Çeviri: Deantrbl Düzenleme: LordVioleGrace

"Doğrudan ona sorarsam hala yardımına ihtiyacım olur mu?"

"O zaman git ve ilk kıdemli kardeşine sor!" Feng Xiaoxiao, yükü üzerinden atmak istedi.

“Bana asla söylemez! Üçüncü Kıdemli Kız kardeş, lütfen! Yardım et! En çok beni sevdiğini biliyorum!” Ning Xi ısrarla yalvardı.

Feng Xiaoxiao artık dayanamadı, "Lanet olsun, bu şekilde hareket etmeyi nereden öğrendin? Kıyafetinle beraber kişiliğini de mi değiştirdin ? Hayır, son kez bir kızın kıyafetini giymemekte ısrar etmene şaşmamalı! Organizasyondan adamlar bunu görseydi, seni canlı olarak yerlerdi! "

"Bunu sadece senin için yapıyorum, Üçüncü Kıdemli Kardeş!"

Feng Xiaoxiao çaresizdi, "İyi, ben kaybettim, bu konuda sana yardımcı olacağım ama umutlanma. Bu kişinin arka planının ne kadar gizli olduğunu biliyorsun. Ayrıca, bana başlangıçta yol göstermelisin."

Ning Xi bir süre düşündü ve parmaklarıyla Feng Xiaoxiao’nun avucuna üç kelime yazdı.

Feng Xiaoxiao’nun kaşları kalktı, "Çin’de güçlü bir işletme olan Lu Tingxiao mu?''

Ning Xi başını salladı, "Evet, Şeytan ile herhangi bir ilişkisi olup olmadığını bilmek istiyorum."

“İkisi neden bağlantılı olsun? Ve Lu Tingxiao ile ilişkiniz nedir?” Feng Xiaoxiao şüpheli idi.

Ning Xi, "Çok fazla değil, şu an bağlı olduğum şirket, Lu Corporation altında ve o benim patronum!" Sözlerini dikkatle ifade etti.

"Bu kadar mı?" Feng Xiaoxiao, Ning Xi'ye hiç inanmayarak, gözlerini kıstı.

Uzaktan bir ses geldi, "Xiaoxiao! Şimdi gitmeliyiz! Küçük tavşanına veda et!"

Feng Xiaoxiao biraz üzgün görünüyordu, "Üzgünüm, canım, şimdi gitmem gerek!"

Ning Xi de mutlu değildi, "Dikkatli olun!"

"Ah, doğru! Başka önemli bir şey var, bekle!" Feng Xiaoxiao uçağa girdiğinde, telefonunu çıkardı ve Ning Xi'nin fotoğrafını çekti, "Hahahaha ... Bir kız kıyafetinde Küçük Genç Kız Kardeş, büyüklere göstereceğim!"

Ning Xi, sessizdiı.

Bu sadece bir kızın kıyafetiydi!

...

Lider Bardy ve Solomon Zeus'un işe yaramaz patronu sadece Feng Xiaoxiao’nın grubunun ayrılmasından sonra ortaya çıktı.

"Sen ... o kadını tanıyor musun?" Bardy'nin yüzünün her tarafında korku vardı.

Zeus da gerçekten şok oldu ve dedi ki, "Ona Üçüncü Kıdemli Kardeş dedin! Yanılmıyorsam, o kadın The Sin listesinde A sınıfı suikastçılardan biridir ..."

Görev tamamlandı. Burada kalmak için daha fazla sebebi yoktu ve bu gece yeterince şey yaşadı.

Hemen her şeyi görmezden gelerek ayrıldı.

Zeus hızla yükseldi ve bağırdı, "Patron! Patron, nereye gidiyorsun?"

Ning Xi şok oldu ve neredeyse düşüyordu, "Kime patron dedin'?"

"Sen, elbette!"

"Ha?"

Zeus dizinin üzerine diz çöküp ciddi bir tonda şöyle dedi: "Beni kurtardığın için ve Jeffrey'i öldürdüğün için teşekkür ederim. Solomon güçlü olanları över, sadece sen Solomon'un yeni patronu olmaya layıksın!"

Güçlü olanları övdüklerini söylemesi komikti.

Ning Xi, "Üzgünüm, ilgilenmiyorum."

Zeus'un sonradan söylediği şeyleri umursamadı ve gitti, ellerini salladı…

Kaldığı otele döndü.

Ning Xi, bir duştan sonra yatakta yatıyordu. Yorgunken, hiç uyuyamadı. Bu gece ona silah ve kanı hatırlattı ve eski yaşam tarzını bırakmamış olabileceğinden korktuğunu hissetti…

Ning Xi saçlarını fırçaladı ve telefonundaki saati kontrol etmek için oturdu. Şimdi Çin'de gündüz olmalıydı.

Mesajları açtı ve Lahana Lu'ya bir mesaj yolladı: [Patron, Noble parfümünün onayını aldım!]

Telefonu kapatmak istediği anda hemen bir metin mesajı geldi: [Tebrikler!]

Ning Xi, mesajı gördükten sonra normal insanların dünyasına döndü gibi hissetti.

Bir başka mesaj daha geldi: [Uyumadın mı yoksa çok erken mi kalktın?]

Ning Xi, bütün gece uyumadığını itiraf etmedi, o yüzden: [Sadece erken geliyorum, yönetmenle bazı ayrıntıları tartışmak için stüdyoya gideceğim.]

[Ne zaman geri döneceksin?]

Ning Xi, gerçekten şunları bildirdi: [İşler iyi giderse, iş iki gün içinde bitecek ve bundan sonra alışverişe gitmek istiyorum, bu yüzden yaklaşık üç gün sonra döneceğim. Kardeş Zhizhi'nin acil bir şey yapması gerekiyordu, bu yüzden yarından sonraki gün ayrılacak.]

[Tamam, iyi şanslar.]

Ning Xi, Lu Tingxiao ile mesajlaştıktan sonra biraz uykulu hissediyordu, işe başlamadan önce uyuya kaldı ...