Bu Seviye 45 oyunculardan oluşan grup Alev Takımadasının etrafında seviye kasma planı yapıyordu. Nie Yan'la burada karşılaşacakları akıllarının ucundan bile geçmemişti. Nie Yan ismi Hortlak İmparatorluğunda çoktan efsanevi bir hale gelmişti. Sayısız 40 Seviye üstü keşif ekibi Nie Yan tarafından katledilmişti.

Oyuncular artık ilerlemeye cesaret edemiyordu.

"Patron, ne yapacağız?" kısa boylu bir Hortlak Hırsız yanındaki Ölüm Büyücüsüne sordu.

"Bekleyin, şimdilik sadece geri çekilelim," diye cevapladı Ölüm Büyücüsü. Nie Yan'ın hızı düşünüldüğünde bu grubun herhangi bir kovalama olayından kaçabilmesi mümkün değildi.

Küçük Altın'ın sahip olduğu boyut ise bu oyuncuların titremesine sebep olmuştu, özellikle de bu yaratığın oyuncuları tek nefeste yakıp kül ettiği videoları izlemiş olmak ayrı bir korku veriyordu.

Nie Yan arkasındaki hareketlenmeyi duyduğunda başını hafifçe geri döndürerek bir bakış attı. Grubun kendisini gördüğünde titreyip geri çekilmeye başladığını görünce onları pek önemsemedi. Küçük Altınla beraber, hafif bir tempoda Bennet'in Ruhunu takip etmeye devam etti.

Eğer bu grup kendisine karşı bir hamle yapma planında olursa Nie Yan düşünmeden katlederdi onları. Fakat mademki geri çekiliyorlardı, onları takip edip vakit kaybetmek gibi bir niyeti yoktu.

Ölüm Büyücüsü Nie Yan'ın kendilerini umursamadığını görünce rahat bir nefes aldı. Nie Yan'ın keşfedilmiş olmasına rağmen neden bu kadar rahat olduğunu merak etmişti. Acaba nerede olduğu bilgisinin yayılmasını umursamıyor muydu? Fakat bu bilgi yayılırsa Hortlak İmparatorluğunun oyuncuları ona tekrar saldırabilirdi!

Ölüm Büyücüsü bir süre düşündükten sonra Nie Yan'ın bu kadar rahat olmasının sebebinin aslında yeteneklerine güveniyor olmasından kaynaklı olduğuna karar verdi. Yüksek yeteneklere sahip bir Hırsız, Yeraltı dünyasında olağanüstü işler başarabilirdi, etrafın sürekli olarak karanlık bir atmosfere sahip olması Hırsız sınıfı oyuncuları için büyük bir avantaj sağlıyordu. Üstelik Nirvana Alevi'nin elinde çok sayıda Belirsiz Işınlanma Parşömeni olması da onun rahatlığına rahatlık katıyordu.

Nie Yan'ın uzaklaşmasını izleyen Ölüm Büyücüsü yine rahat bir nefes aldı. Acaba bir gün, bir gün ben de onun gibi olabilir miyim?

Nie Yan Bennet'in Ruhunu takip etmeye devam etti, yol boyunca birkaç tane daha 40 Seviye üstü oyuncuyla karşılaştı. Karşılaştığı bu oyuncuları düşününce, ileride Seviye 40 bir harita olabileceği aklına geldi.

Yaklaşık 60 kişiden oluşan bir grup Nie Yan'ı tuzağa düşürmeye çalışmıştı, fakat Küçük Altın'ın alan etkili saldırıları sayesinde kısa sürede yok edilmişlerdi.

30 metre etki alanına sahip bir saldırı demek yaklaşık 1,000 adet oyuncuya aynı anda hasar vurabilmek demekti. Genellikle alan etkili saldırılardan kaçınmak pek mümkün olmuyordu. Üstelik Küçük Altın'ın bu saldırıları gerçekleştirmek için gereken hazırlık süresi de çok azdı, sadece en yetenekli oyuncular bu saldırılardan kaçınabilirdi.

Nie Yan ilerlerken arkasında cesetlerden oluşan bir yol yapmıştı.

Zaten Küçük Altın'dan kaçmayı başarabilmiş birkaç oyuncu olsa bile sonunda Vampir Eziciler tarafından öldürülüyorlardı. Bu yaratıkların ezici balyoz saldırılarına dayanabilen oyuncu sayısı çok azdı. Ayrıca kendi yaratıklarını Küçük Altın ile kapıştırmak isteyen bazı oyuncular da olmuştu. Fakat hepsi de hezimete uğramıştı.

Nie Yan'ın Lav Denizinin yakınlarında olduğu haberi Hortlak İmparatorluğunda hızla yayılmıştı. Elbette aklı olan herkes Lav Denizinden uzaklaşmaya başlamıştı. Aklını kullanmayanların hepsi ise katledilmişti. Uzman kişilerden ise harekete geçen olmamıştı. Nie Yan bu kadar pervasız davranabildiğine göre hayatını garantiye aldığı belli oluyordu. Ne kadar oyuncu saldırıya geçerse geçsin, bu sanki çay kaşığıyla çorba içmeye çalışmak gibiydi.

Nie Yan yoluna çıkan her şeyi dümdüz ediyordu. Kendisine rakip olmaya layık bir kişiyle bile denk gelmemişti. Aradan biraz süre geçtikten sonra artık kendisine saldırma planı yapanlar kıllanmıştı, mesafelerini hiçbir zaman 60 metreden daha aşağıya indirmiyorlardı.

Nie Yan aniden atmosferde garip bir değişiklik olduğunu hissetti. Daha dikkatli bir bakış attıktan sonra birkaç düzine Hırsız'ın varlığını fark etti. Hırsızların gizlenme yetenekleri Nie Yan'ın Sezgi'sinden çok daha düşüktü, bu yüzden hiçbirini görüşten kaçırmamıştı. Hakikat Gözünü aktif etmesine bile gerek kalmamıştı.

Beş adet Vampir Ezici'ye emrederek Hırsızların etrafını sarmalarını sağladı, ardından Küçük Altın'a emrini verdi ve bir düzine kadar düşman küle döndü.

Bu rakiplerle başa çıkmak karıncalarla savaşmak gibiydi.

Nie Yan tam da bu grubun son Hırsızını öldürecekken üzerine kilitlenmiş müthiş güçlü bir öldürme arzusunu hissetti.

Uzak bir köşede bir çift göz Nie Yan'ı gözlüyordu.

Les isimli bu oyuncu, Bereket'in kendisini Günahkar Melek'ten atmadan evvel birlikteki en güçlü üçüncü Hırsızdı. Kendisinden üstün olan diğer iki Hırsız ise çok yetenekli oyunculardı, hatta Bereket bile onlara saygı duyuyordu. Bu mantıkla düşünülürse, kendisinin sıradan Hırsızlar arasında en güçlü oyuncu olduğunu söylemek yanlış olmazdı. Daha evvel kendisine Nie Yan'a yol gösterme görevi verildiğinde, bu görevin kendisi gibi üstün bir kişi için çok basit olduğunu düşünmüştü. Kendisinin Günahkar Melek içerisindeki en iyi Hırsız olduğunu ve Nirvana Alevi'nin kendisinin yanına bile yaklaşamayacağını düşünüyordu. Doğal olarak bu düşünceler ışığında, kendisinin bir başkasının köpeği gibi, ona yön göstermek için görevlendirilmesine sinirlenmişti. Normalde Günahkar Melek'in yüksek rütbeli oyuncularına karış saygıda kusur etmezdi. Fakat dışarı çıktığında kendi rütbesini kullanarak diğer oyunculara zorbalık eden birisiydi.

Nie Yan'ın, Bereket'in gözündeki değerini küçümsemişti. Fakat yine de yaptığı hatanın aslında birlikten atılmasını gerektirecek bir hata olmadığını düşünüyordu. Fakat aynı zamanda Bereket'in Nie Yan'la olan anlaşmalarına dair bir bilginin sızması durumunda Bereket'in sahip olduğu gücü düşününce, kendisini çok yaşatmayacağının da farkına varabilmişti. Bundan dolayı bütün suçu Nie Yan'ın üzerine yıkmıştı.

Önceki sefer öldüğünde, bunun sadece dikkatsiz davrandığından dolayı olduğunu düşünmüştü. Nie Yan'ın kendisine bu kadar ani ve habersiz saldıracağını tahmin edememişti.

Eleman nasıl intikam alması gerektiğini düşünürken Nie Yan bakışlarını aniden ona çevirdi.

Hakikat Gözü!

Nie Yan'ın gözbebeklerindeki kırmızı ışık ve titreşim elemanı tamamen açığa çıkmakla tehdit ediyordu.

Eleman istemsiz şekilde nefes verdi. Aniden Boşluk Örütüs'nü aktif etti ve üzerine düşen bakışları bir süre gözlemledikten sonra biraz uzaklaştı.[1] Gölge içerisinde gizlemeye çalıştığı vücudu gizlendiği zaman rahat bir nefes verdi, hayat kurtarıcı nitelikteki koz kartını kullanmak zorunda kaldığı için sinirlenmişti. Boşluk Örtüsü gizlenme yeteneklerini büyük oranda artırıyordu, dokuz saniye boyunca fark edilmemesini sağlıyordu, fakat aynı zamanda hareket etmesini engelliyordu. Bu becerinin bekleme süresinin bitmesi için iki gün gerekliydi.

Nie Yan ise Hakikat Gözünü kullandığı halde kimseyi fark edememiş olmasından dolayı şaşkındı. Az evvel üzerine kilitlenmiş olan bir öldürme arzusu sezdiğine çok emindi. Oyunun bu aşamasında Hırsız sınıfı oyuncuların sahip olabileceği gizlenme yeteneklerini düşündüğünde kendisinin sezgilerinden kaçabilecek birinin olmadığına inanıyordu.

Nie Yan karşısındaki kişinin basit birisi olmadığını anladı. Asıl bilmediği şey ise varlığını hissettiği fakat bir türlü nerede olduğunu kestiremediği bu kişinin bir süre önce öldürdüğü Hortlak Hırsız olduğuydu.

Rakip kendisini göstermeden hamle yapabiliyor olsa bile Nie Yan reflekslerine güveniyordu ve tepki verebilmek için yeterli zamanının olacağına inanıyordu. Küçük Altın'a emir vererek kalan Hırsızları da kül ettirdi.

Son Hırsız da öldükten sonra Nie Yan bir bildirim aldı.

Çok sayıda Kötü Taraf oyuncusunu öldürdükten sonra, Nie Yan sonunda askeri rütbesini geliştirebilmişti!

[1]: Boşluk Örtüsü ilk olarak Bölüm 238'de ortaya çıktı.