Library of Heaven's Path - Bölüm:425 Bana İzin Verin!

---

Bölüm:425 Bana İzin Verin!

 

Çeviri ve Düzenleme: Gin

 

 

 

 

Şu anda, Kabus Canavarı yerde tembelce uzanıyordu. Öfkeli bile değildi; karşı tarafı görmek için kafasını kaldırmakla bile uğraşmamıştı. Bunun yenine, yaralarını iyileştirmek için özel bir yöntem kullanıyor gibi görünüyordu.

 

"Salon Efendisi, ben şansımı denemek istiyorum!"

 

Öne çıkan Wei Youdao yumruklarını kavuşturdu.

 

"Devam et!" Büyük Kıdemli Wei Yuqing'e bir bakış atan Salon Efendisi Xie Jiuchen başıyla onayladı.

 

Eski dostunun torunu canavar eğiticiliği konusunda sıra dışı bir yetenekle kutsanmıştı ve karşı taraf çoktan genç nesil arasında adını duyurmuştu.

 

Eğer Zhang Xuan aniden ortaya çıkmasaydı, Wei Youdao Xuanyuan Krallığı Canavar Salonunun en yetenekli dehası olmayı başarabilirdi.

 

Her şekilde, şu anki durumun daha iyi bir çözümü yoktu. Eğer Kabus Canavarı yaralarından tamamen kurtulursa, Canavar Salonunun onu daha fazla hapis tutabilmesi mümkün değildi. Durum bu olduğuna göre, herkese bir şans vereceklerdi. Belki de, birileri başarılı olabilirdi.

 

"Teşekkür ederim, Salon Efendisi!"

 

Derin bir nefes alan Wei Youdao Kabus Canavarı'na yaklaştı.

 

Bileğinin bir hareketiyle, elinde yeşim bir şişe belirdi.

 

Kapağını açınca, herkesin ruhunu canlandıran yoğun bir koku yayıldı.

 

"Bu Sis Bulut Dağının Yedi Renkli Balı!"

 

"Bu balın Zongshi alemi vahşi canavar Semavi Kar Arısının yedi farklı renkte çiçekten topladığı nektarla üretildiği söylenir. Cezbeden bir kokusu vardır ve inanılmaz derecede tatlıdır. Ruh canavarları bile onun karşısında arzularını dizginleyemezler!"

 

"Bu inanılmaz derecede nadir ve pahalı bir şey. Pek çok ruh taşıyla bile elde etmek o kadar kolay değildir. Ancak, onun tüm bir şişeye sahip olacağını kim düşünebilirdi!"

 

"Bunu bile kullanmaya razı olduğuna göre, Kabus Canavarı muhtemelen yola gelecektir!"

 

...

 

Şişeden yayılan kokuyu aldıkları anda, kalabalıkta büyük bir curcuna kopmuştu.

 

Yedi Renkli Bal yedi farklı renkte nektarla üretilirdi. Tek bir nefeste gözeneklerinizi açan bir kokuya sahipti.

 

Vahşi canavarlar genelde aç gözlü olurlardı; karşı tarafın böyle lezzetli bir yiyecek karşısında kendisini tutması çok zordu.

 

"Yedi Renkli Bal vahşi canavarların en çok sevdiği on şey arasında beşinci sırada yer alır. Wei Youdao'nun böyle bir nesneyi elde edebilmesi etkileyici, fena değil!"

 

Salon Efendisi Feng'in de gözleri ışıldamıştı.

 

"Vahşi canavarların en çok sevdiği on şey mi? Böyle bir sıralama mı var?" Zhang Xuan şaşırmıştı.

 

Canavar Salonundaki kitapların neredeyse tümünü okumuştu, ancak böyle bir sıralama olduğunu ilk kez duyuyordu.

 

"Tabi ki!"

 

 

Salon Efendisi Feng kıkırdadı. "Aslında, bu liste yalnızca eğlence olsun diye yaratıldığından Canavar Salonu tarafından resmi olarak onaylanmamıştır, bu nedenle hiçbir kitapta yer almaz. Yedi Renkli Bal yalnızca güzel kokmaz, daha önemlisi vahşi canavarların meridyenlerini besleyip, genişletme özelliği vardır. Genellikle, bir canavar eğiticisi tek damla çıkarttığında, Zongshi alemi bir vahşi canavarda Tam Teslim sağlayabilir. Wei Youdao'nun elindeki yeşim şişe küçük olabilir, ancak içinde onlarca damla olmalı. Tek seferde bu kadarını kullandığına göre, gerçekten kararlı olmalı!"

 

"Vahşi canavarların meridyenlerini besleyip, genişletmek mi?"

 

Yedi Renkli Balın etkisini duyan Zhang Xuan hayrete düşmüştü.

 

İnsanların ve vahşi canavarların meridyenlerinin belirli bir kesit hacmi vardı. Biri zhenqisini fazla hızlı hareket ettirirse, zhenqinin dışarı sızmasına neden olarak ciddi iç yaralar alabilirdi.

 

Meridyenleri genişletmek belirli bir zaman aralığında kullanabileceğiniz zhenqi miktarını arttırmak anlamına gelirdi. Bu özellik Yedi Renkli Balı son derece değerli kılıyordu. Vahşi canavarlar bir yana, üstatlar bile Yedi Renkli Balın özelliğini öğrenince ele geçirmek için can atarlardı.

 

"Bu sıralamada başka ne gibi şeyler var?" Zhang Xuan merakla sormadan edemedi.

 

Eğer vahşi canavarların en çok sevdiği şeyleri öğrenirse, gelecekte güçlü vahşi canavarları evcilleştirirken kullanabilirdi.

 

"Bu liste resmi bilgi değildir, genellikle söylentilerden oluşur. Herkesin kabul ettiği bir numara Ejderha Kanıdır, iki numara ruh canavarlarının iç çekirdeği, üç numara kadim canavar kan özü, dört numara Yitik Tanrı Çiçeği ve beş numara Yedi Renkli Baldır!"

 

"Şimdi anladım!" Zhang Xuan başıyla onayladı.

 

İlk dört sırayı duymuştu.

 

Ejderha Soyu rakipsiz derecede güçlüydü. Eğer bir vahşi canavar Ejderha Kanından ufacık bir ize bile sahip olursa, normal vahşi canavarlara kıyasla çok daha güçlü olurdu.

 

Örneğin Kabus Canavarının sahip olduğu Ejderha Kanı göz ardı edilecek kadar az olsa da, ona Yarı Yüce Ölümlüye ulaşma potansiyeli vermişti.

 

Yalnızca bu bile Ejderha Kanının tüm vahşi canavarları ve ruh canavarlarını çılgına çevirecek bir şey olduğunu kanıtlamaya yetiyordu.

 

Kadim canavar kan özüne gelince, Xuanluo Sıradağları Şubesinde görüldüğü gibi, aynı etkiye sahipti. Eğer uygun şekilde kullanılırsa, bir vahşi canavarın kan evrimini tetiklerdi.

 

Canavar iç çekirdeğine gelince, bu ruh canavarlarının geliştirip güçlendirmek için gece gündüz durmadan emek harcadığı bir nesneydi. Onların gelişimlerinin ve güçlerinin özünü taşırdı. Eğer bir vahşi canavar bunu elde edebilirse, doğruca ruh canavarı seviyesine atlayamasa bile, gelişim alemi kesinlikle hızla yükselirdi.

 

Yitik Tanrı Çiçeği ise, söylentiye göre vahşi canavarların ruhlarını besleyebilirdi.

 

Bu dört müthiş nesneni yanında, Yedi Renkli Balın beşinci sırayı alması müthiş etkilerini ortaya koyuyordu.

 

Zhang Xuan yaşananlara bir göz atmadan edemedi.

 

Aynı bekleneceği gibi, kafeste tembelce yatan Kabus Canavarı kokuyu aldığı anda hareketlenmişti. Devasa kafasını kaldırdı ve gözleri ışıldadı.

 

Balla ilgilendiği açıktı.

 

Wei Youdao elindeki Yedi Renkli Balı göstererek kendinden emin bir tavırla bildirdi, "İnsan lisanını anladığını biliyorum ve buraya geliş amacımızı da biliyorsun. Vücudundaki Ejderha Kanı üzerine Canavar Salonuna sadık kalmaya yemin edersen, bu Yedi Renkli Bal şişesi senin olacak!"

 

Elinde bu bal varken, hiçbir numara çevirmesine gerek yoktu. Yalnızca şartlarını bildirmesi yeterliydi.

 

"Grraaav!"

 

Kabus Canavarı başlangıçta oldukça ilgili gözükmüştü, ancak Wei Youdao'nun sözlerini duyduğu anda, tembelce uzanmaya geri döndü.

 

"Ruh canavarı olmak için seviye atlamayı denediği ve başarısız olduğunu biliyorum. Bu Yedi Renkli Bal meridyenlerini genişletip seni iyileştirebilir. Bu dar boğazdan kurtulmana yardım edebilecekken, neden bu kadar inatçılık ediyorsun? Ayrıca, yalnızca Canavar Salonuna bağlılık yemini edeceksin, herhangi bir kişiye değil. Bunu yaparsan, Canavar Salonu kesinlikle gelişimin için büyük kaynaklar ayıracaktır... Umarım bu meseleyi yeniden düşünürsün!" Wei Youdao konuştu.

 

Sözleri etkileyici olsa da, Kabus Canavarı umursamamıştı.

 

Kime bağlılık yemini ettiğinin bir önemi yoktu. Ona göre, her şekilde insanların kuklası olacaktı. Esaret altında olmaktansa, kendi istediği gibi gezip yaşamayı tercih ederdi.

 

"Görünüşe göre başarısız oldu!"

 

Kalabalık sonunda bir umut ışığı görmüştü, ancak bu manzarayı gördükleri anda, yüz ifadeleri yeniden karardı.

 

Listede beş numara olan Yedi Renkli Balın Kabus Canavarını etkileyebileceğini düşünmüşlerdi. Ancak, görünüşe göre canavarın iradesini hafife almışlardı.

 

"Yedi Renkli Bal sıradan vahşi canavar için karşı konulamaz olsa da, bu vahşi canavar ruh canavarı seviyesine ulaşmaktan fazla uzak değil. Bu nedenle etkisi ciddi ölçüde azalıyor. Üstelik, Ejderha Kanı taşıyan gururlu bir canavar olarak, yalnızca bir parça Yedi Renkli Bal için insanlara hizmet etmeyi kabul etmesi nasıl mümkün olsun?"

 

Kalabalığın içinde, 2 yıldızın zirvesindeki bir canavar eğiticisi yorumladı.

 

"Aynen öyle. Ejderha Soyu kıtadaki en güçlü soylardan biridir ve itibarlarına denk gurura sahiptirler. Bu canavarın taşıdığı kan zayıf olsa da, böyle ufak bir iyilik görecek diye insanlara baş eğmeye razı gelmez. Bunun tek yolu ona Ejderha Kanı önermek!"

 

"Ejderha Kanı mı? Şaka yapıyor olmalısın! Bunu bulmak o kadar kolay mı sanıyorsun? Ejderha Soyundan bir üye bulmanın zorluğu bir yana, bir tane bulsan bile onu alt etmek imkansız olurdu! En güçsüzleri bile karşımızdaki Kabus Canavarı gibi Yarı Yüce Ölümlü seviyesinde. Bizim gibi sıradan canavar eğiticilerinin avlayabileceği bir canlı değil."

 

Ortalığı bir kargaşa almıştı.

 

Canavar Evcilleştirme Yarışması çevre krallıklardaki onlarca Salon Efendisi ve kıdemliyi bir araya getirmişti. Kendi şubelerinin liderleri olabildiklerine göre, muhakeme yetenekleri ve bilgileri sıradan canavar eğiticilerinden fazlasıyla üstündü.

 

Yedi Renkli Bal değerliydi, ancak Ejderha Kanı taşıyan bir vahşi canavarı teslim almaya yeterli değildi.

 

"Özür dilerim!"

 

Onu ikna etmeye çalışsa da, Kabus Canavarı hala tepki vermemişti. Sonunda, Wei Youdao'nun tek yapabildiği yenilgiyi kabul etmek oldu.

 

"Denemek isteyen başka biri var mı?"

 

Bu sonucu bekleyen Salon Efendisi Xie Jiuchen iç çekti. Kalabalığa dönerek bir kez daha sordu.

 

Sessizlik.

 

Başlangıçta, durumu öğrenince pek çok kişi şansını denemek istemişti. Ancak, 2 yıldızın zirvesindeki ve 3 yıldız temel kademedeki canavar eğiticilerinin başarısız olduklarını görünce, cesaretlerini kaybetmişlerdi.

 

"Bana izin verin!"

 

Ansızın cılız bir ses sessizliği bozdu.

 

"Bu Canavar Eğiticisi Zhang Xuan!"

 

"On Canavar Kafesini öyle kolayca tamamlayabildiğine göre, canavar eğiticiliği konusunda derin bir anlayışa sahip olmalı. Belki de o başarılı olabilir!"

 

"Canavar eğiticiliği yeteneklerinin inanılmaz olduğunu inkar edemem, ancak gelişim seviyesi çok düşük!"

 

"Bu doğru. Bir canavar eğiticisinin kendinden bir ya da iki küçük alem üstün vahşi canavarları evcilleştirebilmesi bile inanılmaz bir başarı... O yalnızca Zongshi aleminin zirvesindeyken, karşı taraf bir Yarı Yüce Ölümlü. Aralarında toplam altı küçük alem var. Onu evcilleştirebilmesi imkansız!"

 

"Aynen öyle. Eğer Zhizun aleminin zirvesinde olsaydı, belki mümkün olabilirdi. Ancak şu anki gücüyle... Başarılı olabileceğini düşünmüyorum!"

 

Sesin kaynağını gördüklerinde, kalabalıkta hararetli tartışmalar başlamıştı.

 

Zhang Xuan'in On Canavar Kafesini başarıyla tamamlaması Canavar Salonundaki herkesi etkilemişti. Bu nedenle neredeyse herkes adını duymuştu.

 

Ortaya çıkışı bazılarını umutlandırırken, bazıları ciddi ifadelerle kafalarını sallamakla yetinmişlerdi.

 

Canavar eğiticiliği yalnızca teknikle ilgili değildi, güç de büyük rol oynardı.

 

Eğer birinin gelişim alemi vahşi canavardan fazla küçükse, canavar onu küçümseyebilirdi. Canavardan saygı görmeyen birinin onu evcilleştirebilmesi nasıl mümkün olacaktı?

 

"Dün On Canavar Kafesini tamamladıktan sonra şansını denemek için buraya geldiğini, ancak başarısız olduğunu duydum!"

 

"O halde neden hala öne çıkıyor? Aklına daha iyi bir fikir gelmiş olabilir mi?"

 

"Bilmiyorum. Bekleyip görelim..."

 

İçlerinde bazıların Zhang Xuan'in dün çoktan şansını denediğini öğrenmişlerdi. Neler olduğunu bilmeseler de, Kabus Canavarı hala evcilleşmediğine göre başarısız olduğu ortadaydı.

 

"Sen... lisanı öğrenmeyi başardın mı?"

 

Zhang Xuan'i gördüğü anda, Salon Efendisi Xie Jiuchen'in gözleri aydınlandı.

 

Bu herif Kadim Canavar Lisanını öğreneceğini iddia ederek kütüphaneye koşmuştu. Ancak, bugün karşılarındaydı. Bunun anlamı lisanı başarıyla öğrendiği olabilir miydi?

 

"Başarmak mı? Bundan hala fazlasıyla uzağım..."

 

Zhang Xuan kafasını salladı.

 

Mesele Kadim Canavar Lisanının fazla zor olması değil, bu Canavar Salonunun seviyesinin fazla düşük olmasıydı. Semavi Yolun Kütüphanesinin mucizelerini sergileyebilmesi için yeterince kitap bulamamıştı.

 

"O halde..."

 

Zhang Xuan'in başarıdan hala çok uzakta olduğunu itiraf ettiğini gören Salon Efendisi Xie Jiuchen şaşırmıştı.

 

"Yalnızca birkaç kelime öğrendim, şansımı denemek istiyorum. Eğer işe yaramazsa, daha önce bahsettiğim yöntemi deneyebiliriz!" Zhang Xuan yanıtladı.

 

"Daha önce bahsettiğin yöntem?"

 

Bu sözleri duyan Salon Efendisi Xie Jiuchen ne diyeceğini şaşırmıştı.

 

Bu herifin çalışmak için kütüphane koştuğunu görünce, bu fikirden vazgeçtiğini düşünmüştü. Hala böyle düşündüğünü kim tahmin edebilirdi!