Stellar Transformations - Bölüm 7.13: Büyük Göksel Yıldız Formu

---

Çevirmen: Darkcack

Editör: ÇHY 

 

“Oh?” Lan Amca çayından bir yudum aldı, ardından gülümseyerek konuştu: “Eğer bir şeyler sormak istiyorsan sor öyleyse.”

 

 Qin Yu her zaman Lan Amca'ın gözlerinin, insanların zihinlerini okuyabildiğini hissetmişti. Sormak istediği şeyi, yapmak istediği şeyi, Lan Amca her şeyi biliyormuş gibi görünüyordu. Hatta Qin Yu, Lan Amca'nın zihin okuma sihirli gücü olduğundan bile şüpheleniyordu.

 

Aklından bu çılgın düşünceleri geçirdikten sonra gülümseyerek konuştu: “Bu soruyu sormadan önce sana başka şeyler sormak istiyorum. 4. felaketi aşmış serbest ölümsüzlerin, ölümsüzlerle denk olduğunu söyledin. Bana ölümsüzlerin ve serbest ölümsüzlerin güçlerini detaylı olarak açıklayabilir misin?”

 

Lan Amca başını salladı: “Xiao Yu, serbest ölümsüzlerin 12 felaketi vardır, her biri farklı bir güç seviyesini temsil eder. Ölümsüzlerin 9 seviyesi vardır. 4. felaketi geçmiş serbest ölümsüzler, 1. seviye ölümsüzlere denktir. 7. felaketi aşmış serbest ölümsüzler, 4. seviye ölümsüzlere denktir. Ve 12. felaketi aşmış serbest ölümsüzler, 9. seviye ölümsüzlere denktir.”

 

Qin Yu anladı ama sormaya devam etti: “Peki ya 1-2. ve 3. felaketi aşmış serbest ölümsüzlerin güç seviyeleri nasıldır?”

 

felaketi geçen serbest ölümsüzler, 1. seviye ölümsüzlerle eşitti, peki öncesindeki 3 seviyenin güçleri nasıldı?

 

Lan Amca kafasını salladı ve konuştu: “Bunu tanımlamak çok zor çünkü Dongxu seviyesinde bedenini kaybedenler bile serbest ölümsüz olarak çalışabilir. Dur sana bir şeyler sorayım Xiao Yu. Dongxu seviyesinde bedenini terk eden bir çalışan, bedenini Kongming seviyesindeyken kaybeden bir serbest ölümsüz ve en büyük felaketi aşmayı başaramamış bir serbest ölümsüz aynı güç seviyesinde midir?”

 

“Tabi ki değiller.”

 

Qin Yu kesin olarak cevap verdi. “Bu saçmalık. Dongxu seviyesi bir adam, mesela Di Long, bedeni yok olduğunda bir serbest ölümsüz olarak çalışabilir, fakat nasıl Dujie seviye bir serbest şeytan ile karşılaştırılabilirdi?”

 

“Bu doğru. Serbest ölümsüzlerin başlangıçtaki güçleri farklılık gösterebiliyor. 1. felaketi aşmış serbest ölümsüzlerin net bir güç seviyesi yoktur. 2. felaketi aşmış olanlar aşağı yukarı orta ya da ileri aşama Dujie seviye Xiuzhenistlerin gücüyle karşılaştırılabilir. Bu da kesin değildir. Söylemesi çok zor. 3. felaketi geçmiş serbest ölümsüzler de genellikle Dacheng seviye Xiuzhenistlerin gücüne sahip oluyor.” Lan Amca net cevaplar vermemişti.

 

Ancak Qin Yu bunlara son derece kuşkusuz inanmıştı.

 

Dujie seviyesinden başlayan bir serbest ölümsüz, kesinlikle başlangıçta Dongxu seviye olan bir serbest ölümsüzden daha güçlüydü. Sadece zaman geçtikçe, sonraki aşamalar sürecinde, aralarındaki boşluk gittikçe küçülebilirdi. Aslında, 4. felaketi ya da daha fazlasını geçmiş serbest ölümsüzlerin başlangıç seviyeleriyle güçlü bağlantıları yoktur.

 

“Ancak, Dongxu seviyesinden başlayan serbest ölümsüzler genellikle 1. felaketi aşamazlar. Ne kadar güçlü olurlarsa, o kadar felaket geçebilirler. Bu felaketlerin güçleri serbest ölümsüzlere göre değişiklik gösterir, ama genellikle en güçlü serbest ölümsüzlerin daha yüksek başarı şansı vardır.” Lan Amca olumlu bir şekilde konuştu.

 

Göksel felaketlerin güçleri girişimcinin gücüne göre değişse de güçlü bir çalışan daha zayıfa göre büyük olasılıkla ölmeyecekti.

 

Qin Yu gülümsedi: “Pekâlâ Lan Amca, şimdi ölümsüzleri ve serbest ölümsüleri kabaca anladım, şimdi... Senin hangi serbest ölümsüz seviyesine ulaştığını öğrenmek istiyorum.” Dediği gibi, Lan Amca'ya beklenti dolu bir yüz ile baktı.

 

Lan Amca çok gizemliydi.

 

Azure Ejderhası ve Üç Gözlü Büyük Kurucu, onun önünde karınca gibiydiler. Qin Yu sadece bir serbest ölümsüzün bu seviye bir güce sahip olabileceğini düşünüyordu. Üstelik Lan Amca, hem Qin Yu'yu hem de Hou Fei'yi Kan Kırmızı Mağara'ya direk olarak kolaylıkla ışınlayabilmişti.

 

Lan Amca'nın gerçek serbest ölümsüz seviyesi neydi?

 

felaket? 8. felaket? 10. felaket? Ya da efsaneye göre, altın bir ölümsüz olmaktan bir adım uzak 12. felaketi aşmış bir serbest ölümsüz müydü?

 

“Bana serbest ölümsüzlerin hangi seviyesine ulaştığımı mı sordun?” Lan Amca, Qin Yu'ya ufak bir şaşkınlıkla baktı.

 

Qin Yu ciddiyetle başını salladı: “Evet.” Ardından aceleyle konuştu: “Eğer söylemek istemezsen, seni zorlamayacağım, ama... Bu konuda gerçekten çok meraklıyım. Ben gerçekten, senin serbest ölümsüz seviyeni bilmeyi çok fazla istiyorum.”

 

“Ha-ha...”

 

Lan Amca kahkaha attı: “Serbest ölümsüz, ha-ha, serbest ölümsüz, Xiao Yu, sen ölümlülerin ortamında ışınlanabilen birinin kesin olarak bir serbest ölümsüz olduğunu mu düşünüyorsun?”

 

Qin Yu kararlı bir şekilde: “Tabii ki evet. Işınlanmanın, sadece ölümsüzlerin kullanabileceği sihirli bir güç olduğu çoğu Xiuzhen kitabında yazılmış. Bu aynı zamanda 4. felaketi aşmış serbest ölümsüzlerin de kullanabileceği anlamına geliyor. Ölümsüzler, ölümlü alanlarda kalamazlar fakat sen beni ve Hou Fei'yi kendinle beraber ışınladın. Yani, eğer bir serbest ölümsüz değilsen, nesin sen?”

 

Qin Yu'ya göre, Lan Amca şüphesiz, bir serbest ölümsüzdü.

 

Bilmek istediği şey, Lan Amca amcanın kaç tane serbest ölümsüz felaketini geçtiğiydi.

 

Lan Amca başını yana sallayarak ve gülümseyerek konuştu: “Dur sana bir şeyler anlatayım Xiao Yu. Ölümlü alanlarda ışınlanabilenler sadece serbest ölümsüzler değildir.”

 

Qin Yu şaşırmadan edemedi. Lan Amca'nın ifadesini görünce, aklına bir düşünce aktı. Hemen söze girdi: “Yoksa... Sen bir serbest ölümsüz değil misin?”

 

Lan Amca başını salladı: “Evet, kesinlikle bir serbest ölümsüz değilim. Xiao Yu, cennet yolunu anlamak zordur. Evren ve doğa her çeşit garipliklere sahip yani, gerçekten imkânsız şeyler olabilir mi? Hayal edemeyeceğin bir sürü şey var. Işınlanma, kesinlikle ölümsüzlere ya da serbest ölümsüzlere özel değil!”

 

Lan Amca bir serbest ölümsüz değildi.

 

Bu Lan Amca'nın kendisinin söylediği şeydi. Onun ifadesine ve ses tonuna baktığında, Qin Yu, Lan Amca'nın yalan söylemediğini biliyordu.

 

“Lan Amca, evrende ve doğada her türde tuhaf şeylerin olduğunu söyledin fakat Xiuzhen kitaplarının çoğu ışınlanmanın sadece ölümsüzlerin sahip olduğu bir sihirli güç olduğunu söylemiyor mu? Nedenini söyleyebilir misin?” Qin Yu sormaya devam ediyordu. Bir sürü Xiuzhen kitabının bu konuda yanıldığına inanamamıştı.

 

Lan Amca bir süre Qin Yu'ya bakarak düşündü ve konuştu: “Xiao Yu, sınırsız evrenin birçok sırrı vardır, ancak sayısız Xiuzhenist ve aynı zamanda fanilerin hepsi normal bir dünyada ve normal kuralların sınırları içinde yaşarlar. Sen... Benim bir serbest ölümsüz uzman gibi olduğumu düşünsen yeter.”

 

Qin Yu şaşırdı.

 

Sonunda Lan Amca kendi özgeçmişini açıklamamıştı. Bunun yerine, Qin Yu'nın onu bir serbest ölümsüzmüş gibi düşünmesini istedi.

 

Qin Yu, Lan Amca'nın bir serbest ölümsüz olmadığından emindi.

 

“Lan Amca, acaba sen ölümlü dünyasına inen bir ölümsüz olabilir misin?” Qin Yu tekrardan zorladı.

 

Lan Amca kafasını yana sallayarak konuştu: “Bana soru sormayı bırak. Bu şimdilik, senin bilmemen gereken bir şey. Benim epey güçlü bir serbest ölümsüz olduğumu düşünmek zaten senin için yeterli, tamam mı?”

 

“Pekâlâ öyleyse bir daha sormayacağım. Lan Amca, Li'er ne zaman burayı ziyaret etmeye gelecek? Onu çok uzun zamandır görmüyorum.” Qin Yu gülümseyerek sordu, Lan Amca da gülümseyerek cevap verdi: “Muhtemelen bir süre sonra burada olur. Yıldızsal Kule'nin inşası için zamanla yarışsan iyi olur.”

 

Fincanını bırakan Lan Amca ayağa kalktı ve ardından odanın dışına yürüdü.

 

Arkasından Lan Amca'nın mükemmel figürüne bakan Qin Yu, Lan Amca'nın doğayla iç içe olduğu hissine kapıldı. O da fincanını koydu ve iç çekerek kendi kendine düşündü: “Lan Amca, senin gerçek kimliğin ve gücün ne? Bir serbest ölümsüz değilsin peki neden öyle olduğunu varsaymamı istiyorsun?”

 

Esrarengiz.

 

Lan Amca'nın gizemiyle ilgili olarak, Lan Amca, Qin Yu'ya bunu anlatmakta isteksiz olduğu için, Qin Yu başka ne yapabilirdi? Sadece bütün kuşkularını kalbinin en dibine gömebilirdi. Belki Lan Amca bir gün kendi isteğiyle ona anlatırdı.

 

……

 

Yıldızsal Kule'nin inşası programa göre hemen başlatıldı.

 

Yıldızsal Kule, Kan Kırmızı Mağara'nın kapladığı alanla aynı büyüklükte alanı kaplıyordu. Genişleme yoktu. Sadece mimari tarzı Kan Kırmızı Mağara'dan farklıydı. Lan Amca'nın kişisel yönlendirmesiyle Kan Kırmızı Mağara tamamen yıkıldı ve çeşitli yeni köşkler, teraslar ve kuleler dikildi.

 

Lan Amca, Yıldızsal Kule'nin tamamlanması için tasarımında ve konumuyla ilgili kendisi çalıştı.

 

Lan Amca'ya göre, Yıldızsal Kule'nin düzeni uzun süredir unutulmuş olan, efsanevi Büyük Göksel Yıldız Formu'na dayanmaktaydı. Ana teması doğaya yakın olmaktı, bu yüzden devasa, görkemli sarayları yoktu, ancak yine de, yapıları ve süslemeleri, inci, akik, siyah demir, rafine edilmiş altın ve benzeri değerli malzemelerden yapılmıştı.

 

Büyük Göksel Yıldız Formu’nun altından geçen bulutlar ve sis, bu yeri periler ülkesine çeviriyordu. Ay ışığı ve sabahın parıltısı da Yıldızsal Kule'de, gerçekten harika bir şekilde görünüyordu.

 

Bütün Yıldızsal Kule'de, her 10 adımda bir katlı bina ve her 5 adımda bir köşk vardı. Yıldızsal Kule'de akan bulutların ve sisin sayesinde, bu yapılar gökyüzünde inşa edilmiş gibi görünüyordu. Qin Yu, Hou Fei ve astları hep buna hayret ettiler.

 

 

Yıldızsal Kule binasında, birkaç on bin Xiuyaoist ve milyonlarca şeytani canavar konuşlandırılmıştı. Onların çoğuna, mor bakır, siyah demir, rafine altın vb. maddeleri çıkarma görevi verilmişti. 6 ay 3 gün sonra, Yıldızsal Kule sonunda tamamlanmıştı.

 

……

 

Büyük Göksel Yıldız Formu sayesinde, Yıldızsal Kule'nin şaşırtıcı derecede bol miktarda kutsal enerjisi vardı. Kutsal enerjinin yoğunluğu normalin 100 kat fazlasıydı. Hatta Yıldızsal Kule'nin kutsal enerjisi, çevresine bile yayılıyordu, bu alan normal bir yerin 10 katı fazla yoğunlukta kutsal enerji sağlıyordu.

 

Ardından Yıldızsal Kule'nin etrafında her çeşit yapı inşa edildi. Bu yapılar, Yıldızsal Kule'nin alanına göre 10 kat daha büyük bir alanı kaplıyorlardı ve merkezdeki Yıldızsal Kule'yi, ayı saran yıldızlar gibi çevreliyorlardı. Yıldızsal Kule'den yayılan kutsal enerji bu yapıları dolduruyordu.

 

Yıldızsal Kule, etrafındaki, canlı muhafızlar gibi yapılara sahip inşa edilmişti. Bu yapılarda normal malzemeler kullanıldığı için, doğal olarak inşaları kolay ve hızlıydı. Yıldızsal Kule'de değerli malzemeler kullanıldı ve her yerden çeşitli, nadir bitkiler ve ağaçlar getirildi, bu yüzden onun tamamlanması daha fazla zaman almıştı.

 

Yıldızsal Kule'nin dışında...

 

Qin Yu, Hou Fei, Hei Yu, Lan Amca ve çokça muhafız ve korumalar, hepsi hayranlıkla bakıyordu. Böyle harika bir yerde gezintiye çıkmak bile lükstü. Sadece muhafız liderleri, koruyucular, 3 kule ustası ve bazı özel nedimeler Yıldızsal Kule'nin içerisinde yaşıyordu.

 

“Boohoo!”

 

Hou Fei ateşli gözlerini genişçe açtı, önündeki Yıldızsal Kule'ye bakıyordu.

 

“Boohoo! Boohoo!”

 

Birkaç defa bağırdı sonrasında yaşlı gözlerle Lan Amca'ya baktı: “Usta, sen bana ve abime farklı, çok farklı davrandın. Bu benim kalbimi çok kırdı. Ben vadideyken, bana yaşamak için basitçe bir mağara bulmamı söylemiştin, ama şimdi abim için... Böyle muhteşem bir yer inşa ettin.”

 

Lan Amca kafasına hafifçe vurdu: “Küçük maymun, dayak mı istiyorsun?”

 

“Yıldızsal Kule, Xiao Yu'ya ait olunca, sana da ait olmuyor mu?” Lan Amca kasten ciddi bir ifade ile söyledi.

 

Hou Fei hemen sevinçle konuştu: “Ha-ha, şaka yaptım usta. Ama bu Büyük Göksel Yıldız Formu gerçekten güçlü. Etkinleştirildiği anda, dışardaki düşmanlar içeriye bile giremez, içerideki düşmanlar ise illüzyonlara dalarlar. Sadece hapsetme etkisi yok, bir de illüzyon etkileri de var. Kutsal enerji ve yıldız ışığı bile toplayabiliyor.”

 

Qin Yu'nun kalbi de memnuniyetle dolmuştu.

 

Önceden gördüğü, Dokuz Şeytan Salonu'nun On İki Merkezi Kapılar Formu'nun çok iyi olduğunu düşünüyordu fakat kendi Büyük Göksel Yıldız Formu ile karşılaştırıldığında zayıf kalacaktı. Bu form sadece saldırmıyordu aynı zamanda doğadan, kutsal enerji, güneş ışığı, ay ışığı ve yıldız ışığı toplayabiliyordu.

 

Saldırısı etkinleştirildiğinde, eşsiz, büyük bir hapsedici ve öldürücü forma dönüşüyordu.

 

Üstelik bu müthiş form, Lan Amca'nın kendisi tarafından kurulmuştu. Qin Yu, Xiuzhen dünyasındaki kimsenin bu formu kırmak için umut ışığına sahip olduğuna inanmıyordu.

 

Ardından, herkes mutlu bir şekilde Yıldızsal Kule'nin içerisine girdi.

 

O gün, Lan Amca, Qin Yu ve Hou Fei ile birlikte adayı terk ettikten sonra, Azure Ejderhası, Büyük Kurucu ve Di Long hemen kontrollerindeki 2 mağaraya, tamamen Qin Yu'nun Yıldızsal Kule'ye itaat etmesini söylemişlerdi. Bu mağaralar Kan Kırmızı Mağara'dan uzakta değildi ve hepsi, Yıldızsal Kule tamamlanmadan 3 ay önce saygı göstermek için gelmişlerdi.

 

Aslında, Qin Yu'ya en yakın 2 mağara, Büyük Deniz Kabuğu Mağarası ve Gezinen Rüzgar Mağarası Dokuz Şeytan Salonu'nun altındaydı. Ancak, Di Jian, Di Qing ve Di Luan, Qin Yu'yu Dokuz Şeytan Salonu'na götürürken, Di Qing, Büyük Deniz Kabuğu Mağarasında öldüğü için, Di Jian ve Di Luan bütün mağarayı katletmişti. Bu yüzden, Büyük Deniz Kabuğu Mağarası yok edilmiş ve yerinde Keskin Boynuz Mağarası inşa edilmişti.

 

Dokuz Şeytan Salonu'nun altındaki Keskin Boynuz Mağarası ve Gezinen Rüzgar Mağarası…

 

Azure Ejderha Sarayı'nın altındaki Siyah Su Ejderhası Mağarası ve Altı Güneş Mağarası…

 

Mavi Su Köşkü'nün altındaki Turuncu Kanat Mağarası ve Karlı Tüy Mağarası…

 

Bu 6 mağara tamamen Yıldızsal Kule'ye devredildi. Yıldızsal Kule'nin merkez bölgesi, Kan Kırmızı Mağara'nın eski bölgesiydi. Yıldızsal Kule altındaki 6 mağaranın; Keskin Boynuz, Gezinen Rüzgar, Siyah Su Ejderhası, Altı Güneş, Turuncu Kanat ve Karlı Tüy olduğunu duyurdu.

 

Şimdi Yıldızsal Kule, o kadar büyük bir bölgeye sahipti ve o kadar güçlüydü ki, su altı Xiuyao dünyasının 3 numaralı süper gücü olan Dokuz Şeytan Salonu'nu geride bırakmıştı, sadece Azure Ejderha Sarayı ve Mavi Su Köşkü'nden alt seviyedeydi. Aynı zamanda denizaşırı Xiuzhen dünyasının 6 büyük gücünden biri olmuştu.

 

Yeni yeşim kimlik kartları, yarım sene önce çabucak yapılmaya başlamıştı.

 

Yıldızsal yeşim kimlik kartlarının 7 tipi vardı; Yıldızsal - Keskin Boynuz; Yıldızsal- Gezinen Rüzgar; Yıldızsal-Siyah Su Ejderhası; Yıldızsal- 6 güneş; Yıldızsal- Turuncu Kanat ve Yıldızsal- Karlı Tüy. Muhafızlar onları yapmak için zamanla yarıştılar ve sonunda başardılar.

 

Üstelik Yıldızsal Kule'nin görünüşünden sonra, birçok uzman, saklandıkları gizli yerlerden ortaya çıkmaya başladılar ve onların koruyucuları olmak isteyerek kendilerini övdüler.

 

Qin Yu bu kadar çok uzman olacağını beklemiyordu bu yüzden koruyucu olabilmek için gerekli olan tek koşulun en az, erken aşama Dongxu seviyesi saldırı gücüne sahip olmak olduğunu açıkladı. Böylece, Teng Bi pozisyonunu koruyabilen tek asıl koruyucuydu.

 

Şimdi Yıldızsal Kule'de 8 koruyucu vardı. Teng Bi beklenmedik şekilde aralarındaki en zayıf olanıydı.

 

Qin Yu, Zhuang Zhong gibi diğer asıl koruyuculara, birlik liderliğine indirerek hala bir yol bırakmıştı.

 

Yıldızsal Kule şimdi büyük bir güç olduğu için, muhafız sayısı, 5000 civarından 30,000'e yükseldi. 100 muhafız bir bölüğü oluşturuyordu ve 10 bölük de bir birliği oluşturuyordu. Toplamda 30 birlik lideri vardı.

 

Yıldızsal Kule'nin alanı, neredeyse, eski Kan Kırmızı Mağara'nın alanıyla aynıydı.

 

Kan Kırmızı Mağara 5000 muhafız ve birçok Xiuyaoist’i ağırlayabiliyordu, bu yüzden Yıldızsal Kule'nin içerisinde yaşamak için, doğal olarak 8 koruyucu, 30 birlik lideri, 300 bölük lideri ve bazı gerekli nedimeler ve muhafızlar gelmişti.

 

Böylelikle, Yıldızsal Kule itibarını, Azure Ejderha Sarayı ve Mavi Su Köşkü ile karşılaştırılabilecek büyük bir güç gibi yükseltmişti.