Bölüm 25-İlk gelen

avatar
656 2

Tembel Hükümdar - Bölüm 25-İlk gelen




Evet, gerçekten odanın köşesinde masayla birlikte bir bilgisayar sistemi kurulmuştu. Masanın yan tarafına ufak bir buzdolabı, diğer tarafına ise bir kaç küçük dolap. 


Shun bunları görünce şaşırmadan edemedi, yanına gitti ve bilgisayarı açtı. Bu sırada zihninde bazı bilgiler belirdi...

'Ding! Boyutlararası bilgisayar edindiğiniz için ev sahibine tebrikler. Bu bilgisayarda tüm boyutlardaki oyunları, çizgi romanları, animeleri vs. bulabilirsiniz. Bulunduğunuz dünyada internet bulunmadığı için sistem sizin için bu konuyu halletmiştir.'


'Ding! Sihirli buzdolabı elde ettiğiniz için tebrikler. Buzdolabında olmasını düşündüğünüz sürece kapağını açtığınız zaman soğuk içeceğinizi alabilirsiniz.'


'Ding! Boyutlu küçük dolabı elde ettiğiniz için tebrikler. Başlangıçta işlevi farklı olan, fakat ev sahibi için özelleştirilen küçük bir abur cubur dolabı. İstediğiniz şeyi düşünüp kapağı açtığınız sürece karşınıza çıkacaktır, afiyet olsun.'


''...''


Shun tanıtımları okuyunca sersemlemeden edemedi. Ne sikim, bu sistem onun otaku olmasınımı istiyor? 


Ama dürüst olmak gerekirse bir süredir ellerini bilgisayara sürmediği için bu sistemi görünce içine çekilmeden edemedi. Sistemin ürünleri elbette en güçlüsü olacaktır. Ne tür bir oyun, lol, cs go vb. hepsi en yüksek ayarlarda, yağ gibi akıyor şerefsiz...


Shio ve Sily şaşkın şaşkın bakıyorlardı. Az önce odanın köşesinde beliren bu şeylere daha tepki veremeden Shun'un garip bir makinede bazı şeyler yaptığını gördüler, ve... görünüşe göre zevk alıyordu??


Bilmelisiniz, Shio ve Sily, Shun ile tanıştığından beri yüzünde gerçekten mutlu olduğu bir ifadesi yoktu hiçbir zaman! Elbette aslında birbirlerini uzun süredir tanımıyorlar, fakat bu şaşırmaları için yeterli bir sebep.


Shio ve Sily şaşkınken Shun'un ne yaptığını merak ederek arkasından onu izlemeye devam ettiler, ve kısa sürede ne olduğunu anladılar. Bu bir oyundu! İçinde 10 tane karakter vardı, 5 i kırmızı takım 5 i mavi takımdı. Ve her kişinin arkasında onu kontrol eden bir insan vardı. Arada sohbet satırında yazan şeyler yüzünden 2 kızın yüzleri kızardı, ne kadar terbiyesizler! Anneleri oyuna alet etmeyelim!


Shun ise kendini çoktan oyuna kaptırmıştı ve 2 kızın durumunu fark etmiyordu. Yanına 1 litre kola ve 2 tane patates cipsi almış, onları yiyip içerken yasuoyla feedliyordu! Mutluluğun gerçek formülü!!!


Tam yasuoyla haseryo diyip ulti atacakken birden kapının açılma sesi duyuldu ve dikkati dağılınca öldü, bunun üzerine takımdakiler tarafından bir güzel küfür yedi...


Shun komboyu yapamamanın rahatsızlığıyla kafasını kaldırdı ve kapıya baktı, kim rahatsız etti beni?


Fakat kapıdakini görünce gözleri büyüdü ve ağzına bir gülümseme yerleşti, ilk müşteri geldi...


.................................


Naruto dünyası, hokage ofisi.


2 tane masa vardı ve üstünde dağ gibi yığılmış belgeler bulunuyordu. Ortadaki masada sarışın ve yakışıklı bir genç duruyordu, sağdaki masada ise kısa boylu, keçi sakallı, saçları ağarmış yaşlı bir adam. Bu 2 si konoha köyünün 4.ve 3. hokageleri! 


3. ninja dünya savaşı sona ereli pek olmadı, minato yeni 4. hokage oldu ve 3. hokage sözde yardımcı olmak adına belgeleri kontrol ediyor ve karar verilecek birşey olursa kendisi karar veriyor...


Ama minato bundan şikayetçi görünmüyordu, bunun 3. hokagenin nezaketi yüzünden olduğunu düşündü ve ona minnettardı.


Bu gün yine belgeleri işlerken kapı açıldı ve içeriye kızıl saçlı güzel görünümlü bir kadın girdi. Kısa beyaz ceketi ve üstüne uzun bir yeşil önlük gibi birşey giyiyordu. Saçlarını soldan tokalamıştı, genç ve güzel görünüyordu.


Bu odaya kapıyı çalmadan girebilecek insanlar tüm köyde tek elin sayısını geçmezdi. Elbette bu kişi 4. hokagenin sevgilisi ve karısı uzumaki kushina!


İçeri girdikten sonra minato onu gördü ve gülümseyerek konuştu,''Kushina! Gelmişsin. Seni özledim...''


Kushina bu sözleri duyunca somurtmadan edemedi ve sitemli bir ses tonuyla,''Madem özledin evimize gel o zaman! 3 gündür geceleri bile eve gelmiyorsun, seni özledim...'' Son sözleri söylerken yüzü kızarmıştı ve sesi giderek kısılmaya başladı. Fakat bu odadakilerin güç seviyesiyle bunları duymak sorun değildi. 


4. Hokage Namikaze Minato bunları duyunca yüzünde mahcup bir gülümsemeyle,''Özür dilerim kushina, seni gerçekten hayal kırıklığına uğrattım. Fakat köyümün şu anda bana ihtiyacı var! Yeni hokage oldum ve bir çok karar verme işi benim üstüme düşüyor!''


Minato bu sözlerden sonra Kushinanın kendine hak vereceğini düşündü, fakat kadınların düşüncelerini anlayamaması tüm erkeklerin problemi değilmidir? 


Kushina bu sözleri duyunca yumuşamak yerine dahada somurttu ve öfkeyle konuştu,''Ben senin hokage olmana birşey demiyorum, fakat sen benimle daha yeni evlendin ve daha evimize bile gelmiyorsun! Bana değer veriyorsan bu gece eve gel, hmph!'' dedikten sonra döndü ve kapıyı çarparak çıktı!


Minato yüzünde mahcup bir gülümsemeyle yaşlı adama baktı,''Üzgünüm 3. hokage sama, böyle bir şey izlemenize neden oldum.''


3. hokage sarutobi hiruzen gülümseyerek elini salladı,''Önemli değil, biwakoyla ilk evlendiğim zamanda aynı sorunları yaşamıştım fakat sonradan alıştı. Bu köy herşeyden daha önemli minato, unutma bunu.''


Minato ciddiyetle başını salladı,''Anladım, 3. hokage sama.''


Ama yinede kushinayı geride bırakamam. Biraz düşündükten sonra bu akşam önemli birşey olmadığını fark etti ve eve gitmek iyi olabilirdi...


-------------


Kushina öfkeli bir şekilde hokage binasından çıktı ve evine doğru yürümeye başladı. Fakat bir süre düşündükten sonra yakın arkadaşı uchiha mikotonun evine gitmeye karar verdi. Yeniden hamile olduğunu duydu ve onu tebrik etmesi gerekiyordu. Bunu düşünerek yolda bir kaç mağazadan hediyelik eşya almaya karar verdi ve dükkanlardan birine girdi. Bu sırada dükkanlardan birinde gözüne bir kapı çarptı, sıradan bir kapıya benziyordu fakat şu anda birdenbire kendisinin aşırı ilgisini çekmişti. Bu kapının arkasında ne olduğunu merak etti ve gidip kapıyı açtı, fakat kapının arkasında geniş bir salon ve salonun köşesinde bilmediği aletle oynayan 3 kişiyi gördü.

Tam kafası karışmışken kafasına bir kaç bilgi girdi, bu odaya girmesi ve odanın amacıyla ilgili bilgileri aldıktan sonra yerinde sersemledi ve şaşkın bir bakışla içerdeki 3 kişiye baktı, 3 kişide ona bakıyordu.


Shun kapıdaki tanıdık kadını görünce gülümsedi,''Bayan kushina olmalısınız. İçeri girebilirsiniz.''


Shun'un dediklerini duyduktan sonra kendine gelen kushina hala şaşkın bir şekilde kafasını salladı ve kapıyı kapatıp 3 kişinin yanına geldi. O zaman fark etti ki bu 3 kişi aslında sadece 3 çocuk! O zaman tereddüte düşmeden edemedi, kafasındaki bilgiler gerçekmiydi? 


Kafasındaki bilgi ona bu odanın sahibinin boyutlararası bir gezgin olduğunu ve gücünün tanrıları çok aştığını söylüyordu, ayrıca bu odada gerekli ödemeyi yaptığınız sürece farklı boyutlardaki veya kendi boyutunuzdaki istediğiniz her hangi bir şeyi alabilecei söylendi! 


Fakat 3 küçük çocuğu karşısında görünce kafasındaki güç merkeziyle hiçbirşekilde karşılaştırılamazdı! Onun düşündüğü iriyarı fizikli, görüldüğü zaman karşı koyulamaz bir aura salan orta yaşın üzerindeki bir kıdemli gibi olmalıydı...


Kushinanın yüzündeki inanamama ifadesine bakan shun gülümsedi ve kendini tanıttı,''Ben shun, böyle görünüdüğümüze bakma aslında ben 18 yaşındayım, diğer 2 side aşağı yukarı aynı. Bu durumda olmamızın özel bir sebebi var, neyse işte. Genel durumu anlamış olman gerektiğini tahmin ediyorum?''


Kushina bunları duyunca bir süre tereddüt etti ve sonra kafasını onaylama anlamında salladı. ''Anlıyorum, bu tür şeylerin gerçekten var olmasını beklemiyordum ve hala şoktayım, umarım beni mazur görürsünüz. Bu arada, beni nereden tanıyorsunuz?'' Sonunda kendini isimle çağırdığını hatırladı ve şaşkınlıkla sordu.


''Bu bir sır, öğrenmek istiyorsan yeterli bedeli ödemelisin. Bende farklı boyutlardaki her türlü eşyayı bulabilirsin, istersen kendi orjinal geleceğin bile, yeterli ödemeyi yapapildiğin sürece istediğin herşeyi alabilirsin.'' Shun ilgili bir gülümsemeyle kushinaya baktı. Dürüst olmak gerekirse ilgisini çeken pek bir şey yoktu, kyuubi veya bazı ninjutsular gibi, aslında umurunda değil. Elbette sisteme bunu satıp sistem puanlarıyla alabilir, umurunda değil.


Kushina bunu duyunca merak etmekten kendini alamadı, gerçekten kendi geleceğini bile öğrenebilirmiydi? Bu yetenek biraz yaşlı kurbağa ölümsüzün yeteneğine benziyordu, lakin kurbağa sadece bazı kesitleri görebiliyor ve çoğu anlamsız şeyler, fakat burada gerçekten tüm geleceğini görebilir! 


Biraz tereddüt ettikten sonra sordu,''Öyleyse, ne satabilirim?''


Shun kafasından düşündü ve kushinanın önünde bir bilgi paneli belirdi,

'Kyuubi-25.000puan

yüksek seviye uzumaki soyu-10.000 puan

adamantin sızdırmazlık zincirleri(s seviye mühürleme tekniği)-4.000 puan

gulyabani mühürleme tekniği(yasaklanmış mühürleme tekniği)-8.000 puan....'


Liste böyle uzayıp gidiyor ve öğrendiği çoğu c veya b seviye teknikler aslında sadece bir kaç yüz puan ediyor ve d puan teknikler bazıları tamamen değersizken çoğu 15 20 puan değerindeler...


A seviye teknikler en üstünü 1.000 puanken s seviyeler en az 1.000 puandan başlıyor ve yasak teknikler genellikle s seviyesinde en pahalı olanlar...


Kushina bu yüksek puanları görünce gülümsemeden edemedi, görünüşe göre küçük zengin bir bayanım!


Ama buradaki herşeyi satmak imkansız, özellikle kyuubi. Sonuçta bu köyün stratejik bir silahı! Kendi keyfine göre öyle satamaz.


Fakat işe yaramaz teknikleri satsa bile yinede bir kaç bin puan elde edebilir, bununla bazı değerli şeyler alabileceğini düşünüyor!


''Lütfen satın alabileceğim şeylerini listesini bana gösterebilir misin?''


Shun bunu duyunca kafasını salladı ve karşısında satın alınabilecek şeylerin listesini çıkardı. Kushinanın muhtemelen ne düşündüğünü az buçuk anlıyordu, fakat alınabilecekler listesini gördükten sonra aynı düşünceyi koruyabilecekmi emin değilim.


Kushina karşısına çıkan listeye bakmaya başladı. Üst tarafta 2 tane şık vardı, 1isinde naruto yazıyordu ve diğerinde tüm dünyalar yazıyordu. Narutonun ne olduğunu bilsede, ramene koyulan malzeme, fakat neden kendi dünyasını temsil ettiğini pek anlamamıştı. Fazla düşünmeden listeye bakmaya başladı ve gördükleri fiyatı görünce bağırmadan edemedi,''Bu ne lan! Benim satabileceğim d seviyesi teknik 15 puanken burada 100 puan! Seni dolandırıcı! Pislik!!''


Shun bunu görünce şaşırmadan gülümsedi, fakat arkasındaki 2 kız şaşırmıştı. Böyle nazik görünen bir bayanın bir anda böyle öfkeli ve küfürlü bir dili kullandığını görünce güçlü bir tezat hissettiler.


''Bayan kushina, bunları alıp almamak, satıp satmamak tamamen sizin kararınız. Ayrıca bu fiyatları ben belirlemedim.''


Kushina bunları duyunca biraz sakinleşmeden edemedi, fakat yinede içindeki öfkeye engel olamadı ve listedeki diğer eşyalara bakmaya devam etti. Fakat baktıkça morali dahada bozuldu ve öfkesi yüzünden saçları uçuşmaya başladı! Fakat en üstteki eşyalara bakmaya başlayınca şaşkınlık yüzünden öfkesi dağıldı, bunlar ne lan? Ootsutsuki kan soyu- 150.000 puan, rinnesharingan-220.000puan, juubinin jinchuurikisi olmak-270.000puan... 


Ayrıca yanlarında açıklamalarıda yazıyordu. Bununla birlikte bunun gibi bir çok göz tekniği, kan eliminasyonu ve fizik görünüyordu. Kushina bunları görünce hayrete düşmeden edemedi! Bunların ne zaman kendi dünyasında ortaya çıktığını bilmiyordu, yoksa bu gerçekten kendi dünyasının eşyaları değilmiydi? Eğer bu güçlerden herhangi biri ortaya çıksaydı muhtemelen tüm dünyayı kaosa düşürmeye yeterdi! Özellikle rinnesharinganın yeteneği, gözlerini aya yansıtıp tüm dünyayı illüzyona düşürebilmek, bu ne dehşet bir yetenek!


Fakat bunların fiyatlarını görünce güçlü bir umutsuzluk hissetti. Kyuubi bile 25.000 puan değerindeydi, üstündeki her şeyi satsa, hatta soyunu bile, muhtemelen en fazla 60.000 puan değerinde çıkardı, ve bu aslında sistemden anca verdiği kyuubiyi geri almaya yetiyor....


Kushina şaşkın bir sesle sordu,''Bu mağazada bulunanların hepsinin aslında bizim dünyamızdan geldiğinimi söylüyorsun? Ama bu imkansız, böyle bir göz ve vücut ne duydum ne gördüm!''


Shun açıklamadı ve gizemli bir gülümsemeyle söyledi,''Bunları sana söyleyemem, elbette bunların kendi dünyanda olduğundan emin olabilirsin ve onlarla ilgili bilgileride öğrenmek için puan harcayabilirsin. Ama bunu tavsiye etmem, sonuçta ne kadar bilgi alırsan al şu anki dünyanızın kuvvetlerinin tamamınızı toplasanız bile onlardan herhangi birinin rakibi değilsiniz. Size tavsiyem dünyadaki değerli şeyleri toplayıp sisteme satmak, ve tüm dünyalarda bulunan güçlü bir eşyayı alıp kendi dünyanızdaki en güçlü tehditleri ortadan kaldırmak.''


Kushina bunun makul olduğunu düşündü ve sistemin ana sayfasını narutodan tüm dünyalara çevirdi, fakat arkada yazan 0ları görünce gözleri neredeyse kör olacaktı! Kaç tane sıfır var lan orada- 1, 2, 10, 15??????????


''Dalgamı geçiyorsun! Bu eşyaları tüm dünyamızı satsam alamam!''


Durulan öfkesi yine volkan gibi patladı ve saçları süper saiyan gibi havada dolanmaya başladı! 


Shun sakin bir sesle konuştu,''Sakin olun hanımefendi, en üstteki eşyaların fiyatlarına bakarsanız tabiki şaşırırsınız. Sizin dünyanıza göre nispeten yüksek eşyaları almak yinede zor olsada imkansız değil, en azından alınabilir.''


Kushina birden öfkesi bastırılıyormuş gibi hissetti ve kendini sakin bir halde buldu, fakat şaşırmadı. Tüm bu dehşet verici eşyalara sahip birinin ne tür bir güce sahip olacağını bilmiyordu. Aralarında evreni yok edebilecek eşyalar bile vardı... evren kavramının ne olduğunu bilmesede fiyatına bakılırsa çok güçlü birşey olmalı?


Tüm dünyalardaki eşyalara bakarken yaklaşık 400, 500 bin puanlara bakıyordu. Bu puanlara sahip eşyaların güç seviyesi kendi dünyasının güç seviyesini çoktan aşmış oldukları için, aldıkları sürece kendi dünyasındaki her hangi bir sorunu çözebilecekleri mantıklı. Fakat bu puanlara sahip eşyaların etkilerini ve güçlerini görsede, onları alacak güce henüz sahip değildi...


Kushina üzgün bir yüz ifadesi takındı,''Ev sahibi, bu eşyaları almamın her hangi bir mümkünatı yok. Bunları alabilmemin başka bir yolu var mı?''


Shun, kushinanın yüzüne baktı ve hafifçe iç çekti. Aslında söylemek gerekirse naruto dünyasındaki tüm bijuuları satsan bile elde edebileceğin puan o kadar yüksek olmaz, sonuçta kyuubi zaten tek başına tüm bijuularla kapışacak güçte, diğer bijuuların seviyesine göre fiyatları ancak 10bin veya altı seviyesine satılacak. Tüm teknikleri toplayıp satsan bile elde edebileceği en fazla juubi jinchuurikisi olabilmek, onunla bile tüm ootsutsukilerle kapışabilmek temel olarak imkansız. Ama aslında hiçbirşey ödemeden almak mümkün, shun istediği sürece bir eşyayı alıp verebilir, ama bunu neden yapsın? 


''Bana shun diyebilirsin, kibar olmaya gerek yok. Dürüst olmak gerekirse, gerçekten tüm dünyanı satarsan o istediğin eşyaları alabilirsin, fakat bunu yapabilecek gücün olduğunu düşünüyormusun? Yavaş yavaş, adım adım eşyalar satıp alarak güçlenerek belki bunu başarabilirsin, fakat hatırlatmak isterim ki dünyanızda şu anda ootsutsukilerden bazıları bulunmakta, yani tehdit zaten yanıbaşınızdayken böyle rahat bir şekilde güçlenebileceğinizi izlemeyecekler.''


Kushina bunu duyunca güçlü bir umutsuzluk duygusu hissetti. Fakat yinede bir umut sordu,''Öyleyse, hiçbir yolu yok mu?''


Sesindeki umutsuzluğu hisseden shun hafifçe kushinaya baktı, onun figürüne baktı. Aslında kıyafetleri yüzünden pek bir şey belli olmuyordu ama serideki güzel kadınlardan biri olarak mizacı olağanüstüydü. 


Kushina kendisini inceleyen küçük çocuğa baktı ve garip hissetmeden edemedi. Ne düşündüğünü anlamak zor değil, fakat 6 yaşındaki bir çocuğun bu tür gözlerle bakması kendisini komik hissettirmek dışında birşey hissettirmedi. Elbette aslında gerçek yaşı 18 olduğunuda biliyordu, bu yüzden biraz temkinli davrandı,''Ne istiyorsun!''


Shun sonunda gözlerini figüründen çekti ve güzel yüzüne baktı,''Aslında bu eşyaları illede puanla almana gerek yok, benim ilgimi çekebilecek her hangi bir şey verebildiğin sürece sana bazı faydalar vermekten çekinmem. Ayrıca bu jetonla birlikte istediğin zaman buraya gelebilirsin, aklına her hangi bir şey gelirse kapım açık.'' dedikten sonra elinde yuvarlak, siyah bir jeton belirdi. Ortasına görkemli bir ejderha gözü işlenmişti.


Kushina jetonu aldıktan sonra Shun'a bir süre baktı,''Tamam, sonra geri geleceğim.'' dedikten sonra döndü ve kapıdan dışarı çıktı. 


Kushina gittikten sonra Sily ve Shio Shun'a dik dik baktılar. Shun onlara aldırmadı ve ekranda yazan bozgun yazısını geçerken sordu, ''Sorun ne?''


Shio,''Sapık, kadının vücuduna bakarken aklından neler geçiyordu? Hmph!'' dedikten sonra döndü ve yatağa gidip orada tek başına oturdu.


Sily,''Aslında, efendim istediği sürece...'' kısık sesle konuşurken yüzü kızardı. Fakat Shun ne dediğini anladı ve gülümseyerek kafasını ovuşturdu,''Seni küçük, şimdi bunları düşünme ve antrenmanına başla, bir süre sonra hizmetçiler gelecek, onlardan ne istiyorsanız söyleyin.''


Sily kafasını salladı ve hafif hayal kırıklığıyla Shio'nun yanına oturdu ve onunla konuşmaya başladı. 


Shun tekrar bir oyuna başladı ve yeni bir cips paketi açıp kola içerken yasuoyla feedlemeye devam etti...



........................



Bu sırada kapıdan çıktıktan sonra aceleyle hokage ofisine doğru koşan kushina odaya girerken kapıyı çarparak açtı!






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44387 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr