Bölüm:121 İlk Sorma Yarışı

Çeviren ve Düzenleyen: Gin

'Senden Meridyen Büyütme Hapı üretim yöntemimdeki yanlışları bulmanı istedim ama sen kalkmış cariyeme hakaret ediyor, onun bir insan olmadığını söylüyorsun. Bununla ne söylemeye çalışıyorsun?'

Lin Mu iyi huylu bir adam olsa da bu sözler onun canını sıkmıştı.

Yüzü kararan yalnızca o değildi, diğerlerinin yüzlerinde de garip ifadeler vardı.

Neler oluyordu? 

Neden durup dururken başkalarına hakaret etmeye başlamıştı?

"Eczacı Lin, lütfen sakin olun!"

Zhang Xuan karşı tarafın böyle davranacağını tahmin etmişti ve ona şakacı bir bakış attı. "Sabah saatlerinde bile dinlenmeden, her gün çok çalışıyor muydunuz?"

"Ee..."

Böyle bir soru karşısında Lin Mu'nun yüzü kızardı ve biraz utanmıştı. "Cariyemle daha yeni evlendim, bu yüzden biraz... biraz fazla... çalışmış olabilirim!"

Onun gibi yaşlı bir adam genç bir kızla evlenmişti ve kız daha on sekizine bile gelmemiş genç bir hanımdı, Lin Mu'nun biraz fazla iştahlı olmasına şaşmamalıydı. Yapabilseydi, tüm gününü yatakta geçirirdi.

"Haha!"

"Eczacı Lin, hala bu kadar aktif olmanızı beklemezdim!"

"Gerçekten de enerjikmişsin, genç bir adamın hararetine sahip gerçek bir ihtiyar!"

"Etkileyici, gerçekten etkilendim!"

……

İkilinin sözlerini duyan diğer eczacılar kıkırdamadan duramamışlardı.

Erkeklerin evlerine cariyeler getirmesi normal bir durumdu, ancak onun daha on sekizinde bile olmayan bir cariye alması ve gece gündüz demeden çok çalışması... Eczacı Lin Mu 'dürtüleri' biraz fazlaydı.

Eski dostlarının gülüşmelerini duyan Lin Mu utanmıştı.

Zhang Xuan'e bakarak konuştu, "Bunda... bir yanlış yok!"

Erkek ve kadınların birbirine aşık olması tamamen normaldi; yang'ı yin ile tamamlamak doğal bir hadiseydi. Dahası, gelişim seviyesi Pixue alemine ulaşmıştı, bu yüzden günde birkaç kere 'çalışması' büyük bir olay sayılmazdı!

Hatta sıradan insanların bile her gün, günde birkaç kere 'çalışması' normaldi.

"Hepsi bu olsaydı, durumda bir yanlış olmazdı. Ancak... daha ateşli olmak uğruna kullanmamanız gereken bir ilaç kullandınız mı?" Zhang Xuan sordu.

"Bu..."

Gü güp. Lin Mu'nun kalbi teklemişti.

Karşı taraf doğru söylüyordu. Yüksek bir gelişim seviyesinde olsa da, ileri yaştaydı ve bu yüzden fiziksel fonksiyonları önceki kadar iyi çalışmıyordu. Cariyesini daha mutlu edebilmek adına, dayanıklılık ve gücünü arttıracak bir ilaç kullanmıştı.

"Yanılmıyorsam sizi o ilacı kullanmaya ikna eden cariyenizdi, değil mi?" Zhang Xuan devam etti.

"Ee.. Haklısın!" Lin Mu başıyla onayladı.

Bir eczacı olarak her ilacın o veya bu şekilde zehirleyici etkisi olduğunu biliyordu ve ilacı kullanmaya isteksizdi. Ancak cariyesinin ısrarlarına dayanamamış ve sonunda ilacı kullanmıştı. Bu ilacı cariyesi getirmişti ve kullandıktan sonra gücünün zirvesinde bir kurt gibi hissetmişti. Dahası, heyecanının yatışması oldukça uzun sürüyordu.

"Doğru üretim yöntemi, sıra ve diğer şeylere rağmen Meridyen Büyütme Hapını şekillendirmeyi başaramıyorsun.

Zhang Xuan iki eli ardında bağlı şekilde Eczacı Lin Mu'nun çevresinde şöyle bir döndü. Cariyesiyle ilgili konuyu daha fazla sorgulamadan, hap üretimi hakkında konuşmaya devam etti. "Başlangıçta, nedenin ne olduğunu bulamamıştım ve bir süreliğine şaşalamıştım. Hatta sorunun kazanla ilgili olabileceğini düşünürken birden bir kitapta geçen bir cümleyi hatırladım!

"Bu kitap 《Hap Düzeni Üzerine İnceleme》 olarak biliniyor. 3 yıldızlı bir eczacı olan Kıdemli Mu Yang tarafından yazılmış. Kitap, temel seviye Kitap Koleksiyon Mahzeninde mevcut ve bir hapın neden şekil alamayabileceğiyle ilgili birkaç yüz sebep saymış. Bunların arasında bir cümle var ki aynen şöyle diyor, 'Birisi nefesini kaybederse, ruhu bütünlüğünü kaybetmiş olur. Kusursuz yetenekle bile, hapı şekillendirmesi zordur!' Bunun anlamı basit. Kısaca birinin özü eksikse, üretim tekniği ve sıralaması tamamen doğru olsa bile, hapın başarıyla şekillenmesi zor olacaktır. Buradaki hap düzeni, Meridyen Büyütme Hapını işaret ediyor!

"Bunları düşününce, size doğru yaklaştım ve vücudunuzda genç bir kadın vücudunun ve rujunun kokusunu yakaladım. Sonucunda size cariyenizi sordum! Gerçekte bir cariyeyle evlenmek ya da gece gündüz birlikte olmak özünüzü hap üretemeyecek kadar kaybetmenize neden olmamalıydı. Buradaki asıl sorun... özünüzü kaybetmiş olmanız!"

"Özümü kaybetmek mi?"

Lin Mu'nun kafası karışmıştı.

"Bu doğru, insanların özleri vardır ve bunu yitirmek felaketlere sebep olur. Bir eczacı olarak bunu duymuş olmanız gerekirdi. Gece gündüz 'çalışsanız' bile, Pixue Alemi 6-Dan Dövüşçü olarak gücünüz düşünüldüğünde bu pek bir şey sayılmaz. Yalnızca yarım gün dinlenerek tamamen toparlanırsınız. Ancak, kızın size verdiği toniği içmemeliydiniz. O tonikler gerçekte ruhunuzu uyararak, halüsinasyonlar görmenize neden olan bir zehirdi. Kısa vadede baskın bir zindelik ve dövüş gücü verdiği doğru olsa da, zehir tüm vücudunuzda dolaşarak özünüze hasar veriyor!

"Zaman geçtikçe vücudunuz giderek daha çok zayıflayacak. Sonunda ise öleceksiniz! Dışarıdan bakıldığında normal yaşlanma süreci gibi algılanacak ve daha usta eczacılar bile farkı anlamakta zorlanacaktır! Yanılmıyorsam ilacı kullanmaya devam ederseniz hızla yaşlanacak ve -tek bir yıl içerisinde- kesinlikle öleceksiniz! O zaman ilahlar bile sizi kurtarmakta zorlanacaktır!

"Meridyen Büyütme Hapı bir gelişim üstadının meridyenlerini genişleten bir ilaçtır ve bir tonik sayılabilir. Özünüzü kaybettiğiniz için ruhunuzu, nefesinizi ve aklınızı odaklayamazsınız ve bu yüzden, böyle bir hapı üretmeniz zorlaşır. Hapı üretemiyor olmanız son derece normal!"

Bu noktada Zhang Xuan bir anlığına durdu. "Bu ilacın sizin gibi bir eczacıyı bile kandırabildiği düşünülürse, son derece değerli olmalı. Cariyenizin... bu konudan habersiz olduğunu düşünmek zor olur. Onun bir insan olmadığını söyleme sebebim buydu. Sizi gücendirdiysem, umarım beni affedebilirsiniz!"

"Bu... bu..."

Lin Mu sallanarak geriye doğru yalpaladı.

Karşı tarafın sözleri sanki tüm bunlara bizzat şahit olmuş gibi son derece mantıklıydı.

Cariyesinin getirdiği bu ilacı kullandıktan sonra dövüş gücünün arttığı doğruydu. Geçmişte tek bir seferden sonra bile sırtı ağrırdı. Ancak bu ilaçtan sonra üç ile beş arası bile onun için kolay bir iş olmuştu.

Başlangıçta, yavaşça güçlendiğini düşünmüştü. Zehirlendiğini asla tahmin edemezdi!

Lanet olsun! Lanet olsun!

"O orospu, bir de onu tüm sevgimle şımarttım. Demek beni sırtımdan bıçaklamaya cüret etti..."

Yumruklarını sıkan Lin Mu'nun gözleri kızarmıştı.

"Pekala, eğer Eczacı Lin söylediklerimin gerçek olmadığını düşünüyorsa, söylediklerimi kanıtlamanın bir yolu olmalı! Vereceğim yanıt bu kadar!"

Zhang Xuan eliyle işaret etti.

"Söylediklerin tamamen doğruydu, rehberliğin için teşekkür ederim. Bu Hap Münazarasında yenildiğimi kabul ediyorum!" Eczacı Lin Mu hiç tereddüt göstermeden yenilgiyi kabul etti.

Karşı tarafın sözleri tam hedefindeydi ve analizi tamamen mantıklıydı. Söylediklerinde tek bir hata bile bulamadığı düşünülürse, yenilgiyi kabullenmekten başka seçeneği yoktu.

Dahası, son dönemde sağlık durumunun yavaşça kötüye gittiği doğruydu.  Başlangıçta bunun yaşından kaynaklı olduğunu düşünmüştü. Sebebin cariyesi olduğunu nereden bilebilirdi!

Zhang Xuan hafifçe gülümseyerek Lin Mu'nun meselelerine karışmamayı seçti.  Bu karşı tarafın sorunuydu. Daha fazla karışmak onu uğraştırırdı.

Sonrasında arda kalan üç eczacıya bir bakış attı. "Geriye bir tek siz kaldınız. Ne sorununuz varsa sorabilirsiniz!"

Başlangıçtaki on eczacıdan yedisi yenilgiyi kabul etmişti. Bu üçü de kabul ettikten sonra Hap Münazarasını başarıyla geçerek resmi bir eczacı olacaktı.

"Dahi Kardeş Zhang Xuan, madem öyle, sana danışmak istediğim bir soru var!"

Bir eczacı ayağa kalktı.

"Kardeş Lu, aceleci davranma. Kıdem sırasına göre gidersek, ilk soran ben olmalıyım. Benim de bir sorum var!" Bir başka eczacı ayağa kalktı.

"İkiniz de tartışmayı bırakın. İlk soran ben olmalıyım. Her şekilde ikinizden de önce eczacı oldum..."

Son eczacı da aceleyle ayağa fırladı.

"Ne?"

Daha az önce karşısında ezilip bükülüyorlardı. Öncesinde pek çok kez soru sormalarını istemesine rağmen cevap olarak sessizlikle karşılaşmıştı. Oysa şimdi, hepsi ona soru sormak için yarışıyordu. Zhang Xuan şaşkındı.

Yoksa... bugün yanlış ilaç falan mı içtiler?