Çeviri: Deantrbl Düzenleme: LordVioleGrace

Lu Jingli iç çekti, "Psikologlar da bundan bahsetti ama Küçük Hazine evin dışına tek bir adım atmadı. Sanırım senin onu eve götürmeni beklemiş olmalı!”

Ning Xi bunu duyduğunda kalbinin sıkıştığını hissetti.

"Tek şey, senin Küçük Hazine’yi götürmene izin vermek ağır bir karar. Genelde benim karar vermeye iznimin olmadığı bir şey...”

Lu Jingli ne yapacağını düşünürken birden telefonu çaldı.

Ağabeyinden bir mesaj gelmişti; [Küçük Hazine’yi götürmek istiyorsa izin ver]

Vay be! Ağabeyi yine Xiao Xi Xi’nin aklını okumuştu! Tekrar hazırlıksız yakalanmıştı!

Mesajı okuduğunda Lu Jingli duruşunu dikleştirdi ve söyledi, “Xiao Xi Xi, onu istediğin yere götür, sorun yok! Artık sana bırakıyorum!”

Kararını bir sayfa çevirmekten daha hızlı çevirdiğini görünce Ning Xi şüphelendi, “Kararın çok ağır olduğunu ve bana direkt evet demek istemediğini söylememiş miydin?”

Lu Jingli hemen gerçekçi bir cevap verdi, "Gerçekten sana evet demeye cesaret edemem ama bir kez daha adam akıllıca düşündüm ve çok da abartılacak bir karar değildi. Gerçekten söylüyorum sana, evet!"

Ning Xi öyle kalakalmıştı, sonra konuştu, "Sen keyfine bak, Küçük Hazine’yi yarın sabah getiririm."

"Tabii ama saat epeyce geç oldu. Küçük Hazine’yi nereye götürmeyi planlıyorsun?”

"Gece olmasında ne sıkıntı var? Hem daha romantik olur!" Ning Xi ona tip tip bakmayı ihmal etmedi. Sonra da makyaj çantasını çıkarıp makyaj yapmaya başladı.

Teknik olarak kılık değiştiriyordu.

Pratik yapa yapa mükemmelleşmişti. Ning Xi çabucak bilim kurgu robotu görünümü kazanmıştı, sonrasında kısa peruğunu ve küpelerini taktı.

Ning Xi'nin cildi insan değilmiş de metal ve çelikten yapmışmış gibiydi. Çok havalı görünüyordu.

Lu Jingli bunu keyifle izledi ve konuştu, “Xiao Xi Xi! Neden yüzünü böyle yaptın? Gerçekten havalı ama! Aynı Robot Butler 1 gibisin!”

Ning Xi parmağıyla yüzünü gösterdi. "Bu özgür ruhlarını korumak isteyen oyuncuların sahip olması gereken bir yetenek!”

"Fena yetenek değilmiş. Kalabalık caddelerde takılsan bile kimse seni tanımaz!" Lu Jingli bunu söylediğinde, Ning Xi makyajını yaparken Küçük Hazine’nin boş gözlerinin tepki vermeye başladığını fark etti, Ning Xi’ye bakıyordu.

Ning Xi makyajını tamamladığında Küçük Hazineyi koltuk altından tutup kaldırdı ve dizine oturttu. Sonra yine makyaj malzemelerini aldı.

Lu Jingli kaşlarını kaldırıp sordu, “Küçük Hazine’nin bile makyaja ihtiyacı mı var?”

"Güvende olmak için! Küçük Hazine’nin yakışıklı küçük yüzü benimkinden daha çok dikkat çekebilir, tamam mı? Ayrıca bu makyaj malzemeleri organik, cilde zarar vermiyor.” Küçük Hazine üstünde çalışmadan önce açıkladı.

Küçük Hazine en mükemmel küçük modelmiş gibi hiç kıpırdamadan Ning Xi’nin dizinde oturdu.

Ning Xi her şeyi beş dakika içinde tamamlamıştı.

"Vay be! Amma yakışıklı oldu! Ben de istiyorum!” Lu Jingli parlayan gözlerle söyledi.

Ning Xi azarladı, "Sen kenarda dur bakayım, Küçük Hazine’yle aramı bozma!”

Lu Jingli yenilgiye uğramış gibi bir köşeye sindi.

"İyi, bana ve Küçük Hazine’ye çok yardımcı olduğun için müsait olduğum zaman sana makyaj yaparım! Şimdi bu şirin şeyi dışarı çıkarmam gerekiyor!”

"Tamam sözünü unutmayacağım bak, sözünü tutmamazlık yapma. Cadılar Bayramı makyajım senden o zaman!”

"Dert değil!"

Lu Jingli memnun olmuştu, sonra Küçük Hazine ve Ning Xi’ye gidene kadar eşlik etti.