77.Bölüm - Gördüler

avatar
441 0

Sahte Adam - 77.Bölüm - Gördüler


Hayvanlar, iyi veya kötü değildir. Doğası gereği davranır. Neyse odur. Hepimiz birer hayvanız. 



Fabrika kocamandı ve boşaltılmıştı; ring kurulmuş, bir yeraltı bahis mezbahasına dönüvermişti.


Ringin bir köşesinde uzun bir masa yer alıyordu: Danlyko, Matea, Drazan ve korumaları. Ringin öbür tarafında ise Ante ve kardeşi bekliyordu.


Öteki kardeşi gelmemiş. 


Ante'nin şort seçimi beyazdı. Sanırım kanımı göstermek için yapılmış bir gövde gösterisi.


Ben ise bir yanda, iki yanımda Mirko ve Aylin.


Şort rengim mızrak gümüşüydü.


Ringin ortasında dikilen hakem, Ante ile bana içeri gelmemizi belirten el işareti yaptı. Ante çarçabuk iplerin altından zıpladı ve hızla ayaklandı. Bakışlarındaki intikam arzusunu görmek bir yana, yüreğindekini bile hissedebiliyorum. Sadece bana bakıyordu.


Hakem, elinde tuttuğu beyaz eldivenleri Ante'ye giydirdi.


Ante bir köşeye geçti ve kardeşinin bağlamasına müsaade etti.


Bastonumu Mirko'ya teslim ettim. İkisi de herhangi bir şey, bir işaret, bir... bir pişmanlık, bir vazgeçiş, bir numara, bir sır beklercesine bakıyorlardı bana. Onlara bakmadım. Aksak aksak yürüyerek ringin iplerine tutundum ve güçbela bir şekilde içeri girdim. İki aksak adımımdan sonra hakemin yanına gittim. Hakem eldivenlerimi giydirirken gözleri üzerimdeydi. Gözlerimin içine bakıyordu. Sadece gözlerime bakıyordu. Ellerimi uzatıp hakemin eldivenlerimi bağlamasını istedim. Hakem eldivenlerimi bağlarken bile gözlerini benden ayırmadı.


Hakem bir adım geriledi.


Ante bir köşede, iki yana sekerken hevesli gözlerini üzerime dikti.


Hakem ikimizi de ortaya çağırdı. 


Ante üzerime geldi. Geldiğiyle kalmayıp burun buruna geldi. Gözlerimi kaçırmamı yahut kırpmamı bekledi.


İstediğini vermedim.


Hakem elini aramıza sokup Ante'yi uzaklaştırdı.


Yumruklarımı uzattım. Ante yumruk tokuşturmadı.


Hakem müsabakayı başlattı.


Ante dans edercesine etrafımda turluyordu.


Sol elimin gardını indirip Ante'ye doğrulttum.


Ante dans ederken gülümsedi: öylesine küçümser, öylesine aşağılayıcı. Sonra durdu. Ayağımı süzdü, gözlerime baktı; en ufak bir acıma ifadesi yoktu. Kafasını iki yana sallarken alaycı bir ifadeyle gülümsüyordu. Başını savurarak uzun saçlarını arkaya attı. Ve bir sağa, bir sola abartılı hareketlerle ağarak üzerime geldi.


Yumruğumu halen onun suratına doğrultmuştum.


Ante alnını yumruğuma dayadı.


''İlk yumruğu senin atmana izin veriyorum, yarım adam,'' dedi, koca bir tebessümle.


Sol elimde, eldivenin içindeki ağırlığı kavradım: ağır ve soğuk.


Ante'nin kafası, yere düşen bir karpuz misali dağıldı. Kafatasından saçılan kanlar ringe saçıldı, suratıma sıçradı. Ve bir bok çuvalı gibi yığıldı yere.


Masa yıkıldı, sandalyeler bir bir düştü.


Hemen ardıma döndüm; Ante'nin kardeşi çılgınlık dolu bir nidayla ringe atlayıp üzerime koşturmaya başladı.


Tek atımlık kurşunum kalmıştı.


Bekledim.


Üzerime atıldığında tetiğe asıldım.


Ante'nin kardeşi üzerime yığılmış, ışığı yitip giden gözlerle bana bakıyordu; silahtan çıkan kurşun gırtlağını delip geçmişti.


Üstümden attım. Ayağa kalktım. Kendimi süzdüm; kan dolu küvette duş almıştım sanki. Burun deliklerime ve ağzıma kaçan kanlar bana ait değildi. Kanın yoğun kokusu baş döndürücüydü. Gözlerim, yüzüme saçılan kanlar yüzünden bulanıklaşmıştı. Eldivenimle temizleyecektim ki, eldivenimde koca bir delik vardı ve kandan ibaretti; kırmızının en ağır tonuydu.


Ellerimi hakeme uzattım. Hakem irileşmiş gözleriyle kalakalmış, öylece bakıyordu. Gözlerinin içine baktım. İstediğim şeyi bakışlarımda emrettim. Hakem usulca, korkak adımlarla yanaştı; elleri titriyordu. Eldivenlerimi çözerken aceleci davranıyordu. Nihayetinde eldivenlerimi çözüp ringden koşarak çıktı. 


Elimde tuttuğum ufak silahı bıraktım düşüversin. 


Şimdi ringde ben ve iki ceset vardı sadece.


Matea ve Drazan anlamlandıramaz gözlerle bir cesetlere, bir bana bakıyorlardı. Hepsinin eli boştu. Korumaları boştu. Herkes bekleyiş içindeydi. Kıpırtısızlardı. Hayır. Danlyko hariç. O, bir yaşlı kurdu andıran gözleriyle bana bakıyordu.


Aksak aksak yürüyerek ringden çıktım. Mirko ve Aylin gözlerini cesetlerden alamamıştı. Bastonumu Mirko'nun elinden alıp yürümeye devam ettim.







Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44559 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr