Bölüm 334: Kim Olduğumu Biliyor Musun? 

Çevirmen: ArgoGamer

Düzenleyici: BlackBozo

Teknik okulda, üye alım sürecini izleyen seyircilerin çoğu Gizemli Organizasyondan idi. Şimdi sonuçlar serbest bırakıldığından, bakışların çoğu Wang Feng ve Xie Zhongtong gibi insanlar üzerinde yoğunlaşmıştı. Bunlar, gelecekte Gizemli Organizasyon'un üst seviyeleri olacak kişilerdi.

Çok sayıda insan onlara yaklaşmaya başladı. “Bayan Xie, bölümümüze katılmak ister misin?”

“Wang Feng, sen misin?...”

“Ne yapıyorsun?” Mu Wufa oldukça öfkelenmişti. “Bu partideki yeni üyelerin bize ait olduğunu unutma. En fazla onlardan birini alabilirsin.”

Onlar alaycı bir şekilde gülümsedi. “Ve Wang Feng'i alamıyoruz çünkü...?”

Başlangıçta, yeni üyelerden birini alabileceklerini kabul ettikleri zaman, yeni üyelerin sıralaması belirtilmemişti. Mu Wufa, çoğu zaman birinci sıradaki üyeyi kendileri için tutmasının zor olacağının farkındaydı. Bu nedenle, bu insanların birinci sıradaki kişi için kavga etmesine izin vermişti. Ancak bu sefer, ilk sırada yer alan çok özeldi. Wang Feng denen adam testlerdeki tüm rakipleri ezmişti. Bu korkunç performansı o kadar göz kamaştırıcıydı ki neredeyse herkesi kör etmişti.

Bu mutlak bir dâhiydi! Gitmesine izin veremedikleri süper bir dahi!

“Wang Feng…”

“Merhaba, Wang Feng…”

Herkesin Wang Feng'i nasıl çevrelediğini gören Mu Wufa dişlerini sıktı ve sessizce geri çekildi. Böyle zamanlarda, sadece yaşlı adamın dümeni almasına izin verebilirdi. Böyle bir dahi kendi başına tutulmalıydı!

“Aceleye ne gerek var? Neden kendi seçimini yapmasına izin vermiyorsunuz?” Orta yaşlı bir adam telaşsız bir şekilde kalabalıktan çıktı. Herkes ona baktığında, biraz korkmuştu. O Tang Lan idi! Bu o idi!

Tang Lan yavaş yavaş konuştu: “Onun için bu şekilde savaşmanız anlamsız. Kendi seçimini yapmasına izin verebiliriz.”

Kare, herhangi bir nezaket izi olmadan, “Defol! Seçimini yapmasına izin verilirse, kesinlikle sizinle kalmayı seçecektir. Sana söyleyeyim, buradaki herkes Wang Feng'i alabilir - senden başka herkes!”

“Bu doğru. Yaşlı Tang, git buradan.”

Herkes yaşlı Tang'ı azarlamaya başladı.

Ne şaka ama. Başka biri olsaydı iyiydi, ama Tang Lan'ın Wang Feng'i ele geçirmesi mi? Bu adam, dâhilerin yok edicisi olarak biliniyordu. Gizemli Organizasyonda, örgütün temel yaşam çizgisinden sorumluydu: Ruh Deniz Odunu. Bu nedenle, iyi şansa sahip olanlar genellikle onun tarafından alınırdı. Sonra... o insanların şansı tükenecekti. O zamandan beri, Tang Lan tarafından kaçırılan ve daha sonra terk edilenlerin inanılmaz derecede kötü şansa sahip oldukları söyleniyordu.

Normalde, Tang Lan tarafından alınanlar, sadece iyi şansa sahip olan ve başka hiçbir şeye sahip olmayanlardı. Bu nedenle, kimse rahatsız olmuyordu. Ama şimdi, gözlerini Wang Feng'e mi dikmişti? İmkânsız. Böyle bir yeteneğin Tang Lan tarafından yok edilmesine izin verselerdi, lider kesinlikle hepsini öldürecekti!

Tang Lan alaycı bir şekilde. “Şansını sömürmeyi planladığımı kim söyledi? Bu sefer, besleyecek ve mirasımı alacak birini arıyorum.”

“Miras mı?”

Bu durumda, herkesin ruh hali ciddileşti. Wang Feng zaten bu kadar yüksekte miydi? Şans kontrolörü Tang Lan bile Wang Feng'i mirasçı olarak mı seçmişti? Bu, Wang Feng'in potansiyelinin... hayal ettiklerinden daha şaşırtıcı olduğu anlamına gelmiyor muydu?

Ama eğer durum buysa, Wang Feng'den vazgeçmemeleri daha da önemliydi.

Kare, Tang Lan'a baktı. “Öyle olsa bile, bu hala ona öncelik verdiğiniz anlamına gelmez.”

Onun dışındaki herkes de Tang Lan'ı azarlamaya başladı.

Tang Lan sakince gülümsedi. “Bu karar zaten size bağlı değil.”

Herkes tarafından kuşatılmış olan Chen Feng'e gelince, tek bir kelime bile söylemedi.

İlk planı, birinci sırada yer almak ve Kare ile ayrılmak olmuştu. Beklenmedik bir şekilde, sadece birinci sırada yer aldığından, pek çok insan harekete geçmişti. Bu gerekli miydi?

Chen Feng'in yüzünde şaşkın bir ifade vardı.

Açıkçası, Gizemli Organizasyon'un yetenekli bir insana, özellikle de kendi seviyesindeki bir yeteneğe olan susuzluğunu hafife almıştı.

Yani... kazara çok fazla şey mi göstermişti?

Chen Feng iç çekti. Bu gerçekten bir kazaydı. İlk turda sadece 10 puan aldığından, genel olarak birinci sırada yer almak için çok çalışmak zorunda kalacağına karar vermişti. Bu, patlamasına ve tamamen ortaya çıkmasına neden olmuştu. Beklenmedik bir şekilde, biraz abartmıştı…

Şimdi ne halt edecekti?

Chen Feng de rahatsız hissediyordu. İlk başta araştırma departmanına sorunsuz bir şekilde girebileceğine inanmıştı. Beklentilerinin dışında, pek çok adam, kendisi için savaşmak amacıyla ortaya çıkmıştı. Dahası, gördüklerinden yola çıkarak, bu adamlar, Kare denen adamdan daha yüksek bir rütbede gibi görünüyordu...

Bunu düşününce, Chen Feng'in başı ağrıyordu. Ne yazık ki kendisi için, şimdi çok sayıda önemli kişi burada olduğundan, sessizce nihai sonucu beklemekten başka hiçbir şey yapamazdı.

Tang Lan, Kare ve diğerleri tartışmalarına devam ettiler, neredeyse kavga edeceklerdi. Ayrıca, Wang Feng'i almanın oldukça umutsuz olduğunu fark eden ve ayrılmadan önce nispeten yetenekli olan diğer katılımcıları almaya karar veren bazıları da vardı.

Katılımcıların geri kalanına gelince, aynı şekilde testi geçmelerine rağmen, şu anda göz ardı ediliyorlardı.

Wang Jiu ve diğerleri de dâhil olmak üzere testte başarısız olan katılımcılara gelince, bu insanlar “Mhm, tebrikler, herkes, hepiniz başarısız oldunuz.” diyen bir şişman tarafından yönlendirildi.

Herkes: “…”

Başarısız olmak da tebrik etmeye değer miydi?

“Tebrik etmeye değmemesi bile doğaldır.” şişman kardeş onlara baktı ve devam etti, “Bu partide toplam 450 katılımcı vardı. Sonuçta, 380 katılımcı geçti. Bizim gibi başarısız olanlar oldukça azdır. Ancak... geçen 300'den fazla katılımcı arasında, sadece 100 tanesi hayatta kalabiliyor. Bunların arasında bile, gelecekte ulaşabilecekleri en yüksek mevki, muhtemelen organizasyonun orta kademe bir üyesi olmaktır. Bu istediğiniz şey mi? Yüksek ölüm oranı ve düşük gelirli bir iş? Dürüst olmak gerekirse, üye alımında başarısız olduğum için seviniyorum. Mhm... Beyler, vaat edilen ödülleri aldıktan sonra, evlerinize dönebilirsiniz. Bundan sonra bile, organizasyonumuz için mücadele edebilir ve organizasyonumuzun sağladığı avantajlardan yararlanmaya devam edebilirsiniz.”

Şişman kardeşin yüzünde gururlu bir gülümseme ortaya çıktı ve şu sözlerle devam etti: “Bundan sonra hepiniz çok çalışmalısınız. Organizasyon uğruna, ruh eşinizi arayın ve çocuk yapın!” Şişman kardeş, başarısız katılımcılara ciddiyetle ders vermeye devam etti. “Sadece ağı genişleterek daha fazla balık yakalayabiliriz. Herkes dışarı çıksın ve tohumlarını yaysın. En iyisi, hepinizin koca bir ulus değerindeki yavrular yaratması olurdu. Mhm... Organizasyonun geleceği, sizin omuzlarınızda olacak!”

Konuşmasını bitirdikten sonra, şişman kardeş kısa bacaklarını hareket ettirdi ve uzaklaştı. Başarısız katılımcıları yüzlerinde şaşkın bir ifadeyle geride bıraktı ve katılımcılar birbirlerine baktı.

Yani hala organizasyona katkıda bulunabilirler! Daha sonra, organizasyon tarafından beyni yıkanmış olan bu bir grup insan, mücadele ruhuyla dolmuştu. Daha fazla bebek yap! Organizasyon için daha fazla insan gücü üret!

Yeni keşfettikleri güvenleriyle ayrıldılar. Gelecekteki potansiyelleri söz konusu olduğunda eksik olabilirler, ancak yine de sağlıklı aygırlar olma ve organizasyon için üreme makineleri olma yeteneğine sahiplerdi.

Belki de gelecekte, sayısız yan aile ortaya çıkacaktı. Ne de olsa, Gizemli Organizasyon'un mevcut yan aileleri de bu şekilde ortaya çıkmıştı. Her üye alım grubunun başarısız katılımcıları, yepyeni bir aile oluşturmak için ayrılacaklardı. Yaklaşık 10 yıl veya daha fazla yıl sonra, aileleri güçlenecekti.

Ne de olsa, burada başarısız olan bu gençler, o zamanlar üye alım sürecinde benzer şekilde başarısız olan eski neslin çocuklarıydı. Bazı konularda, biri ayrıntılı olarak düşünürse, ortaya çıkan detaylar gerçekten korkunç olabilirdi.

Şu anda, birçok insan zaten seçim yapmayı bitirmişti. Sadece Wang Feng'in nereye ait olduğu sorusu hala tartışılıyordu.

Tang Lan'ın gözleri soğuk bir şekilde parladı. “Bu adamlar…”

Bu şekilde devam edemezdi. Bu sadece zaman kaybı olurdu, çünkü burada Wang Feng'e sahip olmak isteyen çok fazla insan vardı. Dahası, her biri kabul etmek istemiyordu, bu da tartışmalarının sonuçsuz kalmasına neden oluyordu.

Belki…

Planını düşünürken, sessizce yeteneğini harekete geçirdi.

“Hehehe. Bana izin verin…”

Tang Lan öne çıktı ve Chen Feng'i almaya hazırdı. Ancak, oradaki herkesi şaşırtan şey, şu anda, beyaz bir parlaklık indi. Teknik okulun üstünde büyük bir siluet ortaya çıktı.

‘Bu…’

Oradaki insanlar siluete bakmak için başlarını kaldırdı ve hemen şok oldular.

Havadaki siluet katılaştı ve bir insan oluşturdu. Bu kişinin alnında, göz kamaştırıcı bir elmada benzer taş vardı. Tıpkı Lu Hun'un (Soul) alnındaki taşa benziyordu. Lu Hun'un taşından tek farkı, bu taştan yayılan beyaz parlaklık idi.

Beyaz!

Chen Feng alarma geçti. Başka bir süper uzman!

Chen Feng'e sıcak bir şekilde baktı. “Çocuk. Benim kim olduğumu biliyor musun?”

Chen Feng başını salladı. “Hayır.”

Bu adamı nereden tanıyabilirdi?

Ancak, alnında beyaz, yeşil, sarı ve benzeri elmaslara sahip olan tüm bu yaşlılara bakacak olursak, efsanevi QQ elmas üyeleri miydi?

Çevirmen Notu: QQ'nun birçok anlamı var ama burada hangi anlamda kullanıldığını bilmiyorum. “Questions, Quick Questions, Crying, Queen Queen, Queen's Quarterly...” vb. Birçok anlamı var.