Bölüm 111: Yakınlaşma

Çeviri: RassNt  

Chen Ge ve Doktor Gao uzun süre sessiz kaldı. Kafanı yıkamanın anlamı kötü şans ve pisliği temizlemek anlamı taşıyordu. Rüya tabirine göre iyi bir şey olacağına işaretti ama Men Nan'ın tarifine göre bunun hiç iyi bir tarafı yoktu, kulağa kabus gibi geliyordu.

"Rüyandaki kişinin yüzünü ve çevreni hala hatırlıyor musun?"

Siyah telefonun bahsettiği özel ziyaretçi büyük ihtimalle Men Nan idi. Bu yüzden Chen Ge'nin yapacağı tercih nihai ödülü etkileyecekti.

"Rüya sanki kiralık evimin banyosunda geçiyor gibi, mekan tanıdık geliyor ama çok emin değilim." Men Nan kafasını aşağı doğru eğdi ve sesi giderek zayıfladı. "Yanımda duran kişiye iyice bakamadım ama giderek yaklaştığından eminim. Haftalardır aynı rüyayı görüyorum ve her gece rüya daha da netleşiyor ve adamın yüzü daha da belirgin hale geliyor."

"Neye benziyor?"

"Yakında, bir gece onun yüzünü görebileceğim," Men Nan kafası eğik bir halde konuştu. Konuştuğunda göz bebekleri yukarı doğru hareketlendi, ürkütücü görünüyordu. Genç adamın sözleri oldukça anlaşılmazdı, dikkate değer bilgi yoktu.

Chen Ge vazgeçmedi ve zorlamaya devam etti. "Bana daha fazla detay verebilir misin? Mesela sen saçını yıkarken adam ne yapıyordu? Ya da hiçbir şey söyledi mi?"

"Rüyanın içeriği her seferinde aynı." Meng Nan'ın ham sesi titriyordu. "Üç hafta önce bu rüyayı ilk gördüğümde korkutucu değildi. Rüyada, gecenin bir yarısı uyandım ve banyoya gittim. Zihnimde hiçbir düşünce yoktu ve vücudum kendi kendine hareket ediyordu. Sanki bilinmeyen bir güç beni ele geçirmişti.

"En başta rüya bulanıktı. Aynanın önünde durarak lavaboyu suyla doldurdum ve ardından kafamı içine soktum. Kafamı eğdiğimde, birisinin dış kapıda tepetaklak bir halde durduğunu gördüm.

"En başta benden uzakta duruyordu. Sonra kafamı yıkamayı bitirdiğimde onun ufak ufak yaklaşmaya başladığını fark ettim.

"Rüya bittikten sonra, her zaman rüyalar gördüğüm için buna ilk başta aldırmadım. Ama sonraki gün aynı rüyayı tekrar gördüm!

"Her seferinde aynıydı. Banyoya yürüyorum, aynanın önünde duruyorum, lavaboyu suyla dolduruyorum ve kafamı suya sokmak için eğiliyorum. Saçlarım suyun yüzeyine dokunduğunda birisinin oturma odasında durduğunu görebiliyorum. İşim bittiğinde kişi tekrar bana yaklaşmış oluyor.

"Aynı rüya sürekli tekrar ediyor. En başta diğer rüyalar gibi geldi ama kendini tekrar etmeye başladığında her şey giderek netleşti. Beynim rüya sırasında hareket ediyordu ve hislerim etkindi ama kilit nokta her rüyada kapıdan gelen adamın yavaş yavaş yaklaşmasıydı!

"Rüyamda aklım çıkıyor ama uyanamıyorum. Uykuya daldığım anda rüya devam ediyor. İki buçuk hafta önceki rüyada adam oturma odasına girdi, bir hafta önce adam tuvaletin yanında belirdi. Dört gün önceki rüyada adam tam yanıma geldi!

"Yanımda duruyordu. Kafamı suya sokmak için eğildiğimde, vücudu benimle birlikte eğilerek belirsiz yüzü giderek yakınlaştı."

Men Nan'ın anlatımı Chen Ge'nin ürpermesine neden oldu. Genç adamın yaşadığı travmayı hayal edemiyordu. Üç hafta boyunca her gün belirsiz bir adamın giderek yaklaştığı bir rüya görmenin sonucunda bu duruma gelmek garip değildi.

"Son geceden önceki gece aynı rüyayı tekrar gördüm ve bu aynı zamanda son rüyaydı." Men Nan kafasını kaldırmaya çalıştı ve Chen Ge gözlerinin hızla sağa sola döndüğünü gördü. "Adamın yüzü o kadar yakındı ki onu net bir şekilde görebileceğimi düşündüm ama o anda ellerini kullanarak boğazıma yapıştı. Ardından uyandım ve o zamandan beri yatağa geri dönemedim."

Men Nan'ın durumu ciddiydi. Rüyasındaki adam onu boğazlamıştı. Eğer rüyalar devam ederse kim bilir neler olacaktı. Doktor Gao'nun Chen Ge'ye gelmesine şaşırmamak gerekti, muhtemelen o son çaresiydi.

"Tekrarlanan rüyalar diyorsun... ve hepsi de banyoda geçiyor." Chen Ge üzerine düşündükten sonra konuştu, "Apartmanla ilgili bir problem olabilir mi? Sadece bir ihtimalden bahsediyorum, o yüzden korkmana gerek yok."

"Devam et."

"Kiraladığın odada birisinin ölmüş olması ve cesedinin keşfedilmemiş olma ihtimali var mı? Belki o kişi senin polisi araman umuduyla rüyanda beliriyordur?"

Chen Ge sözünü bitirdiğinde Men Nan'ın yüzü yeşile döndü. Derince bir nefes aldı. "Odamda gizlenen bir ceset mi var? İmkansız!"

Duyguları kontrolden çıkmaya başladı. Eğer Doktor Gao'nun eli omuzunda olmasa hastalığı muhtemelen etkisini gösterecekti. Doktor Gao meraklı bir ifadeyle ekledi, "Onun kiralık odasına gittim ve içeriyi dikkatlice inceledim, tuhaf bir şey yoktu. Dahası, bir hafta önce Men Nan'ı benimle kalması için davet ettim. Yine aynı rüyayı gördü, mekan değişimi rüyayı etkilemedi."

"İlk rüyada adam giriş kapısında duruyordu, o yüzden adam  muhtemelen dışarıdan geldi. Yani araştırma alanımız Men Nan'ın odasıyla sınırlı kalmamalı. Araştırma alanını tüm apartmana yaymalıyız." Chen Ge düşüncesini söyledi. Men Nan'ın tepkisini çekmekten korktuğu için tahmininin ikinci kısmını dile getirmemişti. Hayalet muhtemelen Men Nan'a bağlandığı için başka yerde uyuması problemi çözmeyecekti.

"Biz polis değiliz, binayı araştırmak gibi bir hakkımızı yok." Doktor Gao haklı bir noktaya değindi. "Bu rüyayı analiz etmeye odaklanmalıyız. Men Nan saç yıkama eylemini tekrarlıyor, belki de bu eylemin amacını çözebilirsek bir şeyler bulabiliriz."

Doktor Gao, Chen Ge'ye tavsiye vermeyi denedi ve Chen Ge onun açıklamasını sabırla dinledi ama onun tahmini Men Nan'ın neden aynı rüyayı görmeye devam ettiğimi açıklayamıyordu.

"Şimdilik emin olamam, bu gece olacakları bir görelim isterseniz? Men Nan'ın apartmanına gidelim mi? Belki de yeni bir çift göz bazı yeni keşifleri beraberinde getirebilir." Chen Ge onların cevabını sabırla bekledi. Ellerini ceplerine soktu—özel ziyaretçi bildiriminden beri siyah telefonda herhangi bir hareketlilik olmamıştı.