Bölüm 448 - Demir Bulut Ölüm Ağı

avatar
12840 30

King of Gods - Bölüm 448 - Demir Bulut Ölüm Ağı




Binanın içinde.

 

Prenses Jinin, eski anıları hayal etmesi bitti ve dalgın gözleri eski haline geri döndü.

 

Ama meraklı bakışlarla beklemesini sürdürdü.

 

“Dokuzuncu kız kardeş, bu Zhao Feng denen adamla nasıl tanıştınız?”

 

Üçüncü Ekselansları daha fazla içinde tutamadı.

 

İki yıl önce Zhao Feng, On Üç Ülkenin bir numaralı dahisi ve aranan bir adamdı.

 

İkisi birbirini tanımamalıydı ama neden Prenses Jin, “Ben onu tanıyorum fakat o beni tanıyor mu?” demişti.

 

“Zhao Feng, bu kadar genç yaşta olmasına rağmen çoktan Gerçek Mistik seviyesine ulaştı,. Kim böyle bir dahinin Bulut alanından çıkacağını düşünürdü? Büyük ihtimalle ilerde sadece Bulut alanının değil tüm kıtanın dahisi olarak anılacak.”

 

Kıdemli Jiang, konuşmasına engel olamadı.

 

Prenses Jin’in gözleri parıldadı fakat direkt olarak cevap vermedi.

 

Eğer Zhao Feng’in, Kutsal Gerçek Ejderha Toplantısının karşı konulamaz dahilerinden biri olduğunu bilseler, ne kadar şaşırırlardı kim bilir?

 

Her yetiştirici çok net bir şekilde, Bulut alanının fakir bir kırsal bölge olduğunu bilirdi.

 

Geçmişte, Kutsal Gerçek Ejderha Toplantısına katılan temsilciler görkemle doluydu.

 

Derin düşüncelerden sonra, Prenses Jin kararını verdi.

 

“Zhao Feng’le Kutsal Gerçek Ejderha Toplantısında karşılaştım. Onun performansı gerçekten büyüleyiciydi ve hatta en göze çarpan dahilerden biriydi.”

 

Prenses Jin yumuşak bir şekilde söyledi ve gülümsedi.

 

Prenses Jin, Zhao Feng’in karşı konulamaz gösterişini gizli tuttu çünkü ne kadar güçlü olursa olsun, o hala on sekizlerinde olan bir gençti. Demir Ejderha İttifakı, “karşı konulamaz bir dahinin” onların düşmanı olduğunu öğrense panikleyip, ne pahasına olursa olsun onu öldürmeye çalışırdı.

 

Prenses Jin’in tahminleri doğruydu fakat Zhao Feng’in mirasa girdikten sonra ne kadar güçlendiğini bilmiyordu.

 

O(Jin), Gerçek Ejderha Yüz Güç’e girmediğinden dolayı, hızlı bir şekilde Bulut alanına geri dönebilmişti.

 

“Yani bu şekilde oldu. Bu Zhao Feng aynı zamanda Kutsal Gerçek Ejderha Toplantısına da katıldı.”

 

Binadaki herkes anladı. Prenses Jin’in Zhao Feng’i tanıdığına şüphe yoktu.

 

Fakat Prenses Jin’in Zhao Feng’i tanıdıktan sonra, neden o kadar heyecanlandığı konusunda hala meraklıydılar.

 

Kıdemli Jiang, Zhao Feng’in performansı çok dikkat çekici olduğu için bu şekilde heyecanlandığını düşündü. Ne de olsa, Zhao Feng’in yetiştirmesi yüksekti.

 

Prenses Jin’in sakladığı bazı sırlar olduğundan emindi ama Prenses Jin bunun hakkında konuşmak istemiyorsa, o da sormayacaktı.

 

Göz açıp kapayıncaya kadar beş veya altı gün geçti. Zhao Feng bu zamanın çoğunu uyuyarak geçirdi.

 

Prenses Jin, Zhao Feng’in yanında kaldı ve ara sıra küçük hırsız kediyle oynadı.

 

Bu zaman aralığında Zhao Feng birkaç kere kalktı, sol gözü soğuk ve durgundu.

 

Kutsal Gerçek Ejderha Toplantısındaki soğuk ve buzlu haline kıyasla şimdi su kadar durgundu.

 

Mavi saçları okyanus kadar genişti ve Prenses Jin ne zaman onun saçlarına baksa, bilinci dipsiz bir uçurumda kayboluyordu sanki.

 

Efsanevi genç ve onun soyu bir efsane yazmıştı ve Zhao Feng gizemlerle doluydu.

 

Ama Zhao Feng’in tekrar uyumadan önce çok kısa süreliğine uyanık kalması, Prenses Jin’i hayal kırıklığına uğratmıştı.

 

Prenses Jin’i hayal kırıklığına uğratmıştı fakat bütün bunlar düşündüğü olasılıkların içindeydi. Bu konuda çok umutluydu.

 

“Zhao Feng, Ustam birkaç gün sonra inzivasından dönecek. O, Ejderha Öldürme İttifakının lideri ve seninle tanışmayı dört gözle bekliyor.”

 

Prenses Jin gülümsedi ve yapabiliyorken Zhao Feng’i hızlıca bilgilendirdi.

 

Bunu duyduktan sonra Zhao Feng hafifçe gözlerini kıstı ve başını salladı.

 

Zamanının çoğunu uyuyarak geçirse de, buraya gelme amacını biliyordu.

 

Zhao Feng’in Güçlü Varlıklı Gökyüzü Ülkesinde kalma nedenlerinden biri de Ejderha Öldürme İttifakından İhtiyar Su idi.

 

Zhao Feng tanışabilecek duruma gelmesi için sadece iki üç kere daha “uyuması” gerektiğini düşündü.

 

Çok geçmeden yine uyuyakaldı.

 

Küçük hırsız kedi arkasından gülümserken, Prenses Jin iç çekerek dışarı çıktı.

 

Prenses Jin, küçük hırsız kedinin koruması altındayken Zhao Feng’in güvende olduğunu ve endişe etmenin yersiz olduğunu fark etti.

 

Gece geç saatlerde.

 

Köyün üzerindeki sis soğuklukla doldu.

 

Hu Sou Sou----

 

Aceleci bir uçuşun cırtlak sesi duyuldu.

 

Hu~

 

Gökyüzünden korkutucu bir aura indi ve insanın içini donduran garip bir gülüşle beraber  hayaletimsi bir silüet belirdi.

 

“Düşman saldırısı!”

 

Enerjisinin donduğunu hissettiğinde, gece vardiyasındaki korumayı hıçkırık tuttu fakat şu iki çift lafı söylemeyi başardı.

 

“Haberler kötü! Düşman saldırı!!”

 

Köyün sessizliği telaşlı bağırmalarla bozuldu.

 

Prenses Jin telaşlandı ve elini kaldırdığında, gökyüzünün devasa bir koyu gri ağla kaplandığını gördü.

 

Bu koyu gri ağ, otuz altı maskeli iskelet silüet tarafından kontrol ediliyordu ve köyün üstünde “demirden bir ağ” oluşturuyordu.

 

“Kahretsin, bu Demir Ejderha İttifakının Demir Bulut Ölüm Ağı. Gerçek Lord Tiexiao tarafından oluşturuldu ve pusular için kullanıldı, belirli bir alan içindeki uzmanların güçlerini sınırlandırıyor.”

 

Prenses Jin’in yüzü soluk beyaz bir hal aldı.

 

Demir Bulut Ölüm Ağı bir veya iki Gerçek Lordla, otuz dört tane altıncı yada yedinci gök Yükselme Alemi seçkini tarafından kontrol edilen sıra dışı bir dizilişti.

 

Bu dizilişin kendine has özelliği, çok hızlı bir şekilde oluşturulabilmesi ve çok fazla saldırı kapasitesine sahip olmamasına rağmen, içine hapsolmuş kurbanların kaçmasına engel olmasıydı.

 

Şu anda, Demir Bulut Ölüm Ağ köyün etrafını sarmıştı ve parlak koyu gri teller daha da soğuk bir hale gelmişti.

 

“Hahaha…. Demir Bulut Ölüm Ağı kuruldu. Onun altındaki her şey kafesteki bir kuştan farksız. Varlıklı Gökyüzünün Yedi Klanının köpekleri, dışarı çıkıp teslim olun.”

 

Koyu kırmızı cüppeli şişman bir kel, heyecanlı bir ifadeyle arkasındaki dağa yaslandı.

 

“Çekirdek Kıdemli, şu mavi saçlı genci takip ederken Ejderha Öldürme İttifakının ana sığınaklarından birini bulacağımızı düşünmezdim. Bu fırsat bize yani On Sekizinci Saraya vurdu.”

 

“Bu görev için, On Sekizinci Saraydan neredeyse herkes burada. Demir Bulut Ölüm Ağı sayesinde Ejderha Öldürme İttifakından şu İhtiyar Su bile elimizden kaçamayacak.”

 

Dağın üzerinde sıra sıra silüetler belirdi. Onların arasında, üç veya dört tanesi Gerçek Ruh Alemi ve bir düzineden fazlası yarım-adım Gerçek Ruh Alemi seviyesindeydi. Bu sayılanlara Demir Bulut Ölüm Ağını kontrol eden iki Gerçek Ruh Alemi dahisi dahil değildi.

 

Herkes, koyu kırmızı cüppeli “şişman kel” in liderliğinde gibi gözüküyordu.

 

Panik halinin geçmesiyle beraber, köy çok zaman kaybetmeden savunma düzenine geçti fakat köydekilerin çoğunun yüz ifadesi çaresizlikle doluydu.

 

Demir Ejderha İttifakı bütün sarayın gücünü saldırmak için kullanmış ve korkutucu Demir Bulut Ölüm Ağını bile kurmuşlardı.

 

“Demir Bulut Ölüm Ağı oluşturulduktan sonra, Gerçek Mistik seviyesinin aşağısındaki hiç kimse bu ağın içinden kaçamayacak ve kafese hapsedilmiş bir kuşa dönecekler.”

 

Kıdemli Jiang, Üçüncü Ekselansları ve topluluktakiler, Ejderha Öldürme İttifakının diğer üyeleriyle birlikte savunma dizilimini oluştururken pes etme sinyalleri veriyordu.

 

“Hiç kimse paniğe kapılmasın. Eğer birlikte çalışırsak, hala bir şansımız var.”

 

“İhtiyar Su yakında inzivasından dönüp, bize düşmanı geri püskürtmek için yardım edecek.”

 

Prenses Jin’in yumuşak sesi alanda yankılandı.

 

O anki en önemli mesele herkesi sakinleştirmekti. Ondan sonra savaşabilme yeteneğine sahip olacaklardı.

 

“İhtiyar Su” nun ismini duyunca herkesin gözleri umut ve savaşma arzusuyla doldu.

 

“Demir Ejderha İttifakından On Sekizinci Saray burada ve on sekizinci Çekirdek Kıdemli de geldi. Uzun süren savaşlardaki kurnazlığı ve uzmanlığıyla tanınıyor.”

 

Düşmanını incelerken Prenses Jin, kalbinin acıyla dolmasına engel olamadı.

 

Demir Ejderha İttifakı otuz altı tane Çekirdek Kıdemliye sahipti ve bunların hepsi kendisine ait bir saraydan sorumluydu.

 

Çekirdek Kıdemliler Demir Ejderha İttifakının ayakta tutan desteklerdi. İçlerinden herhangi birisi bir bölüme hükmedebilirdi ve neredeyse hepsi Gerçek Mistik seviyesindeydi. Bazı Gerçek Mistik uzmanları bile Çekirdek Kıdemli olmayı başaramayabiliyordu.

 

“Köyde Gerçek Mistik yada daha üst seviyede olan iki uzman var. Bunlardan bir tanesi İhtiyar Su, ki onun gücü yaralandıktan sonra Gerçek Mistik seviyesine geriledi, diğeri ise uyuyor…”

 

Prenses Jin durumu analiz etti.

 

Üst düzey güçler açısından, Ejderha Öldürme İttifakı hiçbir avantaja sahip değildi.

 

Dahası Demir Ejderha İttifakı, Gerçek İnsan sayısında da öndeydi.

 

Bunlardan daha korkutucu olan şey ise Demir Ejderha İttifakı onları pusuya düşürüp bütün köyü hapseden Demir Bulut Ölüm Ağını kurmuştu. Zaman geçtikçe, Demir Ejderha İttifakından gelen takviye birliklerinin sayısı arttı.

 

On Sekizinci Çekirdek Kıdemli sadece uzun süren savaşlarda uzmanlaşmıştı.

 

“Kardeşlerim, köyün dışarıyla olan ulaşımını engelleyin ve bir kişinin bile kaçmasına müsade etmeyin. Bu köyü ele geçirdiğimizde, dilediğiniz gibi ‘Prenses’ le oynayabilirsiniz.”

 

Şişman kelin suratı yağlıydı ve yağları yavaşça sallanıyordu.

 

Şehvetli gözlerle Prenses Jin’i inceledi ve o bunları der demez, Demir Ejderha İttifakının üyeleri ellerini ovuşturup dudaklarını yaladı.

 

Ama On Sekizinci Çekirdek Kıdemli aceleci değildi, adım adım birlikleri organize etti ve ağırlıklı olarak köyü kuşatmaya odaklandı.

 

“Bu ne kadar uzarsa, kazanma şansımız o kadar fazla olacak. Köydeki insanlar kesinlikle yarıp geçmeye çalışacak. Tek yapmamız gereken beklemek.”

 

Şişman kel arkasındaki dağa yaslandı, şehvetli görünmesine rağmen gözlerinin derinliklerinde sakindi.

 

Ruhsal Algısıyla köyü baştan aşağı taradı. “Zhao Feng” adlı mavi saçlı genç, görünüşe göre Gerçek Mistik seviyesindeydi ve şişman baldy onun için hazırdı.

 

“Öldürün! Öldürün!”

 

Köyde, Prenses Jin, Kıdemli Jiang ve diğer Gerçek Ruh Alemi seçkinleri bu kuşatmadan kurtulmak için saldırı dalgaları gönderiyordu.

 

Ding Ding Ding----

 

Göküyüzündeki koyu gri tellerden sadece kıvılcımlar çıktı, hiçbir kopma belirtisi gözükmedi.

 

Gerçek Mistikler bile sadece geçici küçük delikler açabilirdi fakat bu delikler, dizilişlerinin gücüyle hızlıca yenilenme yeteneğine sahiptiler.

 

Plop Plop Plop!

 

İlk saldırı turunda, Ejderha Öldürme İttifakından dört veya beş kişi düştü buna karşılık Demir Ejderha İttifakı sadece bir kişi kaybetti.

 

Demir Bulut Ölüm Ağı, zor kullanılarak yıkılması için, büyük bir bedel gerektiren çok iyi korunan bir kale gibiydi.

 

Prenses Jin, Kıdemli Jiang ve diğer Gerçek Ruh Alemi dahilerinin kalplerini ümitsizlik kapladı.






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44342 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr