırmıştı.

Derin bir nefes aldı. O anda onun da kalbinde bir inanç belirdi. Bir adım attı ve yıldırım gibi fırladı. Ardından bir elçinin yanında belirdi, sağ elindeki iki parmağıyla bir kılıç oluşturdu ve Göklerin Vuruşu'nu kullandı.

Wang Lin'in saldırısı, çevredeki yetişimcilerin ivmesini iyice artırdı. Bu ivme giderek güçlendi. Zirveye yaklaşmaya yakın, öldürme isteği okyanus dalgaları gibi şiddetliydi.

Göklerin Vuruşu ortaya çıktı ve doğru hedefine indi. Maddi Yang elçinin ifadesi değişti. Hemen elleriyle mühür oluşturdu ve Wang Lin'e doğru sayısız yıldırım topu gönderdi.

Yıldırım topları doğruca Wang Lin'e yönelirken her yerde gök gürültüleri oluştu. Yıldırım topları yoğun has enerji ile doluydu.

Fakat toplar Göklerin Vuruşu ile çarpıştığında birer birer dağıldılar. Wang Lin'in gözleri soğudu ve bir adım ilerledi.

Elçi bir kez daha geri çekilirken ağzını açtı ve gri bir pus tükürdü. Gri pus hemen büyük bir ele dönüşerek Wang Lin'i tutmayı denedi.

Fakat tam o anda yıldırımdan daha hızlı gümüş bir ışık ışını uzaklardan aceleyle geldi. Elçi gri pusu tükürdüğü sırada gümüş ışık çoktan elçiye yaklaşmıştı.

Elçinin yüz ifadesi anında değişti. Kaçınmak istedi ama buna zamanı yoktu. Bu kriz anında aniden vücudundaki has enerji taştı. Has enerji bir fırtına yaratarak gizlice saldıran kişiyi geri savurmayı denedi.

Fakat gümüş ışık ışını çok hızlıydı. Has enerjisi dağıldığı anda gümüş ışık çoktan göğsüne nüfuz etti.

Elçi ağız dolusu kan tükürdü ve istemsizce birkaç adım attı. O anda Wang Lin'in gözleri soğudu. Pusun oluşturduğu büyük eli tamamen görmezden gelerek sağ elini ileri doğrulttu ve mor bir yıldırım dalı fırladı.

Anında elçinin kaşlarının arasına geldi. Elçinin vücudu titredi ve hem vücudu hem de has ruhu yok oldu!

O anda gümüş ışık parladı ve orta yaşlı bir adama dönüştü. O, yetişimcilerin arasında gizlenen iki Maddi Yang yetişimcisinden biriydi.

Wang Lin'e doğru ellerini kenetledi. Gözleri saygıyla doluydu. Ardından diğerlerine yardıma gitmek için fırladı.

Wang Lin başıyla onayladı. Bu iki Maddi Yang yetişimcisini çok önceden zaten fark etmişti. Fakat onlar yeşimleri ödedikleri için bununla ilgilenmemişti.

Elçilerden birinin ölmesi hemen diğer yetişimciler tarafından fark edildi. Bir anda ivmeleri çarpıcı biçimde arttı!

"Yol açın!" Wang Lin'in vücudu titreşti ve ikinci elçinin yanına vardı. Has enerjisiyle bir parmak yarattı ve parmak aniden bastırdı.

Elçinin yüzü son derece solgundu. Karşı koymak yerine hemen geri çekildi. Sadece o değildi, bütün elçiler geri çekildiler.

Onlar geri çekilirken bir gümüş ışık parlaması oldu. Bu ışık geri çekilen elçilerden birinin önünde parladı ve büyük miktarda kanın fışkırmasına neden oldu. Gözleri öldürme isteğiyle dolan elçi bağırdı, "Ruh Takibi!"

Havadaki kan hemen harekete geçti ve aniden hayali bir kılıca dönüşerek gümüş ışığın peşine düştü.

Wang Lin bir adım attı ve kan kılıcı, gümüş ışığa yaklaştığı anda onu kavradı. Ardından vücudunun içindeki has enerji dışarı aktı ve kan kılıcının parçalanarak kırmızı sise dönüşmesine neden oldu.

Bunun ardından kafasını çevirdi. Geri çekilmekte olan altı elçiye baktı ve konuştu, "Yol açın!"

"Yol açın!"

"Yol açın!"

"Yol açın!" Wang Lin'in ardından diğer yetişimciler de hemen ona katıldılar. Yetişimcilerin kükremeleri adeta göklerden gelen bir ses gibi yankılandı.

Bu ses hayatta kalma haykırışıydı ve yaşama iradesiydi. Son derece yoğundu ve dünyayı titretti. Güçlü bir ses dalgasına dönüştü ve inanılmaz bir aurayla yankılandı.

"Yol açın!!!"

Güçlü ses dalgası karşısında Yıldırım Semavi Tapınağı'nın altı elçisi gönülsüzce geri adım attı. Sanki dünyanın gazabıyla karşı karşıya kalmışlardı!

O anda elçilerin arkasındaki aktarım dizisi aniden aydınlandı. Zhan Konglie de dahil aktarım dizisinin içindeki elçiler durumu şaşkınlıkla izledi.

Aktarım dizisi etkinleşmişti, o yüzden içinden ayrılamazlardı ama karşılarındaki sahneyi hayatlarının sonuna kadar asla unutmayacaklardı.

Figürleri yavaş yavaş çarpıldı ve ardından ışık huzmesine dönüşerek gökyüzünde kayboldu.