Çeviri: Godctia Düzenleme: LordVioleGrace

"İşimiz bitti! Sonunda bitirdik!" Herkes neşelendirmeye başladı, bazıları bile o kadar duygusaldı ki, gözyaşlarının yüzlerinden aşağıya akmasını durduramadılar.

Ning Xi da kelimelerin ötesinde minnettardı. İlk draması nihayet sona ermişti.

Özel dinlenme odasına geri döndüğünde, Ning Xi, kıyafetlerinden bile çıkmadan soyunma masasının üstüne yorgunca yığıldı.

Xiao Tao onun odasına koşup, "Kardeş Xi, sonunda çekimler bitti!" dedi

Ning Xi zayıf bir şekilde başını salladı, "Şimdi neyin var, canım? Bir şey varsa, bana sonra söyleyebilir misin? Beynim şu an biraz sisli, gerçekten düşünemiyorum ..."

Xiao Tao bekleyemedi, "Bu bekleyemez, Kardeş Xi! Drama ekibinin arkanızdan neler söylediğini biliyor musun?"

"Ne? Benim hakkımda ne var?" Sadece bir sahne çekmişti, ne olabilirdi?

Xiao Tao endişeyle şöyle dedi, "Fang Ya zaten senin önünde aşk mektubunu okudu. Neden hala kafan karışık?"

"Uhh ... Sanırım Fang Ya bir şey okumuştu, ama önümde olmasına rağmen ne olduğunu bilmiyorum. Onun ne olduğunu söyledin? Bir aşk mektubu mu?" Ning Xi şaşırmıştı.

Daha önce sahneye hazırlanırken karakterine dalmıştı. Tek bildiği şey, bir grup insanın önünde çok fazla gürültü yapmasıydı, ama ne olduğuyla ilgili olarak en ufak bir fikri yoktu.

Xiao Tao ellerini yenilgiyle attı. Buruşmuş pembe mektubu "Kendin gör!" Diye ona uzattı.

Ning Xi hislerini topladı ve başını kaşıdı ve mektubu aldı. Kendisi okumaya başladı, "Aah, sevgili Xi'm, seni seviyorum ... bir farenin pirinci sevdiği gibi ... bir kedinin balıklarını sevdiği gibi ... bir köpeğin kemiğini sevdiği gibi .. .Ne bu?! Haha ... "

Ning Xi artık okumaya devam edemedi, neredeyse kahkaha atıyordu.

Bu saçmalık neydi?

Hayatında ona böyle bir lanetli aşk mektubu gönderecek kimi tanıyordu ki?

Eğer Çinliler çok zayıf olsaydı, gösteriş yapmamalıydı!

Okuması çok kötüydü ...

Gözlerini bile incitmişti ve böyle korkunç bir dille günah işlemeye benziyordu ...

"En büyük, en cazip ve bilgelik ve asaletinize en yakışacak olan bir hediye nedir?"

"Onurlu" iyiydi, ama "en cazip" kısmı neydi?

Bu piç, ne saçmalıyordu?

Xiao Tao bunun hakkında daha fazla düşündükçe, daha çok endişelenmeye başladı, "Kardeş Xi, bunu bilmiyorsun, ama herkes senin kendini aptal yerine koymanı beklemekte! Yarın gece lansmanı için Su Yan'ın olduğunu bile duydum. Ning Xueluo'ya büyük bir sürpriz vermeye hazırlanıyor. Büyük ihtimalle evlenme teklif edecek!"

"Sizin ... bilinmeyen hayranınız da sizin için büyük bir sürpriz hazırlamak istediğini söyledi ... Onunkiyle karşılaştırıldığında, çok utanacaksınız! Kardeş Xi, yarın kutlama yemeği için lütfen onun görünmesine izin verme. Mekân medyayla dolu olacak. Yoksa başka bir şekilde gerçekten aşağılanmış olacaksın ... "

"Haha ..." Ning Xi acı bir şekilde güldü ve iç çekti.

Bunun olmasını istediğimi mi düşünüyorsun? Kendisini düşündü. Olmamasını istesem bile, hangi güce sahibim?

Ning Xi, yumruğu içindeki mektubu sıktı ve acımasızca baktı. Bu turdan kaçınamayacak gibi görünüyordu. Şu anda, o sadece o pislik işkenceciliğini onun yerine Lu Tingxiao'yla uğraşmaya tercih ederdi ...

...

Göz açıp kapayıncaya, kutlama yemeğinin günü gelmişti.

Dün gece Ning Xi'nin son sahnesi enerjisinin o kadarını kullanmıştı ki hala iyileşmemişti. Bitkin görünüyordu.

Genellikle çekimden sonra kendisine dönebileceği kadar hızlı bir şekilde karakterine dönüşürdü. Kendisini tekrar karakterden ayırmak biraz zaman alacaktı.

Basitçe söylemek gerekirse, şu andaki Ning Xi, Meng Changge'nin ruhunun bir yarısıydı.