Martial World - Bölüm 613: Şeytan Parıltısı

---

Bölüm 613: Şeytan Parıltısı

Editör: Kinyas

 

Karanlık koridor boyunca ilerlerken, dördüncü katın en derinliklerine kadar gittikten sonra Kan Ateşi Yüksek Lordu sonunda gölgeli bir tapınağın önüne geldi. Kapı açıldığı anda, sadece hafif bir gıcırtı sesi çıkardı.

 

Tapınak salonunun içindeki karanlık, bir vahşi canavarın ağzına benziyordu.

 

“Lütfen Şeytan Tanrı Yüksek Lord.” Kan Ateşi Yüksek Lord gülümsemeyle söyledi.

 

Arkasından diğer Yüksek Lordlar onu izleyerek Lin Ming'in kaçış yolunu kapattı.

 

Lin Ming, Şeytan Parıltısı'nın sesi zihninde yankılanana kadar bir süre tereddüt etti. “Git, sorun çıkaramayacaklar.”

 

Lin Ming içeri girdiği anda görüşü tamamen karardı.

 

Gıcırtı...

 

Kapı aniden kapandı. Lin Ming tamamen farklı bir dünyaya girmiş gibi hissetti. Ne ses, ne ışık, hiçbir şey yoktu.

 

“Endişelenme. Gördüğün her şey bir illüzyon, kapısından girdiğin bu büyük salon bile. Aslında kapıdan girdiğin anda o yaşlı adamın koyduğu bir tür illüzyon büyü dizisine girdin. Bak, yaşlı adam şu anda tam önünde duruyor. Korkmandan yararlanarak sana köle mührü yerleştirmek istiyor!”

 

“İllüzyon büyü dizisi mi?”

 

Lin Ming'in zihni titredi. Dizi oluşumlarına aşinaydı ve zihni Samsara Savaş Niyeti'yle korunuyordu. Bu diziyi yok etmesi ve buradan çıkması imkansız değildi.

 

“Sakin ol, diziyi kırma. Yoksa bu yaşlı bunak seninle başa çıkmak için illüzyon dizisinin yetmeyeceğini düşünür. Seni zapt etmeye çalışırken bizzat harekete geçerse işler zora girer. Sadece burada mücadele ediyormuşsun gibi görün ve birlikte ona güzel bir oyun çevirelim!”

 

“Mm...”

 

Lin Ming başını sallayarak hemen sakinleşti. Ama o anda ince havadan çığlık sesiyle bir üçlü çatal tutan bir On Kanatlı İlahi Şeytan çıkarak ona hücum etti!

 

Lin Ming'in gözleri bir panikle doldu. Mızrağını itti, Yıldırım Takibi!

 

Yıldırım gücü, hayalet ve illüzyonlara karşı güçlüydü. Bir tırmalama sesiyle, On Kanatlı İlahi Şeytan siyah dumana dönüştü.

 

“Korku ve karmaşıklık kaosunun içinde hâlâ zihninde savunabiliyorsun. Bir Soylu Asura olduğunu kanıtlıyorsun.” İllüzyon büyü dizisinin dışında Lin Ming'den 100 feet uzaklıkta olan siyah pelerin Gözleri, gece gökyüzündeki yıldızlar kadar derindi ve belirli bir ırktan değildi. Aksine, bir Dev Şeytan ve Dev ırkı hibridiydi.

 

Bu adam, Gökyüzü Kulesi'nin Kule Ustası Sınırsız Şeytan Yüksek Lord'uydu.

 

“Ne yazık ki, yetişimin bu 10.000 Hayalet Dizi Oluşumu'nın içinde dayanacak kadar yüksek değil. 10.000 hayalet zihnine girdiği anda benim olacaksın!”

 

İllüzyon dizisinin içinde hayalet On Kanatlı İlahi Şeytan tekrar tekrar saldırdı. Sadece On Kanatlı İlahi Şeytan değil, devasa 12 kanatlı İlahi Şeytanlar bile vardı. Lin Ming'in bunlarla başa çıkması oldukça zordu.

 

Puff!

 

Hafif bir sesle, Lin Ming sonunda 12 kanatlı İlahi Şeytan saldırısından kaçamadı. Lin Ming'in ruhsal denizine iğne gibi bir ruh gücü demeti girdi!

 

Lin Ming yüzünü buruşturdu. Samsara Savaş Niyeti'ni döndürdü ve bu ruh gücünü parçalara ayırdı. Ama daha sonra diğer İlahi Şeytan hayaletleri onu takip ederek saldırı bombardımanı başlattı.

 

“Hahaha! Son 10.000 yılın en büyük yeteneği benim köpeğim olacak! Büyümeni gerçekten dört gözle bekliyorum. Ebedi Şeytan Uçurumu'na yapılacak yolculuk sırasında en iyi aracım sen olacaksın!

 

Ruh kölesi mührü, git!” Orta yaşlı adam parmaklarını çevirdi ve siyah bir mühür oluşturdu. Bir fırlamayla doğrudan Lin Ming'i vurdu!

 

Bu mühür, bir 12 kanatlı İlahi Şeytan'ın saldırısıyla birleşmişti; Lin Ming'in onu fark etmesi imkansızdı.

 

“Mm? Ruh mührümü kırdı mı? Güzel! Çok güzel! Senden giderek daha çok hoşlanıyorum! Gerçekten vahşi bir kaplanı evcilleştirmek gibi olacak bu iş.”

 

Ruh köle mühürleri, gidin!” Orta yaşlı adam parmaklarını bir kez daha salladı ve Lin Ming'e doğru giden üç mühür oluşturdu. Bir 12 kanatlı İlahi Şeytan'ın saldırısından yararlanarak Lin Ming'in vücuduna hücum etti!

 

Üç mühür bir araya geldi. Bu sırada Lin Ming, Samsara Savaş Niyeti'nin savunmasını kasıtlı olarak azalttı.

 

Ka ka ka!

 

Üç siyah köle mührünün ikisi parçalara ayrıldı ama biri Lin Ming'in ruhsal denizinde kaldı.

 

“Şeytan Parıltısı, senin sıran!”

 

“Hehe, pekala.”

 

Geçen yıllarda, Lin Ming ve Şeytan Parıltısı arasında bir güven bağı oluşmuştu. Bunun birinci nedeni ortak çıkarların oluşmasıydı, ikinci sebebi ise Büyü Küpü'nün içindeki ana ruhun korkutucu caydırıcılığıydı. Bu nedenle, Şeytan Parıltısı uzun zaman önce Lin Ming'in zihnini yutma planını kafasından atmıştı.

 

Mühür, Lin Ming'in ruhsal denizine uçtuğu anda Şeytan Parıltısı ruhsal denizinde üç başlı şeytani ilahi köpeğe dönüştü. Şeytan Parıltısı'nın en yüce halini ve görünüşünü korumasının tek yolu, bu ruh dünyasında kalmaktı.

 

Şeytan Parıltısı kükredi ve kendi bedeninden saf bir ruh enerjisi yığınını ayırdı. Bu ruh enerjisi hızla havada dönen bir ışık topuna dönüştü.

 

Puff!

 

Siyah köle mührü ışık topunun içine girdiği anda aniden sendeledi!

 

“Ruhsal denizinin bir kopyasını oluşturmak için ruh enerjimin bir parçasını ayırdım. Köle mührü, ruhsal denizinin kopyasına girdiğinde seni hiçbir şekilde etkilemeyecek. Bu köle mührünü rahatsız etmeye çalışmadığın sürece, bu yaşlı bunak neler olduğunu anlamayacak bile. Bu köle mührüne gönderdiği emirleri ise sana tek tek söyleyeceğim ve sen de yapacaksın!”

 

“Tamam.”

 

Lin Ming, Şeytan Parıltısı'nın Kule Ustası'nı kandırmak için gönderdiği köle mührünü bir kopya ruhsal denizine gönderdiğini duyunca hayran kalmadan edemedi. Bu yaşlı köpek geçmişteki sömürüleriyle çok övünse de, Tanrılar Âlemi'ndeyken Yeşil Tüy Kutsal Toprakları'nın kuşatmasına katılmaya hak kazanmış birisiydi. Şu anki ruh bedeni yaralanmış olmasına rağmen ölümlü dünyadan gücü Hayat Yıkımı'nın erken aşamalarına denk gelen birini kandırmak onun için çocuk oyuncağıydı.

 

İllüzyon büyü dizisi yavaşça soldu. Lin Ming'in gözleri biraz karmaşık bir renkle parladı.

 

“Haha, Sayın Lider Yüksek Lord'u bir general daha elde ettiği için tebrik ederim.” Kan Ateşi Yüksek Lordu, illüzyon büyü dizisinden çıkarken söyledi.

 

“Mm. Kan Ateşi, bu sefer iyi iş çıkardın. Üç yıl sonra Ebedi Şeytan Uçurumu tekrar açılmalı. O zaman geldiğinde, senin ve Lin Ming'in bana Ebedi Şeytan Uçurumu'nun 1000 mil çevresinde eşlik etmesine izin vereceğim.”

 

“Peki, Lider Yüksek Lord. Şimdi, Lin Ming'in İmparator Yolu'na girmesine izin verecek misiniz?” Kan Ateşi düşünceli şekilde sordu.

 

Lin Ming'in zihni bu sözlerle karıştı. İmparator Yolu!

 

Kontrol edilme durumu düzenden ibaret olmasına rağmen bu durumdan hoşlanmadı. Başkasının kaprislerine ve merhametlerine göre yaşamak istemiyordu.

 

Şu anda düşündüğü tek şey, en kısa sürede İmparator Yolu'na girerek gücünü en yüksek seviyesine çıkarmaktı. Daha sonra Kan Kıyım Bozkırları'ndaki macerası bitecek ve Gökyüzü Düşüşü Kıtası'na dönebilecekti.

 

Lin Ming, Gökyüzü Düşüşü Kıtası'nın durumu için endişelenmekten neredeyse ölecekti.

 

Bir anda neredeyse iki yıl geçmişti. Mu Qianyu ve Qin Xingxua ne yapıyordu? İlahi Anka Kuşu Adası kendini koruyabilmiş miydi?

 

Lin Ming Gökyüzü Düşüşü Kıtası'ndan ilk ayrıldığında yetişimi sadece Erken Xiantian Âlemi'ydi ve gücü normal Erken Dönen Çekirdek Âlemi'nin zirvesiyle kıyaslanıyordu. Lei Jingtian'ı öldürürken Şeytan Tanrısı İmparatorluk Sarayı'nın büyük bastırma avantajından yararlanmıştı; bunu yapacak gerçek yeteneğe sahip değildi.

 

Şimdiyse Lin Ming'in yetişimi Âşırı Xiantian Âlemi'ne ulaşmıştı ve diğer alanlarında da atılım yapmıştı. Gücü Hayat Yıkımı Âlemi'nin eşiğindeydi. Dönen Çekirdek Âlemi'ne geçtiği anda Lin Ming birinci aşama Hayat Yıkımı ustasını yenebileceğine, hatta öldürebileceğine emin olacaktı.

 

Lin Ming, Dönen Çekirdek Âlemi'ne girdiği anda Gökyüzü Düşüşü Kıtası'na geri dönebilirdi. Aksi halde dönmesi anlamsız olurdu.

 

Ve İmparator Yolu gücünü artırmanın en kısa yoluydu. Lin Ming girdikten sonra Dönen Çekirdek Âlemi'ne ulaşıp ulaşmayacağından emin değildi ama gücünün büyük oranda artacağına şüphesi yoktu. Dönen Çekirdek Âlemi'ni kıramasa bile, birinci aşama Hayat Yıkımı ustasıyla savaşmaya yetecek gücü olması için büyük şansı vardı.

 

“İmparator Yolu....”

 

Kule Ustası bir süre tereddüt etti. Lin Ming'e baktı ve söyledi. “İmparator Yolu'na girmek ister misin?”

 

Lin Ming ifadesizce yanıtladı. “Elbette Lin Ming'n girmeyi isterim ama Lider Yüksek Lord'un emirlerini izleyeceğim.”

 

Kule Ustası başını salladı ve söyledi. “İmparator Yolu'na girmek için iki üç yıl daha bekle. Şu anda çok erken.”

 

İki ya da üç yıl!

 

Lin Ming dehşete düştü! İki veya üç yılda, gücünün Dönen Çekirdek Âlemi'ne gireceğini düşünüyordu. Ama Kule Ustası muhtemelen yetişimini yakından izleyecekti; onun bu kadar kolay ilerlemesine izin vermeyecekti. İmparator Yolu'na giremezse, Gökyüzü Kulesi'nde kalmasının bir anlamı yoktu!

 

“Bu yaşlı piç çok tedbirli!” Şeytan Parıltısı doğrudan sövdü.

 

“Olağandışı bir şey mi fark etti?”

 

“Humph, bu sahte ruhsal denizi şu anda bu kadar kolay fark ederse doğrudan kendimi öldürürüm! Asıl korktuğu şey büyüme hızın. Çok hızlı büyüdükten ve gücün onun gücünü aştıktan sonra seni kontrol edememekten korkuyor.”

 

Lin Ming derin bir nefes aldı. Kutup Yıldızı Gökyüzü Kulesi'ndeki bir iki yılı tamamen engellerle dolu geçmişti.

 

Gerçekten de Sekiz Aşama Savaş İmparatoru'nun bir zamanlar 12 kanatlı İlahi Şeytan olmayı nasıl başardığını hayal bile edemiyordu!

 

Şeytan Parıltısı, Lin Ming'in neyi düşündüğünü anlamış gibi söyledi. “Tahminlerime göre Sekiz Aşama Savaş İmparatoru buradayken hâlâ birleşik bir yönetim oluşmamıştı ve 12 kanatlı İlahi Şeytan olmasını kimse durdurmamıştı. Veya, Sekiz Aşama Savaş İmparatoru'nun 12 kanatlı İlahi Şeytan olması bir yana, Gökyüzü Kulesi'nden sağ çıktığı için şanslı bile sayılabilir.”

 

Geçen yıllarda Kan Kıyım Bozkırları bir 12 kanatlı İlahi Şeytan'ın doğmasını engellemek için elinden gelen her şeyi yapmıştı. Tek başına olan Lin Ming'in 12 Gökyüzü Kulesi'ne karşı direnmek zorunda kaldığı engeller hayal edilebilirdi!

 

“Lin Ming bugünden itibaren üçüncü kata git ve yetişim yap. Unutma, benim emrim olmadan Dönen Çekirdek Âlemi'ne geçemezsin!” Sınırsız Şeytan Yüksek Lord gitmeden önce kesin emrini verdi.

 

Lin Ming sessizlikle karşılık verdi ve kaşlarını çattı. İmparator Yolu'na girmek, hayal ettiğinden daha zor olacaktı.

 

“Lin Ming, bu kadar tez canlı olma. İmparator Yolu'na şimdi giremesen bile, en azından Gökyüzü Kulesi'nde kalarak yetişim yapabileceksin. Gücün yavaşça arttığı sürece sorunlar kendiliğinden çözülecektir. Kule Ustası'nın yetişimini her daim kontrol etmesi imkansız.

 

Haklıysam, Gökyüzü Kulesi'nde çok uzun süre kalamıyor. Muhtemelen sözü geçen Kan Kıyımı İlahi Tapınağı'na gitmeli ve orada denetime girmeli. Aksi halde, bu Kule Ustası bile bir 12 kanatlı İlahi Şeytan olabilir. Bu, Kan Kıyım Bozkırları'nun yüce kurallarının kesinlikle izin vermeyeceği bir durum.”

 

Şeytan Parıltısı konuştuğu anda Lin Ming'in zihni hareketlendi. Gerçekten de Kule Ustası bir On Kanatlı İlahi Şeytan'dı. İsteseydi, 12 kanatlı İlahi Şeytan olması çok zor olmamalıydı. Böyle bir olayın gerçekleşmesine elbette izin vermezdi.

 

Kan Kıyım Bozkırları'nın kuralları gerçekten katıydı. Kule Ustaları'nı sınırlayan kişiler bile vardı.

 

“Şeytan Parıltısı, Kule Ustası yetişimimi fark etmese bile bu kadar uzun süre bekleyemem. Dönen Çekirdek Âlemi'ne geçmem, böyle devam edersem bir iki yıl sürecek. Bu çok geç olabilir. 10 yıl içinde geri döneceğime söz vermiştim ama durumun 10 yıl içinde ne olacağını kestiremiyorum. Üç yıl içinde Güney Ufku Bölgesi'ne dönmek istiyorum. Şimdi ise... sadece bir yıl kaldı!”