Çeviri: Deantrbl Düzenleme: LordVioleGrace

Ne kadar çekici olsa da, muhtemelen ona görünmezdi. Ayrıca, o zamanlar üniversitede genç bir çocuktu.

Ning Xi göz kırptı.  Söylediklerine göre, beş yıl önce aşık olduğu Su Yan'dan bahsediyor olmalıydı.

Ancak, Xi Shiqing ile tanıştığını gerçekten anımsamıyordu, bu yüzden onu beş yıl boyunca hatırlamasına sebep olan durumla alakalı biraz meraklıydı. Onu beş sene boyunca hiç unutmamış olmasının sebebini merak ediyordu.

"Gerçekten mi? Bu ne zaman oldu?" Ning Xi kayıtsızca sordu.

Xi Shiqing, "Beş yıl önce, 18. doğum gününüzde." diye yanıtladı.

Ning Xi'nin elindeki bardak titriyordu.

O gün hayatının en kötü günüydü.

Xi Shiqing'in bakışları gibi sesi de donuktu, ağır ağır konuşuyordu "Dedelerimizin gerçekten çok yakın olduğunu biliyorsunuz, bu yüzden doğum günü ziyafetiniz için, ben de oraya geldim. Hala anımsıyorum, o zaman beyaz bir elbise giyiyordunuz. Yıllar önce ilk görüşümde size tutuldum, doğal bir prenses gibiydiniz..."

Ning Xi, Xi Shiqing'in açıklamasını dinlediğinde, gerçekten ne söyleyeceğini bilmiyordu. "Hah, prenses ... elbette, Bay Xi, hafızanız biraz sisli.  O elbise sahteydi ve ben kalabalığın ortasında..."

Xi Shiqing onun sözünü kesti. "Gerçek ya da sahte, bunun ne önemi var? Çirkin ördek yavrusu ördekler arasında doğmuş olmasına rağmen, o hala bir kuğuydu ve herhangi bir şey yüzünden değişmeyecekti. "

Hayatının en unutulmaz günlerinden biriydi, çünkü ilk görüşte aşık olmuştu birine, hayalindeki kızı izliyordu çaresizce...

Xi Shiqing muhtemelen bu olaydan sonra o eve bir daha gitmemişti.

Ning Xi bunu duyduğunda, yerinde doğruldu, gözleri kararmıştı. "Bay, Bay Xi, hayal ettiğimden daha fazlasını biliyor gibisiniz."

  Xi Shiqing  saygın duruşunu kaybetmiş olduğunu ve gereksiz yere çok fazla şey söylemiş olduğunu fark etti. "Özür dilerim, onların söylediklerine kulak misafiri oldum."

Çünkü Xi Shiqinq'in gözü gecenin bitimine kadar Ning Xi'nin üzerindeydi, ve istemeden de olsa bazı şeyler işitmişti.

Bütün bunları bildikten sonra, daha fazla acı çekmeye başladı ona yardım edemediği için, işe yaramaz bir insan olduğu için.

Beş yıl sonra, başarılı bir kişiydi, ancak o zaman olanlardan sonra asla vazgeçememişti Ning Xi'den. Büyükbabası aniden ona bir tanışma randevusu ayarladığını söylemişti.

Yaşlı adamı hemen reddedecekti ama kim bilebilirdi ki büyükbabasının ayarladığı bu randevunun Ning ailesinden genç bir kızla olduğunu? 

Ning ailesinin en popüler hanımı, Ning Xueluo, zaten nişanlıydı, başka kim olabilirdi?

Hayal kırıklığı yaşayabilirdi, Ning Tianxin de olabilirdi, bu yüzden sordu. 

Büyükbabası hayal etmeye cesaret edemediği ismi söyledi: Ning Xi.

Beş yıl önce ortadan kaybolmuştu. Sonunda ... geri mi döndü?

Magazin haberlerini hiç takip etmediği için en ünlü yıldızları bile tanımazdı. Eski kafalı cahil bir insana benziyordu. Bir sene önce aktris olana kadar ona dair hiçbir ipucu yoktu elinde.

Onunla beraber konuşabileceği ortak konular olsun diye, tüm eserlerini izledi, onunla alakalı tüm haberleri okudu.

Tüm bu yıllar boyunca, zen hayatını yaşamaktaydı, özellikle Buda'nın öğretilerini takdir ediyordu. Tapınakta üstatlarla Budist öğretilerini tartışmaya gitmeyi çok seviyordu. Ailesinin bir keşiş olmasından endişe ettiği oluyordu.

Yine de, şu anda bunu düşünmüş olabilirdi.

Ning Xi ve Xi Shiqing geçmişe dair anıları anımsarken, arkalarında Küçük Şeytan'ın ağlaması yoğunlaşmıştı.

Lu Jingli ve Lu Tingxiao, onu sakinleştirmek için ne kadar uğraşsalar da işe yaramıyordu. Sadece onu suçlayamazlardı.

Lu Jingli çocuğa yalvarmak için diz çökmek üzereydi, Sadece bu küçük varisin ağlamayı kesmesini istedi!