Davin kızlara sarılmaya devam etti. Lucy onun bacaklarında oturmuş ve diğer iki kız onun omuzlarına yaslanmıştı. Yanında oturan kızların Davin, bellerine kollarını dolamış ve Lucy de onun boynuna sarılıyordu.

Üniversiteye gitmek istediklerini için kızlar, Davin'den ayrı kalmak zorunda olacaklarını biliyorlardı. Kararlarını verdikten sonra bu duruma çok üzülmüşler ve Davin'e sıkıca sarılıp, duygusal hissediyorlardı.

Bir süre sonra Davin, kızların yeterince ağladıklarını ve artık sakinleşmeleri gerektiğini hissetti. Sarıldığı kızların belindeki kolunu yavaşça aşağı indirdi ve iki kızın bir kalçasını da avucuyla kavradı.

Tabi, Lucy'i unutmayacaktı ve boynun arasına saklanmış başına baktı. Yüzünü boynunda saklayabilmişti ama kulakları dışarda kalmıştı. Onun kulağına Davin, dudaklarıyla yaklaştı ve kulak memesini dudakların arasına alıp, kulak memesini emmeye başladı.

Kızlar onun hareketlerini fark ettiklerinde, kendilerine gelmişlerdi ve duygusal ortam birden kaybolmuştu. Kızlar onun kalçalarıyla oynamasına karşı çıkmıyor ve Lucy kulak memesinin emilmesinden çok garip hissetsede, onu durdurmaya yönelik bir hareket yapmıyordu.

Kızlar yüzlerini saklamaya çalışarak, ona bakmaya cesaret edemiyorlardı.

Kızların kalçalarının esnekliğini ve yumuşaklığını hisseden Davin, tahrik olmuştu. Pantolonundan çıkmaya çalışan kalınlık, Lucy'nin poposuna baskı yapıyordu ve bu durum Davin'in çok zevk almasına neden oluyordu.

Kızları 18 yaşlarına gelene kadar yemeyeceğine karar vermişti. Şimdi üç kız hala çocuk sayılırdı ve ilişkiye girmek, onlara zarar verebilirdi. Davin bunun olmasını istemiyordu. Belki de polis kadını astı yapmayı bu yüzden çok istemişti. Onun cinsel ihtiyaçlarını karşılayabilecek, olgun bir kadın bulmak ve kendisini daha fazla tutmak istemiyor olabilirdi.

Ne yazık ki, kadını elinden kaçırmış ve onunla bir daha denk gelmesinin zor olacağını biliyordu. Betaya çevirdiği kızlardan yaşı büyük olan yoktu ve neredeyse betaların hepsi aynı yaş grubundaydı.

Davin çok çaresiz hissediyordu. Kızlara dokunabiliyor, onları öpebiliyordu ama onları kadını yapmaya gelince, kızlara kıyamıyordu.

Onların bu kadar erken kızlıklarını kaybetmelerini istemiyor ve onların yetişkinliğe erişmelerini beklemek zorundaydı.

Lucy poposuna kalın bir şeyin baskı yaptığını ve kalın şeyin sıcaklığından poposunun ısındığını hissediyordu. Okulda biyoloji dersi alıyorlardı ve erkeklerle kadınlar arasındaki ilişkiyi biliyordu. Kulak memesinin emilmesinden hissettiği garip duygu, poposuna baskı yapan kalın şey ve Davin'in nefesini kulağında hissetmesi, onu çok utanmış hissediyordu. Yüzü çoktan kıpkırmızı kesilmiş ve Davin onun kulaklağının da kızardığını görebiliyordu.

Avuçları kızların kalçalarıyla oynuyordu ve Lucy'nin kulak memesini emiyordu. Birden Lucy'nin kulak memesini emmeyi bırakıp, 

onun kulağına fısıldadı.

Davin: Başını kaldır canım ve bana bir öpücük ver.

Davin fısıldamış olsada, herkes onu çok net duyabilmişti.

Alice ile Misty sanki onun fısıldamasını duymamış gibi yaptı ve sessiz kalıp, kalçalarından gelen uyarıma katlanıyorlardı.

Onun konuşmasını duyunca Lucy, çok utanmıştı ama utancına katlanarak başını kaldırıp, Davin'in gözlerine baktı.

Onun yüzünün kıpkırmızı olduğunu görünce Davin, bir kahkaha attı ve ona göz kırptı.

Davin: En azından senin benimle kalacağını düşünüyordum ama mazeretin beni ikna etti. Bu yüzden en azından, seni doyasıya öpmeme izin ver sevgilim. Bu senin hem cezan hem de ödülün olarak düşünülebilir.

Dedi ve onun yüzüne dudaklarını yaklaştırdı.

Lucy ona doğru gelen dudaklara baktı ve gözlerini kapatıp, Davin'in onu öpmesini bekledi.

Davin'in dudakları, onun alt dudağını yakaladı ve alt dudağını hafif ısırıp, emmeye başladı. Lucy'de onun üst dudağını emiyor ve bazen masum ısırıklar yapıyordu.

Davin Lucy'yi öperken, kızların kalçalarıyla oynamaya devam etti. 

_____

Yarım saat sonra Davin, kızları bırakmıştı ve onların yanından ayrılıp, kendi odasına dönüyordu.

Odasına geldiğinde kilitli olmayan kapısını açtı ve içeri girip, kapıyı arkasından kilitledi.

Yatağına oturup, bacak bacak üstüne attı.

Davin: Çıkabilirsin Louis, gelen benim.

Dedi ve kıyafet dolabına bakıyordu.

Kıyafet dolabı açıldı ve içinden Louis çıktı.

Davin'in önüne geldi ve diz çöküp, ona başını eğerek selam verdi.

Louis: Alfa.

Onun selamına karşı Davin, başını aşağı yukarı salladı.

Davin: Ayağa kalk.

Onun emrine uyan Louis, ayağa kalktı ve ona saygıyla bakıyordu.

Davin: Tamam, her hangi bir sorun var mı? Yolunda gitmeyen bir durum veya şüpheli görünen bir şey.

Louis: Her şey yolunda gidiyor, Alfa.

Davin: O zaman genel bir rapor ver.

Bir süre düşündükten sonra Louis, Davin'e baktı ve konuşmaya başladı.

Louis: 49 beta, 4 omega ve seninle birlikte Alfa, toplam 54 çete üyemiz var. Çete üyelerinin 26'sı erkek ve 28'i kadındır. Tüm betaların üniversite eğitimi almasına karar vermiş olsanızda, bunlardan 10 tanesi üniversiteye gitmek istemiyor ve sizin yanınızda görev yapmak istiyor. Eğer izin verirseniz, onların yanınızda kalmasından yanayım.

Üniversiteye gitmek istemeyenlerin olduğunu duyunca Davin, çok şaşırmış hissediyordu. Louis'e biraz meraklı bir şekilde bakıyordu.

Davin: Kim bunlar ve sebepleri nedir?

Louis: Bunların 6'sı kadın ve 4'dü erkek. Okumak istemediklerini ve senin yanında kalarak, senin güvenini kazanmak istediklerini söylediler. Belki de senin yanında kalarak daha iyi yerlere geleceklerini düşünüyorlardır.

Bunu duyunca Davin, kahkaha attı ve Louis'e gözlerini kısarak baktı.

Davin: Kim bu kendini akıllı sananlar hatta akıllılar?

Louis: 

Kadınlar: Mila, Lily, Nora, Celine, Ella ve sophia.

Erkekler: Seth, Leroy, Hector ve Theon.

Dedi ve kişilerin tek tek isimlerini söyledi.

Davin onun söylediği isimleri aklına not aldı.

Davin: Erkeklerden daha çok kadınların bu kararı vermiş olması çok ilginç ve söylemeliyim ki çok akıllıca. Diğerleri okuyacak olabilir ama çetede sadece yönetilen kısım olacaklar. Üniversite okuyacakların bir çok bilgi edinecek oldukları doğru ama çete içindeki statüleri 4 yıl boyunca durağan kalacaktır. 50 kişi arasından sadece 10'u bunu düşünmüşe benziyor. Onların benim yanımda kalmalarına izin veriyorum. Bakalım ne kadar akıllılar?

Louis onunla aynı fikirde düşünüyor ve ona başını aşağı yukarı sallayıp, kararına katılıyordu.

Louis: Rapor bu kadar Alfa. Bilmek istediğin başka bir konu varsa cevaplayabilirim.

Davin: Bilmek istediğim başka bir şey yok ama senin yapmanı istediğim bir görevim var.

Louis: Emrindeyim Alfa.

Davin: Sevgililerim de okumak istiyor. Bu yüzden kızların seçtikleri üniversitelere, betaların seçim yaparken öncelik vermesini istiyorum. Tabi, bu konuyu konuşmak için çok erken ama bu konun aklında bir yer edinmesini istedim. Bu arada istiyorum dedim derken, ne demek istediğimi anladın değil mi?

Louis hemen diz çöktü ve ona başını eğerek saygı gösterdi.

Louis: Anlaşıldı Alfa, emrinizi yerine getireceğim.

Davin memnuniyetle başını salladı. Louis'in lider yardımcısı olmasından çok memnundu. Ona verdiği her görevi eksiksiz tamamlayıp, hiç bir zaman onu hayal kırıklığına uğratmadı.

Davin ayağa kalktı ve ona bakışlarını odaklayarak, göz bebeklerinin kırmızıya dönmesini sağladı. Geçen yarım yılda bu numarayı öğrenmişti ve bu gözlerle betalara baktığında, onların daha saygılı davrandıklarını fark etmişti. 

Ayrıca kırmızı gözlerle onlara baktığında, onların göz bebeklerinin de sarıya dönüştüğünü fark etmişti.

Louis'in göz bebekleri sarı bir ışık yaymaya başladı ve başını kaldırıp, Davin'in kırmızı gözlerine saygıyla baktı.

Davin: Hizmetlerinden çok memnunum Louis. Aynen böyle devam et ve beni hayal kırıklığına uğratma. Senin yeteneğine çok değer veriyorum ve zamanı geldiğinde hak ettiğin yeri alacaksın. 

Onun övgüsünü duyunca Louis, gururlu hissediyordu ve elimden gelenin en iyisini yapacağım, diye içinden kararlı bir şekilde konuştu.

Zaman Uçar.

(Yıl 1024, 11 Haziran, günlerden cuma.)

Lise bitmiş ve bugün mezun oldukları gündü. Bugünden sonra yetimler, yetimhaneden ayrılacaklar ve kendi ayakları üzerinde durmayı öğreneceklerdi.

Devlet hepsine bir banka kartı vermiş ve kartın içine 5.000 dolar da harçlık koymuştu.

                         /_/_/_/

______________^__¿__^_______________