SS 29 - Canavar Şehri

avatar
9352 17

Swallowed Star - SS 29 - Canavar Şehri


 

Çeviri: madShy Düzenleme: Dunklesplatz

 

Askeri alan oldukça canlıydı. Aynı zamanda, düzenlenen mücadele dövüşü sınavına gelen dövüşçüler için büyük bir ziyafet hazırlanmıştı.

 

Öğleden sonra.

 

1680 dövüşçü açık bir plazada duruyordu. Plaza resepsiyon masalarından birinde Jiang-Nan kuzey askeri bölgesinin yüksek yetkililerinden bazıları, yıldırım ve limitlerin dojosundan yüksek yetkililer bulunuyordu.

 

Adı söylenen dövüşçüler ileri gelerek üniformalarını ve silahlarını alsın.

 

Yan Zhuo.

 

He Feng.

 

Wang Bing Jiang.

 

……

 

Orada isimleri bağıran en az 10 görevli vardı. Adı söylenen dövüşçüler öne çıkarak üniformalarını ve silahlarını alıyordu.

 

Luo Feng.

 

Yankılanan sesi duyan Luo Feng şimşek gibi oraya koştu.

 

Bu savaş üniforman, savaş botların ve ihtiyacın olan ikinci seri hayalet bıçağı. En ağır olan 98 kiloydu, ağır olanlardan elimizde kalmadı” görevli eşya setini Luo Feng’e verdi, “Bu main gönderebileceğin ve GPS i olan topluluk saati. Ve altıgen bir kalkan.

 

Görevli bunları söylerken, Luo Feng’in gözlerine biraz şüpheli bakıyordu... Potansiyel bir savaşçı aslında ağır bir hayalet bıçak istedi, biraz tuhaftı.

 

Luo Feng hafifçe gülümsedi ve toplamda 200 kglik eşyalarını alarak oradan koşarak uzaklaştı.

 

…...

 

Plazada,1680 dövüşçünün her biri onlar için uygun görülen silahları almışlardı. Hepsi de soğuk silahlar kullanıyordu! Bu dövüşçüler için mücadele sınavında bir zorunluluktu; ateşli silahlar yasaklanmıştı. Eşyalarını aldıktan sonra, herkes kendi dinlenme alanına döndü ve kendi savaş teçhizatlarıyla değiştirdiler.

 

※※※※※※

 

Tüm plazada bir gürültü vardı.

 

Bu sıralarda, Luo Feng metal alaşımlı botlarını, askeri pantolonu ve içinde özel Ke-Luo alaşımı olan savaş yeleğini kuşanmıştı. Sırtında altıgen kalkanı ve hayalet bıçağı vardı. Yanındaki dövüşçüyle neşeli bir şekilde konuşuyordu.

 

Kuşandığım bütün ekipmanı hesaba katsan, en fazla 7 veya 10 bin eder” üniformasını işaret ederek heyecanlı genç bir dövüşçü. “Bu pantolon ve yelek en iyi dövüşçü ekipmanı değil. Sadece mücadele sınavı için ödünç veriyorlar. Şehirdeki saçma kurşun geçirmez yeleklerden iyidir. En azından en zayıf H düzeyi canavarların pençesinden bizi koruyabilir. Normal bir mermi asla bunu delemez ve H düzeyi canavar buna diş geçiremez.

 

Parçalayamazsın!

 

Sert bir tavırla soğuk bir gülüş atmıştı kenardaki kız, “Canavar bu üniformaya diş geçiremese bile, etkisi kemiklerini kırabilir ve iç organlarına hasar verebilir.

 

Büyük kardeş kırılgan ve zayıf değil” genç tayfa  alay ederek kıza bakıyordu, “Ne dersin küçük kız, gidip bu kardeşin gücünü test edelim mi?

 

Bu kadar yeter” Luo Feng kaşlarını çattı.

 

Evet, kardeş Luo. Kardeş Luo’yu dinleyeceğiz” genç dövüşçü güldü.

 

Luo Feng’in sınırların dojosu tarafından izlendiğine dair haber dövüşçüler arasında çabucak yayılmıştı. 1680 dövüşçüden, sadece üçü sınırların dojosu ve yıldırım dojosu tarafından takip ediliyordu! Aday dövüşçüler bu üç kişinin çok özel olduğunun farkındaydı.

 

Luo Feng, Luo Feng” duyduğu ses uzaklardan geliyordu. Bu limit salonunun şef eğitmeni Wu Tong’du.

 

Wu amca

 

Luo Feng Yang Wu ve geridekilere söyledikten sonra ona doğru ilerledi. Geçen ay, Luo Feng Ming-Yue bölgesinde yaşamıştı, yani doğal olarak aynı bölgede yaşayan şef eğitmen ‘Wu Tong’a yakınlaşmıştı. Bilinen adıyla ‘Wu amca’.

 

Luo Feng, benimle gel” Wu Tong bunu söyledikten sonra, yola koyuldu.

 

Luo Feng kuşkuyla doluydu fakat bir şey söylemedi. Çabucak sessiz bir apartmanın ikinci katına vardılar. İkinci kattaki oturma odasında, birlikte oturan bir sürü kişi vardı. Luo Feng etrafına baktı. Tüm insanlar arasında, sadece birini tanıyabilmişti: Jiang-Nan şehrinin sınırların dojosunun Büyük Dörtlü’sünden, Zhu Ge Tao !..

 

Şef” Luo Feng yüksek sesle selamladı.

 

Hm, Luo Feng, Wu Tong ile oraya otur” Zhu Ge Tong ışıl ışıl parlayan gümüş parçalarla koyu bir savaş üniforması giyiyordu, söylediği gibi sessizce güldü.

 

Zhu Ge, bu bahsettiğin Luo Feng mi ? Bakmama izin ver, Yıldırım Dojomuza göre iyi olmayan değil mi” Zhu Ge Tao’nun karşısında oturan, koyu mor savaş zırhı giyen iri yarı bir  adamdı. Konuştuğunda, sesi göğsünde yankılanıyordu, ”Yıldırım dojomuz iki kişiyi kabul etti, biri Luo Feng ile aşağı yukarı aynı uygunluk seviyesindeydi, diğeriyse ateşli silah dehasıydı.”

 

İri yarı adam yanında hızlıca ayağa kalkan iki genç adama baktı.

 

Adım Wan Dong” dedi ağırbaşlı ve yüzünde mor bir doğum lekesi olan genç.

 

Adım Ma Xiao” dedi gülümseyen ve güzel görünen genç! Evet, bu genç için ‘güzel’ kelimesini kullanabiliriz.

 

Eğer bir kız olarak doğsaydı, muhtemelen herkesin bakmak isteyeceği bir afet olurdu.

 

Luo Feng gülümsedi ve başıyla onayladı: “Luo Feng, zaten biliyorsunuz.

 

Luo Feng” ağırbaşlı genç konuştu, “Rekabet etmek için yeterince erkek misin? Mücadele sınavının gecesinde, ilk sırada kim duruyor görelim!” ağırbaşlı gencin gözleri lezzetli bir yemek görmüşçesine arzuyla parladı.

 

İlgilenmiyorum” Luo Feng başını salladı.

 

Ağırbaşlı genç şaşıp kalmıştı, fakat yüksek sesle güldü ve başka bir şey söylemedi.

 

Zhu Ge Tao ve yıldırım dojosundan iri yarı adam güldü: “Zhu Ge, senin ufaklık ilginç görünüyor. Sakin, kafasının karıştırılmasına izin vermiyor ! Böyle genç adamları severim. Luo Feng, yıldırım dojoma katılmak için bir planın…

 

Git, git, git” Zhu Ge Tao dik dik baktı.

 

Sadece şakaydı. Adamım, ilginç değilsin” iri yarı adam güldü.

 

Zhu Ge Tao parladı: “Biz de gitmeliyiz. Mücadele dövüşü sınavı yakında başlayacak!

 

---------------

 

Luo Feng ve 1680 güçlü dövüşçü, askerlerin liderliğinde son yarım saat yürüdüler. Bir şehrin dış kısmına vardılar. Akşam vaktiydi ve güneş henüz batmıştı.

 

[Graaawrr~~~]

 

Şehrin içerisinden kalp krizi geçirmenize neden olabilecek çeşitli ulumalar duyuluyordu. Şehir dikenli tellerle çevrilmişti ve silahlarla oldukça fazla miktarda asker nöbet tutuyordu.

 

Çabuk, içeride yeterince canavar yok. 1200 demir kürklü domuz daha, 300 Zhi gölge kedisi ve 500 tane daha mastif kaplanı getirin.” komutu şehre ulaştığında, Luo Feng ve diğerleri büyük tırların gelmesini daha fazla bekleyemiyordu. Tırların her birinden öfkeli uğultular yayılıyordu.

 

Luo Feng ve dövüşçülerin çoğu yakından bakmak için yaklaştı….

 

Her tırın içerisinde kafesler vardı ve canavarlar ile dolulardı. Öfkeli ulumalar tecrübesiz dövüşçülerin kalplerine korku salmıştı.

 

Luo Feng.

 

Şef eğitmen ‘Wu Tong’ Luo Feng’in arkasından güldü “Güçlü ve yetenekli bile olsan, bu canavarları öldürebileceğin anlamına gelmez! Bazı insanlar kan gördüğünde ve ölümün getirdikleriyle yüzleştiğinde, güçlerinin onda birini bile kullanamazlar. Yani bu mücadele sınavında, asıl mesele aklını eğitmektir. Bu canavarlarla ölümüne dövüş ve merhametsiz ol.

 

Anlaşıldı” Luo Feng başıyla onayladı.

 

Hm…. bu canavarların hepsi en zayıf H seviye canavarlar. Başlangıç seviyesindeki bir savaşçıyla aynı güçte olmalılar” dedi Wu Tong, “Zayıf noktaları fazla zeki olmamaları. Ne olursa olsun güç konusunda çok agresif ve zalimdirler. Bu yüzden her mücadele dövüşü sınavında, her zaman dövüşçünün öldüğü acımasız bir vaka vardır.

 

Luo Feng onayladı, gerçek canavarlarla ölümüne dövüşmenin güvenli bir yanı yoktu.

 

……….

 

Bir yığın H seviye canavar şehrin içine sürüldükten sonra, şehrin içindeki canavarlar ürkütücü bir sayıya ulaşmıştı.

 

Herkes.

 

Her dövüşçünün kulağına bir ses çalındı. Luo Feng ve tüm dövüşçüler bakmak için başlarını kaldırdılar ve şehrin ortasındaki üç katlı apartmanın tepesinde duran askeri görevli konuşuyordu, “Bu seferki mücadele dövüşü sınavı önceki ile aynı kurallar altında gerçekleşecek! Bu gece 18.30 dan sonra başlayacağız. Sınav yarın sabah saat 6.00 da bitecek!

 

Daha fazla canavar kesen, daha fazla puan alacak. Kanıt olarak kestiğiniz her canavarın sol kulağını alacaksınız.

 

Unutmayın, dövüşçülerin birbiriyle savaşmasına izin verilmiyor. Hareketleriniz ve tüm adımlarınız gözlemimiz altında. Kuralları çiğneyen anında vurularak öldürülecektir!

 

1680 potansiyel savaşçıdan, en yüksek %60'ı dövüşçü olmaya hak kazanacak! Kalan %40 başarısız olacak ve gelecek sınava girmek zorunda kalacaklar” görevlinin sesi aninden soğumuştu, “Diğer bir değişle, 1680 kişiden sadece 1008’i geçecek ve 672 kişi diskalifiye olacak!

 

Dinleyen dövüşçüler istemeden de olsa %40lık diskalifiye oranı hakkında konuşmaya başlamışlardı!

 

Size bir hatırlatma, genelde üç canavar öldürebilenler geçer. Sadece iki canavar öldürürseniz, şansınıza bağlıdır” görevlinin sesi herkesin kulaklarında çınladı, “Skorlar aynı olduğunda, canavarları öldürmek için harcanan süre ve ne kadar yaralandığınız sıralamanızı etkileyecek. Bu yüzden gerekli canavarları hemen öldürün ve şehirden çıkın.

 

Unutmayın, eğer ağır yara alırsanız, topluluk saatlerinizdeki acil durum yardım butonuna basın. Birisi çabucak gelecek ve sizi kurtaracaktır…. fakat, bu aynı zamanda mücadele sınavınızın sonu anlamına gelecek.” görevli atladı.

 

[FOŞŞŞŞ!]

 

Apartmanın üstünden yere kadar en az 10 metre vardı. İki sıçrayıştan sonra, şehirden çıkmıştı.

 

Tüm potansiyel dövüşçüler, ilerleyin ve canavar şehrine girin” görevli elini salladı.

 

1680 potansiyel dövüşçü kükreyen bir dalga gibi canavar şehrine doğru dökülmüştü.

 

KAPILARI KAPATIN!” diye emretti görevli.

 

[GIIIRRR~~] tek kapı kapandı.

 

Mücadele dövüşü sınavı, resmi olarak başladı!

D.N: Evvet güzel okuyucular “yeni gün yeni bölüm (YGYB)” furyamız devam etmekte “The Kings Avatar” serimizde de bu furyayı başlattık o seriyede destek olup beğenmeyi unutmayınız yorumlarınız için çok teşekkür ederim.

İyi okumalar. Lütfen yorum yapıp bizi mutlu etmeyi unutmayınız.

 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44254 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr