Bölüm 233: Zhu Xiu

Çeviri: RassNt  

"Suçluyu buldunuz mu?" Chen Ge hemen ayağa fırladı. "Tamam, hemen geliyorum!"

Chen Ge ceketini kaptı ve korku evinden dışarı fırladı. Hayatının ilk randevusuna lanetli bir okulda bir Kızıl Tayf ile çıkmıştı. İlk randevusunda herhangi bir heyecan ya da neşe olmamıştı ama bir kızın hüzünlü geçmişini görmüştü. Yüksek bir binadan düşerek kendi kanı içinde kalmıştı. Her yerden acı üstüne çullanmış ama ölüm ona gelmek için acele etmemişti.

Katilin olay yerinden yürüyerek gitmesiyle birlikte gerçek onunla birlikte gömülmüştü. Bale ayakkabıları yavaş yavaş kırmızıya boyanmış ve nazik kız habis bir hayalete dönüşmüştü. Zhang Ya ona her şeyi anlatmıştı ve onun yerine tek konuşabilecek kişi Chen Ge idi. Chen Ge hemen taksiye binerek karakola gitti.

Dışarıda bekleyen Ah Yong Chen Ge'yi hemen tanıdı. "Müfettiş Lee soldaki odada."

"Teşekkürler."

Ofis küçüktü ve Müfettiş Lee içeride tek başınaydı. "Sonunda geldin, şöyle otur."

Chen Ge odada sadece müfettişin olduğunu görünce içine kötü bir his doğdu. "Katil teyit edildi mi? Şüpheli havuzunun üç kişiye düştüğünü söylemiştin?"

"Hayır, teyit edildi. Bu o." Müfettiş Lee masadan bir dosya alarak içinden bir resim çıkardı. "Adamın ismi Zhu Xiu. Batı Jiujiang Özel Akademisinde ekipman odası yöneticisiydi. Adına hiçbir şey yok. Aynı zamanda okul müdürünün en küçük oğlu ve dans hocası Sun Meijing'in eski kocasıydı."

Resim bir güvenlik kaydından alınmıştı. Resimde ince bir adam vardı. Yol kenarındaki bir tezgahta oturuyordu. Kirli masada birçok bira şişesi duruyordu.

"Emin misin?" Zhang Ya akademideyken dans aynasını kullanarak orijinal sahneyi tekrar yaşatmıştı. Chen Ge katilin yüzünü düzgünce görememişti ama adamın fiziksel vücuduna dair bilgi edinmişti. Aynada katil iri görünmüştü, resimdeki adamın tam zıttıydı.

"En başta biz de onu sadece şüphelilerden birisi olarak gördük. Odağımızda beden eğitimi öğretmenleri ve Özel Akademinin konuk öğretmenleri vardı. Soruşturma yaparken Zhu Xiu'nun eski eşi Sun Meijing farkında olmadan önemli bir detayı açığa çıkarmamıza yardımcı oldu."

"Ne söyledi?"

"Ağzı sıkıydı ve konuşmayı reddetti ama yıllar önce internete yüklediği bir resmi keşfettik." Müfettiş Lee telefonunu çıkardı ve Chen Ge'ye bir çiftin resmini gösterdi. Kadın normal görünüyordu ama figürünü sıkı ve fit tutmuştu. Adam kadından daha genç görünüyordu ama iriydi. 180 kilo civarındaydı.

"Bu adam beş yıl önceki Zhu Xiu." Resimdeki adamla gerçek hayattaki adamı kıyaslayınca birbirlerinden tamamen farklıydı. "Beş yılda Zhu Xiu çok büyük bir kilo kaybı yaşamıştı, bu da bizim dikkatimizi çekti. Daha derinlemesine araştırma yaptıktan sonra adamın istikrarlı bir işi olmamasına rağmen para harcama huyunun olduğunu keşfettik ve en önemlisi adamın bir istifçi olduğu ortaya çıktı."

Müfettiş Lee bir resim daha çıkardı. "Zhu Xiu'nun babası öldükten sonra Sun Meijing boşanma davası açmış. Ev Sun Meijing'de kalmış ve adam kiralık bir evde yaşıyormuş. Onun ev sahibin bulduk ve elektrik hattını kontrol etme bahanesiyle evini inceledik. Ortam çok dağınıktı ve kesinlikle leş gibi kokuyordu. Yatağının altında birçok kadın ayakkabısı çifti vardı."

Son resim gizlice çekilmişti ve Zhu Xiu'nun odasındaki durumu gösteriyordu.

"Uğraşları, fiziksel yapısı ve saplantısı kusursuz bir şekilde uyuyor! Onun katil olma ihtimali yüzde doksan!" Chen Ge keskin bir nefes verdi. Böyle insanların demir parmaklıkların ardında olması gerekiyordu.

"Ama elimizde sadece dolaylı kanıtlar var. Suç işleme motivasyonu ve kabiliyeti var ama bu onun katil olduğunu kanıtlamıyor. Daha kesin kanıtlar lazım." Müfettiş Lee şakağını ovuşturdu. "Şimdi, iyi ve kötü haberlerim var, ilk önce hangisini tercih edersin?"

"Kötüyü," dedi Chen Ge.

"Bize sağladığın ipucunu temel alarak, kızın intihara sürüklenmesinde Zhu Xiu'ya suç ortaklığı yapan diğer kızlar gizemli şekilde ölmüşler. Elimizde hiç canlı şahit yok."

Chen Ge'nin bu konuda yapabileceği hiçbir şey yoktu. Müfettiş Lee'nin istediği şahitler sandalyelerin içine lanetlenmişlerdi ve onlardan biri şeker yapılıp yenmişti.

"Ona şahit olmadan bir şey yapamaz mıyız?"

"Hayır, elimizde katı kanıtlar olursa suçluluk hükmü alabiliriz. Fakat bu olay dört ya da beş yıl önce yaşandığından bütün fiziksel kanıtlar mahvolmuş durumda. En önemlisi adli tabibin raporuna göre kız intihar etmiş görünüyor ve ölmeden önce fiziksel kavga yaşandığına dair hiçbir iz yok."

"Bunun sebebi atlamaya zorlanmış olması! Piç onu pencerenin orada köşeye sıkıştırdı! Bu kesinlikle bir cinayet!" Chen Ge cinayet sahnesini aynada görmüştü.

"Bu senin ya da benim karar verebileceğimiz bir şey değil. Kanıt lazım." Müfettiş Lee bütün resimleri kaldırdı. "Şimdi, iyi haberi dinlemek ister misin?"

"Tamam."

"Bir şekilde Zhu Xiu peşinde olduğumuzu fark etti. Soruşturmamızın ikinci gününde ortadan kayboldu." Müfettiş Lee dosyadaki kalan resimleri çıkardı.

"Bunun neresi iyi haber?" Chen Ge anlayamadı. Dönerek masadaki resimlere baktı.

"İş birliği yapmaya yanaşmaması ve adaleti engellemek, bize başka karakollardan yardım talep etmek gibi zorlayıcı avantajlar sağlayacak." Müfettiş Lee birçok şey söyledi ama onları duymamazlıktan geldi. Chen Ge resimlerden birini almıştı ve gözleri titriyordu. "Bu resim neden burada?"

Müfettiş Lee resme bir göz attı. "Bu Zhu Xiu'ya ait elimizdeki son resim. Görünüşe göre bu binanın içinde kayboldu."

"Oraya neden gitti?" Chen Ge'nin gözleri kısıldı. Resimdeki bina Fang Hwa Apartmanlarının üçüncü binasıydı!

"Biz de bunu merak ediyoruz." Müfettiş Lee onun neden böyle davrandığını anlayamadı. "Detaylı araştırmanın ardından Zhu Xiu'nun Fang Hwa Apartmanlarını ilk kez ziyaret etmediğini fark ettik. Son üç ayın güvenlik kayıtlarını aldık ve Zhu Xiu'nun üçüncü binayı üç kez ziyaret ettiği ve ilginç şekilde tam olarak Salı günün gece yarısı ziyaret ettiğini saptadık."

"Her seferinde orada ne kadar zaman geçirmiş?"

"Yaklaşık on dakika."

"Bana tam olarak zaman dilimini verebilir misin?"

"Salı günü gece 11:50'de geliyor ve ardından gece yarısından sonra ayrılıyor. Ne yaptığını kimse bilmiyor." Müfettiş Lee şüphelerini açıkladı. "Adam görünüşe göre suçunun er ya da geç ortaya çıkacağını biliyor ve bu yüzden kendine bir kaçış rotası bulmaya çalışıyor."

"Salı gece yarısından sonra çarşamba günü oluyor." Chen Ge resmi masaya koydu. Üç sayısı ortaya çıkıp duruyordu. Şu an Zhu Xiu'nun hayalet hikayeleri toplumunun el ilanını bulduğundan şüpheleniyordu. Adam topluluğu aramayı denemiş ama şimdiye kadar başarısız olmuştu.

"Fang Hwa Apartmanları şu an soruşturmamızın odağında ama ana şehir an itibariyle büyük bir davanın peşinde olduğundan tüm binayı kapsayacak bir insan gücüne sahip değiliz." Müfettiş Lee bazı zorluklar yaşıyordu. "Birkaç gün daha beklememiz gerekebilir ama endişelenme. Onu yakalamak kolay olacak ama zor kısım onu yargılamak için gereken yeterli kanıtları toplamak."

"Anladım." Chen Ge masadaki bütün resimleri hafızasına kazıdı. "Teşekkürler Lee Amca!"

"Ne diye teşekkür ediyorsun? Sadece işimi yapıyorum." Yılların verdiği tecrübeyle müfettiş onun ses tonunda ters bir şeyin olduğunu fark etti.

"Tamam, eğer başka bir şey yoksa ben gidiyorum."

"Dikkatli ol."

"Endişelenme."

Chen Ge karakoldan çıktıktan sonra elini cebine atarak içindeki el ilanını sıktı.

"Yarın çarşamba."