Library of Heaven's Path - Bölüm:557 Zhao Ya'nın Ayrılışı (2)

---

Bölüm:557 Zhao Ya'nın Ayrılışı (2)

 

 

 

Çeviri ve Düzenleme: Gin

 

 

 

 

"Buzul Ovası Meclisini yıkmak mı?"

 

Elçi Liu Xuan bu sözler karşısında donup kalmıştı.

 

"Aynen öyle. Sözümün arkasındayım!" Zhang Xuan'in bakışları kayıtsız görünüyordu, ancak arkasında bir çeşit güç taşıyor gibiydi.

 

"Bu..."

 

Eğer bir başkası bu sözleri etmiş olsaydı, Elçi Liu Xuan kesinlikle gevşek bir vidası olduğunu düşünürdü.

 

Ne de olsa, Buzul Ovası Meclisinin muazzam gücü tüm kıtada bilinirdi. Bırakın 4 yıldızlı bir usta hocayı, 9 yıldızlı usta hocalar bile böyle sözler etmeye cesaret edemezlerdi.

 

İki parmağıyla öldürebileceği önemsiz bir figürün böyle kibirli sözler etmesi...

 

Eğer koşullar farklı olsaydı, kesinlikle karşı tarafın kibriyle dalga geçerdi. Ancak bir sebepten ötürü... genç adamın kararlı bakışlarını gördüğünde, kalbi endişeyle daha hızlı atmadan edememişti.

 

Sanki bilinç altında bir yer karşısındaki bu genç adamın... söylediklerini gerçekten de yapabileceğini söylüyordu!

 

"Endişelenmeyin, Buzul Ovası Meclisi sözlerine değer verir. Sözden dönmek hor görmediğimiz bir davranıştır..."

 

Fazla düşünmeden, içgüdüsel olarak ona garanti vermişti.

 

"Hm!" Karşı tarafın sözlerini duyan Zhang Xuan kalbini sıkıştıran büyük bir baskının azaldığını hissetmişti. Ardından Zhao Ya'ya dönerek konuştu, "Eğer oraya ayak uyduramazsan, herhangi bir Usta Hoca Köşkü'ne giderek beni bulabilirsin. Endişelenme, beni takip etmeye devam etsen bile, yine de dünyadaki en güçlü üstatlardan biri olabilirsin!"

 

"Emredersiniz!"

 

Zhao Ya başıyla onayladı.

 

"Pekala, o halde ben gidiyorum!"

 

Her şey ayarlandığına göre, Zhang Xuan'in burada kalması için bir sebep yoktu. Bu nedenle kapıya doğru yürümeye başladı.

 

"Hocam..."

 

Hocasının yavaşça uzaklaşan sırtını gören Zhao Ya diz çöküp, sekiz kez yere kapandı. Kararlı bakışlarında hiçbir tereddüt yoktu. "Hocam, sizi hayal kırıklığına uğratmayacağım. Kesinlikle dünyadaki en güçlü üstatlardan biri olacağım!"

 

"Sen iyi bir öğrencisin!"

 

Zhao Ya'nın kalkmasına yardım eden Elçi Liu Xuan uzaklaşan figüre bakarak iç çekti. "O da iyi bir hoca."

 

"O iyi bir hoca, ancak ben iyi bir öğrenci değilim."

 

Zhao Ya kafasını salladı.

 

Hocası onun için bunca zorluğa katlanmıştı. Ancak o, onun yanından ayrılmayı seçmişti.

 

"Endişelenme. Saf Yin Vücudunu tamamen uyandırıp meclis şefimiz olduğunda, ona olan borcunu ödemen kolaylaşacaktır. Hatta, onu takip etmeye devam etseydin, onun gelişimini yavaşlatabilirdin. Bu dünyada bitmeyen bir şölen yoktur. Tüm öğrenciler eninde sonunda hocalarının yanından ayrılırlar; dünyanın kuralı budur. Ne de olsa, biri sonsuza kadar hocasının koruması altında kalamaz."

 

 

Elçi Liu Xuan devam etti, "Eğer seni zorla yanında tutmaya çalışsaydı, o zaman iyi bir hoca olmazdı."

 

Herkes bir noktada büyümek zorundaydı. Dünyadaki en güçlü üstat bile öğrencisini sürekli yanında tutamazdı, ve dahası, öğrenci tamamen hocasına bağımlı olmamalıydı. Yalnızca fırtınalarla yüzleşen biri gerçekten bağımsız olabilirdi.

 

"Bunu biliyorum! Sadece... Ondan ayrılmaya gönülsüzdüm!"

 

Zhao Ya'nın gözleri kızardı. Arkasını dönerek uzaklaştı.

 

Elçi Liu Xuan kızın bir süre moralsiz olacağını biliyordu, ancak ayrılık acısını hırsa çevirebildiği sürece, hızla güçlenebileceğini biliyordu.

 

Yalnızca böyle tecrübeler yaşayarak zihinsel dayanıklılığını arttırabilirdi.

 

…

 

Zhao Ya'nın ayrılığı plansız olsa da, hiç beklenmeyen bir durum değildi.

 

Gerçekte, Zhang Xuan çoktan öğrencilerinin güçlenebilmeleri için kendi başlarına eğitim yapmaları gerektiğini düşünmüştü. Yalnızca, bunu yapmaya içi bir türlü elvermemişti.

 

Böyle bir fırsat kendiliğinden çıktığına göre, öğrencisini kısıtlaması yazık olurdu.

 

Ruh canavarının sırtındaki odada meditasyon pozisyonunda oturan Zhang Xuan bir heykel kadar hareketsizdi.

 

Ruohuan gongzi sormadan edemedi, "Hocam, Usta Zhang tam beş gündür bu halde... O iyi mi?"

 

Üçlü Buzul Ovası Meclisinden ayrıldıklarından beri, Usta Zhang kıpırdamadan aynı noktada oturuyordu. Elinde olmadan karşı tarafın ne yaptığına şaşırmıştı.

 

"Benim de hiçbir fikrim yok..."

 

Köşk Efendisi Kang başını endişeyle salladı.

 

Usta Zhang'in öğrencilerine ne kadar değer verdiğini bildiğinden, Usta Zhang'in Zhao Ya'dan ayrıldığı için mi bu hale düştüğünü düşünmeden edememişti.

 

"Dur biraz, yoksa bu..."

 

Zhang Xuan'e bir kez daha şüpheli bir bakış attığında, kaşları bir anda şaşkınlıkla havaya kalktı.

 

"Hocam, sorun nedir?"

 

Hocasındaki garipliği fark eden Ruohuan gongzi aceleyle bakışlarını çevirdi.

 

"Bu aşırı üzüntüden kaynaklanmıyor... Bu Ruh Aydınlanması!" Köşk Efendisi Kang haykırdı.

 

"Ruh Aydınlanması mı?" Ruohuan gongzi şaşırmıştı.

 

Bu terimi daha önce hiç duymamıştı.

 

"Hm. Usta Zhang meditasyon yapıyor olsa da, çevresindeki ruhsal enerjide en ufak bir dalgalanma bile yok. Bir başka deyişle, zhenqisini toplamıyor. Ancak eğitim yapmadığı halde beş gün boyunca bu şekilde oturabildiğine göre, bunun tek anlamı bir aydınlanma hali yaşadığı olabilir!" Köşk Efendisi Kang açıkladı.

 

Eğitim son derece olağan bir iş olsa da, birinin hiçbir şey yapmadan beş gün boyunca hareketsiz kalması kolay değildi. Daha akla yatkın olan şey, karşı tarafın zihninin ruh halinin olgunlaşmasını tetikleyen eşsiz bir ruh haline ulaşmasıydı.

 

Ve bu Ruh Aydınlanması olarak bilinirdi.

 

"Ruh Aydınlanması yalnızca şans eseri girilen bir zihin halidir. Eğer bir usta hoca böyle bir seviyeye ulaşmayı başarırsa, Ruhsal Derinliği ciddi ölçüde artar..." Köşk Efendisi Kang hayranlıkla konuştu.

 

Karşısındaki genç adamın Göklerin İradesini Bildirmek yeteneğiyle onu etkileyebildiği düşünülürse, bunun tek anlamı kendisiyle aynı seviyede bir Ruhsal Derinliğe sahip olduğuydu. Karşı tarafın bu Ruh Aydınlanmasından çıktığında ne kadar güçlü olacağını hayal etmek zordu.

 

"Ne kadar güçlenirse, o kadar iyi olur. On Bin Krallık İttifakının yükselişinin zamanı geldi..."

 

Köşk Efendisi Kang'in gözleri beklentiyle parıldadı.

 

Usta Zhang ne kadar güçlenirse, On Bin Krallık İttifakının Usta Hoca Turnuvasında daha iyi bir sonuç elde etme ihtimali o kadar artardı. On Bin Krallık İttifakı Usta Hoca Köşkünün lideri olarak, ona bağlı bir usta hocanın olağan üstü başarılar elde etmesi büyük bir onur sayılırdı.

 

On Bin Krallık İttifakı çok uzun süredir baskı altındaydı. Artık... önceki nesillerinin utancını temizleyerek diğer güçleri geride bırakmalarının zamanı gelmişti!

 

Heyecanlanan Köşk Efendisi Kang, Ruohuan gongzi'ye dönerek talimat verdi, "Usta Zhang'i rahatsız etme, sen de eğitimine odaklanmalısın. On Bin Krallık Şehrine dönmeden önce Berraklaştırma aleminin zirvesine ulaşmalısın. Aksi halde beni bir daha hocan olarak çağırma!"

 

"Ne?"

 

Ruohuan gongzi aptala dönmüştü.

 

Karşı tarafın Ruh Aydınlanması yaşamasının onunla ne ilgisi vardı? Hocası neden durduk yere onu eğitim yapması için sıkıştırıyordu?

 

Ancak hocasının bunu kendi iyiliği için söylediğini bilen Ruohuan gongzi itaatkar bir şekilde oturup, Usta Zhang'in ona verdiği orta seviye ruh taşını çıkartarak eğitimine devam etti.

 

Zhang Xuan'in aksine, orta seviye bir ruh taşını onun gelişimi için çok daha etkiliydi. Yalnızca biri bile gelişimini Berraklaştırma alemi temel kademeden zirveye çıkartmaya yeterliydi.

 

Bu nedenle, elindeki ruh taşı hala ruhsal enerjiyle doluydu.

 

…

 

Köşk Efendisi Kang'in tahmini doğruydu, Zhang Xuan gerçekten de Ruh Aydınlanmasının ortasındaydı.

 

Zhao Ya ile ayrılmak onu biraz üzse de, bu tecrübe ona bir hocanın gerçek sorumlulukları konusunda daha derin bir iç görü kazandırmıştı.

 

Ruhu bu dünyaya geçtiğinden beri yaşadığı anılar gözünün önünden bir film şeridi gibi aktı. Yavaşça, sanki işlenen bir yeşim gibi, zihnindeki gereksiz düşüncelerden arınarak huzura erdi.

 

Yalnızca şiddetli bir fırtınanın ardından gök kuşağı çıkardı.

 

Zhao Ya'nın gidişi kız için bir sınav olsa da, aynı şey Zhang Xuan için de söylenebilirdi.

 

Ufukları genişlerken, Ruhsal Derinliği yavaşça 14.1'in üzerine çıkmaya başladı.

 

Ruhsal Derinliğinde hızlı bir yükseliş sağlayan Semavi Yolun Kitabının ve Rehberin Kaligrafisinin Ruhu İşlemesinin aksine, Ruh Aydınlanması yavaş bir süreçti.

 

14.1!

 

14.2!

 

14.3!

 

…

 

Yalnızca beş günde, Zhang Xuan'in Ruhsal Derinliği 2.0 artarak toplamda 16.1'e ulaşmıştı!

 

Puf!

 

Sonunda gözlerini açtı.

 

Bakışları sakin ve derindi. Sanki insanların ona güvenmesini sağlıyordu.

 

16.1'lik bir ruhsal derinlik çoktan 5 yıldızlı bir usta hocanınkine denk demekti. Daha önce, Köşk Efendisi Kang'i etkisi altına alabilmek için karşı tarafın zihinsel dayanıklılığını sarsacak sözler etmesi gerekmişti. Ancak şimdi... Göklerin İradesini Bildirmeyi kullandığı anda, karşı taraf bir anda istediği şeyi yapmaya ikna olurdu.

 

Üstelik, İç Görü Gözü de önceye kıyasla çok daha güçlenmişti ve baktığı her şeyin daha derinliklerini görebiliyordu.

 

Aynı zamanda, son beş günde gelişimini sağlamlaştırmayı da başarmıştı. İstediği sürece, Yüce Ölümlü 3-dan Yin-Yang alemine anında ulaşabilirdi.

 

"Artık eğitimime odaklanmalıyım..."

 

Ruhsal Derinliğindeki artık ona gelişim konusunda daha derin bir iç görü kazandırmıştı ve bu da eğitim hızını arttırıyordu. Elinde başka orta seviye ruh taşı kalmamış olsa da, gelişimi hızla yükseldi.

 

Usta Hoca Turnuvası başlamak üzereydi - kaybedecek zamanı yoktu.

 

...

 

Zhang Xuan ve diğerleri kanatlı ruh canavarının sırtında eğitimle meşgulken, bambu şapka giyen bir ihtiyar On Bin Krallık Şehrinin kapılarına yaklaştı.

 

Büyük şehir duvarlarını gördüğünde, yumruklarını sıktı.

 

'On Bin Krallık Şehri... Sonunda buradayım! Kaybettiğim şeyi geri almak... ve intikamımı almak için bu fırsatı kullanmalıyım!'

 

Kötücül bir aura vücudunu kaplarken, ihtiyarın yüzünde vahşi bir ifade belirdi. Gözlerine bakan biri zihnini bulandıran çılgınlık ve öfkeyi neredeyse görebilirdi.

 

Bir rüzgar esti ve siyah cübbesinin sol kolunu rüzgarda özgürce savurarak, kolunun olmadığını ortaya çıkardı.

 

Eğer Zhang Xuan burada olsaydı, karşı tarafı kesinlikle tanıyabilirdi.

 

Bu ihtiyar Xuanyuan Krallığının büyük atası Ding Hong'tu!

 

Daha önce, kaçmak için kan özünü yakmıştı ve üç aylık bir yolculuk sonunda On Bin Krallık Şehrine, ittifakın merkezine gelmişti!

 

İntikamını arıyordu!

 

Karşı taraf onun büyük torununu öldürmüş ve krallığını yok ederek onu gezgin bir avareye çevirmişti. Bu kini nasıl unutabilirdi?

 

'İttifak Şefi Malikanesine gitmemeliyim. Elçi bile onun tarafını tuttuğuna göre, oraya gitmem intihar olur!'

 

Zihni öfkeyle dolu olsa bile, bunun mantığını köreltmesine izin vermemişti. Şu an içinde bulunduğu durumun net olarak farkındaydı ve intikamını almak istiyorsa düşüncesizce davranamazdı.

 

Elçi bile kraliyet ailesinin çöküşüne göz yummuş, kadın imparatoru destekleyecek kadar ileri gitmişti. Eğer adalet aramak için İttifak Şefi Malikanesine gidecek olursa, büyük olasılıkla susturulurdu.

 

'Zhang Xuan bir usta hoca olduğuna göre, Usta Hoca Köşküne gitmek de ihtimal dışı!'

 

Son bir ayda, genç dehanın 4 yıldızlı bir usta hoca olduğu ve Usta Hoca Turnuvasında On Bin Krallık İttifakını temsil edeceği haberleri bir yangın gibi yayılmıştı. Doğal olarak Ding Hong da bu haberleri duymuştu.

 

Usta Hoca Turnuvasında Usta Hoca Köşkünü temsil edecek 4 yıldızlı bir usta hoca olarak... karşı tarafı Usta Hoca Köşküne şikayet etmek kesinlikle saçma olacağı ortada değil miydi?

 

'On Bin Krallık Şehrinde güvenebileceğim hiç kimse yok... Görünüşe göre yalnızca diğer güçlerden destek alabilirim!'

 

Gözlerinde vahşi bir ışık parıldadı.

 

İttifak Şefi Malikanesi ve Usta Hoca Köşkü ona destek olmasalar bile... Usta Hoca Turnuvasının başlamasına çok az kalmamış mıydı?

 

İttifaktaki hiç kimse onun için adaleti sağlamayacağına göre, diğer güçlerin Usta Hoca Köşklerinden yardım isteyebilirdi!

 

Zhang Xuan'in insanlık dışı yetenekli düşünülürse, diğer güçler ona saldırmak için bir fırsat bulmaktan kesinlikle memnun kalırlardı.

 

Ding Hong, Zhang Xuan'in yalnızca ölmesini istemiyordu, karşı tarafın itibarını da yerle bir etmenin peşindeydi.

 

'Turnuvaya toplamda yirmi sekiz güç katılıyor. Mingxia İmparatorluğu ve Henghai İmparatorluğu On Bin Krallık İttifakıyla eşit güçteler, bu nedenle onların desteğini almak zor olabilir. Bu nedenle daha güçlü olan Kaskat Kum Tarikatı ve Soğuk Rüzgar Tarikatına, hatta belki de en güçlüleri olan Fani Bulut Tarikatına ulaşmalıyım!' Ding Hong düşündü.

 

Bir Yetkili Krallığın eski imparatoru olarak, On Bin Krallık İttifakı çevresindeki güçler hakkında bilgi sahibiydi.