Swallowed Star - SS 445: 3 Yıl Sonra

---

 

 

 

 

 

Sanal Evren Şirketi tarafından verilen puanlar çok değerliydi. Mutlak Başlangıç gizli bölgesinin yeni bir üyesi olarak 10,000 puan verilmişti, tabii ki onlar hazinesiydi. Listede ölümsüzleri çılgına çevirecek birçok teknik olmasına rağmen fiyatları da fazla fahişti, bazı eşyaların milyonlara hatta on milyonlara ulaşan fiyatları vardı.

 

Luo Feng baktığında sadece ağzı sulanabiliyordu.

 

“İyi değil, bunu seçeceğim.”

 

“Luo Feng, söyledikleri gibi, birinin ayakları sıkıca yere bağlı olmalı, puanlarını sakla.”

 

“Bu gerçekten pahalı!”

 

“Satın aldım.”

 

Luo Feng Babata ile tartışıp münazara ederken 10,000 puanını hesaplıyordu, son takasını yapmayı bitirmesi yarım saat kadar sürmüştü.

 

….

 

Altın Boynuzlu Yaratık, 0 puan kullanmıştı.

 

Mosha klanı, 9820 puan harcamıştı, onun için tam set teknikler ve silahlar almıştı.

 

Birisi yakın dövüş tekniği <İllüzyon Bedeni> 3200 puan değerindeydi, ve daha temel kalkan tekniği <İllüzyon Kalkanı> 800 puan değerindeydi ve fena sayılmayan bıçak tekniği <İllüzyon 7 bıçak>  5800 puan değerindeydi, altın gölge bıçağı 12 puandı ve mutlak hiçlik kalkanı 8 puandı. Hareket, kalkan işi, bıçak işi, tam bir set oluşturuyordu. Hareket ve tekniklerin hepsi aşırı güçlüydü.

 

Luo Feng kendisine 180 puan kullanmıştı. Altın gölge bıçağı ve mutlak kalkan alarak 20 puan, 2 yaşam meyvesi alarak 100 puan ve ayrıca 30 şişme su meyvesi alarak 60 puan harcamıştı.

 

10,000 puan hepsini kullandı!

 

Evren gemisi kara evren boyunca ışık hızının 20 katı hızda sürekli ilerledi.

 

Geminin içerisinde….

 

Luo Feng şarap şişesi ve çanağını kavrayarak doğrudan yatak odasının yanındaki dinlenme odasına yürüyerek ekranı açtı ve haberlere baktı.

 

Fazla uzun zaman önce bitmemiş dahi savaşı konuşuluyordu.

 

“Puanlarım çabucak bitti.”

 

Luo Feng kendine bir çanak meyve şarabı doldurduktan sonra rahat kanepeye uzandı, “Özellikle tekniklerden tam bir set alabilmek için puanlarımın çoğunu harcadım. Umarım beni hayal kırıklığına uğratmazlar aksi halde kesinlikle canım yanar.”

 

“Luo Feng, bu illüzyon bedeni, illüzyon kalkanı ve illüzyon 7 bıçağı tam bir illüzyon tekniği seti oluşturuyor, kesinlikle seni yüz üstü bırakmayacaklar.” dedi Babata, “Daha temel teknikler olmasına rağmen sonuçta sadece yıldız seviye bir çöpsün. En az ölümsüz olana kadar bunlar yeterli olacaktır.”

 

Luo Feng onayladı.

 

O da bazı tekniklerin fazla derin ve zor olmadığını anlıyordu, lakin ölümsüzler yine de onları çalışmak için sıkı bir mücadele veriyordu.

 

Eğer göksel bir şey alırsa ancak temel anlayışını bile kavrayamazsa, ne anlamı olurdu ki? Daha ucuz ancak güçlü şekilde kavrayabileceği bir şey alması daha etkiliydi. Ruh damgasını öğretmeni oluşturmasına rağmen bu kadar fazla türde ruh tekniği içerisinde Babata onun sadece 10,000 puan edeceğini tahmin etmişti.

 

Bu tam illüzyon setinde toplada 3 teknik vardı ve toplam değeri 9000 puanın üzerindeydi, tamamen ruh damgası ile kıyaslanabilirdi.

 

“Babata altın boynuzlu yaratık için hangi savaş tekniklerini eğitmem gerektiğini düşünüyorsun?” Luo Feng sordu.

 

“Altın Boynuzlu Yaratığın savaş teknikleri eğitimine mi başlıyoruz?” Babata sordu, “İlk olarak temelde çalışmaya ne dersin.”

 

Altın boynuzlu yaratık sadece Dünyanın Dünyası ve Mutlak Uzayı biliyordu.

 

Mutlak uzay harekete dayanıyordu.

 

Dünyanın Dünyası saf şekilde bedeni küçülterek yoğunlaştırmaya dayanıyordu. Hiçbir savaş tekniğine sahip değildi. Şu anda tamamen doğal becerisi sayesinde savaşıyordu. Güç veya bedenin iç kalitesine güveniyordu. Hiçbir sistem veya savaş tekniği bulunmuyordu. Babata’nın bakış açısından önce sağlam bir temel daha iyiydi, sonrasında savaş tekniklerini öğrenmek kolay olurdu.

 

Ve Altın Boynuzlu Yaratığın miras hatıralarında savaş teknikleri de bulunuyordu, her an başlayabilirdi.

 

Farklı türde savaş teknikleri!

 

Pençelerden, pullu kanatlara, kuyruğundan bedenini güçlendirmeye, katliam makinesine dönüşüyordu. Altın boynuzlu yaratığın birçok nesli çok ama çok fazla teknik oluşturmuştu. Savaşta nasıl en muazzam gücün açığa çıkarılacağını bilen bu teknikler son derece acımasızdı.

 

“Temeller?” Luo Feng kafa yordu, “Bu da iyi, gelecekte altın boynuzlu yaratığı saldırmak için kullanmam gerekmeyeceği uzun bir zaman süreci var.”

 

Bunu takiben Luo Feng başını kaldırarak şarabını bitirdi. Arından ayağa kalkarken gözleri savaşçı ruhla doluydu, “Başlama vakti!”

 

…..

 

Zaman akıyordu, aylar geçmişti….

 

Yeşim cevheri F derece gemi insan evreninin merkezindeki Sanal Evren Şirketinin yerleştirildiği konuma ilerlemeye devam ediyordu. Luo Feng doğal olarak zamanını gemide geçirdi, zihni sanal evrede neredeyse her bilgiyi özümseyen bir sünger gibiydi.

 

Bu sırada iç dünyasında….

 

Altın kıtaların uzunluğu ve genişliği çoktan 9000 km’ye ulaşmıştı. Belli ki Luo Feng dahi savaşında harcadığı sürede Altın Boynuzlu Yaratık çoktan Evren Seviye 9 olmuştu. Evren Seviye 9’dan Alan Lordu seviye 1’e normalde 500 sene gerekiyordu. En yüksek verimli metal gruplarıyla bile 56 kat artarak toplamda 9 yıl civarı gerektiriyordu.

 

İç dünyasının sürekli genişleyen ve küçüklen altın kaynak yasaları dalgacıklarını altın boynuzlu yaratık ciddiyetle dinledi, etrafına baktı ve tecrübe ederek alanı ile kaynak yasalarına sıkı şekilde çalıştı.

 

Mosha klanı küçük bir altın boynuzlu yaratık şeklinde Mutlak Uzay tekniğini çalışırken uzay kaynak yasaları idrak becerisini yükseltiyordu. Diğer yandan insan formunda bir bıçak, kalkan kullanıyor ve İllüzyon tekniklerini eğitiyordu…

 

Sanal Evren, Mutlak Başlangıç bölgesi, 1136 numaralı villanın eğitim alanında…

 

Tamamen kapalı eğitim alanı boştu.

 

Yalın ayaklı şort giyen Luo Feng 6 kenarlı Mutlak Hiçlik kalkanını ve kan gölgesi bıçağı tasarımında altın gölge bıçağını tuttu.

 

“Savaşı simüle et!” Luo Feng bağırdı, “Rakip Rong Jun, zirve dahi savaşındaki en yüksek savaş becerisiyle simüle et.”

 

Chi Chi….

 

Devasa eğitim sahası içeride birini oluştururken yavaşça 3 m uzunluğunda Vahşi Rong Jun’a dönüştürdü. Rong Jun sırtında devasa savaş bıçağını taşıyordu. Tüm bedeni basit bir hayvan derisi giyerken yalın ayaktı. Gözleri her nasılsa cansızdı, sadece orada dururken hiçbir şekilde hareket etmiyordu.

 

“Başla!” Luo Feng bağırdı.

 

Gümbür!

 

Simüle edilen Rong Jun’un gözleri parladı ve Luo Feng’e yıkılan bir dağa dönüştü.

 

“Gönder gelsin.” Luo Feng tek eliyle bıçağını çekerken diğer elinde kalkanıyla 18 Luo Feng’e dönüştü, neredeyse 18 şeytani altın ışık ileri atılıyordu.

 

“Dang!”

 

İkisi çarpıştı.

 

Luo Feng bıçak işini kullanmaya başladı ve aniden neredeyse 10,000 defa kesti. Basitçe aşırı hızlıydı, sadece hareketleri şaşırtıcı düzeyde hızlı değildi bıçak işi de korkutucuydu, tamamen süzülen bir şeytan misaliydi. Bıçak işi güçlü görünmüyordu lakin ani hızlanan güç patlaması korkutucuydu.

 

“Kes!” Vahşi Rong Jun’un saçı rüzgarda uçtu. Bakışları şimşek gibiydi ve yıldırım gibi gürleyerek devasa bıçağını aşağı savurdu!

 

“Kes!”

 

“Kes!”

 

Her gürleme son derece güçlüydü.

 

Dahi savaşındaki saldırganlık gücü bakımından en güçlüsü Bolan idi. Gizemlilik bakımından muhtemelen hipnozcu Jia Lai Xi’nin hipnozuydu. Engellenemez olması bakımından Luo Feng’in Gök delen formasyonu ve acımasızlık bakımından Vahşi’nin bıçak işiydi!

 

Birkaç dakika kafa kafaya çarpıştılar.

 

“Chi!”

 

Taze kan her yana püskürdü, Luo Feng’in tüm bedeni tekmelenerek kum torbası gibi düştü.

 

“Gümbür….” Eğitim uzayı büküldü, simüle edilen Rong Jun kayboldu ve Luo Feng’in yaraları iyileşti.

 

Bu öldürme sahalarının bir özelliğiydi. Tamamen herhangi bir rakibi oluşturabilirdi, lakin alanı sınırlıydı.

 

“Hm, gelişme var.” Luo Feng gülümseyerek ayağa kalktı, “Yakın dövüşüm muhtemelen dahi savaşında ilk 100’e girebilecek beceride.”

 

Yakın dövüş!

 

Doğru, Luo Feng’in en büyük zayıflığı yakın dövüştü. Zirve mücadele sırasında iki yenilgi almıştı. Biri Rong Jun’a ve diğeri Long Yun’a karşıydı. Yenilgisi onlarla yakın dövüşe girdiğinden olmuştu. Bir denetçi olarak Luo Feng mesafesini koruyarak kolayca rakibini öldürebilecek beceriye sahipti.

 

Lakin yaklaştığında durum bundan ibaretti.

 

Birinin kendine dikkatinde sınırlar olduğundan Luo Feng eğitimini ayırmak için zamana sahip değildi, lakin şimdi farklıydı. Mosha klanının kendisi yakın dövüşte uzmandı, doğal olarak illüzyon tekniklerini eğitmek zorundaydı. Üç büyük beden aynı ruh ve zihindeydi. Eğer her hangi biri bir şey öğrenirse diğerleri de doğal olarak öğreniyordu!

 

“Kaynak yasalarını idrak bakımından Rong Jun’dan daha güçlüyüm. Lakin yakın dövüşüm hala ona karşı kaybediyor.” Luo Feng başını salladı, “Gerçekten insan bedeni ve Mosha klanı bedeni arasında fark var.”

 

Mosha klanı bedeni İllüzyon tekniğini sergilediğinde bu gerçek bir illüzyon oluyordu!

 

Mosha Klanı bedeni ölüm tanrısı Bolan ile kıyaslandığında fark fazla devasa değildi. İnsan bedeni her nasılsa çok farklıydı.

 

“Azmetmeye devam!”

 

“Sadece uzaktan saldırmayıp yakın dövüşe de girebilmeliyim. Bu yolla gerçek anlamda hiçbir zayıflık olmayacak!”

 

…..

 

Luo Feng sıkı çalışmaya devam etti.

 

Sonunda 2 yıl ve 3 ay evrende seyahat ettikten sonra Luo Feng en sonunda Rong Jun’u yakın dövüşte öldürmüştü!

 

“Dahi savaşındaki Rong Jun’u yendim. Şuan Rong Jun bana benziyor olmalı, Sanal Evren Şirketi kaynaklarını kullanarak kendini güçlendiriyor. Kesinlikle güçlenmiş olmalı.” Luo Feng hiçbir şekilde rahatlamaya cüret etmedi.

 

Gerçekten de….

 

3 yıllık yolculukta 1000 özümsenen dahinin hiçbiri rahatlamaya cüret etmemişti. Bu dahi savaşının üzerlerinde muazzam etkileri vardı. Geçmişte bir maçta karşılaşmak bile onlar için zordu, lakin birçok ölüm kalım yarışması onları büyük ölçüde etkilemişti. Çoğu bu süre boyunca eğitim yaptığından savaşlar sırasında çok gelişmişlerdi.

 

İstedikleri herhangi bir tekniği seçebildikleri doğruydu. Rong Jun, Wuka ve Ao Pa Te La v.b gibi Mutlak Başlangıç bölgesinde olanlara 10,000 puan ne isterlerse almaları için yeterliydi.

 

Onların seviyesinde fazla pahalı hiçbir şeye ihtiyaçları yoktu.

 

Üç yıllık eğitimle hepsi çok gelişti.

 

Evren gemisinin salonunda…

 

Tamamen sıkı zırh ve botları içinde kısa siyah saçlı genç orada duruyordu. Yanında gümüş saçlı yaşlı adam saygıyla söylüyordu, “Majesteleri Sanal Evren Şirketi karargahına varmak üzereyiz.”

“Hm.” Luo Feng  onayladı.

 

3 sene!

 

En hızlı 3 yılı sayılabilirdi. Lakin daha derine gittiğinde evrenin kendisinin dipsiz olduğunu hissedebiliyordu. Tüm gizemler ve  evrenin derinlikleri, ve kullandığı tekniklerin hepsi ölümsüzlüğün normal seviyeleri ve daha alt seviyeler içindi, yine de hala yeterlilermiş gibi görünmüyordu. Bu yol gerçekten zorlu bir yoldu.

 

“Çok fazla geliştim, acaba diğerleri neler yapıyor.” Luo Feng düşündü, “Altın Boynuzlu Yaratık ve Mosha klanına sahibim, bu mucizevi düzeyde bir kombinasyon! Lakin… evren geniş, her an her şey olabilir. Kim bilir, ilk 100’deki dahilerden hangileri daha büyük mucizelere sahip.”

 

Asla diğerlerini aşağı görme veya kibirli olma…

 

Evren tarif edilemez şekilde geniş ve gizemli olmakla birlikte trilyonlarca ırk mevcut. İnsanlar onlardan sadece birisi, her zaman evrende saygı duyulan düzeyde olanlardan birisi..

 

“Evren seyahatine başlanarak asıl evrene giriliyor.”

 

“10……9……8……7……6……5……4……3……2……1！”

 

Luo Feng evren gemisinin hafifçe sallandığını hissetti. 10 saniye kadar sonra normale döndü, bağırdı, “Dış simülasyon %100.” Aniden tüm büyük salon yarı saydam bir hal aldı, simüle edilen uzayı görebiliyordu, uzakta tarif edilemez şekilde geniş uzayda süzülen bir kıta görülüyordu.

 

Luo Feng sersemlemişti.

 

Sanal Evren Şirketinin karargahına sonunda varmışlardı.