5. Bölüm - Ölümsüzlüğe Uzanan Yol

avatar
265 0

Salvator: İsyan - 5. Bölüm - Ölümsüzlüğe Uzanan Yol


'İnsanların vücudunda 103 adet meridyen bulunur, meridyenler ölümsüzlüğe gidilen yoldur, iki akciğerin ortasındaki inci ise ölümsüzlüğün kapısıdır.' diye başlıyordu, Arte'nin okuduğu gelişim kitabı.

Arte, kitabın başını okuduktan sonra uyuyacaktı, fakat heyecanına yenik düşüp sonraki başlığı okudu.

"Devasız Hastalık." Arte uykusunu ertelemeye karar verdi.

'Yaşadığımız evren, mana ile dolup taşıyor. Biz canlıların yapabileceği tek şey ise ona uyum sağlamak. Bu yüzden her insan 2 adet meridyeni açık bir şekilde doğar, bu insan denen mahlukatın ölümsüzlük yoluna adım atmamış bir şekilde büyüyü az da olsa kullanmasına sebep olur. Peki 2 adet meridyenin açık olmasının tek sebebi bu mu? Tabii ki hayır, mana hâlâ gizemi çözülememiş eşsiz bir enerjidir, meridyenleri kapalı insanlar doğduğunda ise asla uyanmamak üzere sonsuz bir uykuya yatarlar, onlar hayattadır fakat bilinçleri mana tarafından bastırılmaktadır. Biz insanlar bu hastalığa Mana Uykusu diyoruz. Ölümsüzlük yolunun 2. Aleminde, gelişimci ikiden fazla meridyen açar, fakat Mana Uykusu ile doğan insanların meridyenleri açılamaz çünkü artık çok geçtir, vücudu artık ayak bastığı bu dünyada mana tarafından yıpratıldı bile, geri dönüş maalesef yok...' Arte okudukları karşısında şaşkındı, ilk defa ölümsüzlük yolunun alemleri ile ilgili bilgi almasının yanı sıra, birçok bilgi öğrenmişti.

Genel bilgiler içeren bu kitabı okuduğu ona yetmişti, şimdi ölümsüzlük alemlerinin başlangıcı ile ilgili bir kitap okumak istiyordu, yanı başından diğer kitabi alıp kapağını araladı.

"Halktaki adı ile ölümsüzlük yolu, bildiğimiz kadarıyla büyük kümelere ayrılır. İlk küme hazırlık alemlerini barındıran Hazırlık kümesidir, bu kümede vücut gelişim yapmaya hazır hale gelirken, aynı zamanda gerçek büyü uyandırılır.." Arte zorunlulukla açık tuttuğu gözleriyle yazanları okumaya çalıştı, fakat yorgunluğu baskın geldi ve kendini uykuya teslim etti.

**

Arte gözlerini açtığında hafiften yıkılmış kasabadaydı, Arte aslında buraya uzun zamandır gördüğü rüyalar yüzünden aşinaydı fakat ilk defa rüyada hareket edebiliyordu.

1 yıldır bu rüyaları görüyordu, fakat hâlâ Eral ile arasında ne gibi bir bağlantı olduğunu çözememişti! Arte hikâyelerden reenkarnasyon geçirmiş ruhları biliyordu, bu güçlü ve kadim ruhlar Ölümün Tanrısı Yüce Galtzagorriak'ın testini geçmiş ve tekrardan var olmak için sonsuz evrenin içine düşmüşlerdi.

Arel belki de Arte'nin önceki hayatıydı! Fakat Arte buna pek inanmıyordu, çünkü reenkarnasyon geçirmiş ruhlar önceki hayatlarını hatırlayamazlardı, Ölüm Tanrısı Galtzagorriak'ın koyduğu kurallar bu şekildeydi.

Aklından bunlar geçerken Arte, Arel'in yaşadığı eve varmıştı, kendisi burada yaşananlara müdahale edemiyordu.

"Başardım! Hahahahahaa!" büyük bir bağırış ve kahkaha Arte'nin kulaklarını doldurdu, arkasına bakması ile son sürat koşan Arel'i görmesi bir oldu. Arel hızlıca eve girdi.

"Baba! Anne!" Arel salonda oturan babası ve annesinin şaşkın suratlarına bakıyordu.

"5. Kademeye ulaşmayı başardım!" Arel kendinden gurur duyduğunu belli edercesine söyledi.

Arel'in babası ve annesi gülümsemeden edemedi, "Hahhaha! Eminim senin gibileri şehirde bile bulmak zordur evlat!" Arel'in babası hevesli ama yorgun bir ses tonuyla söyledi.

"Hayatım soğuk olmaya başladı yorganımı değiştirir misin?" Arel'in babası yatakta uzanıyorken yanı başındaki Mirabell'e sordu.

Mirabell yorgunluk belirtisi bile göstermeden oturduğu yerden kalkıp, Andrew'in üstündeki yorganı kaldırdı, işte o zaman Andrew'in harap olmuş vücudu ortaya çıktı..

O ayı saldırısında aldığı yaralara rağmen ayıyı öldürmeyi başarmıştı, köyden gelen ekip onu bulunca ise iki bacağı ve bir kolu kopmuş şekilde hayata tutunmaya çalışıyordu ki tutunmayı başardı.

O günden sonra geçen 1 yıl çok zorlu bir süreçti, aile geçimini sağlayacak tonla yol denedi. Mirabell çocukluğundan beri örgü örüyordu, elinden bir şey gelmeyince o da oyuncak bebek yapıp tüccara satmaya başlamıştı. Tüccar Lashur ile Andrew yakın arkadaştı, Lashur'un yardımlarıyla Mirabell'in yaptığı oyuncaklar çok fazla ilgi görmüştü.

"Arel sana güzel bir haberimiz var." yorganının değişmesi ile rahatlayan Andrew büyük bir hevesle konuştu.

"Şehre taşınmaya yetecek kadar para biriktirdik! Lashur sonraki gelişinde bize de götürecek!" Arel soru sormaya vakit bulamadı, Mirabell kendini tutamayıp sürprizi söyledi.

Gecenin devamında Arte, Arel ve ailesinin kutlama görüntülerine şahit oldu. Gece bittikten sonra artık Arte için rüya devam etmiyordu..

**

Arte yattığı yerden yavaş yavaş gözlerini açarak kalktı. Etrafına bakındı Yaşlı Yao hâlâ uyuyordu, son aylarda tuhaf şekilde çok fazla uyuklamaya başlamıştı.

Uzun zaman sonra tekrardan böyle rüyalar görmesi onun için çok iyi olmuştu, artık aklında Arel'in 5. Kademeye kadar olan gelişimi parça parçada olsa zihninde vardı.

Hazırlık Alemine adım atmak için ilk olarak yaşam enerjisini hissetmesi gerekiyordu, bununda tek yolu meditasyon yapmaktı. Arte düşündü, yaşam enerjisini en çok hissedebileceği yer, ya orman ya da insanların aşırı derecede yoğun olduğu bir yerdi! Fakat maalesef ikisini de erişimi yok diyebilecek kadar azdı.

Meydana giderse görünüşü yüzünden dövülebilirdi, ormana ise gitmesi için şehrin dışına çıkması lazımdı, maalesef girerken gereken parayı karşılayamazdı. Biraz daha düşündü ama aklına çözüm gelmedi, yapabileceği tek şey olduğu yerde şansını denemekti.

Olduğu yerde lotus pozisyonuna geçti, zihnini boşaltmaya çalıştı, saniyeler içinde arındırılan zihninin kör edici beyazlığı ortaya çıktı. Arte konsantre halini korumaya çalışırken zihninin rengi hafif griye kaymaya başlıyordu, bunun iyi mi kötü mü olduğunu yorumlayamadı çünkü her insan zihnini farklı bir şekilde ortaya çıkarırdı.

Zaman aktıkça, Arte'nin zihni daha fazla grileşiyor, zaman algısını kaybediyor ve dış dünyadan soyutlanıyordu. Belirsiz bir sürenin sonunda Arte'nin zihninde siyah dumanlar belirmeye başladı, Arte başarmıştı! Yaşam Enerjisini hissetmişti! Fakat hâlâ nasıl onu vücudunda toplayacağını bilmiyordu, meditasyon durumundan çıkmadan odaklanmaya devam etti ama hâlâ Yaşam Enerjisi toplayamıyordu.

Odaklanmaya çalışırken Arte meditasyon durumundan çıkmak zorunda kalmıştı, çünkü ölümlüydü ve gidermesi gereken ihtiyaçları vardı, ertesi gün uyandıktan sonra tekrar denemeye başladı. Arte 1 hafta boyunca düzenli olarak meditasyona devam etti, gün geçtikçe Yaşam Enerjisini daha iyi hissetmeye başladı ama hâlâ toplamak konusunda bir yere varamamıştı.

1 haftanın sonunda tekrar meditasyon yaparken Arte bir şeyin farkına vardı, dantian oluşturmak için enerjiyi vücudundaki inciye çekmesi gerekiyordu! Tüm dikkatini iki akciğerin arasındaki inciye verdi onu harekete geçirmeye çalıştı, beklediği gibi de oldu! İnci sanki kıtlıktaymış gibi meridyenler aracılığıyla Yaşam Enerjisi çekmeye başladı! Enerji inciye girmeye başlamışken Arte'nin zihni deprem olurcasına titredi, çatlaklar oluşmaya başladı.

"Hayır! HAYIR!" Arte bağırırken zihni bütün olarak tutmaya çalışıyordu yere düşüp kıvranmaya başladı, bu sırada hâlâ istemsiz olarak enerji çekiyordu.

"Arte! Ne oluyor?" yerinden fırlayan Yaşlı Yao, Arte'nin ateşini kontrol etti. Bu sırada Arte bilinçaltının parçalanmasını durdurmayı başarmıştı, zorlukla gözlerini zorlukla araladı ve kalkmaya çalıştı.  

"Ne oldu bir anda?" Yaşlı Yao matarasıyla Arte'ye su uzattı.

"Sadece 1. Kademeye geçmek istemiştim ama anlayamadığım biçimde zihnim parçalanmaya başladı.." Arte, Yaşlı Yao'dan aldığı suyu tek seferde bitirdi.

"Keşke ölümsüzlük yolu ile ilgili bilgim olsaydı, benim gibi yaşlı bir adam nereden bilebilir ki?" Yaşlı Yao üzüntüyle söyledi "Daha iyi hissediyor musun?"

"Galiba.." Arte kendini hızlı toparladı ve ayağa kalktı, "Hissettiğim bu şey.. Yoksa?" Arte gözlerini etrafa odakladı ve enerjiyi hissedebildiğini farketti.

"İşte bu! Başardım! Haha!" Arte istemsiz olarak 1. Kademeye geçmişti. Az önce neredeyse ölmek üzereydi ama şimdi canlılık doluydu! Elini sıkıp kaslarına akan gücü hissetti.

"Tebrik ederim ufaklık! Bu kadar erken yaşta ölümsüzlüğe adım atmak.. Şuan seni almayacak okul, tarikat veya klan olduğunu sanmıyorum!" bitkin ve solgun görünümüyle, öksürerek Yaşlı Yao yerine geçti.

"Sanırım artık bir şeyler aşırma işi ben de hehe!" Arte kendi kendine kıkırdadı.







Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44586 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr