53. Bölüm | Liecia'nın Gücü

avatar
1753 2

İnsan Tanrı - 53. Bölüm | Liecia'nın Gücü


 

Aradan birkaç hafta geçti. Yuzhou oldukça güçlenmişti. Daren ona bazı kaynaklar veriyordu ve bu Yuzhou'nun gelişim hızını oldukça arttırıyordu.

 

Yuzhou, Daren ile dövüşlerinde 3 seviye atlamıştı ve yetenekleri gelişmişti.

 

Statları şu şekildeydi;

 

STATLAR

Güç : 100 / (∞)

Bağışıklık : 20 / (∞)

Zeka : 23 / (∞)

Çeviklik : 100 / (∞)

Dayanıklılık : 100  / (∞)

Şans : 20 / (∞)

Beceri: 70 / (∞)

 

Gelişen yetenekleri ise şunlardı;

 

Tanrı'nın Vücudu Yeteneği gelişmişti. Vücudu artık A seviyesindeydi. Hipnoz yeteneği güçlenmişti. Gerçek Buz ve Kara Alevler'de güçlenmişti. 

 

Ve yakın dövüşü ile kılıç kullanımında da oldukça gelişmişti. Şuan kendi yaşıtları arasında en güçlü kişi olurdu büyük ihtimalle.

 

Çünkü Daren'in sağladığı kaynaklar normal insanların alabileceği ya da kullanabileceği bir kaynak değildi. Yuzhou İnsan Tanrı gücüne sahip olduğu için her türlü ve her miktarda manayı sorunsuzca özümsüyordu. Üstüne uyumasına gerek yoktu bu yüzden durmadan çalışabiliyordu.

 

Artık bulundukları dağdan çıkma vakti gelmişti. Hem Liecia insan formuna geçmek için biraz savaşması gerekiyordu. Onun sistem gibi bir şeyi yoktu, fakat savaşarak ve mana özümseyerek güçleniyordu. Ayrıca Daren sayesinde ışık manası kaynakları da almıştı. Bu yüzden birkaç güne insan formuna ulaşabilirdi.

 

Daren, Yuzhou'yu ve kendisini uçurdu. İlerlemeye başladılar. Daren,

 

"Şu anda savaşabileceğimiz en kolay yer Tarafsız Bölge. Oraya birkaç dakikada ulaşırız. Biraz hız kullanacağım."

 

Dedi. Birkaç dakika mı? Bu dağa gelmeleri bile uçarak bir gün sürmüştü. Ne kadar hızlı gidebilirdi ki?

 

O bunu düşünürken bir anda tüm her şey birbirine girdi. O anda Daren hızlı uçuyordu ve Yuzhou etrafı ayırt edemiyordu. Gördüğü tek şey sürekli değişen renklerdi. Önüne sarı, yeşil, kahverengi, gri gibi renkler sürekli değişiyordu.

 

Neler olduğunu anlamamıştı. Galiba şuan oldukça hızlı gidiyorlardı. Yuzhou'ya pek bir şey olmamıştı sadece etrafı ayırt edemiyordu.

 

Tarafsız bölgenin yakınına geldiklerinde, Daren Yuzhou'yu indirdi.

 

Yuzhou ilk indiğinde birden yere düştü. Ayağa kalkmaya çalışsa da, kalkamıyordu. Kalksa bile bir adım atamayıp yere düşüyordu.

 

Daren,

 

"Her ne kadar İnsan Tanrı olsan da, vücudun bu hızı kaldıramaz. Birkaç dakika o şekilde yat yerde." dedi.

 

Daren daha sonra Tarafsız Bölge'ye doğru baktı. Tarafsız bölgeye yaklaşık 10 dakikalık bir mesafe vardı. Bilerek biraz uzağa inmişti. O anda Yuzhou Tarafsız Bölgeyi göremese de, Daren görebiliyordu.

 

Daren'in gözleri hafif parlarken konuştu,

 

"Bugün bayağı kişi var. Liecia insan formuna ulaşır. Sen de güçlenirsin. Fakat önce Liecia saldırsın. O insan formuna girecek güce ulaştığında sana söyler. Gerisini sen halledersin. Ben sadece izleyeceğim." dedi.

 

Yuzhou o sırada kendisine gelmişti. Ayağa kalkmış ve Tarafsız Bölge'ye doğru yürümeye başlamıştı.

 

-

 

Tarafsız Bölge'ye geldiğinde, etrafına bakındı. Kimseleri göremiyordu. Fakat birkaç saniye sonra önüne 12 kişi çıktı. Hepsi Yuzhou'dan güçsüzdü fakat onlar Yuzhou'nun gücünü bilmiyorlardı ayrıca Yuzhou onlara göre küçüktü. 

 

Yuzhou,

 

"Sizi ne kadar ben öldürmek istesem de..."

 

Elinde mavi bir kılıç belirdi ve elini kesti. Kanları yere düşerken,

 

"Çağırma Büyüsü! Liecia!" dedi.

 

Kanı yere düştüğü anda parlak beyaz bir ışık çıktı. Birkaç saniye içerisinde parlak beyaz ışık söndü fakat o ışık kadar parlak, saf, hatta kardan daha beyaz bir renkte kurt belirdi.

 

Bu kurdun sarı gözleri vardı. 12 Kişiye baktığında gözleri parladı. 

 

12 Kişi daha tepki veremeden, Liecia ortadan kayboldu. Ve birkaç saniye sonra herkesin vücut parçaları havaya uçtu. Ortam birden değişti. Sanki yağmur yağıyordu. Fakat su yerine kan yağmuruydu.

 

Yer de kan gölü olmuştu. 12 kişinin vücutları en az on farklı parçaya bölünmüştü. Ve Liecia hepsinin kalbini yemişti.

 

O anda, Kardan daha beyaz, ışık kadar parlak ve saf bir beyaz renge sahip olan Liecia'nın vücudunda hiçbir kan izi yoktu.

 

Çünkü 12 kişiyi o kadar hızlı öldürüp kalplerini yemişti ki, daha kan damlaları havadan yere inmeden geri uzaklaşmıştı.

 

Yuzhou olaylara tepki bile verememişti. Her şey göz açıp kapayıncaya kadar olmuştu. Kendisinden güçlü bir hayvanı mı vardı?

 

Liecia ışık manası sayesinde oldukça hızlı haraket ederken, İnsan Tanrı gücü sayesinde de hızını ve gücünü arttırıyordu. Bu da onu çok güçlü yapıyordu.

 

Yuzhou tepki bile verememişti bu yüzden Liecia onun üzerine zıplayarak onu da geri çekmişti ki üzerine kan gelmesin.

 

Yuzhou ayağa kalktı ve

 

"Yeterli mi?" diye sordu.

 

Daha sonra çok güzel bir kız sesi duyuldu.

 

"Hayır. Daha fazla lazım. Etraftakilerin kokusunu alabiliyorum. Hepsini öldürürsem ve Daren'in kaynaklarını kullanırsam bir güne insan formuna geçebilirim." dedi.

 

Yuzhou'nun suratı düştü. Çünkü o birilerini öldüremeyecekti ve güçlenemeyecekti.

 

Aslında öldürmeyi pek sevdiği söylenemezdi. Bunu sadece güçlenmek için yapıyordu. Fakat burası Tarafsız Bölgeydi ve insanlar savaşmak için geliyordu. Karşısındakiler masum değildi. Bu yüzden sıkıntı yoktu.

 

Yuzhou,

 

"Sanırım tüm herkesi öldürmen en fazla birkaç dakika sürer. Git ve öldür. Ben burada bekliyorum." dedi.

 

Ve düşündüğü gibi de olmuştu. Liecia birden gözden kaybolmuştu ve yaklaşık 5 dakika içerisinde geri gelmişti. Yaklaşık 60 kişiyi öldürmüştü ve kalplerini yemişti. Üzerinde bir kan damlası bile yoktu.

 

Öldürdüğü kişilerin kalplerini yemesinin sebebi ise, insanların özümsedikleri mananın büyük çoğunluğu kalbe gidiyordu. 

 

Liecia geri Yuzhou'nun yanına geldiğinde,

 

"Bu yeterli." dedi.

 

Yuzhou,

 

"Geri gel." dedi.

 

Bunu dedikten sonra Liecia kayboldu. O anda bir ses duyuldu.

 

"Hey, Yuzhou!"

 

Yuzhou arkasını döndüğünde ise gözleri sonuna kadar açılmıştı.

 

 

 






Giriş Yap

Site İstatistikleri

  • 44344 Üye Sayısı
  • 398 Seri Sayısı
  • 44158 Bölüm Sayısı


creator
manga tr