Bölüm 466: Yeniden Ortaya Çıkma

avatar
2970 10

Release That Witch - Bölüm 466: Yeniden Ortaya Çıkma




Çevirmen: Lodos

“İsmin Summer idi değil mi? Endişelenme.” diyen Wendy, genç kıza yürüdü ve elini tuttu: “Cadı Birliği ailenin düşündüğü gibi bir yer değil. Her zaman kalede kalmak gibi bir zorunluluğun yok.”


"Gerçekten mi?” diye usulca sordu Summer.


“Elbette.” diyen Wendy gülümsedi: “Kalede kalıyoruz çünkü gidecek başka bir yerimiz yok. Majesteleri bizi yanına almadan önce yersiz yurtsuz hayatlar yaşardık. Ailelerimiz ya dağılmıştı ya da bizi yabancılamışlardı. Bir ailen olduğu için şanslı sayılırsın.” dedikten sonra bir süre duraksadı: “İçeri girelim artık. Rüzgâr güçlü esiyor.”


“Tamam…” diyen genç kız başını indirdi ve Wendy'yi kaleye doğru takip etti.


“Yeni uyanmış cadı mı?” diye soran Scroll, çoktandır kapıda bekliyordu: “Adı ne?”


“Summer.” diyen Wendy, muhafıza baktı: “Leydi Agatha’yı kaleye çağırmak konusunda yardım edebilir misin? Ona yeni bir cadı olduğunu söyle. Şu anda nehir kıyısındaki kimya laboratuvarında olmalı.”


“Size hizmet etmek bir şereftir Leydi Wendy.” diyen muhafız eğilerek selam verdi ve ayrıldı.


“Gerçekten de Bülbül veya Sylvie burada olmadığında sadece Agatha analiz edebilir büyüyü…” diyen Scroll, başını salladı: “Yeteneği ne?”


“Henüz bilmiyoruz.” diyen Wendy genç kızın kafasını okşadı: “Kaç yaşındasın?”


“18.” diyen Summer, başka yabancılar olduğunu da görünce tekrar gerilmişti.


“18 mi?” diye soran Spear, şaşırmıştı: “O yetişkinlik yaşı olmuyor mu?”


“Bir cadı olarak uyandığını ne zaman fark ettin?” diye sordu Scroll: “Bize hikâyeni detaylı olarak anlatabilir misin?”


“Üç gün önce, 18 olduğumda…” dedi yavaşça Summer: “O gün abim benim için bir balık yakalamıştı. Kız kardeşim tabağımdan kapıvermişti balığı… Bana da sadece kuyruğunun yarısı kalmıştı. Gecesinde yorganıma sarılarak ağladım. Balığın benim tabağıma geri döndüğünü hayal ettim. Uyandığımda da balık gerçekten oradaydı. Ayrıca kız kardeşimden bir tane daha vardı…”


“Başka bir kız kardeş mi? Bu da ne demek?” diye sordu şaşıran Wendy.


“Masada oturuyordu ve önceden yediği gibi aynı şekilde balık yiyordu. Asıl kız kardeşim ise yerdeydi ve korkudan donakalmıştı. Çok geçmeden diğeri balıkla birlikte gözden kayboldu.” diyen Summer, olanları hatırlamaya çalışıyordu: “O anda bunu hissetmiştim: Bu olayların benimle bir ilgisi olduğunu… Ancak aileme bunu anlattığımda babam beni dövdü ve kız kardeşimi korkutmamamı söyledi. Ben onu gerçekten korkutmak istememiştim. Kim bir hayalin gerçeğe dönüşeceğini düşünebilir ki?”


“Bu bir hayal değildi.” diyen Wendy kızın anlattıklarını doğruladı: “O bir uyanış çağrısı idi…”


Bahsi geçen uyanış gününde büyülü güç, cadının vücudunun içinde toplanırdı. Bu süreçte cadıların büyük çoğunluğu büyülerini dizginleyemezlerdi. Sonucunda da istemeden yeteneklerini kullanmış olurlardı. Yetişkinlik gününün haricinde en çok cadıların hayatlarını yitirdikleri gün bu gündü o yüzden… Çünkü insanların önünde büyü yapmış olurlar ve ifşalanırlardı.


Bütün bunların yanında Wendy, yetişkinlik gününün ve uyanış gününün aynı anda olduğunu hiç duymamıştı. Elbette mümkün olabilirdi böyle bir şey… Sadece yetişkinlik günü bir tür daha özel bir uyanış günüydü.


“Onun sonrasında kız kardeşim bana cadı dedi ve evden gitmek zorunda olduğumu söyledi. Abim kasabada birçok cadı olduğunu ve bunun bir sorun olmadığını söyledi. Kavga ettiler.” diyen Summer’ın sesi iyice yumuşamıştı: “Sonunda da beni buraya yollamaya karar verdiler.”


Buradan anlaşılıyordu ki güneyden gelen göçmenler bile kasabanın propagandalarından etkilenmişlerdi. Neyse ki Summer diğer pek çok cadı gibi zincirlere bağlanıp Kilise’ye teslim edilmemişti. Asıl problem olan ise ailesinin onun bir cadı olduğunu kabullenememesiydi. Ancak Wendy bu durumun zamanla iyileşeceğinden emindi… Sınır Kasabası’nın asıl halkı bunun için iyi bir örnekti.


Wendy, Summer’a birkaç ayrıntı daha sormuştu. O sırada da Agatha da yorgun bir şekilde salona girmişti.


“Yeni keşfedilen cadımız bu mu?”


Başını sallayan Wendy, Summer'ın başından geçenleri anlattı: “Kutsal Birlik bir cadının yeteneğini nasıl test ederdi?”


Wendy’i dinleyen Agatha belindeki cebinden büyülü bir taş çıkardı: “Genellikle iki bölüme ayrılır. Birisi yeteneği gözlemleyerek yapılır. Diğeri ise Ölçme Taşı kullanarak büyünün kümelenme seviyesi ölçülerek yapılır.” dedikten sonra Summer’a baktı: “Gözlerini kapat. Büyülü gücün vücudunda döndüğünü düşün.”


“Yardımcı olmak için birisi gerekmez mi?” diye soran Wendy, endişeli görünüyordu: “Daha üç gün önce cadı oldu. Korkarım büyülü gücü hakkında çok bir şey bilmiyordur…”


“Gerekmez.” diyen Agatha güldü: “Korkması beni biraz geriyor sadece…”


Konuştukları gibi büyü dolu taş Summer’ı saran açık yeşil bir ışık çıkardı. Summer’ın göğsünün etrafında bir sis belirmişti. Ortası soluk sarı renkteydi. Her an dağılabilirmiş gibi görünüyordu.


“Yalan söylemiyormuş.” diyen Agatha, kısa bir gözlem yaptıktan sonra Ölçü Taşı’nı durdurdu: “Gerçekten de bu sadece yetişkinlik ve uyanış günü aynı anda yaşandığında ortaya çıkan bir şey. Yeteneğin türü… Sizin de aşina olduğunuz gibi çağırma türü… Büyülü güç seviyesi de… Son derece düşük.”


“Son derece düşük mü?” diye ürktü Wendy: “Böyle bir tesadüf Taquila’da da olmuş muydu?”


“Kutsal Birlik, binlerce cadının uyanışına tanık olmuştur. Böyle bir şey epey yaygındı.” diye gururla cevap verdi Agatha: “Yetişkinliğin sonuna yakın olan cadılar sanki hiç yetişkinlik günü geçirmemiş gibilerdi.”


“Ne?”


“Onların büyülü güçleri asla gelişememişti. Sonsuza dek de yetişkinlik öncesi formlarında kalmışlardı. Doğal olarak da asla yetişkinliğe mahsus olan sağlam beceriler ve dengeli büyümeleri yakalayamamışlardı. Bu tür cadıların yüksek uyanış yaşayıp yaşayamamalarına dair bir şey bilmiyorum. Ama gelişemiyorlarsa bu da demektir ki büyülü güçlerine dair olan problemler hayatları boyunca devam edecektir.” diyen Agatha, bir an duraksadıktan sonra devam etti: “Önce Summer’ın yeteneğine bir bakmalıyız. Sonuçta büyü kapasitesi işin sadece bir yönü. Yeteneğin kendisi bir cadının değerini ölçmenin en iyi yolu…”


"Agatha!” diye haykıran Wendy, kaşlarını çatmıştı. Hiçbir cadının değeri yeteneğine göre belirlenmemeliydi… Her biri bir kız kardeş olarak muamele görmeliydi.


“Kutsal Şehir’de işler böyle yürürdü.” diyen Agatha, hareketsizdi: “Elbette Majesteleri her yeteneğin kendisine göre bir faydası olduğunu söylüyor. Ama yine de kalitelerine göre ayrıldıkları bir gerçek…”


“Ne hakkında tartışıyorsunuz?” diyen Summer’ın gözleri dört açıktı. Şaşkın görünüyordu.


“Önemli bir şey değil.” diyen Wendy zorla gülümsedi: “Hadi herkese yeteneğini göstermeyi bir dene…”


“Peki…” diyen genç kız, nefesini tutmuştu. Yavaşça ellerini uzattı. Çok geçmeden diğer dört cadı büyünün etkilerini görebiliyordu. Salonun diğer tarafında ortaya çıkmış figürler vardı… Figürlerin ikisi kendi aralarında bir şey tartışıyor gibilerdi… Ama hiçbir ses çıkmıyordu. O sırada salondan çok önce ayrılan Paper, tekrar belirmişti Wendy’nin yanında… Yüzündeki gülümsemeyle beraber Wendy’nin kucağına çıktı.


Wendy bilinçsiz bir şekilde kendi figürüne uzandı. Ama parmak uçları sanki orada hiçbir şey yokmuş gibi kendi figürünün içinden geçmişti. 









Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 43990 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr