Çevirmen: Hollywood Hootsman

Editör: Lord Viole Grace

Du Tian sesinde kibirle konuştu, “Bu, Ruh Arıtma Tarikatı'mın bir milyar ruhlu ruh bayrağının gücü. Ne düşünüyorsun?”

Wang Lin cevapladı, “Çok güçlü!”

Du Tian güldü ve konuştu, “Ruh bayrağını kullanmanın gerçekten uygun bir yolu yok. Örneğin altıncı nesil ata formasyonlarda iyiydi, bu yüzden ruh bayrağını formasyonlar yaratmak için kullandı."

Du Tian Pilu'ya geri dönerken Wang Lin'e bir milyar ruhlu ruh bayrağı hakkında daha fazla şey anlattı. “Onuncu nesil atanın etki alanı yutmaydı, bu yüzden kendini düşmanlara karşı daha güçlü yapmak adına ruh bayrağını ruhları yutmak için kullandı.”

“Ancak bir milyar ruhlu ruh bayrağının her daim sahip olduğu tek yetenek birleşmedir. Gördüğün Yükseliş ruhu birleşmeyle yaratıldı. Sonsuza dek süremese de bir Yükseliş yetişimcisiyle bir tütsü çubuğunun yanması için gereken zaman kadar savaşabilir.”

“Ancak bunların hiçbiri bayrağın gerçek kozu değil. Yükseliş yetişimcilerini gerçekten tehdit eden şey dördüncü ana ruh. On binlerce yıl içinde dördüncü ruh yalnızca bir kere ortaya çıktı. Bu gerçekleştiğinde tarikatımın son aşama Yükseliş atası ikinci nesil Suzaku'yla diğer gezegenlerden gelen dört son aşama Yükseliş yetişimcisiyle savaşıyordu.”

Gelmelerinin ana nedeni semavi yeşim çalmak olsa da Du Tian iki yıl sonra daha iyi kontrol edebilsin diye Wang Lin'e bir milyar ruhlu ruh bayrağı hakkındaki şeyleri öğretmek istedi.

Du Tian Wang Lin'den hiçbir şey esirgemeden ona gerçek bir çekirdek öğrenci gibi davranıyordu.

Ruh bayrağı hakkındaki sırlar normalde yalnızca ustadan öğrenciye geçerdi. Du Tian'la Wang Lin resmi olarak usta-öğrenci olmasa da ilişkileri buna benzerdi.

Wang Lin'in gözleri soru sorarken ciddileşti, “İkinci nesil Suzaku'yla birlikte mi?”

Du Tian başını salladı. “Terk Edilmiş Ölümsüz Klanı'nı yendikten sonra ilk nesil Suzaku kendini birçok son aşama Yükseliş yetişimcisiyle birlikte Terk Edilmiş Ölümsüz Klanı'nı mühürlemek için feda etti. Sonra ikinci nesil Suzaku olarak birini atadı.”

“Bu kişi çok yetenekli ve olağanüstüydü, kendisinden sonra gelen tüm Suzaku'lardan çok farklıydı. Hiçbir 5. kademe yetişim ülkesini bastırmadı ve yalnızca 1000 yıl boyunca hüküm sürse de kendisinden sonra gelen tüm Suzaku'lardan daha yüksek bir yetişim seviyesi vardı. Yükselişten sonraki aşamaya çoktan bir adım attığı ve sonraki aşamadan yarım adım uzakta olduğu söylenir.”

“Bu kişi hiç şüphesiz Suzaku gezegeni tarihindeki bir numaralı uzmandı!”

Bunu duyduktan sonra Wang Lin'in kalbi titredi. Situ Nan'ın hep söylediği, Suzaku gezegeninin bir numaralı uzmanı olduğu lafını düşündü.

“Adı neydi?”

Du Tian başını iki yana salladı. “Birinin hala ismini hatırlayamayacağı kadar uzun zaman önceydi, onu yalnızca ikinci nesil Suzaku olarak hatırlıyoruz. Belki şu anki Suzaku biliyordur.”

Wang Lin sormaya devam etti, “Nihayetinde ona ne oldu?”

Du Tian yavaşça konuştu, “Nerede olduğu bilinmiyor.” Du Tian iç çekti ve devam etti, “Bu yabancı yetişimcilere karşı verilen savaşın, Terk Edilmiş Ölümsüz Klanı'nın atasal ruhuna karşı verilen savaştan aşağı kalır yanı olmadığı söyleniyor. Nihayetinde Ruh Arıtma Tarikatı'mın atası yeterince güçlü değildi, sonuçta yalnızca ilk aşama Yükseliş yetişimcisiydi. Dördüncü ruhu canlı çıkmak için kullandı ve yabancı yetişimcilerden birini öldürdü. Ancak dördüncü ruh ciddi hasar aldı ve o zamandan beri derin uykuda. Hesaplamalarıma göre şimdiye kadar tamamen iyileşmiş olmalı.”

“Savaş kazanılsa da ikinci nesil Suzaku'nun peşine yabancı yetişimciler düştü ve ortadan kayboldu.”

Wang Lin'in kalbi titredi. Situ Nan'ın yabancı yetişimcilere karşı savaştığını söylemesini hatırladı.

Sonunda bedeni onlar tarafından yok edilmişti ama Oluşan Ruh'u cennete başkaldıran boncuğa kaçtığında hayatı kurtulmuştu.

Situ Nan'ın bu kişilere duyduğu nefret korkunç derecede büyüktü.

Du Tian'ın hikayesine göre ikinci nesil Suzaku'nun kaderi Situ Nan'ınkine çok benzerdi.

Wang Lin derin bir nefes aldı ve gözleri parladı. Şu anki Suzaku'ya kini vardı, Situ uyansaydı şu anki Suzaku'ya yardım eder miydi?

Du Tian Wang Lin'e baktı ve sordu, “Neyi düşünüyorsun?”

Wang Lin biraz düşündü ve sordu, “Terk Edilmiş Ölümsüz Klanı'yla Suzaku ülkesinin arasındaki savaşta ikinci nesil Suzaku hala hayatta olsaydı şu anki Suzaku'ya yardım eder miydi?”

Du Tian güldü ve başını iki yana salladı. “İkinci nesil Suzaku'nun hayatta olma olasılığını hesaba katmayalım, ancak hayatta olsaydı şu anki Suzaku'ya aralarında bir bağ olmadığı için yardım etmezdi. İkinci nesil Suzaku'nun çok kibirli olduğunu söyleniyor, ilk nesil Suzaku'ya borçu olmasaydı çoktan gezegeni terk etmiş ve başka bir yerde kendini geliştirmiş olurdu.”

Wang Lin başını salladı. Gözleri parladı ve sordu, “Toplamda kaç nesil Suzaku var?”

Du Tian homurdandı ve konuştu, “Şu anki Suzaku 14. nesil ve en nefret ettiğim Suzaku.”

Wang Lin biraz düşündü ve sonra aniden sordu, “Kıdemli, önceden bahsettiğiniz Terk Edilmiş Ölümsüz Klanı'nın atasal ruhu nedir?”

Du Tian kafasını iki yana salladı ve konuştu, “Ben de ne olduğunu bilmiyorum, yalnızca tarikatın kayıtlarında gördüm. Terk Edilmiş Ölümsüz Klanı'yla olan büyük savaş sırasında bu atasal ruh ortaya çıkıp çok sayıda Yükseliş yetişimcisinin ölmesine neden oldu. Pekala, bunun hakkında daha fazla konuşmayalım. Suzaku kıtasına çok kalmadı. Acele edelim de Ruh Dönüşümü aşamasına ulaşabil.” Konuşmasını bitirince Du Tian aniden hızlandı.

Bu birkaç aylık kısa süre içerisinde Du Tian Wang Lin'i gezegenin yarısı boyunca gezdirdi. Şu anda önlerinde beliren Suzaku kıtasını görebiliyorlardı.

“Doğru ya, ata dört yabancı yetişimciden birinin adını kayıtlara geçirdi. O kişi Beş Element gezegeninden olduğunu ve adının Na Duo* olduğunu söyledi.  Evet, bu doğru olmalı. Geri döndüğümüzde kayıtların bulunduğu yeşimi sana vereceğim.” (E.N: Küçük bir hatırlatma, Na Duo 248. bölümde karşılaştığımız Wang Lin'in daha önce boyutsal çantasını çaldığı yetişimci. Ji Alemi'nin darboğazını kırıp geçmekle ilgili tavsiyede bulunmuştu.)

“Na Duo!” Wang Lin'in bedeni titredi.

“Neyin var senin?” Du Tian Wang Lin'e döndü ve sorgulayıcı bir bakışla ona baktı.

Wang Lin derin bir nefes aldı ve konuştu, “Bu Na Duo'yla karşılaştım.”

Du Tian şaşırdı. Gözleri parladı ve sordu, “Na Duo'yla karşılaştın mı?”

Wang Lin Du Tian'a Na Duo meselesini anlattı.

“İlginç! On binlerce yıl yaşayan yaşlı bir canavar Yükseliş aşamasını kırıp geçmiş ve sonraki adıma temas etmiş olmalı. Aksi takdirde şu ana kadar yaşaması imkansız olurdu!”

İkisi gökte çok hızlı bir şekilde uçtu ve kısa süre sonra Suzaku kıtasının kuzey kısmına vardı.

Tam şu an Wang Lin'in gözleri ciddileşti. Du Tian daha da erken fark etmiş gibiydi, çünkü Wang Lin'i kavradı ve geri çekildi.

Yeşil bir ışık örtüsü Suzaku kıtasının sınırında belirdi ve tüm kıtayı kapladı.

“Suzaku formasyonu!” Du Tian'ın ifadesi çirkindi.

Suzaku formasyonu gezegendeki en güçlü formasyondu. Büyük ya da küçük olabilirdi ancak tam güçte kullanıldığında yabancı yetişimcilerden veya uzayda yaşayan canavarlardan korumak için gezegeni kaplayabilirdi.

En küçük durumundaysa tek bir kişiyi koruyabilirdi ve çok güçlü olurdu.

“Görünüşe göre Suzaku ülkesi Terk Edilmiş Ölümsüz Klanı'na karşı kazanmakta çok kararlı. Suzaku formasyonunu aktive etmek için gerekn ruh taşı miktarı hayal gücünün ötesinde ve gücünü kullanmak için de çok sayıda semavi yeşim gerekiyor. Hehe, bir son aşama Yükseliş yetişimcisine rakip olacak güçte.” Du Tian'ın gözleri parladı ve ileriyi işaret etti. Parmağından bir siyah gaz şeridi çıktı ve yeşil ışık örtüsüne indi.

Siyah gazın yaklaştığı an yeşil ışık örtüsü titredi ve siyah gazı yumruklayan yeşil bir yumruk oluşturdu.

Boom!

Şiddetli bir patlamadan sonra siyah gaz yok oldu ve yumruk yeşil ışık örtüsüne geri döndü.

Du Tian alayla gülümsedi. “Dev İblis Klanı'nın kanını bile içeriyor, bu sayede formasyon Dev İblis Klanı'nın soy gücüne sahip.”

“Dev İblis Klanı'na gittiğinde arkanda bu kadar çok bela bırakmamalıydın,  ben gitseydim ileride birinin öç almaya çalışmasını önlemek için hepsini öldürürdüm. Terk Edilmiş Ölümsüz Klanı saldırdığında Suzaku'nun ikinci öğrencisi Qian Feng, Dev İblis Klanı'na gitti, mühürlerini çözdü ve hepsini Suzaku ülkesine getirdi.”

“Suzaku ülkesinin neden bu kadar cömert olduğunu merak ediyordum, meğerse Dev İblis Klanı'nın kanının peşindelermiş. Bu kadar Dev İblis Klanı'nın kanıyla bu formasyon soy güçlerinden bir miktar güç içeriyor.”

Wang Lin sessiz kaldı. Chi Hu oradayken hepsini öldürmesi imkansızdı.

Du Tian'ın gözleri Suzaku formasyonuna bakarken ciddileşti ve bağırdı, “Suzaku formasyonu tüm kıtayı sarmış. Her 5.000 kilometrede formasyonu kontrol eden biri olmalı. Bu yaşlı adam için ortaya çık yoksa daha Terk Edilmiş Ölümsüz Klanı gelmeden bir delik açacağım!”

“Bu yaşlı adamın sabrının bir sınırı var! Sana yalnızca üç nefeslik süre vereceğim!”

İki nefeslik sürer sonra yeşil ışık örtüsünün içinde bir figür belirdi. Bu kişinin saçları uzundu, beyaz cübbeliydi ve çok yakışıklıydı ancak bir kötülük izi yayıyordu. Genel olarak gizemli bir cazibe yayıyordu.

Bu kişi bir gülümseme takındı ve konuştu, “Kıdemli, lütfen kızmayın. Küçüğünüzün dışarı çıkmasını istediniz, küçüğünüz de çıktı.”

Du Tian soğuk bir şekilde konuştu, “Formasyonu aç!”

“Nasıl emrederseniz.” Şeytani görünümlü genç adam elini kaldırdı ve yeşil ışık örtüsüne işaret etti. Bir delik açıldı ve Du Tian Suzaku kıtasına girerken homurdandı.

Wang Lin hemen arkasından takip etti.

Ancak tam o an şeytani görünümlü genç adamın gözleri parladı ve elini sallayıp yeşil ışık örtüsünün kapanmasına neden oldu. Wang Lin'in gözleri soğuklaştı. Dışarıda sıkışmıştı.

“Küçük, ölümüne susamışsın sen!” Du Tian'ın gözleri şeytani görünümlü genç adama bakarken soğuklaştı.

Hafif bir gülümseme takınırken bu kişi hiç korku göstermedi ve konuştu, “Kıdemli, lütfen kızmayın. Yalnızca tüm gezegeni sarsan dost yetişimci Ceng Niu'yla dövüşmek istiyorum. Ceng Niu, benimle dövüşmeye cesaretin var mı?”

Şeytani görünümlü genç adam yeşil ışık örtüsünün dışındaki Wang Lin'e baktı.

“Kimsin sen?” Wang Lin kaşlarını çattı.

“Dost yetişimci Ceng Niu, ilk defa karşılaşsak da senin hakkında çok şey biliyorum. Cariyem Kırmızı Kelebek seni düşünmeden edemiyor.” Şeytani görünümlü genç adam gülümsedi.

“Qian Feng!” Wang Lin'in gözleri parladı.