Çeviri: Godctia Düzenleme: LordVioleGrace

"Ne... Madam Lu nasıl buraya geldi?" Eski Bakan ve Kaptan kadını görünce şok oldular.

Lu Tingxiao bir şey demeden ceketini çıkardı ve kızı sardı, sonra onu dikkatlice taşıdı.

Eski bakan bunu nasıl anlayamamıştı?!

Lu Tingxiao onlara hiçbir zaman onlara güvenmemişti ve gizli bir planı vardı. Birine onu kurtarması emredip dikkat dağıtmaya karar vermişti.

Naka sorunu halledemediği için utandığı belliydi. Onlarla oyun oynamak istemesine rağmen büyük resmin netliğini daha iyi anlamışlardı.

Böylece, hızla Lu Tingxiao'ya gitti ve yetersizliği için özür dilemeye çalıştı. "Bay Lu, lütfen bu tarafa gelin. Madam Lu'nun şu anki durumuna bakılırsa derhal tedavi edilmek zorunda. Onun için en iyi sağlık ekibini hazırladık! Hastane oldukça gürültülü olabilir bu yüzden onu tedavi için evime getirebilirsiniz!"

Lu Tingxiao'nun en çok yapmak istediği şey Ning Xi'yi eve getirmekti. Ancak, Ning Xi'nin uyluğundaki mermi izlerine baktığında, diğer görünmeyen yaralanmalardan da zarar görmüş olabileceğini düşündü.

Şu anki durumunda, muhtemelen uzun mesafeli bir yolculuğun stresine dayanamazdı. Acilen tedaviye ihtiyacı vardı.

Sonunda, Lu Tingxiao geçici olarak kalmaya karar verdi ve aynı zamanda eski bakanı da utandırmak istedi. "Lütfen yapın, Sayın Bakan."

Bakan bunu duyunca nihayet stresi azaldı ve sağlık ekibini acele etti.

Tıbbi ekip başından beri büyük ekibin arkasındaydı bu yüzden oldukça hızlı bir şekilde geld,ler. Hemen bir sedye getirdiler ve Ning Xi'ye yardım için deneyimli sağlık personeli geldi.

"Bay Lu, lütfen hanımefendiyi sedyeye dikkatlice yerleştirin."

Lu Tingxiao Ning Xi'yi indirmeden önce hafifçe başını salladı.

Yatırıldığı anda bilinçsiz olan kız aniden sarsıldı ve bilinçsizce Lu Tingxiao'nun boynuna sarıldı. Acı çekerek, "Hayır... Yapma..." diyerek kaşlarını çattı.

Boğazı kuruydu ve sesi yavru bir kedi kadar yumuşaktı.

Lu Tingxiao'nun kalbi anında dağıldı. Kızı hemen tekrar kucağına aldı ve hafifçe okşadı. "Korkma, ben buradayım."

Tang Lang suskun bir şekilde geniş gözlerle izledi. Şok olmuş bir şekilde öksüre öksüre izledi. Küçük kardeşin beyaz bir çiçeğe benzeyen kırılgan tarafını ilk kez görüyordu ve daha da inanılmaz olan ise böyle nazik bir Lu Tingxiao idi!

"Bay Lu, karınızla olan ilişkiniz çok güzel! O zaman, Bay Lu onu siz taşıyın. Yarasına dokunmadığınız sürece sorun olmaz." dedi sağlık personeli gülümseyerek.

Lu Tingxiao, onu yine de bırakmaya niyetli değildi. Onu böyle gördükten sonra nasıl dayanabilecekti ki?

Tang Lang aniden önemli bir şeyi düşündü ve hızlı bir şekilde, “Patron, bana üç gün sonra istediğimi vermeyi vaat ettiğinizi hatırlıyor musunuz?” dedi.

Lu Tingxiao, bir hırıltıyla karşılık vererek bakışlarını kızdan hiç kaldırmadı.

"Görev başarılı oldu. Şimdi kaybolacağım!" diyerek Tang Lang veda etti.

"Su var mı?" Lu Tingxiao doktora sordu.

Tang Lang umursanmadığı için sessizdi.

Unut gitsin! Şu an çabucak ortadan kaybolması gerekiyordu!

Patron şu an sadece Küçük Kız Kardeş'i önemsiyordu ve ona karşı neredeyse herkes görünmezdi.

Hey, hey, hey... Kim bilebilirdi ki? Belki de bu kaderiydi. Çok uzun zaman sonra, Küçük Kardeş aslında onun bayan patronu olmuştu!

Güzel, Küçük Kız Kardeşim!