Çeviren: Arthas

Düzenleyen: Hedera

“40. Seviye Geliştirilmiş zeka tipi zombi: Z1 Komutan zombi.”

Z1 zombi Yue’yu görür görmez keskin bir çığlık attı ve at niyetine kulladığı L2’yi hızlandırarak kaçmaya başladı.

Fakat tüm grup kaçmaya çalışmamıştı. Hayalet misali S2’ler Yue’nun üzerine saldıraya geçmişti.

Yue gelen S2’leri gülümseyerek karşıladı. Ardından bir anda hızlandı. Dışarıdan bir yıldırım gibi gözükürken Z1’e doğru saldırıya geçti.

S2’lerin yanında geçtiğinde onları sanki yok saymış gibi duruyordu fakat çok kısa süre sonra üç S2’nin cansız bedeni yere düştü. Daha korkutucu olan şey ise zombi cesetlerinin hiç birinde kafa yoktu. Sanki bu kafalara ne oldu sorusuna cevap olarak zombi kafaları gökten yağmaya başladı. İki tarafın karşılaştığı bu kısa süre içerisinde Yue üç S2’nin kafasını koparmıştı.

Yue’nun korumalarını bu kadar kolay geçtiğini gören Z1 paniklemeye başladı. Tiz bir çığlık attıktan sonra üç L2, Z1’in yanında ayrılarak Yue’ya doğru ilerlemeye başladı.

Bu L2’ler çoğu silaha bağışık olması onları öldürmeye çalışan insanlara kan kusturuyordu. Kaya kadar sert olan kaslarına çoğu yaygın işlemiyordu. Yue için bile sadece İmitasyon Tang Kılıcı kullanarak bir L2 öldürmek zahmetli bir işti. Fakat  L2’ler Yue ile karşılaştırıldığında oldukça yavaş kalıyordu.

Yollarındaki her şeyi parçalayarak kendisine doğru gelmekte olan üç L2 zombiyi görünce Yue’nun kaşları çatıldı. Hemen İblis Alevi yeteneğini başlatarak sağ elinde her şeyi küle çevirebilecek kırmızı bir alev topu oluşturdu.

Hız avantajını kullanarak L2’nin kafasının yanında belirdi. Yue, zombinin tepki vermesine fırsat tanımadan sağ elindeki alev topunu zombinin kafasına attı. İblis Alevi yeteneği isminin hakkını veren bir yetenekti. Derisi bir gergedanınkinden bile kalın olan L2 tip zombiler bile bu alevlerin karşısında çaresizdi.

İblis Alevlerinin gücü Yue’nun yeteneği kullandığı sıradaki ruhsal gücü, staminası, kuvveti ve canlılığına bağlıydı. Bu dört stat ne kadar yüksekse alevlerin gücü o kadar fazla olurdu.

Ayrıca eğer Yue daha güçlü alevler yaratmak isterse aynı süre içerisinde daha fazla ruhsal güç ve stamina kullanarak yaratabilirdi. Bu olay Buz Kralı Zhang Yun’un ağır makineli tüfeğe dayanabilecek bir duvar yaratmak için daha stamina ve ruhsal güç harcamasıyla aynıydı. Sadece daha fazla stamina ve ruhsal güçle Buz Duvarı yeteneğini ağır makineli silaha dayanabilecek düzeye getirebilirdi.

Yue, İblis Alevlerini kullanarak tek darbede L2 öldürebilse de bunun bir bedeli de vardı. İblis Alevlerini her kullanışında 2 puan stamina ve 2 puan ruhsal güç düşüyordu. Ki bu da bedelin en hafifiydi, Yue sadece zombilerin kafalarını yakıyordu. Geri kalan vücuda dokunmuyordu.

Yue içinden“İlerleyen günlerde ruhsal gücümü de arttırmam gerekecek gibi duruyor.”dedi.

Yue’nun silüeti bir anda kayboldu ve kalan iki L2 den sağda olanın önünde belirdi. İlkine yaptığı gibi İblis Alevleri ile zombinin kafasını anında küle çevirdi. Ardından bu hareketleri sonuncu L2 zombi içinde uyguladı.

Üç L2 yoketse de bunun için 6 puan stamina ve 6 puan ruhsal güç harcamıştı.

Yue üç L2’yi hallettikten sonra İğne 2 silahını çıkartıp hâlâ grubun ortasında duran Z1’i nişan alıp tetiği çekti.

İğne kendine doğrultduğu anda Z1 oturduğu L2’nin omzundan aşağı atladı.

Aynı anda hiçlikten beliren üç S2 de bedenlerini kurşuna engel olmak için kullandı. İğneden çıkan kurşun sadece S2’nin omzunu parçaladı.

Bir anda ortaya çıkan S2’lerden dolayı ıskalayan Yue pes etmeyip Z1’in peşinden gitmeye devam etti. Sol elindeki İmitasyon Tang Kılıcını kullanarak yolunu tıkayan S2’lerden birinin kafasını kopardı. Daha S2’nin kafası yere düşmeden kendisine çarparsa parçalara ayırabilecek bir yumruk görüş alanına girdi. İblis Alevlerini kullanarak yurmuğun sahibi olan L2’nin kafasını küle çevirdi. L2’nin büyük bedeni güçsüzce yere düştü.

Z1 zombinin gözleri güçlerinin katledildiğini görünce kan kırmızısına dönmüştü. Yue’ya doğru dizginlenemeyen bir öfke ile bakıyordu. Ardından odaklanarak Yue’ya doğru ruhsal saldırı başlattı.

Dalga halinde yayılan ruhsal güç Yue’ya doğru ilerlediğinde, Yue yolunu tıkayan S2 ve L2 zombilerden dolayı daha fazla ilerleyemiyordu. Ruhsal saldırı S2 ve L2 zombilerle çarpışınca zombilerin kafaları patladı.

Yue’nun önündeki iki zombi temizlenmiş olsa da Yue da saldırıdan payını almıştı. Kafasına beyzbol topu çarpmış gibi hissediyordu. Kafasının üstünde dönen yıldızları görebiliyordu. Bu durumda daha fazla dengesini sağlayamayıp yere düştü.

Zihinsel inflak saldırısı alan hasarı veren bir saldırıydı ve bu hasarı verirken düşman veya dost ayırmazdı. Sadece tek darbede Yue’nun yakınındaki zombilerin kafası patlamış Yue neredeyse bilinçsiz duruma düşmüştü.

Yue’nun yere düştüğünü görünce üç S2 son hız ona doğru ilerlemeye başladı. Üç L2 de onları arkadan takip ediyordu.

Yue baya sarsılmıştı ve bulanık görüşünde her şeyden en az iki tane vardı. Aklına gelen bir fikirle parmağını kanayana kadar ısırarak beynine uyarı gönderdi. Acı hayatta kalma iç güdüsünü teteikleyerek zihnini temizledi ve vücudunun kontrolünü ele geçirmesini kolaylaştırdı. Vücudunu yeniden kontrol edebildiğinde yaptığı ilk hareket geri çekilmekti.

Yue bu ruhsal saldırının belli bir menzili olduğuna inanıyordu. Eğer olmasadyı Z1 S2’lerle ilk karşılaşmasında zihinsel saldırı kullanıp onun işini bitirirdi.

Gökten yeşil bir yıldırım gibi düşen Greenie pençelerini kullanarak L2 zombilerden birinin kafasını vücudundan ayırdı.

Yue zihinsel saldırıdan sonra hâlâ uyuşuk hissediyordu ve S2’ler aralarındaki mesafeyi her geçen saniye kapatıyordu.

Yue durarak zihnini sakinleştirmeye ve odaklanmaya çalıştı. S2’ler ona ulaştığı anda Yue, White Bones’un yeteneğini kullanarak üç kemik kazık oluşturdu. İki S2 zombi daha saldıramadan bu kazıklar tarafından öldürülmüştü.

Aralarından en hızlı olanın pençesi ile Yue’nun yüzü arasında birkaç santimetre vardı.

Yue’nun zihinsel saldırıya dayanabilmesinin sebebi güçlü bir ruhsal gücü olmasıydı. Ekipmanlarının da etkisiyle  normal bir insandan çok daha fazla ruhsal gücü vardı. Örnek vermek gerekirse Buz Kralı Zhang Yun’dan aldığı Buz Yeşimi Yüzüğü ruhsal gücünü altı  puan arttırıyordu. Fakat o bile neredeyse bilinçsiz kalıyordu.

Kafası patlamasada bu zihinsel saldırının sonuçları hiç de iyi değildi. Yue bedeni üzerinde hâlâ tam kontrolü sağlayamamıştı ve her tarafı karıncalanıyordu.

S2’leri tamamen temizledikten sonra ilereyerek bir L2’nin arkasına geçti ve İblis Alevlerini kullanarak kafasını yakmak istedi. Fakat yeteneği kullanmak istediği anda başına bir ağrı girdi ve İblis Alevlerini oluşturamadı.

Greenie bir hayalet gibi yanında belirerek pençeleri ile L2’ye vurdu. L2 darbenin etkisiyle geri uçtu ve bir süre yerde sürüklendi. Greenie bu sırada havalanıp L2’nin işini tamamen bitirmek için son saldırısını yapmaya hazırlanıyordu. Darbeden kaçınamayan zavallı L2’ni üst bedeni tamamen ezilmişti.

Yue’nun Greenie için endişelenecek zamanı yoktu. Son iki L2 emin adımlarla onlara doğru ilerliyordu. Baskın hızını kullanarak L2’lerden birinin arkasına geçti ve İğne ile kafasını patlattı.

Son L2 oldukça şaşırtıcı bir şey yaptı, arkasını dönüp kaçmaya başladı. Normalde zombilerin korku duygusu olmazdı. Büyük ihtimalle Z1 zombiye dönüp onu kaçırmaya çalışacaktı fakat Yue böyle bir fırsatı nasıl tepebilirdi. L2’nin arkasından üç el ateş etti. Her kurşun ayrı bir uzvu parçalayarak L2’nin kan havuzuna düşmesine neden oldu.

Tahmin ettiği gibi L2, Z1’e doğru ilerliyordu. Garip bir nedenden ötürü şimdiye karşılaştığı yaratık komutanların tamamı korkak bir doğaya sahipti. Bu zombiler içinde değişmiyordu.

Z1 zombinin bacakları kısa olsa da hızı az değildi.

Kaçmak yerine savaşmayı tercih edip başka bir ruhsal saldırı yapsaydı Yue büyük bir tehlike içerisinde olabilirdi. Fakat bunun yerine kaçmaya çalışmıştı. Yue kaçan düşman arkadan vurulmaz gibi gereksiz düşüncelere ilgi duymuyordu. Aslında kaçan bir düşmanı öldürmek kadar zevk aldığı şeylerin sayısı azdı. Buz Sarkıtı yeteneğini başlatarak Z1’e nişan aldı.

Buz sarkıtı Z1 zombiyi delip geçerek Yue’ya büyük bir deneyim küresi kazandırdı.

“Tebrikler 33. Seviye oldunuz. 2 stat puanınız mevcut.”

Yue hızlıca kararını vererek “Hepsiyle ruhsal gücü arttır.”dedi.

Seçimini yapınca ruhsal saldırıdan kalan etkilerin daha da azaldığını net bir şekilde hissedebiliyordu.

(Arthas Notu: Ruhsal saldırı-zihinsel saldırı, ikisi de aynı.)